Ihlas Haber Ajansı tarafından
25 Temmuz, 2024 20:45 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

Kastamonu’da yaylalara kurulacak oluklar sayesinde hayvancılık yaygınlaştırılacak

Kastamonu İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından Kırsal Dezavantajlı Alanlar Kalkınma Projesi (IFAD) çerçevesinde Kastamonu’nun merkezi ve 7 ilçesinde yer alan 125 köy merasına konulmak üzere yüzde 100 hibeli toplamda 250 adet sıvat (oluk) dağıtımı yapıldı. Mera ve yaylalara kurulacak sıvatlar (oluk) sayesinde Kastamonu’da hem hayvancılığın yaygınlaştırılması hedefleniyor hem de yaban hayatının su ihtiyacının karşılanması amaçlanıyor.
Kastamonu İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından Kırsal Dezavantajlı Alanlar Kalkınma Projesi (IFAD) çerçevesinde Kastamonu’nun merkezi ve 7 ilçesinde sıvat (oluk) dağıtımı yapıldı. Kastamonu’da toplamda 125 köyün merasına ve yaylalara kurulacak olan yüzde 100 hibeli toplamda 250 adet sıvat (oluk) sayesinde hem hayvancılık geliştirilecek hem de yaban hayatının su ihtiyacı karşılanacak.
Kastamonu İl Tarım ve Orman Müdürlüğü bahçesinde düzenlenen dağıtım töreninde 25 köye 50 adet sıvat (oluk) muhtarlara teslim edildi. Muhtarlıklar tarafından köy meralarına ya da yaylalara yerleştirilecek olan sıvatlar (oluk), Kastamonu’da küçükbaş ve büyükbaş hayvanları ile yaban hayatının merada su ihtiyacını karşılayacak.
“Bu yıl için 250 adet sıvatı meralarda kullanılmak üzere muhtarlıklarımıza teslim ediyoruz”
Sıvat (oluk) dağıtım törenine katılan Kastamonu İl Tarım ve Orman Müdürü Bekir Yücel Tanrıkulu, “Kastamonu’da Tarım ve Orman İl Müdürlüğümüz tarafından 2024 yılı içerisinde gerçekleştirilen Kırsal Dezavantajlı Alanlar Kalkınma Projesi (IFAD) kapsamında yapmış olduğumuz özellikle meralarımızın su ihtiyacını gidermek açısından sıvat (oluk) dağıtımı yapıyoruz. Yaklaşık bu yıl için 250 adet sıvatı meralarda kullanılmak üzere muhtarlıklarımıza teslim ediyoruz. Projemiz, yüzde 100 hibelidir. Yaklaşık maliyeti 800 bin lira civarındadır. İnşallah dağıttığımız sıvatlarımız sayesinde Kastamonu hayvancılığı ve köylerimiz için hayırlı olmasını dileriz. Sıvatların daha sağlam olması ve uzun yıllar konulduğu yerde kalması açısından saç şeklinde olmasını düşündük. Sürekli su içerisinde kalacağından ötürü ahşap sıvatlarda çürüme olacaktır. Saç sıvatların hem daha sağlam hem de daha sağlıklı olması açısından tercih ettik. Bizlerde IFAD projesi çerçevesinde hazırlanan 250 adet sıvatı köylerimize dağıtıyoruz. Bunları köylerimizde değil, tamamen meralarda ve yaylalarda kullanılmak üzere dağıtıyoruz. Mera ve yaylalarda su kaynaklarının olduğu yerlerde bu sıvatların kurulumunu yaparak hayvancılığın da gelişmesini ayrıca yaban hayatının da bu sıvatlardan faydalanmasını hedefliyoruz” dedi.
“Bu oluklar sadece köy muhtarlıklarına değil tüm doğadaki canlılara yönelik yapılan bir hizmet olarak görüyorum”
Kastamonu Merkez Örencik Köyü Muhtarı Cihan Tulum ise, “Tarım ve Orman Bakanlığı başta olmak üzere emekleri geçen herkese teşekkür ediyorum. Bu olukları bizler en iyi şekilde değerlendirmeye çalışacağız. Köylerimize uzak alanlardaki meralara biz bu olukları yerleştireceğiz ki hayvanlarımız su ihtiyaçlarını karşılamak istedikleri zaman köye gelmek yerine bu oluklar sayesinde oradaki su ihtiyaçlarını karşılayacaklar. Sadece bu oluklardan bizlerin hayvanları değil aynı zamanda kuş, tilki, kedi, köpek gibi yaban hayatı da faydalanacak. Bu oluklar sadece köy muhtarlıklarına ya da köylülere değil tüm doğadaki canlılara yönelik yapılan bir hizmet olarak görüyorum. Ayrıca olukların saç şeklinde olması da bizim için çok büyük bir avantaj. Bunların gerek temizlikleri gerekse kullanım ömürleri olsun çok uzun. Bu tür projelerin ve hizmetlerinde kendilerinden önümüzdeki süreçte de bekliyoruz” diye konuştu.
Meralara kurulacak olukların hayvancılıkla uğraşan vatandaşlara büyük kolaylıklar sağlayacağını söyleyen Tulum, “Hayvanlarımız saat 12.00 sıralarında susamış oluyor. Vatandaşımız hayvanlarını sulaması gerekiyor ama köy uzak bir yerde bulunuyor. Yine de mecburen hayvanları sulamak için köye yakın bir yere getirmesi gerekiyor. Çünkü oluk yok, hayvanlarda susayınca otlamayı keserler. Su ihtiyaçlarını karşılamak isteyecekler aynı şekilde insanlar gibi. Fakat meralara kuracağımız bu oluklar sayesinde hayvanlarımız köye kadar gelmek yerine bu oluklardan su ihtiyaçlarını giderdikten sonra otlamaya devam edebilecekler. Bu da hem vatandaş açısından hem de hayvanlar açısından çok büyük avantaj sağlayacaktır. Sadece büyükbaş ya da küçükbaş hayvanlar için değil kuş, tilki, köpek, ayı gibi yaban hayatı da bu oluklardan su ihtiyaçlarını karşılayabilecekler. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
“Saçtan yapılan olukların temizliği daha kolay olacağından kullanımı da bizlerin için daha rahat olacaktır”
Kastamonu Merkez Aşağıyuva Köyü Muhtarı Burak Dağlıoğlu da, “Tarım ve Orman İl Müdürlüğüne konu hakkında dilekçe ile müracaat etmiştik. Dilekçemiz onaylandı ve şimdi de dağıtımı gerçekleştiriliyor. Bizlerin köylerde ağaçtan ya da betondan olukları bulunuyor fakat temizlikleri güç oluyor. Bu saçtan yapılan olukların temizliği daha kolay olacağından kullanımı da bizlerin için daha rahat olacaktır. Saçtan yapılan olukta hayvanlarımız tertemiz su içecek, diğer oluklar gibi çürüğü ya da küf gibi etkenler olmayacak. Emekleri geçen herkese teşekkür ediyorum, hepsinden Allah razı olsun” ifadelerini kullandı.

