Türkiye pusu kuranlarla kumpas kuranların egemenliğinde, yalpalayarak ummanda yol alan bir gemi gibi belirsiz bir yöne doğru son sürat gidiyor.
Nereye baksanız bir pusu, nereye baksanız bir kumpasla karşılaşıyorsunuz.
Siyaset artık ülke çıkarı için yapılan bir sanat olmaktan çıktı, entrikalar düzenine döndü.
Ucuz, basit, çıkarcı ve küçük hesaplarla ülke çıkarları bir kenara itilip, bir kişinin çıkarına endeksli siyaset yapılıyor.
Tekrar cumhurbaşkanı olabilmeye indirgenlenmiş bir siyaset anlayışı hak ve hukuk kavramlarını, halk iradesini ayaklar altına alarak oyun kurmada hiçbir beis görmüyor.
31 Mart seçimlerinin açık ara galibi CHP’yi içten içe karıştırmak için akla gelmedik oyunlar sergiliyor.
Yapılan her türlü oyun tek yere çıkıyor. Anayasa değişikliği ve tekrar cumhurbaşkanlığı özlemi gözlerini karartmış durumda.
Oynanan, oyunu çok profesyonelce yönetiyor üst akıl.
CHP’yi, DEM ile yan yana getirmek ve dayanışma içinde göstermek. Böylece, CHP’nin erimesini hızlandırmak
Kayyum kumpasıyla bu neredeyse kendiliğinde oluyor. Bir gün önce kendi belediyesinde kayyum atanışına tepki gösteren CHP, bir gün sonra Mardin’deki kayyuma destek vermek zorunda bırakılarak. CHP, böyle yapmasa kendiyle çelişecek, yaparsa DEM ile yan yana geldi olacak. Anlaşılan oyunun senaristi dersine iyi çalışmış.
İsrail tehlikesine vurgu yaparak iç cephede birlik söylemlerini APO’ya “gel mecliste konuş” diyecek denli ileri getirenlerin acemiliklerinin de son olaylarla sırıttığını belirtmek isteriz. Ne yaparlarsa yapsınlar, mükemmeliyete ulaşmaktan acizler.
Milleti balık hafızalı sananlar, bir yerlerde mutlaka açık veriyorlar.
Habur’da 50 teröristi otobüs üstünde getirip, seyyar mahkemelerde aklayanlar kendileri değilmiş gibi, halkın oyuyla işbaşına gelmişleri görevden alıp, kaos, karmaşa yaratacak tehlikeli sulara kulaç atıyorlar. Bu iş uzarsa, sonu mutlaka kaosa gidecektir. Daha açık söyleyelim, ayaklanmalara yol açılacaktır.
Geren, ayrıştıran, çatıştıran, kutuplaştıran bir siyaset yönetenler tarafından yaşama sokuluyorsa, niyet kötüdür. Bu siyasetin hiçbir yerinde ülke çıkarına yönelik bir şey yoktur.
Ülkenin kurucu partisi CHP terörün her türlüsüne karşıdır. Bunu açıkça ifade etmektedir.
Seçime sokulmuş, milletvekillikleri kazanmış, TBMM’ni yöneten katmanlarda görev almış bir siyasi parti ile ilişkisi de olağandır. Tıpkı, Bahçeli’nin DEM’lilerle demlenmesi gibi.
Türkiye’de son 22 yılda, mafyalaşma ve çeteleşmede çağ atlandı. Bu yasa dışı hareketler ülkenin dört bir yanında at koşturuyor.
Türkiye’de 22 yılda terör olaylarında büyük artış oldu. Adamlar, ellerini kollarını sallayarak sınır dışından geliyorlar ve en önemli kurumları patlatıp gidiyorlar.
Türkiye’de insanlar 12 bin 500 TL ile geçinmeye çalışıp, pazarlardan akşam üstleri sebze-meyve topluyorlar…
Fuhuş olayları alabildiğine artmış.
Uyuşturucu kullanımı neredeyse ilkokul düzeyine inmiş.
Yönetim bu alanlarda tam anlamıyla bir zaaf ve acizlik içinde.
Bunlarla uğraşacaklarına sayın yöneticilerimiz, tek adam rejimi yıkılmasın diye oyun üzerine oyun kuruyorlar.
CHP’yi DEM ile yan yana getirerek arkadan dolanıp iki puan alalım derken, kendilerinin Hizbullah ile, HÜDA Par ile yan yana olduklarını unutuyorlar.
APO’ya mektup yazdırıp seçimlerde okutturanlar, bebek katilinin kardeşini televizyona çıkartanlar DEM üzerinden CHP’yi yıpratabileceklerini sanacak kadar akılsız olduklarını bilemiyorlar.
CHP, üniter yapıya aykırı bir Kürt Sorunu söyleminin emperyalizme hizmet olduğunu bilebilecek denli birikimli insanlara sahiptir. Son tahlilde, PKK teröristtir, Amerikan uşağıdır diyebilecek denli basiret sahibidir.
Oslo, Dolmabahçe olayları daha henüz unutulmadı. Onun için bu basit oyunlar tutmaz. Her zaman söylediğimiz gibi, “yolcudur Abbas, bağlasan durmaz”.
Mevcut hükümeti yöneten akıl, 2015’te HDP ile hükümet kurduğunu da unutmamalıdır.
Her Kürt terörist değildir. Her Kürt PKK’lı değildir. 6 milyon oyu olan bir patinin seçmenini toptan terörist i ilan etmek ancak, düşüncesiz insanların işidir.
Ne yaparlarsa yapsınlar CHP’nin anketlerde birinciliğini engelleyemeyenler, partinin içini karıştırmakla sonuç alacağını sanıyorlar. Anlayamadıkları bir şey var. CHP’yi karıştıralım derken ülkeyi karıştırıyorlar.
CHP doğru yoldadır.