Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Başkan Vergili’den  Kosovalı Kadınları Sevindiren Kurs

Gündem Yayın: 21.11.2016 14:28
Yazar:
Başkan Vergili’den  Kosovalı Kadınları Sevindiren Kurs

Türkiye Cumhuriyeti Priştine Büyükelçiliği, Yunus Emre Enstitüsü, Karabük ve Karesi Belediyesi, Kosova Drenas Kadın Hakları İyileştirme Merkezi ve Medika Jakova Kadın Derneği işbirliğinde gerçekleştirilen ipek halı dokuma ve tel kırma kursunun açılışları düzenlenen törenlerle gerçekleşti.
Kursların başlaması nedeniyle düzenlenen törene Türkiye’nin Priştine Büyükelçisi Kıvılcım Kılıç, Türk Temsil Heyet başkanı Albay Cem Şen, Priştine Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Dr. Mehmet Ülker, Drenas Belediyesi ve Kültür Bakanlığı yetkilileri katıldı.
Priştine Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Dr. Mehmet Ülker kursun açılışında yaptığı konuşmada; “Sizlere Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş’in selamlarını getirdim. Bu kursumuzda Karabük ve Karesi belediyeleri bizlere destek veriyor, inşallah bu kursumuz Türkiye-Kosova ilişkilerinin çok daha ileriye gitmesine vesile olur. Bu kursun düzenlememizde emeği geçen proje ortaklarımıza , Karabük ve Karesi Belediyelerine ve bizlere yön veren sayın büyükelçimize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. İnşallah bundan sonra başka faaliyetlerde de birlikte oluruz, iyiki burdayız, iyi ki bu kursu gerçekleştirdik” dedi
Medica Jakova Derneği Genel Müdürü Mirlinda Sada ie kursun Jakova ayağının açılışında yaptığı konuşmada, “Kadınlarımızın ne kadar başarılı ve çalışkan olduğunu bildiğim için çok güzel ürünler ortaya çıkartacaklarına ve bu kursu başarıyla bitireceklerine olan inancım tam, inşallah gelecekte de başka projelerde işbirliği içerisinde oluruz” dedi.
Jakovalı kadınlar adına konuşan sözcü ise; “Daha önce buraya gelip birçok söz veren oldu, Sayın Büyükelçi gelip bu kurslardan bahsettiğinde yine eskisi gibi olacağını zannettik, ancak çok kısa bir sürede proje hayata geçti, bu kadınlar size minnettar, bugün duyduğum en büyük müjde ise daha halılar dokunmadan, Kosova dostu Karabük Belediye Başkanı sayın Rafet Vergili’nin bu halıları satın alacağını duymak oldu, bu kadınların yüzü 19 yıldır ilk kez sizin sayenizde gülüyor hepinize minnettarız” ifadesinde bulundu.
Drenas’taki kursun açılışında da bir konuşma yapan Priştine Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Dr. Mehmet Ülker; “Bu bölgede ilk kez bir kurs düzenliyoruz, inşallah bu başlangıç olacak ve bundan sonra da devam edeceğiz, bu çalışmada bizi talimatlandıran ve bu kursu başlatan sayın büyükelçime bir kez daha teşeküür ediyorum, kurslarımız altı aylık bir dönemde sürecek, bu kursun başlamasında bizlere katkı veren Karabük ve Karesi belediyelerine teşekkür ediyorum” dedi.
Türkiye Cumhuriyeti Priştine Büyükelçisi Kıvılcım Kılıç ise Drenas’taki kursun açılışında yaptığı konuşmada; “Bugün o kadar mutluyum ki, adeta kendimi ikinci evimde hissediyorum, öncelikle Karabük Belediye Başkanımız Sayın Rafet Vergili ve Karesi Belediye Başkanımız Sayın Yücel Yılmaz Beylere teşekkür ediyorum. Bugün çok heyecanlıyım, çünkü onlar sayesinde çok önemli bir projeye imza atıyoruz. Kadire ve Feride Hanımla biraraya geldiğimizde hep neler yapabileceğimizi konuşuyorduk, bugün ortak kültürümüzün iki önemli ögesi olan ipek halı dokuma ve tel kırma kursu eğitimlerini sizlerle birlikte başlatmanın mutluluğunu yaşıyorum, bugün burada iki halk arasındaki ilişkileri çok daha pekiştirecek çok önemli bir etkinliği başlatıyoruz, sizler bu halıları dokurken atacağınız her ilmekle iki ülke arasındaki ilişkileri pekiştirecek. Drenas Belediyesine ve Kültür Bakanlığına da çok teşekkür ediyorum, inşallah bu etkinliklerle dernek çok daha parlak bir dernek olacak, Drenaslı kadınlarımızda bir meslek sahibi olacak, bundan sonra da sizlerle omuz omuza olmaya devam edeceğiz, Türkiye ile Kosova arasındaki ilişkiler çok özel ilişkiler, Kosova kadınları da çok özel ve güçlü kadınlar, biz sizlerle birlikte olmaktan mutluluk duyuyoruz, çünkü güçlü toplumların güçlü kadınlar eliyle kurulacağına inanıyoruz. Tarihinde birçok kahraman kadın olan bir milletin ferdi olarak bundan sonrada sizlerle omuz omuza olacağımızı birkez daha vurgulamak istiyorum” dedi.
1999’daki Kosova’nın bağımsızlık mücadelesi sırasında yaşanan savaşta en şiddetli çatışmaların yaşandığı Gjakova ve Drenas’ta gerçekleştirilen kursların açılışları Büyükelçi Kıvılcım Kılıç’ın ilk ilmeği atması ile gerçekleşti.
Yaklaşık 100 Kosovalı kadın kursiyerin eğitim aldığı kursların malzemelerini Karabük Belediyesi temin ederken, Karesi Belediyesi ise öğretmen desteği sağlıyor. Kursları başarıyla bitirecek yaklaşık 10 kursiyer ise Karabük’e davet edilecek ve Karabük Belediyesi kurslarında değişik branşlarda eğitilerek usta öğretici haline getirilerek Kosovalı kadınların kendi kurslarını kendi yapmaları sağlanacak.
Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili ve Karesi Belediye Başkanı Yücel Yılmaz ise konuyla ilgili olarak; “Her ne kadar şu anda aynı sınırlar içerisinde yaşamasakta, o topraklar bizim gönül coğrafyamız içerisinde yer alan ecdat yadigarı topraklar. Oralarda yaşayan insanlarda, Türk’ü, Arnavut’u, Boşnak’ı, Rom’u ve Goralısı ile bizim kardeşlerimiz. Başta Sayın Büyükelçimiz olmak üzere devletimizin ilgili kurumları gönül coğrafyamızda çok güzel işlere imza atıyor, bizde bundan böyle kardeşlerimizi desteklemeye devam edeceğiz” dedi.
Öte yandan Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili’nin dokunan halıları satın alacağını açıklaması ise Kosovalı kadınlarda ayrı bir mutluluk yaşattı.