blank
Mustafa Akgün tarafından
08 Nisan, 2025 13:23 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Başkan Uzun’dan İklim Tasarısına Sert Tepki

ANAHTAR PARTİ İL BAŞKANI SEBAHATTİN UZUN'DAN “İKLİM KANUNU TASARISI”NA TEPKİ: "YERLİ ÜRETİCİYİ ZAYIFLATAN, KAMU YARARINDAN UZAK BİR METİN"

Anahtar Parti  İl Başkanı Sebahattin UZUN, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne 20 Şubat 2025 tarihinde sunulan ve 8 Nisan 2025 tarihinde Genel Kurul gündemine alınması planlanan "İklim Kanunu Tasarısı"na yönelik sert eleştirilerde bulundu. İl Başkan UZUN, düzenlediği basın toplantısında söz konusu tasarının, kamuoyunda yeterince tartışılmadan, sivil toplumun ve ilgili paydaşların katılımı sağlanmadan hazırlandığını vurguladı.

Tasarıda yer alan birçok muğlak ve belirsiz düzenlemenin ciddi endişelere yol açtığını ifade eden İl Başkanı, özellikle tarım ve hayvancılık alanında büyük riskler barındırdığına dikkat çekti. "Metan gazı gibi doğal kaynaklı salımlar nedeniyle hayvancılığı doğrudan hedef alan maddeler, hali hazırda geçim mücadelesi veren üreticilerimizi daha da zor durumda bırakacak, sektörel küçülmeye ve yerli üretimin gerilemesine neden olacaktır" dedi.

Tarımda Merkezi Denetim Tehlikesi

İl Başkanı Sebahattin UZUN, tasarıda öngörülen "sertifikalı ürün" uygulamasıyla çiftçilerin ne ekeceklerine dahi karar veremez hale getirileceğini savunarak, "Bu uygulama, tarım alanında merkezi denetimi artırmakta, üretimin kamu yararı doğrultusunda sürdürülebilirliğini kısıtlamaktadır" şeklinde konuştu.

Üretim Gücü ve Ekonomik Egemenlik Riski

Enerji, sanayi ve ulaşım gibi stratejik sektörlere getirilen emisyon azaltımı yükümlülüklerinin üretim gücünü sınırlayabileceğini dile getiren İl Başkanı, Türkiye'nin küresel karbon piyasasına entegre edilmesiyle birlikte stratejik ürünlerin üretim maliyetleri ve miktarlarının uluslararası platformlara açılacağını, bunun da ekonomik ve ticari egemenlik açısından ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirtti.

Sosyal Etkiler Göz Ardı Edildi

İl Başkanı UZUN, tasarının sosyal etkilerinin göz ardı edildiğine dikkat çekerek, "Vatandaşlarımızın günlük yaşamına ve ulaşım hakkına doğrudan olumsuz etkiler oluşturabilecek düzenlemeler içeriyor. Elektrikli araçlara geçiş süreciyle birlikte uygulanabilecek yakıt kısıtlamaları özellikle kırsalda yaşayan vatandaşlarımızı doğrudan mağdur edecektir" dedi.

“Tasarı Geri Çekilmeli” Çağrısı

Açıklamasının sonunda tasarının kamu yararından uzak olduğunu vurgulayan İl Başkanı Sebahattin Uzun, şunları kaydetti:

“Bu yasa tasarısı, yerli üreticiyi zayıflatan, tarım ve hayvancılığı baskı altına alan, sosyal ve ekonomik gerçekliklerle örtüşmeyen bir metindir. Bu nedenle derhal geri çekilmeli, tüm kesimlerin katılımıyla, milli çıkarlarımızı gözeten ve daha etkin bir strateji ile şekillendirilmiş yeni bir iklim politikası çerçevesi oluşturulmalıdır. Anahtar Parti olarak bu sürecin her aşamasında halkımızın ve üreticilerimizin yanında olacağız.”

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.