Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
10 Temmuz, 2024 12:37 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

TAVI, kalp kapağı hastalarına umut oluyor

Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Uğur Arslan, TAVI yönteminin, kalp kapaklarındaki ciddi darlık nedeniyle ameliyat olması gereken yalnız ameliyat olmak istemeyen ya da ameliyatı riskli hastalarda ‘ameliyatsız müdahale imkânı’ tanıdığını söyledi.
Dünya nüfusu hızla yaşlanırken, yaşla birlikte sıklığı artan kalp hastalıkları dünya genelinde daha da yaygın hale geliyor. Kalp hastalıklarından biri olan aort darlığı ise, ileri yaşlarda daha sık görülen kalp kapak hastalığına neden oluyor. Medicana International Samsun Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Uğur Arslan, kalbin çalışma şekli ve aort kapak darlığı konusunda şunları söyledi:
“Kalbimiz, vücuda gerekli besin maddelerini ve oksijeni sağlayan kanı damarlar içinde hareket ettiren, kendiliğinden kasılabilme yeteneğine sahip kas grubundan oluşan bir pompadır. Kalbimiz dört odacıktan oluşur. Bu odacıklar ve damarlar arasında bulunan kalp kapakları kan akışını kontrol eder. Bütün kapakların kalbin çalışmasında ayrı ayrı önemi olsa da, özellikle vücuda kanın pompalanmasını sağlayan kalbin sol alt bölümü ile tüm vücuda kanın dağılmasını sağlayan ana damar arasındaki kapak ayrı bir öneme sahiptir. Bu kapakta özellikle ilerleyen yaşla birlikte kireçlenmeler ortaya çıkmakta, bu kireçlenmeler kapakta daralmalara neden olmakta ve “aort darlığı” denilen ve en sık olarak ileri yaşlarda görülen kalp kapak hastalığına sebep olmaktadır. Aort darlığı hafif, orta ve ciddi olarak üç ayrı grupta incelenir. Bu ayrım kapak alanına göre yapılır, kapak alanı ne kadar azalırsa yani kapak ne kadar daralırsa hastalığın da ciddiyeti artar. Aort darlığının görülme sıklığı yaş ilerledikçe artar. 75 yaş üzerinde 8 hastanın birinde orta ve ciddi aort darlığı olduğu bildirilmiştir.”

Ameliyat olmak istemeyen ya da ameliyatı riskli hastalarda ameliyatsız müdahale
Prof. Dr. Uğur Arslan aort daralmalarının tedavisinde gelinen noktayı şöyle özetledi:
“Kapak alanında üçte bir oranında daralma oluşursa ana atardamara atılan kan miktarı belirgin olarak azalır. Bu nedenle hastalarda göğüs ağrısı, bayılma ve nefes darlığı gibi yakınmalar görülebilir. Bu şikayetleri olan hastalar ani kalp ölümü nedeniyle beklenmedik bir anda hayatını kaybedebilir. Aort kapağının belirgin olarak daralmasıyla ortaya çıkan ciddi aort darlığının şu anki tedavisi açık kalp cerrahisi ile kapağın değiştirilmesidir. Ancak cerrahi işlem için yüksek risk grubuna giren hastalarda yani eşlik eden kalp yetmezliği, akciğer, karaciğer ve böbrek hastalıkları olan hastalarda ve daha önce açık kalp cerrahisi geçirmiş olan hastalarda ameliyatsız bir müdahale yöntemi olan ‘TAVI’ yöntemi uygulanır. ‘Transkateter aort valfi implantasyonu’ anlamına gelen TAVI her hastaya uygulanan bir yöntem değildir, ameliyat olmak istemeyen ya da ameliyatı riskli hastalarda anestezi gerektirmeyen bir yöntemdir.”

TAVI, hastaların iyileşme süresini kısaltıyor
Prof. Dr. Uğur Arslan, TAVI işlemi hakkında önemli bilgiler verdi:
“Dünyada 10 yılı aşkın süredir, Türkiye’de ise 2009 yılından beri uygulanan TAVI işlemi özet olarak, ‘kateter kullanılarak aort kalp kapağı yerleştirilmesi’ şeklinde açıklanabilir. Bu işlemin açık kalp cerrahisinden ciddi farkları mevcuttur. TAVI işlemi göğüs duvarı açılmadan, tercihen kasık damarı kullanılarak gerçekleştirilir. Kasık damarından kalbe ulaşılıp, teller ve balonlar kullanılarak kalp kapağı geçilir. Daralmış kapak önce bir balon ile genişletilir. Ardından aynı sistemle yeni kapak, eski hastalıklı kapağın içine yerleştirilir ve çalışmaya başlar. TAVI kasıktan yapıldığı takdirde genel anestezi, yani narkoz kullanımı veya göğüs kafesinin kesilmesi gerekmez. Bu sayede hastaların iyileşme dönemi kısalır.”

