Görevde yükselen akademisyenlere belgeleri verildi
Karabük Üniversitesinde (KBÜ) görevde yükselerek profesörlük, doçentlik ve Dr. Öğretim Üyesi kadrosuna atanan 7 akademisyene belgeleri takdim edildi.
Senato Toplantı Odası’nda gerçekleştirilen programa; KBÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, rektör yardımcıları Prof. Dr. Hasan Solmaz, Prof. Dr. Elif Çepni ve Prof. Dr. İsmail Rakıp Karaş, Genel Sekreter Lütfü Köm ile KBÜ Senato üyeleri katıldı.
KBÜ Rektörü Kırışık, düzenlenen takdim töreninde üniversitede görev yapan iki doçente ve dört Dr. Öğretim Üyesine cübbelerini giydirirken bir profesöre belgesini takdim etti.
Bu doğrultuda Safranbolu Turizm Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Türkmen’e belgesi takdim edilirken, İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasan Tekin, İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İbrahim Hakkı İmamoğlu, Edebiyat Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi İsmail Tekşen, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Merve Akıncı, Hasan Doğan Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Dr. Öğretim Üyesi Alirıza Han Civan ile Mühendislik Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mutlucan Bayat’a cübbeleri giydirildi.
Günümüz iktidarı, ittifakı, Türk siyasetinin son çeyrek asrına, uzun soluklu iktidarı ile damgasını vurdu… Dönemin büyük kısmı AKP siyaseti olarak geçti…
Ardından iktidarın metal yorgunluğu, MHP ile Cumhur ittifakında, buluşturdu iktidarı… Günümüz ana muhalefeti ise, iç muhalefetiyle uğraşmaktan, seçmenin verdiği ana muhalefet görevini bile yapamamış…
Parti içi iktidar savaşları; ana muhalefet partisini, iktidarın eksik ve yanlış politikalarını, eleştirmeye dahi vakit bırakmamış…
Her seçim ve kurultay sonrası, seçimi kaybeden ana muhalefet partisi CHP’de, parti içi muhalefet sahneye çıkarak, olağan üstü kurultay çağrısı yapması adeta gelenek hale geldi…
Yeni seçilen genel başkan, parti politikalarını ve siyasetini konuşmak yerine, önceliği partideki koltuğunu sağlam tutmak zorunda kalmış…
Millet İttifakı, Kemal Kılıçdaroğlu son dönemi ile Özgür Özel’in ilk genel başkanlığı, CHP’de yükseliş devrini başlattı…
Çeyrek asırdan sonra, ilk defa iktidarı sallayan ve ilk sıraya yerleşen CHP, çıtayı yükselteceğine, iç siyaset çıkışlarıyla gündemde… Seçime uzun süre olmasına rağmen, ön seçimle Cumhurbaşkanı adayını erken açıklayan CHP, iktidarı panikletirken, hapse atılan Cumhurbaşkanı adayını savunmak için siyasetin dozunu yükseltti… Geçmiş kurultaylarda yapılan eksikliklerle gündeme gelen, kayyum tehlikesini atlatmak için olağanüstü kurultaya gitmek zorunda kalan, ana muhalefet partisi CHP, siyasetin hızını kesmek zorunda kaldı… Son çeyrek asır; geçmiş sol siyaset ile günümüz muhafazakâr ve milliyetçi siyasetin hesaplaşması olarak siyasi tarihe geçti…
İktidarın çeyrek asırlık iktidarda kalmasına, istemeyerek de olsa, ana muhalefet partisinin önemli katkıları oldu…
Günümüz sol ana muhalefet partisi yerine, merkez sağda güçlü muhalefet olsaydı, muhafazakâr-milliyetçi Cumhur ittifakı uzun soluklu iktidarda kalamazdı…
Cumhur ittifakı, siyaset sahnesinde, asılsız ağır itham ve iddialar, kayyum ve Cumhurbaşkanı adayını hapse atarak, ana muhalefeti, adeta yerle bir etmişti…
Aslında, Cumhur ittifakı, çeyrek asır iktidarda kalmasında, ana muhalefet partisi CHP’nin de önemli payı olduğu için siyaseten teşekkür etmeli…
Çeyrek asırlık siyasetin ancak son yıllarında, ana muhalefet görevini yapmaya başlayabilmiş CHP… Şimdi ise ipler ana muhalefet partisinin eline geçti.
Ana muhalefet CHP, siyaseti iyi organize ederek, Cumhur ittifakının iktidarına son verebilecek mi…? Yoksa yine parti içi siyaset kavgasına dönerek, iktidarı unutup, Cumhur ittifakına yol mu verecek… Düşünce ve görüşlerin ışık olması dileğiyle…