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Gümüşhane’deki İmera Manastırı tarihi dokusuna kavuştu

Kültür Sanat Yayın: 28.04.2024 16:36
İhlas Haber Ajansı
Gümüşhane’deki İmera Manastırı tarihi dokusuna kavuştu

Gümüşhane’nin tarihi ve kültürel hazinelerinden birisi olan İmera Manastırı yıllar içinde yapılan tahribatlardan kurtarıldı. Manastırın duvarlarına kazınan yazılar ve çizilen grafitiler, uzman bir ekip tarafından temizlenerek tarihi yapı eski görkemine kavuşturuldu.

Türkiye’de en fazla tescilli kiliseye sahip 3 şehirden birisi olan Gümüşhane’deki İmera Manastırı’nın duvarlarında yazılan ve görüntü kirliliği oluşturan yazı ve grafitiler uzman ekip tarafından yapılan titiz bir çalışmanın ardından temizlendi.

Gümüşhane Valiliği öncülüğünde başlatılan temizlik çalışmaları, Sümela Manastırında da benzer çalışmaları yapan konusunda uzman bir ekip tarafından yürütüldü. Tarihi yapıya zarar vermemek için özel solüsyonlar ve teknikler kullanılarak gerçekleştirilen çalışmalar sonucunda, manastır duvarlarındaki yazılar ve grafitiler büyük ölçüde temizlendi.

Merkeze bağlı Olucak Köyü sınırlarında bulunan ve yazılı kaynaklara göre 1350 yılında gotik tarzda inşa edilmiş olan İmera Manastırında “yazı” ve “grafiti” temizliği yapıldı.

1859 yılında rahibe Roxane tarafından yenilenen ve döneminde bölgenin en önemli merkezlerinden birisi olan İmera Manastırı, geçtiğimiz aylarda Vali Alper Tanrısever’in ziyareti sırasında verdiği talimatın ardından temizlendi.

Hem içinin hem de duvarlarında önceki yıllardan beri is, kalem ve sprey boyayla yazılan yazı ve grafitiler Trabzon Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı Müdürlüğünden gelen ve Sümela Manastırında da aynı ve benzer çalışmaları yapan uzmanlar tarafından özel kimyasallar kullanılarak mevcut yapısına zarar vermeden silindi.

