Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
25 Ekim, 2024 00:00 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum: 0

Başkan Güler: “Arıcılıkta katma değeri yüksek ürünler üretmemiz lazım”

Ordu’da, çeşitli firmaların katılımı ile ‘Arıcılık ve Arı Ürünleri Fuarı’ açıldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, sektörde balın yanı sıra katma değeri yüksek ürünlerin üretiminin arttırılması gerektiğini belirterek, “Biz, balı sadece tenekelerde değil, bunu çok daha küçük satılabilir, ilaç gibi kıymetli gerçek değerinde satmamız lazım. Katma değeri yüksek ürünler üretmemiz lazım” dedi.
Ordu’da ‘Arıcılık ve Arı Ürünleri Fuarı’ düzenlenen törenle açıldı. Ordu Vali Vekili Ayhan Durmuş, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, CHP Ordu Milletvekilleri Seyit Torun ve Dr. Mustafa Adıgüzel, Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) Başkanı Ziya Şahin, İl Tarım ve Orman Müdürü Kemal Yılmaz ve protokol üyeleri, açılış kurdelesini kestikten sonra fuar alanını gezerek, firma yetkililerinden bilgi aldı. Yeni Ordu Stadı kapalı otoparkında açılışı gerçekleştirilen ve 28 firmanın iştirak ettiği fuar, 4 gün boyunca açık olacak.

“Balı ilaç gibi değerinde satmamız lazım”
Fuarın açılış programında konuşan Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, “Arıcılıkta biz birinci ve ikinciyiz diye tartışma yapıyoruz. Bu güzel bir şey ancak ben temel bir soru sormak istiyorum, o kadar ürettiğimiz bal nerede? Bu balı emektarlarımız emek harcayarak il il, köy köy dağ bayır dolaşarak üretiyorlar. Burada benim söylemek istediğim şey fındıkta birinci olduğumuz gibi balda da birinci veya ikinciyiz ama balı mutlaka Ordu ekonomisine getirip burada pazarlamamız lazım. Yani ürettiği yerde satıyoruz, işin emek boyutunu hallediyoruz ama ortada bal yok. Biz, balı sadece tenekelerde değil, bunu çok daha küçük satılabilir, ilaç gibi kıymetli gerçek değerinde satmamız lazım. Katma değeri yüksek ürünler üretmemiz lazım” diye konuştu.

“Arıcılıkta katma değeri yüksek ürünler için kurslar veriyoruz”
Başkan Güler, arıcılık sektöründe balın yanı sıra katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesi için çeşitli kurslar verdiklerini ifade ederek, “Bal çeşitleri var evet ama balı akıllı bir şekilde nasıl kullanırız? Örneğin arı sütü iler ilgili kurslar verdik. Dünya kadar bal satılıyor ancak küçük bir arı sütü ile bundan çok daha fazla kazanç elde etmemiz mümkün, yani katma değeri yüksek ürünler üretmemiz lazım. Biz bununla ilgili kurslar oluşturduk, elemanlar yetiştirdik, yani arı sütü ve propolis gibi ürünler, işin ilaç boyutuna ağırlık vermemiz lazım. Bunu biz teneke teneke değil, kaşık kaşık kullanmamız lazım. O neden bu çalışmalar ağırlık vermemiz gerekiyor” ifadelerine yer verdi.

“Sanayide üretilen bala karşı çıkıyoruz, ballarımız kayıt altına alınsın”
Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği (TAB) Başkanı Ziya Şahin, sanayi üretimi yapay balların önüne geçmek için balların kayıt altına alınması gerektiğine dikkat çekerek, “Bizler bal satıyorsak, dünyada ikinci sırada ise ve dünyaya bal satıyorsak bunun bedelini de hepimizin bilmesi gerekiyor. Bu fuarların 2 tane en büyük etmeni var, amacımız fuarlarda arıcılara malzeme satmak olmamalı. Fuarlarda en iyi arıcılık girdilerini arıcılarımıza ulaştırmak olmalı. Biz Avrupa’ya 30 bin ton bal satıyorsak, Avrupa’nın da belirli kriterleri varsa, dünyadaki sağlık kriterleri varsa bu kriterlere uygun balları piyasaya arz etme sorumluluğumuz da var. Biz bakanlığımız şu talepte bulunduk. Dünyada arılarını kayıt altına alan tek sektörüz. Biz balların da kayıt alınmasını istiyoruz. Çünkü sanayideki üretilen ballara karşı çıkıyoruz. Balın adresi dağ, ova ve arıcıdır” şeklinde konuştu.

