Ramazan Öztürk tarafından
13 Kasım, 2024 11:00 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Çapraz: “Genç İşsizlik ve Nüfus Sorunları Batı Karadeniz’i Zorluyor”

Karabük Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Fatih Çapraz, Batı Karadeniz Bölgesi’nin karşı karşıya olduğu ekonomik sorunlara dikkat çekti. Çapraz, özellikle genç işsizlik oranları, sektörel bağımlılıklar, yaşlanan nüfus ve eksik ekonomik altyapı konularında önemli uyarılarda bulundu.

Karabük Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Fatih Çapraz, Batı Karadeniz Bölgesi'nin karşı karşıya olduğu ekonomik sorunlara ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Çapraz, özellikle genç işsizlik oranlarının yüksek olduğunu ve bölgenin ekonomik kalkınma açısından önemli zorluklarla mücadele ettiğini belirtti.

Karabük Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Fatih Çapraz, Batı Karadeniz Bölgesi’nin ekonomik ve demografik yapısına dikkat çekerek, bölgedeki çeşitli sorunlara çözüm önerileri sundu. Çapraz, bölgedeki genç işsizlik oranlarının yüksek olduğunu ve sektörel bağımlı yapının bölge ekonomisini olumsuz yönde etkilediğini vurguladı.

GENÇ İŞSİZLİK SORUNU

Fatih Çapraz, Batı Karadeniz'in 15 - 24 yaş grubundaki işsizlik oranının Türkiye'nin en yüksek seviyelerinde olduğunu belirtti. Bölgede kadın ve erkek işsizlik oranları ayrı ayrı incelendiğinde, Batı Karadeniz'in hem erkeklerde hem de kadınlarda en kötü ikinci orana sahip olduğunu ifade etti. Bu durumu genç nüfus için ciddi bir sorun olarak tanımlayan Çapraz, istihdam olanaklarının artırılması gerektiğini söyledi.

SEKTÖREL BAĞIMLILIK VE DÖNÜŞÜM İHTİYACI

Bölgede hala sektörel bağımlılığın devam ettiğini dile getiren Çapraz, Karabük'teki sigortalı çalışanların %22'sinin ana metal sanayisinde çalıştığını, Zonguldak'ta ise kömür çıkarmada çalışanların oranının %8,8 olduğunu belirtti. Bartın'da ise bu oran %3,5 civarında. Bu sektörel bağımlılığın, bölgedeki ekonomik çeşitliliğin ve sürdürülebilir büyümenin önünde engel oluşturduğunu ifade etti.

YAŞLANAN NÜFUS VE DEMOGRAFİK SORUNLAR

Çapraz, Batı Karadeniz Bölgesi’ndeki yaş ortalamasının hızla yükseldiğini ve Türkiye genelinin üzerinde seyrettiğini belirtti. Ayrıca, bölgenin çocuk bağımlılık oranının %22,16 ile en düşük, yaşlı bağımlılık oranının ise %21,7 ile Türkiye'nin en yüksek 5. bölgesi olduğunu açıkladı. Bu durumun, bölgenin gelecekteki iş gücü ve sosyal güvenlik sistemleri açısından önemli zorluklar yaratabileceğini vurguladı.

AR-GE VE GİRİŞİMCİLİK EKOSİSTEMİNDE EKSİKLİKLER

Bölgedeki sanayi altyapısının gelişmiş olmasına rağmen, AR-GE ve girişimcilik ekosisteminin yeterli düzeyde olmadığını belirten Çapraz, sanayi bölgeleri ve girişimcilik destekleri konusunda eksiklikler bulunduğunu ifade etti. Özellikle, OSB'ler, AR-GE merkezleri ve tasarım merkezlerinin sayısının artırılması gerektiğini söyledi.

MERKEZİ PROGRAMLARIN UYGULANMAMASI VE KALKINMA İDARESİ EKSİKLİĞİ

Fatih Çapraz, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen cazibe merkezleri, Çalışan ve Gençler, Üreten Şehirler Programlarının Batı Karadeniz Bölgesi’nde uygulanmıyor olmasını eleştirdi. Ayrıca, Batı Karadeniz'de Bölge Kalkınma İdaresi bulunmaması nedeniyle, bu kaynaklardan faydalanılamadığını belirtti.

