Karabük Postası tarafından
05 Şubat, 2015 08:44 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

BAKKA’DAN “2015 Yılı Mali Destek Programları” Bilgilendirme Toplantısı

ZONGULDAK T.C. Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı (BAKKA) 2015 yılı KOBİ ve Yöresel Değerler Mali Destek Programları bilgilendirme toplantılarına Zonguldak’ta devam etti.
BAKKA Hizmet Binası’nda gerçekleştirilen, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcilerinin yanı sıra sivil toplum örgütü temsilcilerinin de katıldığı bilgilendirme toplantısında saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nı takiben, açılış konuşmasını BAKKA Genel Sekreteri Faruk Tezel gerçekleştirdi. Tezel, projeler ve mali destek programları hakkında önemli açıklamalarda bulundu ve konuşmasının devamında “Bu sene beşinci yılımızı da geride bırakıyoruz. Bu beş yıllık sürede 7 farklı mali destek programında 207 projeye 53 milyon liradan fazla kaynak kullandırdık. Bin 244 kişiye istihdam imkanı oluşturduk. Diğer taraftan uyguladığımız teknik destek programlarıyla, kamu kurum ve kuruluşlarımızda, sivil toplum kuruluşlarımızda çalışan binlerce görevlinin eğitim almasına, onlarca fizibilitenin hazırlanmasına katkıda bulunduk. Diğer taraftan bölgemizi planlayıp, önceliklerimizi belirledik. Sektörel rekabet analizleriyle, AR-GE inovasyon stratejisi ile bölgemizde vizyon oluşturmaya gayret ediyoruz.” ifadelerine yer verdi.
2015 YILI MALİ DESTEK PROGRAMI
2015 yılı Malı Destek Programı’na 13 milyon TL’lik bir kaynak aktarıldığını hatırlatan BAKKA Genel Sekreteri Faruk Tezel, “2015 yılı Mali Destek Programımızda 13 milyon liralık bir bütçemiz var. Bu 13 milyon liralık bütçenin 10 milyon lirası KOBİ Mali Destek Programı adı altında bölgemiz KOBİ’lerine, 3 milyon lirası da Yöresel Değerler Mali Destek Programı adı altında kar amacı gütmeyen kamu kurum ve kuruşları, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları, birlikler gibi kuruluşlarca sunulacak projelere tahsis edilecek. Bizim mali destek programlarımızdaki temel yaklaşımımızı içinizde proje uygulayanlar, proje yazıp takip eden arkadaşlarımız çok iyi biliyorlar. Tamamen bağımsız değerlendirme mekanizması içinde ele alınıp, bölge planımıza ne kadar hizmet ediyor, bölgemizde bizim belirlediğimiz önceliklere, rehberlerimizde yer alan önceliklere, projelere ne kadar hizmet ediyor? Bunlar dikkate alınarak bağımsız değerlendiriciler tarafından değerlendirilip ondan sonra sözleşme imzalanıp, proje uygulama dönemine geçiliyor. Yani toplumda çok farklı algılamalar oluşabiliyor zaman zaman insanlar yanlış intibalara kapılabiliyor ama bizim çalışma yöntemimizi, kamu kaynaklarının kullanımında ne kadar titiz olduğumuzu, ne kadar ince eleyip sık dokuduğumuzu, proje uygulayan yararlanıcılarımız çok iyi biliyor. Benim burada bunu söylemekteki amacım; bu tür bilgilendirme toplantıları ve devamında yapacağımız eğitim toplantılarının ne kadar önemli olduğunu da vurgulamak. Buraya gelip sistem hakkında bilgi almak, projenin nasıl yazılacağını nelere dikkat edileceğini öğrenmek projenin başarısı açısından son derece önemlidir. Ben 2015 yılı Mali Destek Programımızın da bölgemize hayırlı uğurlu olmasını ve güzel projelere vesile olmasını temenni ediyorum” diye konuştu.
Faruk Tezel’in konuşmasının ardından BAKKA Program Yönetim Birimi Başkanı Irmak Göksu Çağlı tarafından katılımcılara KOBİ ve Yöresel Değerler Mali Destek Programına yönelik bilgilendirme sunumu yapıldı, 2015 yılı mali destek programları, program öncelikleri, uygunluk kriterleri ve dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında detaylı bilgiler verildi. Katılımcıların sorularının cevaplandırılmasının ardından, Şubat ayı içerisinde Ajansın eğitim toplantılarının devam edeceği, toplantı tarihlerine BAKKA web sitesinden (www.bakka.gov.tr) de ulaşılabileceği vurgulandı.

blank
blank
Tugay Kaban tarafından
07 Ocak, 2025 10:54 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Romanlar Ayırır

× Hıristiyan takvimine göre 11. Yüzyılda Avrupa’da en önemli sanat olarak gramerin yerine mantığı geçirdiler, bu değişim, bilimin edebiyat karşısında kazanacağı zaferin mütevazı bir girizgâhıydı. Peki o tarihten sonra insan aklının nasıl zımparalandığını görebiliyor muyuz? Bunu bize gösteren romanlardır.

× Hızlandıkça Azalıyorum romanının yazarı, kendisiyle röportaj yapan Bülent Ayyıldız’ın “Neden roman yazdınız?” sualine cevap verirken şöyle bir cümle kullanıyor, “Roman yazmak istememin nedeni, kendimi insan gibi hissetmememdi.” Yakın zamanda tercümesini bitirdiğim Napolyon Savaşları isimli eserde, Napolyon’un bir sözü iktibas ediliyor, “Dünyayı değiştirmek için çağrıldım!” Napolyon, Saint Helena adasında son yıllarını geçirirken, artık “tarih” denilen şeyi elinin tersiyle bir kenara itmişti ve yapması gereken tek şey olarak (kelimelerle olmasa da) tarihten daha ayırıcı bir eser vermek için çabalamaya başlamıştı: Geride bir hayat bırakmak. Bir roman misali, kendi hayatını sundu Napolyon.

× Tarih, ölülerin dirilişidir. Tarih ayırmaz! Neyi? Her şey zıddıyla kâimdir. O zaman tarih ile alâkalı bir mevzuu çözmek istiyorsak ‘roman’a bakmamız îcabediyor. Romanın tarihini yazmaya çalışanlara bakın mesela, ne gülünç hâllere düşüyorlar. Roman, dirilerin dirilişidir. Roman ayırır. Neyi? Yaşamak düşüncesini ve ölmek düşüncesini. Hem de hayat denilen musalla taşının üzerinde.

× Bugün, dünü bile yazamıyoruz. Tarih, bizi geleceğe zorla sürüklüyor! Roman, önce bugüne sarılıyor. Tarih merkezsizdir ve merkez değildir. Merkez olan ayırır. Bugünün içinde olan. Yani roman.

× Bütün doğumlar ve ölümler romanın mevzuudur. Tarihin mevzuu ise ancak doğum yahut ölüm günleridir. Siperde ölen asker romanın çerçevesindedir, tarihin çerçevesinde ise askerî konvoylar, okul anmaları ve resmî tatiller vardır.

× Yaşamak düşüncesini, ölmek düşüncesinden ayırmak ölümü unutturmak, ölmek düşüncesini de yaşamak düşüncesinden ayırmak yaşamayı unutturmak demek değildir. Her kalp iki eşit parçaya bölünmüş olarak atmaya başlar diye söylenir. Bunu görüp okuyamayacağız fakat romanları?

× #alikoçistifa

Tugay Kaban

Cevap Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.