blank
Asuman Doğan tarafından
26 Şubat, 2025 16:15 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

Çankırı’daki Ferit Akalın Radyo ve İletişim Müzesi’nin İlginç Hikayesi

Çankırı'da düzenlenen TİGAD Çalıştayı kapsamında gazeteciler, kentin tarihi ve kültürel mekanlarını ziyaret etti. Gezide en çok dikkat çeken Osmanlı'ya ait tarihin bir konaktan müzeye dönüştürülen Ferit Akalın Radyo ve İletişim Müzesi’nin kurulması öyküsüyle birlikte ünlü yönetmen ve oyuncu Yılmaz Erdoğan’ın izlenme rekorları kıran VİZONTELE filmi oldu.

Çankırı'da "Radyocu Ferit" olarak bilinen Ferit Akalın'ın 1923'ten 1970 yılına kadar biriktirdiği ve bağışladığı 90 radyonun yer aldığı müzede, eski telefonlar ve telefon santrali, telgraf, posta pulları, televizyonlar ve yerel gazetelerin bulunduğu yaklaşık 200 araç gereç sergileniyor. Müzede Zeki Müren'in Çankırı'da askerlik yaptığı süreçte verdiği konserde kullandığı mikrofon da sergileniyor.

VİZONTELE, ÇANKIRI VE FERİT AKALIN’IN ÖYKÜSÜ MÜ ?
Türkiye’de bilinmiyor olsa da, Çankırı’da hemen herkes Çankırı’ya ilk radyo ve ilk televizyonu getiren ve kuran kişinin Ferit Akalın olduğunu ve o dönem Çankırı Lisesinde okuyan Yılmaz Erdoğan’ın yıllar sonra Ferit Akalın’ın televizyonu kurarken yaşadığı tüm öyküleri doğuda başka bir ilde yaşanmış gibi Vizontele ismiyle sinemaya taşıdığını iddia ediyor.
Öncelikle Ferit Akalın Radyo ve İletişim Müzesi’nin kuruluş öyküsünü anlatan Ferit Akalın Radyo ve İletişim Müzesi Rehberlerinden Sibel Atulkan anlatısında ; “1870 yılında "Sarık Kadı Konağı" olarak inşa edilen yapı, Osmanlı sivil mimarisinin önemli örnekleri arasında yer almaktadır. Haremlik ve selamlık olarak iki ayrı bina şeklinde tasarlanmış konakta, dönemin önemli isimlerinden Sarık Kadı hem resmi olarak yürütmüş hem de ailesiyle birlikte ikamet etmiştir.
2000'li yıllarda Çankırı Kültür Müdürlüğü ve Belediye tarafından restore edilen yapı, müzeye dönüştürülme kararı alınırken, ilginç bir gelişme yaşandı. Çankırı radyo koleksiyoncusu ve radyocu 1939 doğumluRadyocu Ferit olarak bilinen Ferit Akalın, müzeye 90 antika radyosunu bağışladı. Bu birikimi nedeniyle müzeye adı verildi. Günümüzde İzmir'de yaşayan ve sağlık sorunları nedeniyle çocuklarının yanında ikamet eden Ferit Akalın, hala radyolarla evinin bir odasında iç aksamıyla dış aksamıyla ilgilenmeye devam etmektedir.” dedi.
VİZONTELE FİLMİ FERİT AKALIN'IN HAYATINDAN MI ESİNLENDİ ?
Yılmaz Erdoğan'ın babası Nazım Erdoğan’ın , 1968-1974 yılları arasında Çankırı Gençlik ve Spor Müdürlüğü'nde görev yaparken ailesiyle birlikte Çankırı'da ikamet ettiğini vurgulayan Rehber Atulkan şu ifadelerde bulundu.
“Bu dönemde Yılmaz Erdoğan eğitimlerini Çankırı Lisesi'nde sürdürdü. Ferit Akalın’ın ilk radyo ve ilk televizyonu getirme çalışmalarında yaşadığı olayların yıllar sonra , Yılmaz Erdoğan Vizontele olarak sinema filmini yapıyor. Öykünün tamamı Çankırı’da Ferit Akalın’ın yaşadıklarıdır.Vizontele filminin çekimlerini Van'ın Erciş ilçesinde gerçekleştirdiği biliniyor. Yılmaz Erdoğan aslen Hakkarilidir.Akalın’ın ailesi Yılmaz Erdoğan ile görüşmek istediler ama dönüş alamadılar.Sonrasında Yılmaz Erdoğan’ı dava ettiler ama sonrasında ne gelişmeler olduğunu bilmiyorum.”

blank

Zeki Müren’de Bizi Görecek Mi ?repliğinin nereden çıktığının öyküsünü de anlatan Rehber, Sanat Güneşimiz Zeki Müren’in 1958 yılında askerliğinin üç aylık bir dönemini Çankırı'da Yedek Subay olarak yaptığını ve bu süreçte askerlere ve halka konserler verdiğini belirterek, “ O dönem konserlerde kullanılan 1958 yılına ait mikrofonunu müzeye hediye eden sanatçının, Çankırı sokaklarında gezerken izlenen üniformalı fotoğraf ve müzede sergilenen vesikalık fotoğrafı müzeye sergileniyor. Zeki Müren de bizi görecek mi repliği de Çankırı’da yaşanmıştır.” Şeklinde konuştu.

