blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
23 Eylül, 2024 16:37 tarihinde yayınlandı
A+ A-

800 bin TL dolandırıp ortadan kaybolduğu iddia edilen emlakçı: “Kaçmadım, adresim yurdum belli”

Bolu’da bir çiftiyi 800 bin lira dolandırdığı ve kaçtığı iddia edilen emlakçı, "Bir yere kaçmadım, adresim yurdum belli. İnsanları dolandırıcı konumuna sokmaları çok kötü. Birine iftira atmak çok basit. Ben sadece 200 bin TL komisyon parası aldım, suçlamaları kabul etmiyorum" dedi.

Bolu’da geçtiğimiz gün İbrahim (31) ve Buse (26) Yurt çifti, 100 bin lira borçlarını ödemek için miras kalan evlerinin satış işlemlerinde 800 bin lira dolandırıldıklarını söyleyerek isyan etmişti. İzzet Baysal Mahallesi’nde bulunan 2+1, 100 metrekare dairelerini satmak için genç çift, emlakçı İbrahim Karatoprak ile anlaştığını dile getirmişti. 1 milyon 800 bin liraya satılması için emlakçıyla anlaşan Yurt ailesi, emlakçı tarafından 800 bin lira dolandırıldıklarını söylemişti. İddiaya göre evi satması için anlaşılan emlakçı İbrahim Karatoprak, evin 1 milyon lira olduğu söyleyerek S.K. isimli vatandaşla anlaşma sağladı. Emlakçı tarafından taraflar tapu işlemleri için bir araya geldi. S.K. tarafından 1 milyon lira ev sahibi İbrahim Yurt’a elden verildi. Paranın geri kalanının ise daha sonra verileceği söylendiği iddia edildi. Mağdur olduklarını dile getiren Buse Yurt, olayların ardından emlakçı İbrahim Karatoprak’ın ortadan kaybolduğunu ve 200 bin lira da evi sattığı S.K.’den aldığını ifade etti.

Emlakçı konuştu
Emlakçı İbrahim Karatoprak ise üzerine atılı suçlamaları kabul etmedi. Karatoprak, satış yapıldığı esnada 200 bin lira komisyonunu aldığını onun dışında hiçbir para almadığını ifade etti. Buse Yurt’un evi 1 milyon 800 bin liraya kendisinin satın almasını söylediğini anlatan Karatoprak, maddi durumu olmadığı için evi alamadığını dile getirdi. Evi başka biriyle ortak almaya da gücünün yetmeyeceğini belirten Karatoprak, evin 1 milyon liraya satışına Yurt ailesinin razı geldiğini savundu.

"Beni dolandırıcı konumuna sokmaları çok kötü bir şey"
İddiaları kabul etmediğini söyleyen İbrahim Karatoprak, "Bir yere kaçmadım, evim belli. Böyle durumlarda insanları dolandırıcı konumuna sokmaları çok kötü. Birine iftira atmak çok basit. Yurt çifti, araç almak için evlerini satmak istiyorlardı. Ben bunları bu kadar psikopat olduğunu bilmiyordum. Daha önce başka kişilerle de sıkıntıları yaşamışlar. Benim resmiyette bu kişilerden aldığım komisyon parası 200 bin liradır. 30 bin TL de İbrahim Yurt kendi IBAN’ından bana gönderdi" diye konuştu.

"Herkesin karşısına çıkabilecek kapasitedeyim"
Açıklamalarını sürdüren Karatoprak, "Çift bana evin üstünde 100 bin lira şerh olduklarını söyledi. Beni arayıp, ’Sen iyi kardeşimizsin, bize bir müşteri bul’ dediler. Kabul ettim, şerhi de kaldırttırdık. Zaten kameralarda her yer gözükür. Kimin ne aldığı, kimin ne yaptığı, dekontlarda her şey gözükür. Ben Allah’ın izniyle herkesin karşısına çıkabilecek kapasitedeyim. Hepimizin borcu var ufak tefek ama bunların yaptıkları olay daha farklı. İnsana bugün parasını verirsin susar, yarın sıkışır yine aklına o alacaklı kişi gelir. Bu yüzden bir insana canını yakmak çok kolay bir şey" şeklinde konuştu.

