Bu belde ismini koruma altındaki koyun ırkından alıyor
Tokat’ın Erbaa ilçesine 10 kilometre uzaklıktaki 2 bin 711 nüfuslu belde, ismini ünlü Karayaka koyun ırkından alıyor.
Tokat’ın Erbaa ilçesine 10 kilometre uzaklıkta bulunan Karayaka beldesi, ismini bir koyun ırkından alıyor. En belirgin özelliği kuyruk yağının olmaması ve bu yağın tüm vücuda yayılması olan karayaka ırkı koyun, bölgenin zengin biyolojik çeşitliliğine katkı sağlıyor. Bu nadir ırk devlet tarafından koruma altına alınırken, belde sakinleri de karayaka ırkının korunmasına yönelik çabaları destekliyor. Karayaka ırkıyla adını duyuran beldenin Tokat’ın tarımsal ve kültürel zenginliğine olan katkısı her geçen gün daha da belirgin hale geliyor.
Koyun sürüsü olan Karayaka beldesi sakinlerinden 38 yaşındaki Mahmut Başara, “Beldemiz ismini karakaya ırkı kuzularımızdan almıştır. Karayaka kendine özgün bir ırktır. Türkiye’de eşi benzeri yoktur. Zaten devlet bunları da koruma altına aldı” dedi.
Cebbar Köyü Yardımlaşma ve Kültür Derneği Başkanı Ümit Coşkun, Çakman Türbesi’nin düzenli olarak ziyarete açılmasının planlandığını ifade etti.
Karabük'ün Safranbolu ilçesine bağlı Cebbar Köyü'nde bulunan Çakman Türbesi ile ilgili açıklamalarda bulunan Cebbar Köyü Yardımlaşma ve Kültür Derneği Başkanı Ümit Coşkun, türbenin düzenli bir şekilde ziyaret edilebilmesi için bir planlama sürecinde olduklarını belirtti. İlk etapta türbenin belirli günlerde ziyarete açılması, ilerleyen zamanlarda ise sürekli olarak açık tutulması hedefleniyor.
Coşkun, türbenin Hz. Muhammed'in soyundan geldiğine inanılan kişilere ait bir makam olduğuna dair rivayetlerin bulunduğunu belirtti. "Türbe, Horasan'dan gelen yedi kardeşten üçünün istirahatgahı olarak biliniyor" diyen Coşkun, burada medfun bulunan kişilerin geçimlerini ormanda yaşayan geyiklerin sütünü sağarak sağladıklarını, sabah namazını ise aynı anda hem köyde hem de Mekke'de kıldıklarını ifade etti. Ayrıca, türbenin yakınından geçen bir düğün alayında davulun patladığına dair bir söylenti bulunduğunu ve bu nedenle günümüzde türbe çevresinde davul çalınmadığını ekledi.
Coşkun, şu anda türbenin kapalı olduğunu, ancak gelen ziyaretçilere köy halkının yardımcı olmaya çalıştığını söyledi. Türbenin ziyaretlere açılmasını daha düzenli ve sürdürülebilir bir hale getirmek istediklerini dile getiren Coşkun, bu konuda yetkililerden destek beklediklerini ifade etti. Yapılması planlanan düzenlemelerle birlikte, türbenin öncelikle hafta sonları ya da belirli günlerde ziyaretçilere açılacağını belirten Coşkun, ilerleyen süreçte ise türbenin her gün açık kalmasının hedeflendiğini aktardı.
Hıdırellez’de türbeye yoğun ilgi
Coşkun, her yıl mayıs ayında düzenlenen Hıdırellez etkinliklerinde Çakman Türbesi'nin çok sayıda ziyaretçiyi ağırladığını vurguladı. “Türbe, bu özel günde adeta ziyaretçi akınına uğruyor,” diyen Coşkun, vatandaşların türbede adak adadığını, Kur’an-ı Kerim okuyup dua ettiğini belirtti. Halk arasında şifa kaynağı olarak bilinen ve türbenin iç kısmında yer alan taşın içindeki sudan içen ziyaretçilerin, bu suyun manevi bir güç taşıdığına inandıklarını söyledi. Coşkun, türbe çevresinde kurulan stantlarda köy halkının ikramlarda bulunduğunu, duaların ardından topluca yemekler yenip sohbetler edildiğini de sözlerine ekledi. “Bu yıl da Hıdırellez, büyük bir coşku ve katılımla gerçekleşti. Hem köyümüz hem de çevre yerleşimlerden gelenlerle türbe çevresi dolup taştı,” diyerek, bu geleneğin köy için hem kültürel hem de manevi açıdan önemli bir yeri olduğunu vurguladı.