Karabük Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Üyesi Dr. İlkay Buran, “Enkapsüle Safran Yaprağı (Petal) Atıklarının Fermente Süt İçeceğinde Fonksiyonel Etkilerinin Araştırılması" başlıklı proje ile TÜBİTAK 2218 yurt içi doktora sonrası araştırma burs programı kapsamında destek almaya hak kazandı.
Proje hem gıda israfını azaltmaya hem de tüketicilere daha sağlıklı ve besleyici ürünler sunmayı amaçlıyor.
UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer alan Karabük'ün Safranbolu ilçesiyle özdeşleşen ve 'dünyanın en pahalı baharatı' olarak adlandırılan safran, Safranbolu'nun asırlık mirası olarak sadece ekonomik bir değer değil, aynı zamanda sağlığa olan faydalarıyla da dikkat çekiyor.
Karabük Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Üyesi Dr. İlkay Buran, bu değerli bitkinin yaprak atıklarının gıda atığı olmaktan çıkarılarak fonksiyonel bir bileşene dönüştürülmesi için önemli bir çalışma başlattı. Proje, safran yapraklarının enkapsülasyon yöntemiyle fermente süt içeceklerine eklenmesiyle bu içeceklere sağlık açısından yeni fonksiyonlar kazandırmayı hedefliyor.
Bilimsel İnovasyon: Gıda Atıklarının Dönüşümü
Dr. Öğretim Üyesi İlkay Buran'ın projesi, safran yaprağı gibi değerlendirilmeyen bitkisel atıkları fonksiyonel gıdalara dönüştürmeyi amaçlıyor. Bu kapsamda, safran yapraklarının biyoaktif özellikleri incelenerek fermente süt içeceklerine nasıl katkı sağladığı araştırılacak.
Safran yapraklarının gıdalarda kullanımı, safran bitkisinin sağlık üzerindeki potansiyel etkilerini daha fazla göz önüne çıkaracak. Proje kapsamında, fermente süt içecekleri üzerine yapılan araştırmalar, safranın sadece baharat olarak değil, aynı zamanda fonksiyonel bir sağlık bileşeni olarak da kullanılabileceğini gösteriyor.
Dr. Buran, akademik çalışmaları kapsamında safran üzerine hazırladıkları projede Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Süt Teknolojisi Anabilim Dalı'ndan Prof. Dr. Şebnem Budak ve Karabük Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Avni Kırmacı ile birlikte çalıştıklarını belirtti.
Proje konusunun Enkapsüle Safran Yaprağı (Petal) atıklarının fermente süt içeceğinde fonksiyonel etkilerinin araştırılması olduğunu söyleyen Buran, Ekim ve Kasım 2023'te hasat edilen Safran yapraklarını kurutup enkapsülasyon işlemiyle belirli solüsyonlardan geçirdiklerini ve ön deneme çalışmalarını başarıyla tamamladıktan sonra TÜBİTAK 2218 programına başvurduklarını ifade etti.
Buran, “Bu proje de geçen ay sonuçlandı ve başarıyla bunu gerçekleştireceğiz. Safran, Batı Karadeniz'in en değerli bitkisi olarak bilinir ve 'kırmızı altın' olarak adlandırılır. Bizim amacımız safran zaten değerli fakat atık demeye bile kıyamadığımız bu taç yaprakları ve içerisindeki polenlerin ayrıştırıldıktan sonra değerlendirilmesini istedik. Safran zaten kendisi antioksidan ve fenolikçe zenginiydi. Acaba yapraklarında da aynı bileşenlere sahip mi diye çalışmalarını gerçekleştirdik. Bu projede süt ürünleri antioksidan ve fenolikçe zayıf olduğu için safran yapraklarının enkapsülasyon sonrası fermente süt içeceğindeki kalite analizlerine gerçekleştireceğiz. Burada fiziksel, kimyasal, mikrobiolojik ve fonksiyonel nitelik taşıyan özellikleri değerlendirecek. Bununla birlikte duysal analiz parametrelerine bakılacak” dedi.
Safranbolu Safranının 2024 yılında coğrafi işaret almasının uluslararası bir önem taşıdığını da belirten Buran, “Biz de sürdürülebilirlik, atıkların değerlendirilmesi kapsamında bulunduğumuz bölgedeki ürünü değerlendirip bileşenlerinden faydalanmak istedik. Dolayısıyla fonksiyonel bir gıda demek, sağlığa faydalı gıda bileşenlerini bünyemize alabilmek. Biz de bunun süt ürünüyle birlikte bir entegrasyonunu gerçekleştirmek istiyoruz” diye konuştu.
Karabük'te bir inşaat mühendisi yuva yapan güvercinler için klima kullanımını durdurdu.
Kent merkezinde bir iş hanının 4'üncü katındaki ofisine gelen inşaat mühendisi Yusuf Aydın, pencere kenarında hareket eden iki yabani güvercini fark etti. Pencereyi açan Aydın, güvercinlerin klima motoruna yuva yaptığını gördü. Güvercinlerin yumurtlayacaklarını fark eden Aydın yuvayı çalı çırpı ile sağlamlaştırıp yuvayı genişletti. Güvercinlere marul, karnabahar gibi yiyecekler temin etmeye başladığını anlatan Aydın, "Güvercinlerin küçük odun parçaları taşıdığını gördüm. Yuva yapma gayretleri vardı. Biraz daha çalı çırpı toplayıp yuvalarını büyüttüm. Yumurtlayacakları belliydi ve birkaç gün sonra 2 tane yumurta yaptılar. Yavrular dünyaya gelirse buradan düşme ihtimalleri düşüncesiyle yuvayı büyüttük. Yemini, suyunu, marulunu, karnabaharını koymaya başladık. Artık yerinden hiç kalkmıyor. Tamamen yavrularına odaklanmış. Hatta bazen yiyecek koyacağımız zaman kızıyor, müdahale ediyor" dedi.
Ofisine gelen ziyaretçilerin, yuvadaki güvercini görünce sevindiklerini belirten Aydın, "Yumurtlayacakları ve yavrularının çıkacakları günü bekliyoruz. İnşallah onları da görürüz. Yavrularına güvenli bir yer yapmaya çalışacağız" ifadelerini kullandı.