TEŞVİK SİSTEMİ VE DEZAVANTAJLAR

Bölgesel teşvik uygulamalarında Batı Karadeniz İlleri’nin 5. ve 6. bölge desteklerinden yararlanamamasının, bölgeye yatırım çekme konusunda ciddi dezavantajlar yarattığını söyleyen Çapraz, daha eşit ve etkin bir teşvik sistemine ihtiyaç duyulduğunu belirtti.

BÜYÜKŞEHİR EKSİKLİĞİ VE MERKEZİ PAYLAR

Batı Karadeniz Bölgesi’ndeki illerin hiç birinin büyükşehir statüsünde olmadığını hatırlatan Çapraz, bu durumun merkezi payların düşük olmasına ve bölgesel kalkınma planlarının eksik uygulanmasına yol açtığını söyledi. Fatih Çapraz, bu sorunların aşılabilmesi için bölgesel kalkınma planlarının yenilenmesi, teşvik sisteminin adil bir şekilde uygulanması ve genç işsizlikle mücadele için özel politikaların geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.

blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
07 Mart, 2025 16:52 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Karabük Üniversitesi otomotiv ve havacılık sektörlerinde kullanılmak üzere hafif ve yüksek dayanımlı magnezyum alaşımlarını geliştirdi

Karabük Üniversitesi’nde (KBÜ) TÜBİTAK takviyeli projeyle geliştirilen magnezyum alaşımlarının hem yakıt tasarruf sağlaması hem de daldaki çevresel sürdürülebilirlik maksatlarına katkı sunması bekleniyor.
KBÜ Metalurji ve Gereç Mühendisliği Kısmından Prof. Dr. Ali Güngör ve doktora öğrencisi Yousef Mustafa Salem Fhail Boom, TÜBİTAK 1002 projesi kapsamında otomotiv ve havacılık dallarında kullanılmak üzere hafif ve yüksek dayanımlı magnezyum alaşımlarını geliştirdi. Bu projeyle, hem yakıt tasarrufu sağlanması hem de sera gazı emisyonlarının azaltılması hedefleniyor.
Enerji kaynaklarının hudutlu olması nedeniyle hafif materyallere yönelik arayışların arttığını vurgulayan Prof. Dr. Ali Güngör, "Enerjiye olan talep her geçen gün artıyor. Biz de ‘Yakıt tasarrufu konusunda ne yapabiliriz?’ sorusuna tahlil arayarak hafif metaller üzerinde çalıştık" dedi. Magnezyumun bilinen en hafif metallerden biri olduğunu belirten Prof. Dr. Güngör, bu özelliğin kara ve hava taşıtlarında değerli avantajlar sağladığını söz etti. "Magnezyum, alüminyuma kıyasla yüzde 36, demire kıyasla yüzde 78 daha hafiftir. Bu da çeşitli araçlarda kıymetli yakıt tasarrufu sağlamaktır" diyen Güngör, magnezyumun dayanımının ve korozyon direncinin düşük olması ve şekillendirilebilme zorlukları nedeniyle endüstriyel kullanımının sonlu olduğuna dikkat çekerek bu dezavantajları gidermek için magnezyuma çeşitli elementler eklediklerini lisana getirdi. Güngör, magnezyum alaşımlarının otomotiv dalında direksiyon simidi, iç kapı iskeleti, koltuk iskeleti, şanzıman kutusu üzere birçok modülün üretiminde kullanıldığını söyledi. Magnezyumun araba sacı olarak kullanılması için 6000 serisi denilen alüminyum alaşımlarının akma dayanımına eşit olması gerektiğini anlatan Güngör, "Biz bu çalışmalarda düşük oranlarda alüminyum, çinko, kalsiyum ve manganez içeren magnezyum alaşımlarını döküm yoluyla ürettik. Akabinde uyguladığımız ısılı süreç ve sıcak haddeleme tekniklerini kullanarak, akma dayanımı 155 megapaskal, çekme dayanımı 240 megapaskal olan ve düzlem şekillendirilebilirlik özelliğine sahip magnezyum alaşımlarını üretmeyi başardık" diye konuştu. Elde edilen sonuçların, daha yüksek performanslı magnezyum alaşımlarının üretilebileceğini gösterdiğini belirten Prof. Dr. Güngör, bir sonraki kademede üretim süreçlerini daha da geliştirerek patent müracaatında bulunacaklarını aktardı.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.