blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
18 Mart, 2025 20:37 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum: 0

Bulaşık yıkarken keşfedilen yeteneğin sergisi büyük ilgi gördü

Sarsıntı sonrası ömür kurallarını düzgünleştirmek maksadıyla çocuklarıyla birlikte Kahramanmaraş’tan Düzce’ye gelen 38 yaşındaki Ayşegül Nacar, burada hayatını değiştiren bir seyahate başladı. 2 çocuk annesi Nacar’ın çocukluğunda keşfedilen fakat ailesinin takviyesini alamadığı için yarım kalan fotoğraf yeteneği, bulaşıkçılık yaptığı işletmede tekrar gün yüzüne çıktı. İşletme sahibinin teşvikiyle yeteneğini geliştiren Nacar, artık daha büyük hayallere yelken açıyor.
Kahramanmaraş sarsıntılarının akabinde yeni bir hayat kurmak için Düzce’ye gelen ve bir işletmede bulaşık yıkarken fotoğraf yapma yeteneği fark edilen Ayşegül Nacar, birinci standını açtı. İşletme sahibi Semra Meydan’ın takviyesiyle işletmede düzenlenen stantta Osmanlı padişahları, Osmanlı devrine ilişkin figürler ve Mustafa Kemal Atatürk’ün portreleri yer aldı. Yapay zeka dayanağıyla oluşturulan, Atatürk’ün at üzerinde tasvir edildiği fotoğraf ile portresi ise standın en çok ilgi çeken yapıtları oldu.

Portre yapmaya zorladık
Serginin açılmasına öncülük eden işletme sahibi Semra Meydan, Ayşegül Nacar’ın hiçbir eğitim almadan yetenekli bir biçimde fotoğraf yapabildiğini fark ettiklerinde bu sergiyi düzenlemeye karar verdiklerini belirtti. Meydan, "Bir antikacı ve Osmanlı koleksiyoneri olarak, Osmanlı temalı bir stant olmasını istedik. Ayşegül’ü portre konusunda zorladık. Ne kadar yapamayacağını söylese de mükemmel işler başardı. Atatürk’ün portresini yapmasını istediğimizde tereddüt etti, kusurlarının aşikâr olacağını düşündü. Atatürk’ün gözlerindeki gerçekçilik, güya ona sarılabileceğim hissini vermişti bana ve dizlerimin üzerine çöküp ağladım. Bu portreden sonra ’Mutlaka bir stant yapmalıyız’ dedim. Akabinde yapılan portreleri antika çerçevelere yerleştirdik ve böylelikle Ayşegül’ün yeteneğini antikalarla birleştirdik" dedi.
Büyük ilgi gören stantta toplam 8 portre ve 3 fotoğraf bulunuyor.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Asuman Doğan tarafından
18 Kasım, 2025 09:50 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

BU MAHALLELER KENTSEL DÖNÜŞÜM BEKLİYOR

Karabük’ün kuruluş döneminden bu yana kentin çekirdeğini oluşturan Yeni, Atatürk, Namık Kemal, Makasbaşı, Kayabaşı ve Bayır Mahallelerinde yer alan 70 yılı aşmış yapı stoğu, uzmanlara göre şehrin deprem riski karşısındaki en zayıf noktası olarak öne çıkıyor.

Kuzey Anadolu Fay Hattı’na yakınlığı nedeniyle 1. derece deprem kuşağında bulunan Karabük’te özellikle bu altı bölgenin acilen kentsel dönüşüm programına dahil edilmesi gerektiği ifade ediliyor.

YORGUN MAHALLELER ALARM VERİYOR

Kent merkezinin en eski yerleşim alanı olan bu mahallelerin büyük bölümü, ekonomik ömrünü tamamlamış binalarıyla “kentsel yorgunluk bölgesi” olarak nitelendiriliyor. Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği’nin 2018’de güncellenen standartları dikkate alındığında söz konusu bölgelerdeki yapıların önemli bölümünde taşıyıcı sistem zafiyeti, donatı eksikliği, düşük beton kalitesi, temel izolasyonu bulunmaması ve inşa edildiği dönemin deprem kurallarını karşılamama gibi sorunlar tespit ediliyor. Bu özellikleri nedeniyle pek çok bina “riskli yapı” grubunda değerlendiriliyor.

Yaklaşık 70 yıl önce inşa edilen binalarda çoğunlukla alt gelir gruplarının yaşaması, dönüşüm sürecinin sosyal boyutunu da kritik hale getiriyor. Uzmanlar, yapısal riskin yanı sıra nüfus yoğunluğu, dar sokaklar ve acil müdahaleye uygun olmayan mahalle dokusunun deprem anında büyük tehlike oluşturabileceğini vurguluyor. Olası bir afette en fazla can kaybı ve bina çökmesi ihtimalinin bu bölgelerde olduğu belirtiliyor.

SEÇİM ÖNCESİ VERİLEN SÖZ RAFTA MI KALDI?

Karabük kamuoyunda kentsel dönüşüm beklentisi, seçim öncesinde dönemin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı’nın bölgeyi gezerek yaptığı “Buralar acilen toplu kentsel dönüşüme alınmalı. Seçimden sonra başlayalım.” açıklamasıyla artmıştı. Ancak seçim sonrası bakanlık görevinde değişiklik yaşandı ve sürecin henüz resmen başlamamış olması vatandaşlarda belirsizlik oluşturdu.

Göreve gelen yeni Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un Karabük kamuoyunda “kentin eniştesi” olarak gördükleri bir isim olması nedeniyle dönüşüm sürecinin hızlandırılacağına yönelik beklenti sürüyor. Bakan Kurum’un Karabük’e olan yakınlığının, dosyanın yeniden ele alınmasına katkı sağlayabileceği ifade ediliyor.

KARABÜK’ÜN GELECEĞİ İÇİN KRİTİK ADIM

Mahalle sakinleri ve şehirdeki kanaat önderleri, konunun yalnızca konut yenilenmesi olarak değil, doğrudan bir yaşam güvenliği meselesi olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtiyor. Deprem yönetmeliklerine uygun olmayan, yalıtımsız, fiziksel olarak yıpranmış ve sosyoekonomik açıdan dezavantajlı nüfusun yaşadığı binaların Karabük için ciddi bir risk kaynağı oluşturduğunu dile getiren vatandaşlar, “Bugün olmazsa yarın çok geç olabilir.” diyerek dönüşüm sürecinin başlatılmasını talep ediyor. İş dünyası, sivil toplum kuruluşları ve meslek odalarının da ortak çağrısı kentsel dönüşümün artık siyasi bir gündem maddesi değil, şehrin geleceği için zorunlu bir adım olarak görülmesi önem taşıyor. Uzmanlar, dönüşümün gecikmesi halinde muhtemel bir depremde ağır sonuçlar ortaya çıkabileceğine dikkat çekerek, merkezi idare ve yerel yönetimlerin en kısa sürede ortak bir yol haritası açıklaması gerektiğini ifade ediyor.

Bizi sosyal medyadan takip edin