Ihlas Haber Ajansı tarafından
22 Nisan, 2024 16:48 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

ÇAYKUR’dan ’çayınızı kendiniz toplayın’ çağrısı

Çay İşletmeleri Müdürlüğü (ÇAYKUR) bu yıl üreticilerin çaylarındaki verimin ve kalitenin düşmemesi için çaylarını kendilerini toplaması için çağrıda bulundu.

2024 yılının yaş çay sezonuna verimli bir şekilde başlamak isteyen çay müstahsilleri öncelikli olarak çaylarını budayarak işe başladı. Çay budamalarının hemen ardından üreticiler tarafından arazilerde gübreleme işlemi gerçekleştirilirken, ÇAYKUR’un Mayıs ayında başlatması planlanan yaş çay kampanyası için üreticiler son hazırlıklarını tamamlıyor. ÇAYKUR kampanya öncesinde üreticilere çayın veriminin ve kalitesinin düşmemesi için işçilerin yerine kendilerinin kesmesini tavsiye ederken, aynı zamanda ÇAYKUR bu yıl üreticilerin çay alım yerlerine getirdikleri çaylarda yabancı ot bulunması durumunda o çayları almayacaklarını ifade etti.
“Çayın geri kalmamasının asıl nedeni toplama tekniğinden kaynaklıdır”
Çayın 100. yılında üreticilerin çay hasatlarının kendilerinin yapmasının ürünlerindeki kalite ve verimi daha çok arttıracağını ifade eden ÇAYKUR Genel Müdürü Yusuf Ziya Alim, “Çay gelme durumu 15-20 gün içerisinde tamamlanır. Mayıs’ın ikinci haftası büyük ihtimalle kampanyayı açacağız. Kampanyaya şu anda hazır durumdayız. Fabrikalarımızın bakım ve onarımları tamamlandı. Üreticilerimize 100. yıl baskısıyla, bu yıl hiç olmazsa çayımıza verilmesi gereken değeri vererek kendimiz toplayalım. Hasadı kendimiz yapalım. Çayı başkalarına toplatmamızdan ötürü çayda gerileme var. Odunsu kısma kadar inildiği için çay henüz patlamamış. Çayın geri kalmamasının asıl nedeni toplama tekniğinden kaynaklıdır. Bu yıl bir ot var. Bazı bölgelerde çok çıkıyor. Çayın yüzeyine çıkmış. Gelişmesini engelliyor ver o bölgelerde çay geriden geliyor. O bölgelerde eskiden çay erken gelirken şimdi geriye kalacak. Telgraf otu denen ot yüzünden. Otların temizlemeden çay hasadı yapılmasın istiyoruz. Ayrıca bu yıl kesinlikle kaliteden ödün vermeyeceğiz. 100. yılda sağlıklı bir üretim yapmayı düşünüyoruz. İlk yıllarda nasıl değerli tutuluyorsa aynı şeyi yapmaya çalışacağız. Yabancı ot bulunan çayları almamaya gayret göstereceğiz. Üreticilerimiz ne kadar çaya önem verirlerse hep birlikte sağlıklı bir kampanya geçireceğiz. 100. yılda çayı kendimiz toplayalım. Çayın kalitesini de verimini de arttıracağız. Bizim çaydan başka stratejik ürünümüz yok. Bölgede çay bizim damarlardı ki kanımız gibidir” ifadelerini kullandı.
“20 TL olsun isterim”
Gübreleme işlemlerini yaptıklarını söyleyen üretici Nurgül Topçu ise, “Çay mevsimi geldi. Biz köylüyüz ve köyümüzün ürünü bu. Ciddi bir gelir kaynağı. Ürünlerimiz toplayarak satıyoruz. Şu anda Mayıs ayına yaklaşıyoruz. Çay alım yerleri açılacak. Çaylarımız daha da büyüyecekler. Toplamadan önce gübremizi veriyoruz. Böyle giderse çay erkenden gelecek gibi gözüküyor. Gönül ister ki güzel bir fiyat verilsin. 20 TL olsun isterim. Çok fazla çayım yok” şeklinde konuştu.

blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
09 Mart, 2025 04:00 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

3 bin 500 yıllık Hitit keteni, kadınlar tarafından tekstil endüstrisine kazandırılıyor