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
22 Kasım, 2025 00:52 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

TOGÜ’den milli patates çeşidi atağı

Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi (TOGÜ) tarafından üretilen yerli patates çeşitlerine ilişkin sertifikalı tohumluklar Reşadiye’de üreticilere dağıtılarak bölgede randıman artışı ve hastalıklara karşı inançlı üretim hedeflendi.
Tokat Valiliği Vilayet Özel Yönetimi tarafından desteklenen "Tokat Patates Tarımının Geliştirilmesi Projesi" kapsamında, TOGÜ Ziraat Fakültesi tarafından üretilen ulusal çeşitlere ilişkin tohumluk patatesler çiftçilere dağıtıldı. Reşadiye Meslek Yüksekokulu Konferans Salonu’nda yapılan aktifliğe Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Rasim Koçyiğit, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Resul Gerçekcioğlu, daire müdürleri, üreticiler ve öğrenciler katıldı.
Projenin hedefi: yerli çeşit geliştirmek ve randımanı artırmak
Doç. Dr. Yasin Bedrettin Karan, proje hakkında bilgi vererek TOGÜ Ziraat Fakültesi tarafından yürütülen çalışmanın; randıman ve kalite açısından üstün özelliklere sahip klonlar elde etmeyi, meristem kültürleriyle virüsten ari küçük yumru üretimi yapmayı ve yeni ulusal patates çeşitlerini tescile hazır hâle getirmeyi amaçladığını söz etti. Ayrıyeten sertifikalı tohumluk kullanımının artırılmasıyla Tokat’ın düşük ünite alan randımanının yükseltilmesinin hedeflendiğini belirtti. Karan, Türkiye’de patates üretim haritasını değiştiren "Patates Kanseri" hastalığının Ordu’da görülmesi nedeniyle Reşadiye ve Başçiftlik ilçelerinin riskli bölgeler ortasında değerlendirildiğini hatırlattı. Bu nedenle, bu bölgelere sağlıklı ve sertifikalı tohumluk ulaştırılmasının büyük ehemmiyet taşıdığını lisana getirdi. Bu yıl üretilen temel kademe tohumlukların bilhassa Ordu’ya hudut olan Reşadiye’de dağıtılmasının, proje açısından stratejik bir adım olarak görüldüğü kaydedildi.

Yerli çeşitlerinin bölgedeki üretim kapasitesinin artırılması hedefleniyor
Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Resul Gerçekcioğlu konuşmasında, 2020 yılından bu yana sürdürülen proje kapsamında geliştirilen ve tescili gerçekleştirilen yerli patates çeşitleri Başçiftlik Beyazı ile Güngörbeye ilişkin temel kademe tohumlukların, bu yıl da bölge çiftçilerine fiyatsız olarak dağıtıldığını belirtti. Gerçekcioğlu, kelam konusu yerli çeşitlerin bölgedeki üretim kapasitesini artırmayı hedeflediğini vurgulayarak, Reşadiye ve etraf ilçelerden gelen üreticilerin tohumluklarını teslim alarak yeni üretim dönemi için hazırlıklara başlayacağını söz etti.

Bölge iktisadına olumlu yansıyacak
Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Rasim Koçyiğit yapmış olduğu konuşmada projenin kıymetine değindi. Projenin hem randıman artışına hem de hastalıklara güçlü çeşitlerin yaygınlaştırılmasına katkı sağladığını vurgulayarak, üniversite-üretici iş birliğinin güçlenmesinin bölge iktisadına de olumlu yansıyacağını lisana getirdi. Çalışmalarda emeği geçen akademisyenlere ve üreticilere teşekkür eden Koçyiğit, dönemde tüm çiftçilere bereketli, verimli ve problemsiz bir üretim devri temennisinde bulundu.
Yeni sera ile üretim kapasitesi artacak
DOKAP, Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Rektörlüğü ve Tokat Vilayet Özel Yönetimi Genel Sekreterliği takviyeleriyle yapılacak 1,2 dekarlık tam denetimli sera sayesinde, önümüzdeki yıllarda hem ulusal çeşitlerin hem de yasal çoğaltım müsaadesi olan yabancı çeşitlerin üretimi artırılacak. Böylelikle dışa bağımlılığın azalacağı ve döviz kaybının önüne geçileceği tabir edildi. Konuşmaların ardından ulusal çeşitlere ilişkin tohumluk patatesler çiftçilere dağıtıldı.

Bizi sosyal medyadan takip edin