Ihlas Haber Ajansı tarafından
18 Kasım, 2024 00:52 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Başkan Okumuş, 7 aylık çalışma sürecini gazetecilere aktardı

31 Mart tarihinde yapılan Mahalli İdareler Yerel Seçimlerin ardından Zonguldak’ın Çaycuma ilçesine bağlı Perşembe Belediyesi’ne AK Parti’den seçilen Belediye Başkanı Turhan Okumuş yerel seçimlerin ardından 7 aylık çalışma sürecini basın toplantısında gazetecilere aktardı.
Çaycuma ilçesinde yerel gazete ve ulusal ajansların temsilcileri ile bir araya gelen Perşembe Belediye Başkanı Turhan Okumuş, göreve geldiği 7 ay içinde başlattığı projeler ile yapılan çalışmaları gazetecilere değerlendirdi.
Başkan Okumuş, yaptığı hizmet ve projelerinde AK Parti Zonguldak Milletvekili Ahmet Çolakoğlu’ndan da destek aldığını ifade etti ve kendisine de teşekkür etti. Perşembe Belediye Başkanı Turhan Okumuş, belde de ilk olarak belediyeyi kurumsal bir yapıya kavuşturmak için çalıştığını kaydederek ‘Meydan Projesi’ni hayata geçirdiklerini belirtti.
Başkan Okumuş, ayrıca belediye sınırlarına dahil edilen köylerle birlikte belediyenin hizmet ağıyla sorunlarını çözmek Perşembe Belediyesi olarak sorunları çözmek için düğmeye bastıklarını vurguladı. Yazıbaşı Merkez Mahalle girişine heyelana karşı duvar uygulaması, parke döşemeleri, su tesisat yenilemesi ve doğalgaz çalışmalarının aralıksız sürdüğü beldede yeni hizmete giren Beyaz Masa’nın ise ilgi gördüğünü söyledi. Milletvekili Çolakoğlu sayesinde Bakanlıklardan 2025 belediye bütçesine yakın yatırım aldıklarını Belediyeye yeni iş makineleri geleceğini söyledi.
Yeni bir belediye hizmet binası kazandıracaklarını belirten Başkan Okumuş, bölgede TOKİ olmayan tek beldede bu projeyi de hayata geçireceklerini sözlerine ekledi. Her mahallede çalışma yürüttüklerini beliren Başkan Okumuş öncelikli konulardan birinin su sorunu çözmek olduğunu kaydetti.
Başkan Okumuş, “Diğer beldeler ve Çaycuma ile sıkıntımız aynı. Bizim sudaki kurtuluşumuz kesinlikte gölet. Biz konuyu gündemden düşürmek istemiyoruz. Ben her platformda dile getiriyorum. Bir gölet projesi ile bu bölge kurtulur. Yeni bir sondajda temiz suyu bulduk ama beldemize ne derede yetecek? Kirli akan suyumuza depolarda gerekli işlemi yapıyoruz ama maliyeti yüksek. Nebioğlu Beldemizin de yaz aylarında susuzluk sıkıntısı da ortada.
Bölgede su fiyatları yukarı çıkarken ben geriye çektim. Göreve geldiğimde suyun tonu 14 lira idi. Şu anda Perşembede suyun tonu 10 lira. 2025 yılında bölgenin en ucuz suyunu biz vereceğiz. Bu konuda iddialıyım. Çünkü benim için su ticari bir materyal değildir. Su benim için bir gereklilik ve belediye hizmetidir. Ben sudan kar etmem, vatandaşımızda susuz kalmaz. Suya ticari gözle bakmıyorum. Vatandaşın 2025 yılında ödeyeceği su faturası 2024 yılına ödediği faturadan daha az olacak. Vergilerde de düzenlemeye gittik. Vergileri 3 liraya çektik. Buda faturalara yansıyacak” şeklinde konuştu.
Basın toplantısında Başkan Turhan Okumuş’un eşi Figen Okumuş ile belediye meclis üyeleri de hazır bulundu.

blank
İsmail AKCA tarafından
10 Nisan, 2025 01:38 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

BİZE 3 NİSAN YETER..!

Uzun zamandır alışkın değildi bu şehir sazlı sözlü 3 Nisan kutlamalarına,

Yabancılaştık bu tür kutlamalara ama hatırlayacağız yeniden böyle etkinlikleri, birlikte eğlenmeyi ve bu durumu gelenek haline getirmeyi.