"O zaman bana dediler 200 bin lirayı al, aradan çekil"
200 bin lira komisyonu kendisine verip aradan çekilmesini söylediklerini ifade eden emlakçı Karatoprak, "Madem evi 1 milyon 800 bin TL’ye satmak istediler neden 1 milyon TL’yi kabul ettiler. Adliyenin önünde kamera ve videolar var. İlk önce evi satın alan kişilerle ortak olacaktım ancak durumum olmadığı için vazgeçtim. Buse Yurt, bana; ’Sen al bu evi, yarın bir gün biz alırız senden’ dedi. Eşime yalvardı, eve geldi. 200 bin lira komisyon aldık, eşim; ’Bu parayı size geri verebiliriz’ dedi ama kabul etmediler. Durum buraya kadar geldi. Senet yaptık ama biz bir kağıda imza attık. ’Bu kağıdı biz dolduracağız’ dediler. Ben buradayım, hiçbir yere kaçmadım. Adresimiz belli, yurdumuz belli. Her yere başvurabilirler. Ben sadece aldığım 200 bin bin lira komisyonu kabul ediyorum. ’200 bin lirayı al aradan çekil’ dediler, ben aradan çekildim" ifadelerini kullandı.

BUNU KİM HAZMEDEBİLİR?
blank
İlyas Erbay tarafından
22 Aralık, 2024 14:39 tarihinde yayınlandı
A+ A-

BUNU KİM HAZMEDEBİLİR?

Ülkemiz küresel, fırsatçı vampirler tarafından sömürüldüğü sürece, ekonomide düzelme beklemek saflık olur. Sadece küresel vampirler değil, kanımızı emen, aç gözlü aşağılık vampirlerden kendi içimizde de var. Hem içeriden hemde dışarıdan sürekli sömürülüyoruz. Ne pahasına olursa olsun bu sömürü düzeninden kurtulmak zorundayız. Ülkenin bu sarmaldan bir an evvel çıkması gerekiyor.

Değerli okuyucularım, ülkemizin küresel para baronları ve büyük sermaye sahipleri tarafından yıllardır nasıl sömürüldüğünü 2 yıl önce kaleme aldığım bir makalemde o günün rakamlarıyla basitçe anlatmıştım. Şimdi, güncel rakamlarla, herkesin anlayabileceği bir şekilde bir kez daha bu konuya dikkatinizi çekmek istiyorum.
Konunun daha iyi anlaşılması için, öncelikle, şu iki soruyu tekrar soralım.

1.) Bu kadar büyük parayı, daha doğrusu vurgunu dünyanın hangi ülkesinde yapabilir siniz?

2.) Bu para kimden çıkıyor?

Dolar düşüyor, ekonomi uçuyor! Dolar yükseliyor, ekonomi batıyor!
Öyle mi acaba? Buyrun bakalım! Yükselse de, düşse de birileri sürekli kazanıyor, kaybeden hep ülkemiz!

Düşük kur, yüksek faiz/Yüksek kur, düşük faiz! Yıllardır bu ikisi arasında gidip geliyoruz. Birilerinin işine gelen de işte bu!
Her ikisinin de düşük olması için üretime dayalı güçlü bir ekonomiye sahip olmak gerekiyor. Bu dalgalanma devam ettiği sürece güçlü bir ekonomiden söz edemezsiniz.

İçimizdeki ve dışarıdaki para baronları sürekli pusudalar. Bekledikleri fırsat ortamı; doların tavan yapmasıyla yine oluşmaya başladı. Eee, ne demişler? “Bekleyen derviş muradına erermiş”
1 dolar şu anda 35 ₺ Muhtemelen, harekete geçmek için biraz daha yükselmesini bekleyecekler. Aslında beklemelerine de gerek yok. 35₺ iyi bir rakam.