“FERİT AKALIN’IN YAŞADIKLARI YILLAR SONRA BEYAZ PERDEYE Mİ TAŞINDI ?
Ferit Akalın'ın hayatı ile Vizontele filmi arasındaki benzerlikler nedeniyle Ferit Yılmaz’ın ailesi, Yılmaz Erdoğan ile görüşmeye çalıştığını, ancak herhangi bir yanıt alamadığını belirten Rehber Atulkan, Vizontele’nin öyküsünün tamamı Çankırı ve Ferit Akalın’ın yaşadıklarından alıntılandığını, bunun üzerine ailenin, konuya ilişkin yargıya başvurduğunu, sonrasındaki gelişmeleri bilmediğini aile ile görüşmek gerektiğini belirterek, Çankırı Ferit Akalın Radyo ve İletişim Müzesi’nin ve Ferit Akalın'ın hikayesinin daha geniş kitlelere duyurulması lazım.”
Sözleriyle açıklamasını noktaladı.

Haber videosu için tıklayın!

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Mustafa Akgün tarafından
19 Haziran, 2025 13:17 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

TİGAD Başkanı Geçgel: “Anadolu Basınına Darbe Vuran Zulmün Altında Kalmayacağız!”

Türkiye İnternet Gazeteciliği Derneği (TİGAD) Genel Başkanı Okan Geçgel,
hükümetin uygulamaya koyduğu tasarruf tedbirleri kapsamında yerel basının gelir kaynaklarının kesilmesine sert tepki gösterdi.

Geçgel, Anadolu Basınının susturulmak istendiğini belirterek, "Basının üç kuruşluk ekmeğinden tasarruf olmaz" dedi.

“Kapılarımıza kilit vurmaya hazırız”

Geçgel, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in yürüttüğü ekonomi programına eleştirilerde bulunarak, "Eğer bu ülkenin refahı yerel basının üç kuruşluk abonelik ve ilan gelirleriyle sağlanacaksa, bizler basın kuruluşları olarak kapılarımıza kilit vurmaya hazırız!" dedi.

"Kamuda Şatafat Sürüyor, Fatura Yerel Basına Kesiliyor"

Geçgel, Türkiye'nin kamu israfında sınır tanımadığını belirterek, "Türkiye makam aracı cennetine dönüşmüş, kamuda israf diz boyunu aşmışken, tasarrufu Anadolu Basınının gelirinden yapmak adaletsizliktir, vicdansızlıktır" ifadelerini kullandı.

"Bu Nasıl Vicdan, Bu Nasıl Adalet Anlayışı?”

Anadolu Basınının nefessiz bırakılmak istendiğini dile getiren Geçgel, “Zaten zorlukla ayakta duran Anadolu basını, adeta boğulmak isteniyor. Bu milletin sesine kasteden bu anlayışı asla kabul etmiyoruz! Anadolu Basını yalnızca haber kaynağı değil, aynı zamanda bu milletin hafızası ve vicdanıdır. Siz Anadolu Basınının üç kuruşluk ekmeğine göz dikerek aslında bu milletin sesini kesmeye çalışıyorsunuz" dedi.

Sayın Şimşek’e Açık Sorular

Geçgel, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e açık sorular yöneltirken “Bu kararları hangi akılla aldınız? Kimlerin tavsiyesiyle Anadolu basınına bu operasyonu yapıyorsunuz? Hangi ekonomi anlayışı basının boğazına çökmeyi tasarruf sayar?" ifadelerini kullandı.

"Bu Gidişle Gazeteler Kapanacak, Siteler Susacak"

Uygulanan ekonomik politikalarla Anadolu Basınının yok olma noktasına geldiğini savunan Geçgel, "Eğer bu yanlıştan dönülmezse, yakında gazeteler kapanacak, internet siteleri susacak, Anadolu’nun sesi tamamen kesilecek. Tasarruf edilmek isteniyorsa bunun adresi Anadolu Basını değil, kamudaki lüks harcamalardır. Gerçek tasarrufu görmek isteyenlere adres bellidir. Makam araçları, şatafat, israf, lüks! Basının üç kuruşluk ekmeğinden elinizi çekin! Anadolu Basını susturulamaz!” dedi.

Bizi sosyal medyadan takip edin