Ihlas Haber Ajansı tarafından
28 Mart, 2024 04:24 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Tutuklu Trabzonspor taraftarlardan biri tahliye oldu

Trendyol Süper Lig’in 30. haftasında 17 Mart günü Trabzon’da oynanan Trabzonspor-Fenerbahçe maçı sonrası çıkan olaylara ilişkin tutuklanan 5 taraftardan Mahmut Halil Küçükalioğlu için tahliye kararı verildi.
Fenerbahçe’nin deplasmanda Trabzonspor’u 3-2 mağlup ettiği karşılaşmanın bitiş düdüğü sonrası Türk futbol tarihine geçen olaylar yaşandı. Sarı-lacivertli futbolcuların galibiyet sevinci sırasında bazı bordo-mavili taraftarlar sahaya girerek Fenerbahçeli futbolculara saldırdı. Çıkan olaylar sonrasında kamera kayıtlarını inceleyen polis ekipleri, 13 kişiyi yakalayarak gözaltına aldı. Emniyetteki işlemlerinin ardından 20 Mart günü adliyeye sevk edilen şüphelilerden 8’i adli kontrol şartı ile serbest bırakılırken, sahaya ilk giren maskeli Hasan Çetinkaya ile Mahmut Halil Küçükalioğlu, Kadir Olgun, Oğuzhan Bulut, ‘Basit yaralamaya teşebbüs’ suçundan, elindeki korner direği silah sayılan Engin Taşkın ise ‘Silahlı basit yaralamaya teşebbüs’ suçundan tutuklandı.
Tutuklamalar sonrası söz konusu şahısların avukatları Trabzon 4. Asliye Ceza Hakimliği’ne tutuklama kararlarına itirazda bulunurken, müvekkillerinin de Fenerbahçeli futbolcularca darp edildiğini ve olayın mağduru olduklarını ifade ederek itham edilen suçun karşılığının hapis cezası olmadığını kaydettiler. Tutuklama kararının orantısız olduğunu belirten avukatların itirazlarını Trabzon 4. Asliye Ceza Hakimliği itirazın reddi ve 5 taraftarın mevcut tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Bunun üzerine tutuklu taraftarlardan Mahmut Halil Küçükalioğlu’nun avukatı müvekkilinin sağlık sorunlarını neden göstererek tekrar karara itiraz edince ilgili mahkeme sunulan sağlık raporu üzerine Küçükalioğlu’nun tahliyesine karar verdi.

blank
İsmail AKCA tarafından
10 Nisan, 2025 01:38 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

BİZE 3 NİSAN YETER..!

Uzun zamandır alışkın değildi bu şehir sazlı sözlü 3 Nisan kutlamalarına,

Yabancılaştık bu tür kutlamalara ama hatırlayacağız yeniden böyle etkinlikleri, birlikte eğlenmeyi ve bu durumu gelenek haline getirmeyi.

Şehrin sahipsizliği ve eşraf yokluğu hep konuşulur, yazılır, çizilir. Bu şehrin ekmeğini yiyen, suyunu içen, havasını soluyan ve ben Karabüklüyüm diyen bir halkın şehir olma savaşını görmek isterdik. Lakin maalesef henüz görebilmiş değiliz o arzuyu, isteği, hevesi.

Yine de, Teşekkürler Özkan Başkan…

Türkiye’de ağır sanayinin odak noktası Karabük Demir Çelik İşletmelerinin ve şehrin kuruluşunun yıldönümünü belleğine yerleştiremeyen Karabük, Karabüklüler gününü nasıl kutlayacak anlamış değilim.

Ticaret ve Sanayi Odasındaki toplantıda Vali Mustafa Yavuz’un önerisi ile 7 Ağustos günü Karabüklüler günü olarak kabul edilmiş, çok tuhaf!

Bana kalsa özentiden başka bir şey değil…

Ağustos ayı nereden çıktı ayrı mesele, o tarihte bu şehirde kimi bulacaksında bu günü Karabüklüler günü olarak kutlayacaksın ayrı mesele.

Şunu diyorsanız belki anlarım, Karabüklüler Günü şehirde değil de sosyal medyada kutlansın, sanal kutlansın, halk katılmasa da olur, o da başka bir garabet.

3 Nisan her platformda Karabük ve Kardemir’in kuruluş günü olarak kabul edildiğine göre, ayrıca bir başka tarihte Karabüklüler gününe ne gerek var? Şayet illa Karabüklüler Günü diye bir gün kutlamak istiyorsanız buyurun 3 Nisan’da kutlayalım.

Bu plaka merakı nereden geliyor. Tuhaf..!

Bakın bizim bir Üniversitemiz var.

Bu şehrin üniversitesi ve bünyesinde binlerce öğrenci ve öğretmeni barındıran Karabük’ün bacasız fabrikası.

Bu sözüm, bu şehri ve üniversiteyi şekilden şekle sokan bir zihniyete dur demek yerine alkış tutan ve susanlaradır, bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyenleredir.

Bu şehre, bu şehrin halkına, değerlerine dil uzatanlara sessiz kalanlar, bu şehrin dilsiz şeytanlarıdır.

Karabük Üniversitesi şehir merkezine bir fakülte açma kararı aldı.

Karabük Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya ile Rektör Fatih Kırışık inisiyatif alarak şehir merkezine fakülte ya da fakülteler kurma kararı aldı. Tartışılabilir lakin bizce güzel karar, günden güne ölüp giden şehri canlandırabilir.

Eften-püften işlerle uğraşacağınıza şehrin ağır abilerini bir araya getirip şehir merkezini canlandırın. Öğrenciyi şehir merkezine çekecek projeler üretin, şehir bambaşka bir havaya bürünsün, cıvıl cıvıl, rengarenk görüntüler ortaya çıksın.

Safranbolu önümüzde en güzel örnektir.

Bir Sağlık Meslek Yüksekokulu Üniversite kampüs alanına geri gidiyor diye ilçe ayağa kalktı, şehrine sahip çıkıyor.

Neden..?

Esnafın en önemli gelir kapısından biri kapanmasın diye.

Peki biz ne yapıyoruz..?

İpe sapa gelmez işlerle uğraşmaktan şehre faydası olacak asıl konulara değinmiyoruz, değinemiyoruz..!

Ne 3 Nisan’da, ne 23 Nisan’da, ne 19 Mayıs’ta, ne 30 Ağustos’ta, ne de 29 Ekim’de yapılan törenlerde zoraki katılan protokol ve öğrencilerin haricinde kimseler olmuyor, halkı bu tür etkinliklere çekemiyoruz.

Lütfen kendimizi kandırmayalım.

Allah aşkına boş işlerle uğraşmayalım,

Bu şehir ve bu şehrin insanı için neler yapabiliriz bunu konuşalım, buna kafa yoralım.

Yaygın basında “3 Nisan Sanayi Günü” değerlendirmesi yapılıyor,

Çok güzel, ama

Bu şehrin üniversitesini düşürdüğümüz hale bir bakmamız gerekmiyor mu?

Dün, Burhanettin Uysal vardı, Refik Polat vardı.

Bugün Fatih Kırışık var

Yarın o da gider. Karabük Üniversitesi kalır.

Bu şehrin kıymetini ve değerlerini bilmek lazım…

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.