Bölgenin önemli inanç yapıları arasında gösterilen, gotik mimarisi ve aydınlatma tekniğiyle ilgi çeken İmera Manastırının etrafında Karaca Mağarası, Krom Vadisi, Sümela Manastırı, Çakırgöl, Camiboğazı Yaylası gibi çok sayıda tarihi ve doğal güzellikler yer alıyor.

Hristiyan Ortodoks inancının özelliklerini taşıyan ve mimari özellikleriyle dikkati çeken 674 yıl önce yapılan İmera Manastırı, gotik mimariyle yeryüzü aydınlatma tekniği kullanılarak yapılmasının yanında bölgede mimari ve teknik açıdan en değerli ve en korunaklı manastırlardan birisi.

Trabzon Restorasyon ve Konservasyon Bölge Laboratuvarı Müdürlüğünden Şenol Aktaş ve Ramazan Bulut’un gerçekleştirdiği çalışmaya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğüyle İl Özel İdaresi personeli de destek verdi.

Geçtiğimiz yıllarda çatısı ve dış cephesinde restorasyon çalışması yapılan manastırda yapılan çalışmalar sırasında tarihi dokusuna zarar vermemeye özen gösterildi.

“Vandalizm olarak adlandırdığımız yazıları ve grafitileri çıkardık”

Çalışmayı gerçekleştiren uzmanlardan Şenol Aktaş, “İmera Manastırında tahribata yol açan bazı yazılar vardı. Kalem ve islerle yazılan ve rahatsızlık verici derecedeydi. Valimizin ve İl Kültür ve Turizm Müdürümüzün talebi üzerine görevlendirmeyle geldik ve yazıları elimizden geldiğince silmeye çalıştık. Bu süreçte şuna dikkat ettik: Duvar yazılarının yazıldığı bölgelerde özellikle sıvalı boyalar varsa onları tahrip etmemeye çalıştık. Onun yanısıra duvardaki özel sıvaları korumaya çalıştık. Dönemine ait renkler var sıvaların üzerinde onları korumaya çalıştık. Duvarlara yazılan bizim vandalizm olarak adlandırdığımız yazıları çıkardık, grafitileri de çıkardık. Normal bir duvara yazılı yazıyı silebiliriz ama kilise, cami gibi alanlarda boyalı alanlarda kullandığımız kimyasallar özel olarak üretilen kimyasallar. Onları kullanıyoruz. Süreç bu yüzden biraz uzadı. Biz o kimyasalları elde edebilmek için 1-1,5 ay sonrasında buraya gelebildik. Gerçekten özel sıvalı ve boyalı alanlara zarar vermeden temizleme işlemini yaptık. Bunun önüne geçemiyoruz maalesef. Her yerde her yere yazıyorlar. Çare olarak eğitim diyoruz” dedi.

“Güzel sonuçlar aldık tamamlandığında”

Bir diğer uzman Ramazan Bulut ise “Kimyasal kullandık genel olarak. Yaklaşık 2 gün sürdü çalışmalarımız. Bayağı uğraştırdı bizi ama güzel sonuçlar aldık tamamlandığında. Bütün bölgeleri tek tek fırçayla altına tahribat vermeden temizledik” ifadelerini kullandı.

“Biraz daha özen gösterilirse bu yıl burası ayağa kalkar”

Olucak Köyü Muhtarı Hamdi Nas da yapılan çalışma için Vali Alper Tanrısever ve diğer tüm yetkililere teşekkür ederek, “Önceki yıllarda çatısı ve dış duvarları tamir edilmişti. Son olarak içindeki duvarlarda yer alan yazılar temizlendi. Çevre düzenlemesi de yapılacak. Valimizin, Turizm Müdürümüzün ve İl Özel İdaremizin katkılarıyla manastır güzelleşmeye başladı. Noksanlar da var. İlerleyen süreçte etrafındaki alana kamelyalarda konulacak. Bunlar da yapılınca burası turizme açılmış olacak. Yaz aylarında hafta içi günlük 50, hafta sonları 100-150 araç geldiği de oluyor. Buraya gelenler piknik yapıyor, geziyorlar. Buraya insanlar geldiği zaman mutlu oluyor. Havadar, manzarası güzel. Etrafında Krom Vadisi, Sümela Manastırı ve Karaca Mağarası var ve hepsi birbirine bağlı. Buraya gelenler mutlaka İmera Manastırına uğruyor. Biraz daha özen gösterilirse bu yıl burası ayağa kalkar” diye konuştu.