Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası
29 Aralık, 2015 08:57

Çankırı’lı Gaziler Yıllar Sonra Kıbrıs’ta

A+ A-

ÇANKIRI Belediye Başkanı İrfan Dinç, 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’na katılan Çankırılı gazilerden bir kafileyi savaştıkları topraklara gönderdi. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne düzenlenen gezi ile Çankırılı gazilerden oluşan kafile, 41 yıl sonra savaştıkları toprakları görerek anılarını tazeledi. Geziye, Çankırı Belediyesi’ni temsilen Belediye Meclis Üyesi Canay Ulucan beraberinde, Çankırı Muharip Gaziler Derneği Başkanı Ahmet Çelik, 1974 yılında gerçekleştirilen Kıbrıs Barış Harekâtı’nda görev alan ve çatışmalar esnasında yaralanan 26 Çankırılı gazi ile bir Kore Gazisi katıldı. Yavru Vatan Kıbrıs’ta savaştıkları yerleri yeniden gören Kahraman Gaziler; Karaoğlanoğlu Şehitliği, İndirme Plajı, Yüzbaşı Şehit Cengiz Topel Anıtı, Özgürlük Anıtı, Boğaz Şehitliği, Barbarlık Müzesi ve Girne Kalesi’ni gezdi. Resmi ziyaretlerde de bulunan gaziler, Meclis Başkanı Sibel Siber’i, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Korgeneral İlyas Bozkurt’u, Sivil Savunma Teşkilat Başkanı Kurmay Albay Fatih Yarımbaş’ı ziyaret ederek Çankırı Belediye Başkanı İrfan Dinç’in selamları eşliğinde hediyeleri takdim etti. Korgeneral İlyas Bozkurt tarafından ise Başkan Dinç’e verilmek üzere plaket takdim edildi. Gaziler, Çankırılı heyeti karşılayan ve Çankırı Belediyesi tarafından gerçekleştirilen organizasyona büyük bir özveri ile yardımcı olan Kamu İşçileri Sendika Başkanı Sami Diler’e de teşekkür ziyareti gerçekleştirdi. Heyet, ilgisi ve desteğinden dolayı fahri hemşerileri Sami Diler’e teşekkür ederek hemşerilerini en yakın zamanda Çankırı’da ağırlamak istediklerini belirtti. GAZİLERDEN BAŞBAKAN KALYONCU'YA ZİYARET Çankırılı Kıbrıs gazilerinden oluşan heyet, Başbakan Ömer Kalyoncu’yu makamında ziyaret etti. Başbakan Ömer Kalyoncu, kabulde yaptığı konuşmada ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek 1974’de Kıbrıs Türk halkının can güvenliğinin sağlanması konusunda verilmiş mücadelede yer alanlara teşekkürlerini sunarken şehit düşenlere de Allahtan rahmet diledi. Başbakan Kalyoncu, “Türk halkını seviyoruz. Adaya barış getirilmesinde Türkiye’nin büyük katkısı var. Gazilerimizi ve şehitlerimizi unutmadık.” ifadelerini kullandı. ŞEHİTLER UNUTULMADI Kafile, şehitlik ziyaretlerinde Kıbrıs Barış Harekâtı’nda şehit düşen Çankırılı askerleri de ziyaret etti. Kabirleri başında arkadaşları için dualar eden gaziler, gözyaşlarını tutamadı. Geziye katılan Kore Gazisi de, daha 20 yaşındayken şehitler arasına katılan yeğeni için gözyaşı akıttı, dualar etti. 90 GAZİ KIBRIS GEZİSİNE KATILDI 3. kafilenin de Yavru Vatana gitmesi ile birlikte Belediye Başkanı İrfan Dinç, 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’na katılan Çankırılı 90 Gaziye savaştıkları toprakları görme imkânı sundu. Kore Gazisi Babası Mevlüt Dinç’in övünç madalyasını taşıyan Başkan Dinç, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne düzenlediği geziler sayesinde gazilere dönemin ruhunu yeniden yaşattı. Savaştıkları toprakları yeniden görmenin hazzını yaşayan Kahraman Gaziler, kaybettikleri arkadaşları ve tüm şehitler için dua ettiklerini de belirterek 41 yıl önceki heyecanı tekrar yaşattığı ve gaziler için ayrı bir hassasiyet gösterdiği için Dinç’e teşekkür ettiler.

Görüş Bildir

blank

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

24 Kasım, 2024 13:38

AMAN DİKKAT HEPİMİZİN BAŞINA GELEBİLİR!

AMAN DİKKAT HEPİMİZİN BAŞINA GELEBİLİR!
A+ A-

Mevcut Anayasamızın 26. maddesinin 1. fıkrasına göre; “Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Bu hürriyet resmi makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsar."
Ama…, ama'sı var tabii, O kadar basit değil!
Sadece bu maddeye güvenerek, öyle rahat rahat düşünce ve kanaatlerinizi açıklayamazsınız. Başınız büyük derde girebilir. Düşünce ve kanaatleri açıklamanın sınırları Anayasada ve TCK da başka maddelerle belirlenmiştir.
Mesela, düşünce ve ifade özgürlüğüm var diye bir başkasına hakaret edemezsiniz, maddi yada manevi zarar verecek şekilde yazamaz ve konuşamazsınız. Halka, kamu düzenine ve ülkeye zarar verecek ifadelerde bulunamazsınız.
Yasalar buna müsaade etmez.
Sizin özgürlüğünüzün de bir sınırı var. O sınır, başkalarının özgürlüğünün başladığı yere kadardır.