Biz doların 40₺ TL. olduğunu varsayalım. 100 milyon doları olan bir küresel yatırımcıyı örnek alalım. ( bu içimizdeki para babalarından biri de olabilir) Bunlar bu gün itibariyle, dolarlarını bozdurduklarında, karşılığında; 100 milyon dolar x 40=4 milyar TL elde edecekler. Malûm, şu anda TL mevduat faizleri % 50 seviyelerinde. Bizim yatırımcı, daha doğrusu fırsatçı vampir 100 milyon dolarını bozdurarak aldığı 4 milyar lirayı % 50 den, TL. mevduat faizine bağladığında, 6 ay sonra 1 milyar TL. faiz geliri elde edecek ve parası 5 milyar TL. olacak. Oyununun 2. perdesi işte tamda burada başlıyor. 5 milyar TL yi tekrar dolara çevirip karşılığında 125 milyon dolar alacak. Yani 100 milyon doları 6 ayda 125 milyon dolar olacak. 100 milyon doları kendi ülkesinde faize koysaydı, 6 aydaki getiri 2 milyon dolar civarında olacaktı.
Bizde ne oldu? 25 milyon dolar.
Belki farkettiniz. 6 aylık sürede doları TL karşısında sabit tuttum. Biraz yükseldiğini, 45 ₺ olduğunu varsaysak bile arada uçurum var! 100 milyon doları olmayan biri de ülkesinde %4 -%5 faizle bu parayı temin edip bu büyük fırsattan yararlanabilir. Ülkemizdeki elde ettiği 125 milyon dolardan çektiği kredinin 6 aylık faizi olan 2 milyon doları ve ana parayı aldığı bankaya ödediğinde, cebine en az 22-23 milyon dolar kalır ki, 6 ayda çok büyük getiri.

Ülkemizdeki bu fırsat ortamı küresel para baronlarının iştahını kabarttığı için, zaman zaman hızlı bir şekilde ülkeye çok yüksek miktarda sıcak para girişi oluyor. Ekonomide, sıcak paraya bağlı, suni, geçici bir canlanma hemen kendini gösteriyor. Yalaka basın her zaman olduğu gibi yine “Ekonomide bahar havası” manşetleri atıyor.

100 milyon dolara dünyanın neresinde; bu kadar kolay, bu kadar kısa sürede, 25 milyon dolar getiri elde edebilirsiniz? Böylesine büyük bir vurgunu yapabileceğiniz tek bir ülke var. TÜRKİYE
Örneği 100 milyon dolar üzerinden verdim. Aslında rakam korkunç boyutlarda.

Bu faiz kur oyunu; yıllardır bu şekilde oynanıyor. Küresel para baronları ile birlikte içimizdeki para babaları sürekli kanımızı emiyor. Olan zavallı Türk halkına oluyor! Zaman zaman notlar alırım. Arşivlerime baktım. Aynı oyun; 2020 yılında da oynanmış. doların tavan yaptığı Kasım 2020 de. 1 $ = 8.567₺ yi görmüş. O zamanda bu küresel vampirler ülkemize çökmüşler. 4 ay sonra dolar 6.95 TL ye düş(ürül)müş. Ülkenin milyarlarca doları yine bunların cebine akmış!

Bu şekilde gelen yabancı sermayenin faydadan çok zararı vardır. Yabancı sermayeyi, yatırım amaçlı, istihdam yaratacak şekilde çekebilirsek ancak o zaman ülkeye bir faydası olur.

İşin özeti şu; bu bir kısır döngü. dolar yakında tekrar düşecek, sonra tekrar yükselecek. Faiz / kur karşılıklı oyna(tıl)maya devam edecek. Küresel vampirler ( içimizdeki para babası vampirler de dahil ) kanımızı emmeye devam edecekler. Tam bir win win durumu ! Şimdi yukarıda sorduğum iki soruyu tekrar okuyun ve yanıt verin. Bunu hangi akıl, vicdan kaldırabilir? Bu ülkenin bir vatandaşı olarak bunu hazmedemiyorum, öfke doluyum. Ülkemizin sömürülmesine neden olan, bu fırsat ortamını yaratan; küresel oyun kuruculara ve içimizdeki işbirlikçilerine söyleyecek söz bulamıyorum!

Ekonomist değilim, bunları görmek için ekonomist olmaya da gerek yok. Haddim olmayarak alanlarına girdim kusuruma bakmasınlar!
Aslında, biraz sorgulamak, araştırmak yeterli. Araştırmadan, sorgulamadan ekonomi iyi, dolar düşüyor. Aaa dolar yükseliyor batıyoruz diye düşünenlere; ülkemizin nasıl sömürüldüğünü umarım anlatabilmişimdir.

Mehmet gider, Ahmet gelir. Hafize gider, Pakize gelir, bu döngü bitmez! Bu acımasız kısır döngüden, bu girdaptan kurtulmanın tek bir yolu var. ÜRETMEK. Aksi halde kurtlar sofrasında yem olmaya devam ederiz.

İlyas Erbay

Görüş Bildir

blank

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.