Dünyayı etkisi altına alan salgın hastalık pandemi nedeniyle uluslar arası piyasalar kriz ekonomisine dönüşmüştü… Salgın hastalığın dünya üzerindeki etkisi hafiflemeye ve dağılmaya başlamasıyla, insanlık rahat bir nefes almaya başladı… Dünya ekonomisinin her türlü adımında meydana gelen daralmadan sonra ortaya çıkan artış ve büyüme rakamları, ülkeler tarafından ekonomide, şahlanış, yükselme, rekor diye iç politikasında kullanmaya başladı… Küresel ekonomide, salgınla birlikte tüm ekonomik veriler, göstergeler negatife dönüşerek adeta dibi görmüştü… Ekonomisi güçlü ülkeler bu krizden fazla etkilenmese de büyük darbe almıştı. Gelişmekte olan ve gelişmemiş ülkeler ise krizden büyük zarar görmüştü… Türkiye’de krizden büyük zarar gören, etkilenen ülkeler arasında yer almıştı… Dünya ülkeleri, pandemiden sonra düzelmeye başlayan ekonomilerindeki gelişme ve artışları yüzde yüzlerle telafi etmeye başladı… Ülke ekonomilerindeki artışlar yüzde yüzlerle ifade edilirken, ülkelerin ekonomik gelişmeleri de rakamsal olarak yükseldi… Salgın hastalık nedeniyle küçülen ekonomideki veriler negatif olunca, salgın sonrası ekonomideki düzelmeler pozitife geçerek rakamsal yükselişle birlikte, ülkeler sadece rakamsal olarak büyüyebildi… Gerçekte ise, ülke ekonomileri salgın öncesi normal seyrine dönmeye başladı… Ülke siyasetçileri ise, bu rakamsal verileri, ekonominin ülke tarihinde ilk defa artış rekorları kırdığını ifade ederken, iç politika malzemesi olarak kullandı ve kullanmaya devam ediyor… Küresel krize yol açan pandemi, ardından Ukrayna-Rusya savaşı, ülkeleri ekonomik gücüne göre etkiledi.. Gelişmekte olan ve gelişmemiş ülkeler krizden en fazla etkilenirken, gelişmiş ülkeler ise ekonomilerinde büyük hasar yol açmadı… Pandemi salgınında dünya ülkeleri aşı beklerken aldıkları tedbirlerle de farklılıklarla sağlıkta sıkıntılar ortaya çıkardı… Dünya sağlık örgütü ve ülkelerin pandemiye hazırlıksız yakalanmaları da dünyanın salgın karşısında nasıl aciz duruma düştüğünü gösterdi… Bugün dünya ülkeleri silahlanmaya ayırdıkları bütçelerinin yarısını, sağlık ve sosyal hayatları için kullansa, dünyanın sosyo-ekonomik yaşantısı daha da artar… Düşünce ve görüşlerin ışık olması dileğiyle…