Ordu Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Akın Çiftçi ise arıcılığın Ordu ve Türkiye için önemli olduğunu, ilde 3bin 500 aktif üye, 600 bin kovan varlığı ile yıllık 20 bin ton bal üretimi yapıldığını söyledi. Çiftçi, ilk kez düzenlenen fuarın hayırlı olmasını temenni etti.
Fuarda, Akın Çiftçi tarafından Vali Vekili Ayhan Durmuş, Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler ve protokol üyelerine desteklerinden dolayı plaket takdim edildi.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Fevzi Aydın tarafından
11 Kasım, 2025 14:07 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

HALKIN AKLIYLA OYNAMAYIN…

DÜŞÜNCE VE GÖRÜŞ
Fevzi Aydın

Dünya demokrasiden uzaklaşarak, liderler yerel ve ulusal yasalara aldırmadan, ülkeleri tehdit ederek otoriterleşmeye başladı.
Küresel dünyaya meydan okuyarak, ikinci dönem göreve başlayan ABD Başkanı Donald Trump, ülkelerin sahip olduğu yeraltı zenginliklerine göz koydu.
Türkiye ise yarım asra yakın mücadele ettiği PKK terör örgütü başını yargılayarak hapsetmiş, örgütü çökertmişti.
Şimdi ise, yıllardır terörist başı karşıtlığı ile siyasi ikbal kazananlar, bugün çıkıp PKK terörist başına, kurucu önder, lider diyerek, milletin aklıyla oynamaya başladı.
PKK terör örgütünü bitiren siyasi iktidar, bunu yıllardır seçim alanlarında kullanarak halktan büyük destek görmüştü.
Türkiye’den sınır ötesine, Suriye’ye geçen teröristler, Suriye savaşının son ermesiyle, Suriye ordusuna katılma yolunda.
Geçmişte muhalefeti, PKK ve DEM parti ile birlikte olmakla suçlayarak siyasi ikbal kazanan iktidar, ne oldu da birden PKK’lı Öcalan’a kurucu lider, önder deme durumuna geldi.
Bitmiş terör örgütünü legal hale getirerek, örgüt başını kurucu önder, lider unvanıyla taçlandıran siyasi iktidar, hangi siyasi ikbalin peşinde?
İktidar ortağının, teröristbaşına yaptığı çağrı ile bu çağrıya hapisten cevap veren terörstbaşının, açıklamalarıyla başlayan Terörsüz Türkiye sürecini, tüm dünya merakla beklemekte.
Siyaset, Terörsüz Türkiye süreci ile meşgul olurken, Türkiye’nin de yer aldığı Müslüman ülke liderlerini toplayan ABD başkanı Trump Gazze’de, İsrail ile Hamas arasında sözde ateşkes imzalamıştı.
İsrail, iki gün sonra ateşkes anlaşmasını ihlal ederek Gazze’ye saldırmaya başladı.
Bugün Filistin ve Gazze ile tehdit altında olan diğer Müslümanlar, Türkiye ve tüm İslam dünyasının kırmızı çizgisi…
Ama, küresel güçlerle olan stratejik ortaklıklar nedeniyle, ABD-İsrail, İsrail-ABD ikisi de İslam Dünyasıyla aynı noktada birleşmekte ve aynı noktada uzaklaşmakta…
Yani ABD ve İsrail, İslam dünyası için aynı tehlike…
İslam dünyası ve Türkiye, İsrail’i en ağır şekilde protesto ile işgalci ve katil diye suçlarken, ABD’yi göklere çıkarmakta.
Bugün ABD Başkanı Trump ne yaptığını bilmez bir hale gelmiş, ikinci döneminde…
Küresel güç liderliğini hazmedemeyen ABD Başkanı Trump, tehditkâr ve saldırgan politikasıyla, dünyaya demokrasi dersi vermeye kalkan ABD, demokrasiye ihtiyaç ülke haline geldi.
Birinci dönemi sonunda seçimi kaybedince, ABD Temsilciler Meclisini basma cesaretini göstermiş, yargılama sonrası çok sayıda taraftarı hapis cezası almıştı…
Yeniden iktidara gelince ilk işi, hapiste olan meclis baskıncıları ile diğer mahkûm dost ve taraftarlarını affederek hapisten çıkarmak oldu…
ABD ekonomisi tarihinin en büyük kapanmasını yaşadı.
Partisi Cumhuriyetçiler bile Trump’a, ekonominin açılması konusunda destek vermedi.
Sonuçta, Terörsüz Türkiye süreci, binlerce kişinin hayatına mal olan ve kökü kurutulan PKK elebaşısı ile masaya oturmanın Türkiye’ye fayda yerine zararı gelecekte görülecek.
ABD başkanı Trump’ın da İslam dünyasını hedef alan tehdit ve saldırıları karşısında, İslam ülkeleri de sessiz kalarak, Müslümanların haksız yere yurtlarından atılmalarını seyretmeye devam edecek.
Düşünce ve görüşlerin ışık olması dileğiyle…

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.