Karabük Postası tarafından
12 Mayıs, 2017 14:11 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Yenice MYO’da İlk Mezuniyet

 

Karabük Üniversitesi (KBÜ) 2016-2017 akademik yılı mezuniyet törenleri Yenice Meslek Yüksekokulu’nda gerçekleşen törenle devam etti.
2015 – 2016 yılında eğitim – öğretim faaliyetlerine başlayan Yenice Meslek Yüksekokulu’nda ilk kez mezuniyet töreni heyecanı yaşandı. Yenice Meslek Yüksekokulu yerleşkesinde gerçekleşen mezuniyet töreninde İş Sağlığı ve Güvenliği Bölümü’nden 42 öğrenci mezun oldu.
Törene Yenice Kaymakamı Muhammet Fatih Demirel, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Yaşar, Yenice Belediye Başkanı Zeki Çaylı, Yenice MYO Müdürü Prof. Dr. İsmail Karacan, kamu kurum müdürleri, siyasi parti temsilcileri, akademik ve idari personel, mezun öğrenciler ve aileleri katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan törende Yenice Halk Eğitim Merkezi’nce hazırlanan halk oyunları gösterisi ilkokul öğrencileri tarafından sunuldu.
MYO Müdürü Prof. Dr. İsmail Karacan
Yenice Meslek Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. İsmail Karacan MYO’daki gelişmelerle ilgili bilgiler vererek emeği geçenlere teşekkür etti.
Gelecek dönemlerde yeni bölümler açılacağı bilgisini de paylaşan Karacan, bu doğrultuda öğrenci sayısının da artacağına değindi. Prof. Dr. İsmail Karacan bu yıl 42 öğrencinin mezun edildiğini söyleyerek mezunlara bundan sonraki yaşamlarında başarılar diledi, ailelerine de katılımlarından dolayı teşekkür etti.
Mezuniyet töreninde konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Yaşar ise, “Bugün hepimiz duygusallıkla yoğurulan bir coşkuyu paylaşıyoruz. Daha dünmüş gibi başladığınız bu yolculuk bugün burada bir özlemin, 2 – 3 yıllık özverinin sonucu olarak neticelenmektedir. Bu güzelliğin odağı olan siz değerli öğrencilerimizi tebrik ediyorum, kutluyorum.” dedi.
Yenice Kaymakamı Muhammet Fatih Demirel de mezunlara seslenerek hayatlarının bundan sonraki dönemlerinde üzerlerinde daha ağır ve önemli bir sorumluluk olacağını belirterek “Mezun olduğunuz bölüm itibariyle iş sağlığı ve güvenliği alanında ülkemizde ciddi ihtiyaç var. Bugün kamuda, özel sektörde çalışanlar canlarını size emanet edecekler. Bu kutlu yürüyüşünüzde sizlere başarılar diliyorum.” diye konuştu.
Konuşmaların ardından bölümü birincilikte bitiren Tuğçe Çobanoğlu mezuniyet ağacına ay yıldız astı. Çobanoğlu’na başarı belgesini Yenice Kaymakamı Muhammet Fatih Demirel takdim etti. Mezun öğrencilerin hep birlikte yemin metnini okumasının ardından mezuniyet belgelerini alan öğrenciler keplerini havaya fırlattı.

blank
blank
İlyas Erbay tarafından
12 Ocak, 2025 14:05 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

BU GİDİŞİN SONU HİÇ HAYRA ALAMET DEĞİL!

Gelir eşitsizliğinde dünyadaki tüm ülkeler arasında; 7 inci sıradayız (şimdilik)
Birleşmiş Milletler’in kayıtlarına göre dünya üzerinde toplam 206 ülke var.
Gelir eşitsizliğinde lider ülke Peru. Bu şekilde devam edersek, bir kaç yıla liderliği Peru’dan alırız.
Zenginin daha zengin, yoksulun daha yoksul olduğu bir ülke haline geldik. Zenginle fakir arasındaki bu makas gün geçtikçe hızla açılıyor.

Nedir gelir adaletsizliği yada eşitsizliği?
Buna gelir dağılımı adaletsizliği de diyoruz, bu durum; oransal olarak az sayıda insanın, gereğinden fazla tüketim imkanına sahip olmasına, oransal olarak çok sayıda insanın da, temel ihtiyaçlarını dahi karşılama olanağından yoksun kalmasına neden oluyor.

Gelir Adaletsizliği; sosyal Adaletsizliğin yaygınlaşmasına, toplumsal huzurun bozulmasına yol açıyor.
Son 22 yılda, gerçekleşen ücret farklılıkları, gelir adaletsizliğinin nasıl derinleştiğini ve bunun toplumsal sorunlara nasıl yol açtığını özetliyor. Gelir adaletsizliği sadece ekonomik bir sorun olmakla kalmıyor, aynı zamanda sosyal ve siyasi sonuçları olan büyük bir adaletsizliği karşımıza çıkarıyor. Gelir dağılımındaki bu adaletsizlik eğilimi, toplumun farklı kesimlerinin birbirinden kopmasına, sosyal tabakalar arasındaki uçurumun derinleşmesine ve ekonomik kaymaların hızlanmasına neden oluyor. Yaşamsal, temel ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlanan insanlar için; en büyük hayalleri olan konut sahibi olmak ise artık imkansız hale geldi.
2002 yılında Türkiye’de konut sahipliği oranı %73 seviyesindeyken, 2024 yılına gelindiğinde bu oran yaklaşık % 20 düşerek %55 lere geriledi.
Üstelik TOKİ nin ucuz konut projelerine rağmen!

Eşitsizlikler uzun vadede toplumsal ve ekonomik kalkınmayı tehdit eder, yoksullukla mücadeleyi sekteye uğratır, insanların kendilerini değersiz hissetmelerine yol açabilir. Bunun sonucu olarak suç oranında, hastalıklarda ve çevrenin tahrip edilmesinde artış yaşanabilir.

Türkiye’nin nüfusunun yüzde 10 ‘unun gelirden aldığı pay % 56.7 Bu oran bizi gelirin en adaletsiz dağıtıldığı ülkeler arasına taşıdı.
Küçük bir azınlığın serveti her geçen gün hızla büyüyor.
Türkiye gelir adaletsizliğinde; Angola, Peru, Mozambik gibi ülkelerle aynı ligde yer alıyor.
Gelir paylaşımında dünyanın en eşitsiz ülkeleri arasında gösterilen ABD, Rusya, Suudi Arabistan’dan bile daha kötü durumdayız.
Yunanistan’da ülkenin en zengin % 10’unun gelirden aldığı pay yüzde 35 Bu oran Almanya’da yüzde 37 Bizde ise, yüzde 60’a dayanmış durumda

Ne kadar övünseniz azdır. Tebrik ediyorum.
Bunu nasıl becerdiğiniz ayrı bir yazı konusu. O’nuda daha sonra yazarız.
Bir yurttaş olarak uyarıyorum. Bu işin sonu hiç hayra alamet değil.

Cevap Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.