Kimi mi? 5 milyon emekliyi. Emeklilerin geri kalanı da yoğun bakımda! Yakındır onların da mezara girmesi! 15 milyon 466 bin 595 emeklinin 5 milyonu 7500 ₺ maaş alıyor. Bu sayının 9 milyon olduğunu iddia edenler de var. Bu para (7500₺) açlık sınırının yaklaşık yarısı. Yazıma bu başlığı koyma nedenim budur. Son açıklanan açlık sınırı 13 bin 334 ₺. Yoksulluk sınırı ise 43 bin 433 ₺. Sadece emekliler mi?, asgari ücret alanlar da açlık sınırının altında kaldı. Ülke nüfusunun yüzde 60'ı açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşama tutunmaya çalışıyor. Bu rakamlar; yüksek enflasyon nedeniyle her ay güncelleniyor. Yılbaşına kadar açlık ve yoksulluk sınırı kim bilir ne olacak. Şu an için, 7500 ₺ olan emekli maaşını, yüzde 100 zamla iki katına çıkarırsanız. 5 milyon emekliyi şimdilik(!) açlıktan kıl payı kurtarıyorsunuz. Yıl sonuna kalırsa belki % 150 zam bile kurtarmayacak. Gelir dağılımındaki adaletsizlik, hiç olmadığı kadar arttı. Orta sınıf diye birşey kalmadı. Çalıştığı dönemde yüksek prim ödeyen, fazla prim/gün sayısına sahip emekliler adeta cezalandırıldı. Çalışırken bedelini ödedikleri için, yakın zamana kadar, haklı olarak en düşük memur maaşından fazla emekli maaşı alan milyonlarca emekli mağdur edildi. Asgari ücretin 2-3 katı maaş alan emekliler şimdi asgari ücrete, hatta daha da altına düştü. Bu sosyal dengeyi bir kere bozarsanız bir daha toparlayamazsınız. Asgari ücrete, çalışan kesime, memura yapılan zamma kimsenin itirazı yok. İtirazımız bir tarafa verirken, diğer tarafın yok sayılmasına. Daha önceki bir çok köşe yazımda; rakamlarla, örnekler vererek emeklilerin bugüne kadar, eşi benzeri görülmemiş bir biçimde nasıl mağdur edildiklerini anlatmaya çalışmıştım. Emekliler için, bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak ! Durum hiç içaçıcı değil. TUİK'in o meşhur enflasyon hesabına ve TÜFE artışına bakarsak emekliler 2024 yılına yaklaşık % 50 maaş artışı ile girecek. Bunun anlamı şu; açlık sınırının altında maaş alan emekli sayısı daha da artacak. Çalışan sayımız; kayıt dışı da dahil 31 milyon 671 bin. Emekli sayımız ise; 15 milyon 466 bin 595 kişi. Aslında sıkıntı burada başlıyor. Kayıt dışını saymazsak oran 2 ye 1 bile değil! Gelişmiş ulkelerde 4 - 5 çalışana 1 emekli düşüyor. Bizde üretim ekonomisi yerine, tüketim ekonomisi tercih edildiği için çalışan sayımızı artıramıyoruz. Buna rağmen, oy uğruna emekli sayımızı artırmakta çok başarılıyız! Asgari ücret 1 Temmuz 2023 te 11 bin 402 ₺ olmuştu. En düşük memur maaşı seyyanen zam ile 22 bin ₺ En düşük emekli aylığı 5 Nisan 2023 te 7500 ₺ oldu. Memura yapılan seyyanen zam emeklilere yapılmadığı için çalışanlar ile emekliler arasındaki makas daha da açıldı. Emekliler bu adaletsizliğin yıl sonundan önce düzeltileceğini bekliyordu. Çünkü, ahlaksız(*) basın yaptığı asılsız haberlerle böyle bir algı yarattı. Gerçi, bu defa basının pek suçu yok. Yetkili ağızlardan, "Çok yönlü çalışmalar devam ediyor, 2024 ten önce bir iyileştirme olacak" açıklamalarını çok duyduk. Nasıl bir çalışma ise aylardır bitmedi. Vekil maaşlarına zam çalışmaları, ne hikmetse 10 dakikada bitirilip, 5 dakikada meclisten oy birliğiyle geçiveriyor. (*)Ahlaksız basın tabirini kullanma nedenim; geçmişte hemen hemen her gün, emeklilerle alay edercesine, "Emekliye büyük müjde" başlıklarıyla haber yaptıkları için. İsrafa, şatafata, itibara, makam odalarına, lüks makam araçlarına... herşeye kaynak var. Emekliye yok! Öyle anlaşılıyor ki, hükümet ekonomik krizin bedelini; zaten zor durumda olan emeklilere ödetmeye devam edecek. Hak arama konusunda; en sessiz kesim olan emeklilerin, siyasi irade tarafindan bilerek ve isteyerek gözden çıkarıldığı kanaatindeyim. Yoksulluk sınırından vaz geçtim!. Bundan sonra, emeklilerin açlık sınırının üzerinde maaşlar alması hayalden ibaret. Emeklilerin ruhuna El- Fatiha! İlyas Erbay
Nur Bulut
Hepimizi gomduler