Şehrin sahipsizliği ve eşraf yokluğu hep konuşulur, yazılır, çizilir. Bu şehrin ekmeğini yiyen, suyunu içen, havasını soluyan ve ben Karabüklüyüm diyen bir halkın şehir olma savaşını görmek isterdik. Lakin maalesef henüz görebilmiş değiliz o arzuyu, isteği, hevesi.

Yine de, Teşekkürler Özkan Başkan…

Türkiye’de ağır sanayinin odak noktası Karabük Demir Çelik İşletmelerinin ve şehrin kuruluşunun yıldönümünü belleğine yerleştiremeyen Karabük, Karabüklüler gününü nasıl kutlayacak anlamış değilim.

Ticaret ve Sanayi Odasındaki toplantıda Vali Mustafa Yavuz’un önerisi ile 7 Ağustos günü Karabüklüler günü olarak kabul edilmiş, çok tuhaf!

Bana kalsa özentiden başka bir şey değil…

Ağustos ayı nereden çıktı ayrı mesele, o tarihte bu şehirde kimi bulacaksında bu günü Karabüklüler günü olarak kutlayacaksın ayrı mesele.

Şunu diyorsanız belki anlarım, Karabüklüler Günü şehirde değil de sosyal medyada kutlansın, sanal kutlansın, halk katılmasa da olur, o da başka bir garabet.

3 Nisan her platformda Karabük ve Kardemir’in kuruluş günü olarak kabul edildiğine göre, ayrıca bir başka tarihte Karabüklüler gününe ne gerek var? Şayet illa Karabüklüler Günü diye bir gün kutlamak istiyorsanız buyurun 3 Nisan’da kutlayalım.

Bu plaka merakı nereden geliyor. Tuhaf..!

Bakın bizim bir Üniversitemiz var.

Bu şehrin üniversitesi ve bünyesinde binlerce öğrenci ve öğretmeni barındıran Karabük’ün bacasız fabrikası.

Bu sözüm, bu şehri ve üniversiteyi şekilden şekle sokan bir zihniyete dur demek yerine alkış tutan ve susanlaradır, bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyenleredir.

Bu şehre, bu şehrin halkına, değerlerine dil uzatanlara sessiz kalanlar, bu şehrin dilsiz şeytanlarıdır.

Karabük Üniversitesi şehir merkezine bir fakülte açma kararı aldı.

Karabük Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya ile Rektör Fatih Kırışık inisiyatif alarak şehir merkezine fakülte ya da fakülteler kurma kararı aldı. Tartışılabilir lakin bizce güzel karar, günden güne ölüp giden şehri canlandırabilir.

Eften-püften işlerle uğraşacağınıza şehrin ağır abilerini bir araya getirip şehir merkezini canlandırın. Öğrenciyi şehir merkezine çekecek projeler üretin, şehir bambaşka bir havaya bürünsün, cıvıl cıvıl, rengarenk görüntüler ortaya çıksın.

Safranbolu önümüzde en güzel örnektir.

Bir Sağlık Meslek Yüksekokulu Üniversite kampüs alanına geri gidiyor diye ilçe ayağa kalktı, şehrine sahip çıkıyor.

Neden..?

Esnafın en önemli gelir kapısından biri kapanmasın diye.

Peki biz ne yapıyoruz..?

İpe sapa gelmez işlerle uğraşmaktan şehre faydası olacak asıl konulara değinmiyoruz, değinemiyoruz..!

Ne 3 Nisan’da, ne 23 Nisan’da, ne 19 Mayıs’ta, ne 30 Ağustos’ta, ne de 29 Ekim’de yapılan törenlerde zoraki katılan protokol ve öğrencilerin haricinde kimseler olmuyor, halkı bu tür etkinliklere çekemiyoruz.

Lütfen kendimizi kandırmayalım.

Allah aşkına boş işlerle uğraşmayalım,

Bu şehir ve bu şehrin insanı için neler yapabiliriz bunu konuşalım, buna kafa yoralım.

Yaygın basında “3 Nisan Sanayi Günü” değerlendirmesi yapılıyor,

Çok güzel, ama

Bu şehrin üniversitesini düşürdüğümüz hale bir bakmamız gerekmiyor mu?

Dün, Burhanettin Uysal vardı, Refik Polat vardı.

Bugün Fatih Kırışık var

Yarın o da gider. Karabük Üniversitesi kalır.

Bu şehrin kıymetini ve değerlerini bilmek lazım…

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.