Karabük Postası tarafından
22 Nisan, 2016 08:41 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Bartın’da Turizm Masaya Yatırıldı

BARTIN ’da turizmi değerlendirme toplantısı yapıldı. Turizm Haftası etkinliği olarak düzenlenen kahvaltılı sohbet toplantısında Bartın turizmi ve turizm değerlerinin daha rasyonel nasıl kullanılabileceği konuşuldu. Kahvaltıya Bartın Valisi Seyfettin Azizoğlu, İl Kültür ve Turizm İl Müdürü Fuat Dursun ve gazeteciler katıldı. Vali Azizoğlu toplantıda Bartın turizmi için Amasra limanının ve ırmağın önemine dikkat çekti. Vali Azizoğlu ırmağın turizme kazandırılması konusu ile ilgili “Birinci etapla ilgili çıkması gereken bütün kararlar çıktı. 2016 yılı yatırım programına alındı ve proje ihalesine çıkılıyor. Bunun için de köprü projesi de var. Oraya dokuya uygun çok güzel bir köprü yapılacak. Köprünün ismi de yapımına uygun bir isim olacak. İkinci kısım ihalede de Orduyeri ve Kemerköprü köprüleri ile ilgili projeler yapılacak. Bu projeyi de Karayollarına yaptırıyoruz. Onların projesi tamamlanıp, kuruldan çıktıktan sonra da o kısımlara başlanacak” dedi. Bartın’daki potansiyele dikkat çeken Vali Azizoğlu “O çıktıktan sonra 2’nci kısmın ihalesi de yapılmaya hazır olacak. Bu projelerin toplam süresi 4 yıl. 4 yıl da çalışmalar tamamlanmış olacak. Bartın’ın müthiş bir tarihi zenginliği bir kültürel zenginliği, arkeolojik zenginliği var. Lav kayalıkları var mesela, bunlar binlerce yılda oluşan yeryüzünün derinliklerinden çıkıp da yeryüzüne gelen büyük lav kayaları var. Bunlardan dünyada birkaç yerde var. Buna benzer çok büyük eserleri var bölgenin. Hem tarihi eserler hem turistik eserler hem de arkeolojik eserler var” dedi. BARTIN TÜRKİYE’NİN VENEDİK’İ OLACAK Vali Azizoğlu şöyle devam etti; “Bütün bunların ortaya çıkması bir süreçtir. Ama bu süreci tetikleyen yatırımlar da bunlardır işte. Onun dışında gezilebilecek şelalelerimiz var. Bütün mesele Bartın’ı Amasra’yı turizmin giriş kapısı haline getirebilmek. Onu başarabildiğimiz an bütün diğer güzelliklerimizi gelen turistlere gösterme imkânına sahip olacağız. O zaman zaten diğer güzellikleri ortaya çıkarmaya mecburuz gelen turistlere göstermek için. Amacımız öncelikle limanı canlandırıp Amasra’yı turizmin girişi yapmak sonra ırmağın ıslahını ve peyzajını tamamlamak. Bu konuda Bartın’a ve Bartınlılara hakikaten büyük görev düşüyor. Bu ırmak inanın ki Türkiye’nin Venedik’i olacak bunu yaptığımız zaman. Aslında Bartın’ın turizmini kısıtlamamak gerekir, burada her türlü turizm olur. Konferans turizmi, doğa turizmi, deniz turizmi, ekoturizm hepsi olur. İnsanlar şehirlerden sıkılarak doğada birkaç gün geçirmek isteyebilir. Bartın aslında böyle bir yer. Yani insanların bütün stresten arınabilecekleri ve kendilerini yenileyebilecekleri yeniden doğabilecekleri bir bölge burası. Bunun altyapısını kurmamız gerekiyor. Burası 12 ay boyunca dışarıdan insanların gelebileceği, yaşayabileceği ve buraya katkı sağlayabileceği bir bölge, bir cennet köşesi. Mesele bu cennet köşesini diğer insanların da görebilmesi. Bu güzellikler bütün insanların ortak değerleri, ortak güzellikleri, bütün insanlar da bu güzellikleri görebilmeli.”

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
11 Haziran, 2025 00:37 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Vali Arslan’dan Kızılay için ilginç benzetme

Bartın Valisi Dr. Nurtaç Arslan, Kızılay’ın kuruluş yıl dönümünü nedeniyle yayımladığı kutlama bildirisinde, Kzılay’ı, çaresizliğin üzerine doğan bir sabah güneşine benzetti.
Vali Nırtaç Arslan, Türk Kızılay’ın 157. kuruluş yıl dönümü nedeniyle yayımladığı iletide, Türk Kızılay’ının Türk milletinin yardımseverlik ve dayanışma hislerinin kurumsal bir temsili olduğunu söz etti. Arslan iletisinde, "1868 yılında ’Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti’ ismiyle kurulan Türk Kızılay’ı, yalnızca bir yardım kuruluşu değil, tıpkı vakitte milletimizin sıkıntı zamanlardaki teminatı, umutların sönmeye yüz tuttuğu anda yanan bir ışıktır. Çalışanların emeğiyle, gönüllülerin vicdanıyla ve halkımızın takviyesiyle büyüyen Türk Kızılay’ı afetlerde birinci alana inen, kan bağışında hayat kurtaran, yetimlere yuva olan, fakirlere aş olan bir hayır kervanıdır. Kızılay’ın kırmızı hilali, sadece bir amblem değil, adeta çaresizliğin üstüne doğan bir sabah güneşidir" sözlerine yer verdi.

"Türk Kızılay’ı gurur kaynağımızdır"
Kızılay’ın, yaşanan afetlerde beşere ve canlıya yardım eli olduğunu da hatırlatan Vali Arslan, "Depremlerde, yangınlarda, sel felaketlerinde, salgın hastalıklarda, her türlü zorlukta halkımızın yanında olan ve sırf ülkemizde değil, dünyanın dört bir yanında mazlumlara el uzatan Türk Kızılay’ı, gönüllülük ruhuyla hareket eden binlerce çalışanı ile gurur kaynağımızdır.
Bugün, Kızılay’ın yalnızca geçmişine değil, geleceğine de sahip çıkma günüdür. Daima birlikte el vererek, bu uygunluk zincirine yeni halkalar eklemek; dayanışmayı, yardımlaşmayı ve insanlığı yüceltmek hepimizin ortak sorumluluğudur. Bu his ve fikirlerle, Türk Kızılay’ının 157. kuruluş yıl dönümünü en içten dileklerimle kutluyor; insanlığa umut olan Kızılay neferleri ile takviyesini esirgemeyen tüm kişi, kurum ve kuruluşlara gönülden teşekkür ediyor, sevgi ve hürmetlerimi sunuyorum" tabirlerini kullandı.

Bizi sosyal medyadan takip edin