Çorum’daki Şapinuva Antik Kenti’ndeki arkeolojik hafriyatta bulunan yaklaşık 3 bin 500 yıllık keten kumaş modülünden esinlenen bayanlar, Hitit ketenini tekrar üreterek, dokumacılık sanayisine kazandırıyor.
Çorum İş Bayanları Derneği (İŞKAD) tarafından "Eski Dünyanın Yeni Masalı" sloganıyla hayata geçirilen proje çerçevesinde, 3 bin 500 yıllık Hitit keten kumaşı gün yüzüne çıkartılıyor. Çorum’daki hafriyat çalışmalarında gün yüzüne çıkartılan kumaş modülünden esinlenerek hayata geçirilen proje çerçevesinden hazırlanan ve "Hitit keteni" ismi verilen kumaş, dokuma sanayisine kazandırılacak. İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü tarafından da desteklenen proje ile tarihi kökleri M.Ö. 1400 yılına dayanan Hitit keteninin aslına uygun bir halde tasarlanması, üretilmesi, işlenmesi, markalaşması, atölye/eğitim ortamlarında genç jenerasyonlara aktarılması ve yeni istihdam alanları oluşturulması hedefleniyor.

Proje tanıtım sinemasıyla tanıtıldı
Proje, Çorum Müzesi’nde düzenlenen programda, hazırlanan tanıtım sineması ile tanıtıldı. Programa Çorum Valisi Ali Çalgan ile eşi Halide Çalgan, Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, Belediye Lideri Dr. Halil İbrahim Aşgın, Çorum İş Kadınları Derneği Başkanı Semrin Kaleli, Hitit keten kumaşının bulunduğu, devrin hafriyat lideri Prof. Dr. Aygül Süel ve davetliler katıldı.

"Bunları insanlığa tanıtmamız lazım"
Programda konuşan Vali Ali Çalgan, Çorumlu iş bayanlarının hayata geçirdikleri projeyle, kentin ve ülkenin tanıtımına büyük katkı sağladıklarını vurgulayarak, "Bu tarihi tanıtmak yalnızca Hitit medeniyetine değil, bugün yaşayanlara da borcumuz. Bunları insanlığa tanıtmamız lazım. Bu manada çok değerli bir proje yaptılar. Emeği geçen başta dernek liderimiz olmak üzere Çorumlu iş bayanlarımızı kutluyorum" dedi.
Çorum’un çok kıymetli bir tarihe geçmişe sahip olduğunu tabir eden Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız da, "Hititler’in başşehrinde yaşıyoruz. 7 bin 500 yıllık tarihimiz var. Fakat maalesef bu tarihi anlatamıyoruz. Çorumludan çok Çorum’u savunan Semrin Kaleli ve takımına teşekkür ediyorum. Emekleri geçenlere şükranlarımı sunuyorum" diye konuştu.

"Büyük bir coşku ve aşkla kentimizi tanıtmaya devam"
Çorum Belediye Başkanı Halil İbrahim Aşgın ise 8 Mart Dünya Bayanlar Günü’nü kutlayarak, "Bu stant için derneğimizin tüm üyelerine teşekkür ediyorum. İçişleri Bakanlığımız da bu projeyi destekledi. İçişleri Bakanımız ve Bakanlığımıza da teşekkürlerimizi sunuyorum. Durmak yok, büyük bir coşku ve aşkla kentimizi tanıtmaya devam diyorum formunda konuştu.
Dönemin hafriyat başkanlığını yürüten Dr. Mustafa Süel anısına Prof. Dr. Aygül Süel’e plaket takdim eden Çorum İş Kadınları Derneği Başkanı Semrin Kaleli, "Hititler yaşadığı sürece, anıldığı sürece, yaşayacak. Bu yüzden, Şapinova kentimizin kaşifi Aygül Süel ve Mustafa Süel onun anısına bu sinemamızı adadık" sözlerini kullandı.

"Olağanüstü koşullarda, baht yapıtı havasız kalarak bulunmuş yapıtın bir parçası"
Dönemin hafriyat lideri Prof. Dr. Aygül Süel de emeği geçenlere teşekkür ederek, "Biz Anadolu bayanı olarak çok şanslıyız. Neolotik’ten, doğurganlığı olan bayandan başlayarak biz çok şanslıyız. Bayan her vakit destekçidir. Bu bahis için de çok teşekkür ediyorum. Bu gecenin de benim için başka bir manası var. Hafriyat meşakkatli bir iş. Bu buluntu harikulâde, bugüne gelemeyen organik bir husus. Fevkalâde kurallarda, baht yapıtı havasız kalarak bulunmuş yapıtın bir modülü. Doğal bunun için ben en başta canla başla çalışan hafriyat takımıma teşekkür etmek isterim. Mustafa hocayı ayrıyeten anmak istiyorum onun emeği çok farklıydı" dedi.
Program, hatıra fotoğrafı çekilmesi ile sona erdi.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.