Örnek vermek gerekirse, MADDE 217/A - (1) Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.
5237 sayılı TCK'nın 216. maddesinde ise; halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama suçu kamu barışına karşı suçlar bölümünde düzenlenmiştir. Bu maddede; "halkı kin ve düşmanlığa tahrik, halkın bir kesimini aşağılama ve dini değerleri aşağılama" olarak 3 farklı suç tipi düzenlenmiştir.

Anayasanın sadece 26.maddesine güvenerek, diğer maddeleri ve TCK daki suç düzenlemelerini göz ardı ederek düşünce ve ifade özgürlüğünüzü öyle rahat rahat kullanamazsınız.

Bakınız tek başına Anayasadaki 25. maddeden de güç almaya kalkar ve TCK nın 216'ıncı maddesine aykırı bir açıklama yaparsanız başınıza iş alırsınız..
NEYDİ MADDE 25- Herkes, düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir. Her ne sebep ve amaçla olursa olsun kimse, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; düşünce ve kanaatleri sebebiyle kınanamaz ve suçlanamaz. Ne güzel değil mi? Son derece açık ve net. Tıpkı 26. Madde gibi. Tıpkı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 10. Maddesi gibi.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10. maddesinde yer alan “İfade Özgürlüğü”, 1982 Anayasası'nda “Düşünce ve Kanaat Özgürlüğü”, “Düşünceyi Açıklama ve Yayma Özgürlüğü”, “Bilim ve Sanat Özgürlüğü” ve “Basın Özgürlüğü” alt başlıkları altında ve Anayasa'nın 25 ile 32. maddeleri arasında düzenlenmiştir.
Elbetteki bu düzenlemelere istinaden Türk Ceza Kanunu maddeleri de düzenlenmiş.

CMK madde 100/4
"Sadece adlî para cezasını gerektiren suçlarda veya vücut dokunulmazlığına karşı kasten işlenenler hariç olmak üzere hapis cezasının üst sınırı iki yıldan fazla olmayan suçlarda tutuklama kararı verilemez."
Kaçma ve delil karartma şüphesi yoksa da bu tür suçlarda tutuklama olmaz.

Yasalar farklı farklı yorumlanmayacak kadar açık ve nettir. Savcılık iddianamesi ile sanık avukatlarının savunmasının; yasa üzerinden bakıldığında, tamamen zıt olduğunu görüyoruz. Bunu anlamakta zorlanıyorum.
Avukat şu, şu gerekçelerle tutuklu yargılanamaz derken, savcılık başka bir bakış açısıyla tutuklayabiliyor. Kim haklı kim haksız ? Buna karar verecek kadar hukuk bilgim yok. Hukuk bilenlerin sustuğu bir ülkede benden bu kadar.

Bir olaya tepki göstermek amacıyla, düşünce ve kanaatlerinizi yazılı yada sözlü ifade ederken bunlara dikkat etmeniz gerekir. Hele ki isim yapmış, toplum tarafından tanınmış biri iseniz buna çok daha fazla dikkat etmelisiniz.
Ne kadar iyi niyetli olsanız bile farkında olmadan yasalara aykırı davranabilisiniz.
Toplumu yanıltıcı ve toplumda infiale neden olabilecek bir açıklamada bulundunuz diye tutuklanabilirsiniz.

Demokrasimizin belli bir olgunluğa ulaşmasına daha uzun yıllar var.
Zordur bu ülkede aydın olmak, sanatçı olmak, kanaat önderi olmak, gazeteci olmak…
Nasuh'un başına gelen herkesin başına gelebilir.
Aman dikkat !

İlyas Erbay

blankNöbetçi Eczaneler

Gülşen Eczanesi
Gülşen Eczanesi
Adres

Candaroğlu Mahallesi, Hastane Caddesi, No:7 Karabük-Eflani

Telefon

(370) 461-2331

Eskipazar Eczanesi
Eskipazar Eczanesi
Adres

Merkez Mahallesi, Cami Caddesi, No:16 Eskipazar / Karabük

Telefon

(370) 818-3737

100. Yıl Eczanesi
100. Yıl Eczanesi
Adres

100.Yıl Mahallesi 1003 Caddesi, No:26-28/a Karabük

Telefon

(370) 433-4400

Ülkü Eczanesi
Ülkü Eczanesi
Adres

Şirinevler Mahallesi, Mehmet Akif Caddesi, No:1 Merkez / Karabük

Telefon

(370) 415-1350

Ateş Eczanesi
Ateş Eczanesi
Adres

Atatürk Mahallesi, Kaya Erdem Caddesi, No:33/B Safranbolu / Karabük

Telefon

(370) 725-1113

Gökçe Eczanesi
Gökçe Eczanesi
Adres

İnönü Caddesi No:2 Yenice / Karabük

Telefon

(370) 766-4455