Bildiğim kadarıyla, ülkede aktif durumda 127 siyasi parti var. Sonuncusu; geçtiğimiz günlerde eski bakan Namık Kemal Zeybek'in kurduğu ATA parti idi. Siyasi partiler kanuna göre; en son parlamento seçimlerine katılmış ve genel barajı aşmış partilere toplamda her yıl o yılki genel bütçe gelirlerinin 5 binde ikisi oranında ödeme yapılıyor. Siyasi partiler faaliyetlerini sürdürmek için bağış, aidat, gayrimenkul gelirleri ve parti etkinliklerinden elde edilen gelirleri kullanabiliyor. Fakat bunların yetersiz kalması nedeniyle Türkiye'de 1965 yılından beri hazine tarafından siyasi partilere destek veriliyor. Partilere önümüzdeki yerel seçimler öncesi alacakları hazine yardımları netleşti. Bu yıl yerel seçim nedeniyle yardım 2 kat artıyor. AK Parti toplamda 2 milyar 658 milyon lira, CHP 1 milyar 892 milyon lira, MHP 752 milyon lira, İYİ Parti 722 milyon lira ve Yeşil Sol Parti ise 658 milyon lira hazine'den yardım alacak. Milyonlarca insan açlık ve yoksulluk sınırı altında ücretlerle yaşama mücadelesi verirken, bu nedir? Biz bu kadar zengin bir ülke miyiz? İşkur 2023 yılı Ağustos ayı istatistik bültenini yayımladı. Buna göre kayıtlı işsiz sayısı 3 milyon 223 bin olarak açıklandı. Kayıt dışılar da dikkate alındığında gerçek işsizlik ülke nüfusunun yüzde 35 ini buluyor. Toplamına baktığımızda, hazineden siyasi partilere verilen bu yardım çok büyük bir para. Oysaki, bu paralar ile fabrikalar kurabilir, tarıma, hayvancılığa destek verebilir, istihdamı artırıp, işsizliği bir nebze azaltabilirsiniz. Önceki hazine yardımlarını saymıyorum. Sadece önümüzdeki yerel seçimler için toplam 6 milyar 682 milyon ₺ hazinenin kasasından çıkacak! Siyasi partiler bu parayı, makam araçlarına, reklam ve ulaşım giderlerine, afişlere, bayraklara vs harcayacaklar. Yani bu para yatırıma değil, adeta çöpe gidecek! Üniversite mezunlarının bile işsiz gezdiği bir ülkede bunu sorgulamayacak mıyız? Sadece bu mu? İsraf, şatafat, makam araçları, muhteşem makam odaları, her türlü saltanat... Lafa geldi mi, İsrafı, şatafatı, gösterişi, kibiri haram kılmış bir dinin mensuplarıyız. Öyle mi? Neden bu kadar çok parti var?Bu değirmenin suyu nereden geliyor? Bu ülkede, en küçük parti bile holding gibi. Hepsinin hayali barajı aşıp hazineden pay almak. CEO larına, pardon Genel Başkanlarına bakınız! Altlarında son model makam araçları, koruma ordularıyla, etraflarında pervane olmuş yalakalarıyla, kameralar karşısında nasılda mutlular. Tek dertleri koltuğu kaptırmamak. Ülkenin beka sorunu varmış! Demografik yapı hızla bozuluyormuş! Gençler işsiz miş! Milyonlarca emekli açlık sınırının altında ücretlerle sürünüyor muş? Çocuklar et, süt, meyve yiyemiyor muş! Enflasyon almış başını gitmiş! Kimin umurunda?