Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Kastamonu’da prostat büyümesi için endoskopik rezum ameliyatı

Kastamonu Yayın: 17.04.2024 04:12
İhlas Haber Ajansı
Kastamonu’da prostat büyümesi için endoskopik rezum ameliyatı

Kastamonu’da prostat büyümesi olup kullandığı ilaçlardan fayda göremeyen hastalar için endoskopik rezum ameliyatı yapılmaya başlandı.

Kastamonu’da prostat büyümesi sebebiyle kullandığı ilaçlardan fayda göremeyen hastalar kapalı ameliyat olabilecek. Özel Kastamonu Anadolu Hastanesinde prostat büyümesi olup kullandığı ilaçtan fayda görmeyen hastalar için endoskopik (kapalı) rezum ameliyatı yapılıyor.

Rezum yöntemi hakkında bilgilendirmede bulunan Özel Kastamonu Anadolu Hastanesi Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Sadi Turkan, “Rezum, prostat içine endoskopik cihazla sıcak su buharı vererek prostatın küçültülmesidir. Radyofrekans enerjisi ile oluşturulmuş özel su buharı enerjisi kullanılarak büyümüş prostat dokusunun küçültülmesidir. Prostat kanseri olmayan, prostat büyümesi olan ancak ilaçlardan fayda görmeyen 80 gramdan daha büyük olmayan prostatı olan hastalara Rezum uygulanır. Rezum tekniğinin en önemli avantajlarından biri anestezi yönünden riskli hastalara spinal (belden aşağısının uyuşturulması) veya lokal (bölgesel anestezi) ile yapılabilmesidir. Prostatın büyüklüğüne göre süre değişmekte olup, ortalama 15 dakika sürmektedir” diye konuştu.

Ortalama 1 gün yatış gerektiren ameliyatın ardından 3 ay içerisinde prostatın küçülmeye başladığını belirten Turkan, “Hastalar ameliyat sonrası yaklaşık 3-10 gün arası sondalı kalırlar. Prostatın küçülmesi ameliyattan sonra 3 ay süre ile devam eder. Rezum yönteminin sağladığı avantajlar ise lokal veya spinal anestezi ile uygulanabilir. Cinsel fonksiyonlar zarar görmez. Kanama olmaz ve hastanede yatış süresi çok kısadır, ortalama 1 gündür. Prostat kanseri olan hastalar, prostat iltihabı olan hastalar, penil protezi olan hastalar ve yapay sfinkteri olan hastalara rezum ameliyatı yapılabilir” ifadelerini kullandı.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Genç kız hastaneye komada geldi, yürüyerek çıkti

Sağlık Yayın: 21.05.2024 16:48
İhlas Haber Ajansı

Samsun’da beynindeki 4 santimetre çapındaki damar yumağı (intrakranial arteriovenöz malformasyon) nedeniyle koma halinde Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan genç kız, ameliyat edildikten sonra hastaneden yürüyerek çıktı.

Samsun’da yaşayan 23 yaşındaki Bahar Köse, şiddetli baş ağrısı ve şuur bulanıklığı şikayetiyle Çarşamba Devlet Hastanesi’ne başvurdu. Hastaya çekilen bilgisayarlı tomografide beyin sağ yarımında kranial kanama ile uyumlu durumlar tespit edilmesi üzerine hasta, Sağlık Bakanlığı, Samsun İl Sağlık Müdürlüğü’ne bağlı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi. Burada Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Vaner Köksal tarafından kanamaya yönelik operasyon gerçekleştirildi. Operasyon esnasında hastada kafa içi damar yumağı tespit edildi. Hastanın mevcut kanaması boşaltılarak girişimsel radyoloji tarafından anjiyografi işlemi yapıldı. Hastanın anjiyografi işleminde beyin sağ yarımındaki kafa içi damar yumağı detaylıca ortaya konuldu. Beyin cerrahisi ve girişimsel radyoloji tarafından birlikte yapılan değerlendirmeler sonucunda arteriovenöz malformasyonun endovasküler (damar içerisinden) yöntemle tedavisinin yapılmasına karar verildi. Girişimsel Radyoloji Uzmanı Doç. Dr. Hasan Gündoğdu ve ekibi tarafından hastanın ameliyatı başarıyla gerçekleştirildi.

“Ölümle sonuçlanabilecek bir durumla karşı karşıya kalabilirdi”

Yapılan işlem hakkında bilgi veren Girişimsel Radyoloji Uzmanı Doç. Dr. Hasan Gündoğdu, “Hastamız Çarşamba Devlet Hastanesi’ne beyine kanaması nedeniyle başvurdu. Burada yapılan tomografisinde beyin için bir kanama tespit edildi. Hastamız akabinde hastanemize gönderildi. Burada Dr. Vaner Köksal hocamız hastamızı opera etti ve kanamasını boşalttıktan sonra orada damar yumağı tespit edildi. Sonrasında hastamızı girişimsel radyolojik ünitemize alarak anjiyosunu ardından da işlemini gerçekleştirdik. 2 ay aradan sonra hastanın genel durumu iyidir. Şu anda normal konuşmasını, fonksiyonlarını gerçekleştirebiliyor. Bu operasyonu hem beyin cerrahisi ile yapabilme adına hem de hastanemizde ilk defa böyle bir beyin yumağı tedavisini sağlamak bize gurur verdi. Bundan sonrada hastalarımızı bu şekilde tedavi etmeye gayret göstereceğiz. Bu hastalar intrakranial kanama geçirmesi nedeniyle gerek felç kalma, gerekse ölüm riski yüksek hastalardır. Hasta bir kez daha kanasaydı muhtemelen ölümle sonuçlanabilecek bir durumla karşı karşıya kalabilirdi” dedi.

“Başarılı şekilde bir damar yumağını bertaraf etmiş olduk”

Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Vaner Köksal ise “Kanı boşaltıp, beyni rahatlatıcı bir ameliyat gerçekleştirdim. Buna sebep olan problemi kendi gözlerimle gördüm. O an ameliyatla zorlayarak çıkartabilirdik ama beyin dokusuna daha çok zarar verebilirdik. Damar yumağı küçültebilecek bir işleme karar verdik. Dr. Hasan beyden yardım istedim. Ameliyat sonrası beyinde oluşan bir damar yumağı için, bu damar yumağını besleyen damarları Hasan Bey kapattı. Kanamanın tekrarını engellemiş olduk. Hastamıza bu işlem sırasında tek bir yansıması oluşmadı. Başarılı şekilde bir damar yumağını bertaraf etmiş olduk” diye konuştu.