Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Sağlık Çalışanlarına E-Ödenek Eğitimi

Zonguldak Yayın: 05.06.2015 08:37
Yazar:
Sağlık Çalışanlarına E-Ödenek Eğitimi

ZONGULDAK ’ta sağlık çalışanlarına SGK tarafından e-ödenek ve istirahat raporları konulu eğitim verildi.
İlk olarak Atatürk Devlet Hastanesi Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıya SGK Kısa Vadeli sigorta Kolları Daire Başkanı Osman Yüce, Şube müdürleri, SGK Zonguldak İl Müdürü Çiğdem Acar ve sağlık çalışanları katıldı.
Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı’nın okunduğu programda açılış konuşmasını SGK İl Müdürü Çiğdem Acar yaptı. Sözlerine sağlık çalışanlarına yönelik saldırıları kınayarak başlayan Acar, “Umarım Samsun’daki saldırı son olur” diye konuştu. Ödenek sistemi ile ilgili konuşan Acar, “Sağ olsun Bülent Ecevit Üniversitesi Hastanesi Başhekimimiz Varım Numanoğlu bana bir telefon etti. E-Ödenek sistemi ile ilgili programı kullanıyoruz hekimlerimizle birlikte dedi. Ancak bazı aksaklıklar yaşıyoruz bize bu konu hakkında eğitim verir misiniz dedi. Böyle bir teklifte bulunulduğu zaman da ben de acaba sevgili daire başkanımı getirtebilir miyim dedim. Çünkü kendisinin çok yoğun bir programı var. Zonguldak artık koordinatör il müdürlüğü oldu. Artık birçok anlamda sosyal güvenlik anlamında Bartın, Karabük, Kastamonu ve Düzce illerinin koordinatörlüğünü yapacağız. Bu nedenle kurumuma teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
Daire Başkanı Osman Yüce ise gerçekleştirdiği sunumla e-ödenek sistemi ve istirahat raporları üzerinde yaşanan sorunları ve yapılan çalışmalarını katılımcılara aktardı.

Paylaş:

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

“…CEK” LERE, “…CAK” LARA KARNIMIZ TOK. İCRAAT GÖRELİM ARTIK!

Manşet Yayın: 28.04.2024 15:24
“…CEK” LERE, “…CAK” LARA KARNIMIZ TOK. İCRAAT GÖRELİM ARTIK!

Mücadele edile CEK, Göz açtırılmaya CAK, Fırsat verilmeye CEK, Kapatıla CAK, Ceza kesile CEK….
Vatandaşının hakkını korumak, hırsızla, arsızla, fırsatçıyla mücadele etmek devletin asli görevlerinden değil mi?

Bu düpedüz; soygun, gasp, arsızlık, hırsızlık, şerefsizlik, ahlaksızlık, utanmazlık, gözü dönmüşlük.. hatta vatan hainliği.
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde eşi benzeri görülmemiş biçimde gıda terörü ile karşı karşıyayız. Bu artık bir milli güvenlik sorunu haline geldi.
Kimdir bunlar? Gıda kartelleri mi? Aracılar mı? Tefeciler mi? Fırsatçılar mı? Bunlara neden bir dur diyen yok! Özellikle mi sessiz kalınıyor? “Serbest piyasa diyerek seyirci mi kalacağız? Meydanı bunlara mı bırakacağız? Elimizi kolumuzu bağlayan ne? Bu işin sonu nereye varacak?

Et 600 TL oldu. Almanya’da 11.58 Euro bizim paramızla 405 TL. Bizim emeklimiz 10 bin TL. olan maaşının tamamı ile Türkiye’de 16.5 kg et alabilirken, Almanya’nın emeklisi70 bin TL (2 bin Euro) maaşıyla173 kg et alabiliyor. Yani danayı bütünüyle alıyor. Eti ithal ediyoruz. Kilo gramını kaç TL den ithal ediyoruz? İç piyasaya kaç TL den veriyoruz? Bilen var mı?
Antep fıstığını bizden alıyorlar.
Biz 1kg fıstığı 900 liraya yerken onlar 525 liraya (11.98€) yiyor.
Dünyanın en büyük fındık üreticisi Türkiye. Biz fındığın kiloğramına 740 lira verirken Almanlar bizden aldığı fındığı 400 liraya (11.45€) satıyor.
Kuru kayısıyı da bizden alıyorlar.
Bizde 600 lira, onlarda 420 lira (11.99€) İşin ilginci alım güçleri bizden neredeyse 10 kat daha fazla.
Bu rezilliği ne ile izah edebilirsiniz? Bunu açıklayabilecek bir yetkili yada sorumlu var mı ?
Marketlerde hergün etiketler yenileniyor. Birileri piyasaları belirliyor. Maliyeti 5 kuruş olan ürünler bile 10 katına hatta 100 katına satılıyor. Düşük maliyetli, küçük kalemlerde vurgun çok daha büyük. 5 TL ile gidin markete, bakın bakalım alabilecek bir şey bulabilecek misiniz ?
Hadi, “üretmeden çılgınca tüketen bir toplum haline geldik. İşte o yüzden bunlar” diyelim. Ama öyle değil! Tamam, yeteri kadar üretmemenin bedelini çok ağır ödüyoruz zaten. Fakat bu bambaşka bir şey. Yukarıda Almanya örneğini verdim. Adamlar bizim ürettiğimiz bir ürünü neredeyse bizim yarı fiyatımıza alıyor.

“…Cek”lere, “…Cak”lara karnımız tok! Eeee, hadi icraat görelim artık.

İlyas Erbay