TİGAD Genel Başkanı Okan Geçgel, kamuda tasarruf tedbirleri kapsamında yayımlanan genelgenin Anadolu’daki yerel medya üzerindeki yıkıcı etkilerini değerlendirdi.
Geçgel, tasarruf adı altında uygulanan politikaların yerel basını ayakta tutan ekonomik damarları kestiğini belirterek, sürecin bir tasfiyeye dönüştüğü uyarısında bulundu.
Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından Mayıs 2024’te yayımlanan “Kamuda Tasarruf Tedbirleri Genelgesi”, kamu harcamalarını azaltma hedefiyle hayata geçirilirken, Anadolu basınında telafisi güç bir krizi de beraberinde getirdi. Genel Başkan Okan Geçgel, genelgenin yerel basının temel gelir kalemlerini ortadan kaldırarak sektörü adeta bir “medya katliamı” ile karşı karşıya bıraktığını savundu.
“Anadolu basını idam sehpasına çıkarıldı”
Genelge sonrası gazete ve dergi abonelikleri, reklam, ilan ve tanıtım harcamalarına getirilen kısıtlamaların Anadolu’daki gazetecilik faaliyetlerini durma noktasına getirdiğini ifade eden Geçgel, yerel basının büyük medya gruplarından farklı olarak yalnızca bulunduğu kentin dinamikleriyle ayakta durduğunu vurguladı. Geçgel, “Bu düzenleme yerel medyayı adeta idam sehpasına götürmüş, ipi boynuna geçirmiştir. Belediyelerin ilanları ve kamu kurumlarının abonelikleri yerel basın için lüks değil, hayati bir ihtiyaçtır” dedi.
Tasarrufun adresi neden yerel basın?
Kamuda pek çok alanda harcamalar sürerken, tasarruf yükünün yerel basına yüklenmesini eleştiren Geçgel, analizinde şu noktalara dikkat çekti:
- Lüks harcamalar sürüyor: Makam araçları, gösterişli binalar ve temsil giderleri devam ederken tasarrufun faturası gazetelere kesilemez.
- Denetim mekanizması çöküyor: Yerel basın sustuğunda yanlışlar sorgulanmaz, yerel yöneticiler üzerindeki kamu denetimi ortadan kalkar.
- Gazeteciler işsiz kalıyor: Gazetelerin kapanmasıyla yüzlerce basın emekçisi işsizliğe sürükleniyor.
“Medyada tasarruf olmaz”
Yerel basının demokrasinin temel taşı olduğuna dikkat çeken Geçgel, “Temel taşı çekerseniz bina çöker” sözleriyle tehlikenin boyutuna işaret etti. Yerel medyanın bir tasarruf kalemi değil, desteklenmesi gereken stratejik bir alan olarak görülmesi gerektiğini vurgulayan Geçgel, yetkililere çağrıda bulundu:
“Anadolu medyasını görün, yerel basının çığlığını duyun. Tasarruf tedbirleri genelgesini bu yönüyle yeniden değerlendirin. Aksi hâlde bu genelge, tarihe Anadolu medyasının idam fermanı olarak geçecektir.”
“Basın yoksa demokrasi nefessiz kalır”
Açıklamasını sert bir uyarıyla tamamlayan Okan Geçgel, yerel medyanın yok edilmesinin toplumsal hafızanın silinmesi anlamına geleceğini belirterek, “Basın sustuğunda millet susturulur. Medyada tasarruf olmaz” ifadelerini kullandı.