Ramazan Öztürk tarafından
26 Ekim, 2023 14:48 tarihinde yayınlandı /Güncelleme: 28.12.2023 11:54
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Aşık Veysel’e Saygı Gecesi Konseri

Karabük Üniversitesi (KBÜ) Safranbolu Fethi Toker Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Müzik Bölümü Türk Halk Müziği Anasanat Dalı, Aşık Veysel’in doğum gününde saygı gecesi düzenledi. Prof. Dr. Sadettin Ökten Konferans Salonu'nda düzenlenen konsere; Safranbolu Kaymakamı Şaban Arda Yazıcı, 125. Jandarma Komando Eğitim Merkezi Komutanı Jandarma Kıdemli Albay Yusuf Küçükbaşol, İlçe Emniyet Müdürü Sinan Çankal, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İsmail Rakıp Karaş, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Elif Çepni, Safranbolu Fethi Toker Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Anıl Ertok, akademik personel, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı. Rektör Yardımcısı Karaş, "Mazhar Fuat Özkan’ın şarkısında dediği gibi 'Leyla’dan geçme faslındayım Mevla'yı bulma yollarında' Günlük hayatın içerisinde gözleri kapatıp tefekkür etmek, bu dünyadan kopmak, her şeyi Leyla’yı bile terk etmek ve manevi alemlere dalmak ihtiyacı hissediyoruz. Bu akşam da öyle bir yelpaze olacak diye düşünüyorum" dedi. blank Öğretim Görevlisi Hüseyin Özpınar ise Aşık Veysel’in Cumhuriyet tarihinin önemli ozanlarından biri olduğuna işaret ederek, “Eserlerine baktığımız zaman değer aktarımı açısından günümüzde ön plana çıkan en önemli değerleri eserlerinin içerisine serpiştirdiğini görüyoruz. Sadece bize ne kalıyor? Eserlerini layıkıyla dinlemek kalıyor. Aşık Veysel, görmeyen gözüyle gönül gözüyle görenden daha fazlasını görmüş, şiirlerinde onu tespit ediyoruz. Bugün insanlara verdiği değer, dünya hayatıyla alakalı mesajları, insan kıymeti, eşitlik, insanlardaki olması gereken adalet duygusu, sevgi, saygı ne varsa hepsini eserlerinde bize vermiş" dedi. Konuşmanın ardından KBÜ Safranbolu Fethi Toker Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Müzik Bölümü Türk Halk Müziği Anasanat Dalı korosu, Öğretim Görevlisi Hüseyin Özpınar yönetiminde, "Aşık Veysel’e Saygı Gecesi Konseri" icra edildi. Aşık Veysel’in parçalarını seslendiren koroya katılımcılar da eşlik etti. Öğrencilerden oluşan 10 kişilik koro, 9 orkestra üyesi eşliğinde solo ve koro halinde 18 eser seslendirildi. Konser sonunda Öğretim Görevlisi Hüseyin Özpınar’a icralarından ötürü Safranbolu Kaymakamı Yazıcı tarafından çiçek takdim edildi.(Ramazan Öztürk)

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
İlyas Erbay tarafından
27 Temmuz, 2025 13:11 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

BİR ÜLKE İÇİN EN TEHLİKELİSİ !

Bir ülke için en tehlikelisi hedef kitlesi yığın olan yönetimlerdir!
Olayları analiz edebilen, yanlışın ortağı olmayı reddeden, hesap sorabilen, farkındalığı yüksek, eğitimli ve bilinçli bir toplum bu tür yönetimlerin işine gelmez. Onlar varlıklarını sürdürebilmek için, kendilerine kayıtsız, şartsız biat eden yığınlar yaratmaya çaba gösterirler.

Floransalı düşünür, İtalyan Rönesans hareketinin en önemli figürlerinden
Niccolò Machiavelli, toplum ve yığın'ı şöyle tanımlıyor;
"İnsan aklı kadar görür.
Soru sormayan, sorgulamayan, araştırmayan insan manipüle edilebilir bir karakterdedir.
Cahilde, kendini geliştirmeyen sığ insanlarda; alt beyin ve vahşi dürtüler baskındır.
İnsan yığınları yalancıya kızmaz.
Kendiside yalancıdır da ondan.
İnsan yığınları yoksula kızar. "Aptallığından" der.
"Yığın", "toplum" değildir.
Yığın, otoriteye itaat ederek hareket eder. Yığın'ı etkilemek, manipüle etmek, yönlendirmek daha kolaydır."

Bilinçli toplum; Farkındalığı yüksek, olayları analiz edebilen, yanlışa tepki veren, nereye gittiğini düşünen, yanlışın ortağı olmayı reddeden, hesap sorabilen, yaşamı kendi iradesiyle yönlendirebilme yetisine sahip, kişisel sorumluluğunun farkında olan insanlardan meydana gelir..
Toplumsal bilinç, yüksek insani değerlere sahip olmayı gerektirir. Okuyan, araştıran, sorgulayan, analitik düşünebilen insanlar, bilinçli toplumun değerli bireyleridir.

Kişisel değerler; karşılıklı ilişkilerde doğrudan veya dolaylı olarak ortaya çıkan sevgi, dürüst olma, bağlılık, saygı, nezaket, adil olma, açık düşünebilme, kontroller kurabilme, empati yapabilme ve farkındalık gibi kavramlar bütünüdür. Tüm bunlar, uyumlu ve huzurlu yaşamın olmazsa olmazlarıdır. Üstün İnsani değerler; yaşamı güzelleştirir ve hayatı anlamlı kılar.

Siyasetin, siyasetçinin sık sık başvurduğu; algı yönetimi, gündem değiştirme, yönlendirme gibi yöntemler Yığınlar üzerinde etkili olur.
Toplum ise, bilinçli bireylerden oluştuğu için, araştırır, sorgular, örgütlenir. Ülkesi ve geleceği sözkonusu olduğunda daha cesaretlidir.Siyasetçinin oyuncağı olmaz.
Bilinçli bireylerden oluşan toplumlar asla bu tür tuzaklara düşmezler. Bilinçli toplumları, manipüle edemezsin, güdemezsin!

Toplum ile yığını birbirinden ayıran faktörlerden biri de eğitimdir. Yığınlar, çoğunlukla eğitimsiz, cahil insan topluluklarıdır. Okuyan, araştıran, sorgulayan insanı kolay kolay kandıramazsınız. Hedef kitlesi yığın olan siyasi oluşumlar bu yüzden eğitimli insanlardan, bilinçli toplumlardan hazetmezler.
Tercihi yığın olan yönetimler; ülkesini ve insanını düşünmez!
Onlar için önemli olan kendi ikballeridir!

Şimdi şu soruyu kendi kendimize soralım. Toplum muyuz?
Yığın mıyız?

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.