ÇABUK KANIKSIYORUZ
blank
Mustafa AKAY tarafından
08 Kasım, 2024 10:10 tarihinde yayınlandı
A+ A-

ÇABUK KANIKSIYORUZ

MUSTAFA AKAY

Eskiden böyle değildik. Umursardık bazı şeyleri. Olumsuz olaylar karşısında uzun uzun düşünür, üzülürdük.
Son yıllarda, bir kanıksamazlık ortaya çıktı.
Her gün meydana gelen üzücü olaylara tepkilerimiz anlık oluyor.
Eskiden bir şehit haberi gelse, günlerce üzülür, kahrolurduk. Şimdi ise, neredeyse umursamaz duruma geldik toplum olarak.
Trafik kazalarında yitirdiğimiz canlar için günlerce yas tutardık. Madende göçüklerde ağıt yakardık. Artık, hemen kanıksayı veriyoruz.
El kadar bebekler öldürülüyor, canımızdan can gidiyor, acısı dağı taşı inletmesi gerekirken, ah vah demekten başka bir şey yapmıyoruz.
Küçücük çocuklar taciz ediliyor, kadınlar vahşice öldürülüyor neredeyse, mağdur olanları değil, mağdur edenleri savunur gibiyiz.
Özellikle büyük kentlerde çeteler cirit atıyor, bize ilişmesin diyerek gözümüzü yumuyoruz.
Mafya devlet katında itibar görür duruma gelmiş “bana dokunmayan yılan bin yaşasın” der gibiyiz. Bu tam anlamıyla çıkarcı olduğumuzu ortaya koyuyor.
Rüşvet, hırsızlık, yolsuzluk artık olağan bir işmiş gibi görülüyor.
Siyasette adam kayırma, iltimas, imtiyaz, bazı değerleri yandaşa peşkeş çekme sanki rutin hale gelmiş.
Bu ülkede, emeğiyle geçinen insanlar aybaşını zor getirirken, çalanlar, çırpanlar baş tacı yapılıyor.
Devletin kurumlarında liyakat denilen kavram unutulmuş. İşe göre insan demesini bilmeyen siyasetçiler, adamlarına göre iş yaratarak, kurumlarının enerjisini boşa harcıyorlar.
Artık, “gemisini kurtaran kaptan” olarak görülüyor. Gemiyi kurtarsın da nasıl kurtarırsa kurtarsın düşüncesi egemen. Bunun için de yaşamın her alanında fırsatçılık yapanların sayısı hızla artıyor.
Küçüğü bir çalıyorsa, büyüğü bin çalmanın yolunu arıyor.
Pahalılık almış başını yürümüş. Dün bir liraya satılan bir ürün, ertesi gün 2 liraya çıkıyor. Nedeni sorulduğunda da “dolar yükseldi” olarak gösteriliyor.
Çabucak alışıveriyoruz her şeye. Kanıksıyoruz artık.
Bıkkınlık getiriyor tekrarlana tekrarlana.
Bu toplumdaki bir çürümenin işareti aslında. Yozlaşıyor toplum giderek.
Herkes çıkarının peşinde, bir şeyler yapmayı mubah sayıyor.
Selin önünden kütük kapma yarışı yapılıyor. Toplumsal refleksimizi de yitiriyoruz bu arada.
Hak aramayı, haksızlığa karşı çıkmayı unutuyor toplum.
Adına ulusal denilen televizyonlarda her gün, ahlaksızlığı zirveye çıkaran programlar yapılıyor.
Damat kayınvalidesiyle, gelin kayınpederiyle ilişkiye giriyor.
Fuhuş artıkça artıyor.
Ortalıkta seri katiller dolaşıyor.
Bazı yeni yetmeler de çıkıp, eski Türkiye eleştirisi yapıyorlar.
Sahi, eski Türkiye’de bunlar bu denli çok oluyor muydu?
Eski Türkiye ve insanları daha güzel değil miydi?