Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
23 Kasım, 2024 20:30 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum: 0

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı: “Bebek katilleri, tarihin kara bir lekesi olarak kalacak”

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya tutuklama kararı çıkartılmasıyla ilgili konuşarak, “Bu gecikmiş bir karar ancak o katiller için tarihin kara bir lekesi olarak kaydının düştüğünü de ifade edelim. Türkiye bu süreçte her zaman olduğu gibi mazlumların ve mağdurların yanında oldu, net tutum sergiledi ve Filistin davasına adalet ve özgürlük davası olarak baktı, destekledi” dedi.
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, AK Parti Kastamonu İl Başkanlığı tarafından düzenlenen AK Parti Azdavay 8. İlçe Kongresine katıldı. Azdavay Belediyesi Düğün Salonu’nda gerçekleştirilen kongrede konuşan Bakan Yumaklı, 22 yıllık AK Parti iktidarlarında Türkiye’nin çok önemli yol kat ettiğini kaydetti.
Geçmiş yıllara bakıldığında değişimin kolaylıkla görülebileceğini söyleyen Bakan Yumaklı, “Bugünden sadece 10 sene geriye doğru baksak, memlekete hizmet etmek isteyenlerle onların önüne taş koyanların farkı çok bariz şekilde görülecek. Bunların en önemlisi vesayet idi. Vesayet aslına bakarsanız sizin düşünce, fikirlerinizi hiçbir şekilde umursamayıp sadece kendisinin istediğinin olmasını ortaya koyan bir anlayış. Bu memleketin bir evladı çıktı dedi ki, ’Hayır, bu memleketin asıl sahibi benim milletimdir” dedi.
Vatandaşının devletine değil, devletin vatandaşa gittiği bir devlet anlayışına kavuştuklarını belirten Bakan Yumaklı, “Hepiniz de şahitsiniz ki devlete giden, derdini devlete anlatmak isteyen bir anlayış kalmadı. Vatandaşına giden bir devlet anlayışı var. Devlet dediğim de sadece kurumlardan ibaret değil. Bunun içinde sizlere hizmet etmeye talip olan kim varsa onlardan bahsediyorum. İşte en büyük değişiklik bu oldu. Bu demokratik adımların 85 milyonu kucaklaması çok da uzun sürmedi. Bugün Türkiye’yi hem bölgesinde hem de dünyada güçlü bir konuma taşıyarak hepimizin umutlarını yeşertti” diye konuştu.
İstikrar ve güvenin her şeyden önemli olduğunu işaret eden Bakan Yumaklı, “Türkiye hedeflerini bu istikrar ve güven üzerinde tutarak geliştirdi. Şimdi artık Türkiye Yüzyılı’ndayız. Cumhuriyetimizin birinci yüzyılı bitti, ikinci yüzyılını hep beraber inşa etmek zorundayız. Bu noktada önceki dönemlerden çok daha fazla çalışmamızı gerektiren bir durum söz konusu. Bunu yapabilme kapasitesine rahip tek parti AK Parti’dir. Bir diğer önemli husus ise kardeşlik, birlik, beraberliğimiz. Bunu hiçbir zaman unutmamamız lazım. Bu, kendi bulunduğumuz ilde de ülkede de geçerlidir. Kardeşlik anlayışı olmazsa olmaz bir unsur. Bunları hazmedemeyenler olacaktır. Çünkü onların kendi ezberleri, fabrika ayarlarına dönmek için gayretleri var. Vatandaşı, kendilerine hizmet etmekte yükümlü görme anlayışlarından vazgeçmeme gibi huyları var. Elbette ki bizim milletimiz onların bu düşüncesini, hedefini görecek ve bunların engelleyecek ferasete sahiptir” ifadelerini kullandı.

"Türkiye her zaman olduğu gibi mazlumların ve mağdurların yanında oldu ve Filistin davasına adalet ve özgürlük davası olarak baktı"
İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarına tepki gösteren Bakan Yumaklı, “Büyük suçlar işleyen devlet başkanları var, biliyorsunuz. Bunlardan en önde geleni bugün için İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu. Bugün itibarıyla kendisine tutuklama kararı çıkartılan bir katiller şebekesinin başı. Sayın Cumhurbaşkanı’mızın o masum insanların hakkını bütün platformlarda arayacağı sözünden hareketle gerekli birimlerimizin başvuruları, takipleri ve savunmalarıyla bu noktaya gelmiş durumda. Elbette bu gecikmiş bir karar ancak o katiller için tarihin kara bir lekesi olarak kaydının düştüğünü de ifade edelim. Türkiye bu süreçte her zaman olduğu gibi mazlumların ve mağdurların yanında oldu, net tutum sergiledi ve Filistin davasına adalet ve özgürlük davası olarak baktı, destekledi. Tabii bunları hazmedemeyenler oldu, olacak. Muhalefet için bu nereden baksanız bir dezenformasyon ve çarpıtma mekanizmasına dönüşmüş durumda. Onlar için hala kendi ideolojik çıkarlarını, düşüncelerini, tercihlerini öne koymak söz konusu ama burada AK Parti olarak Sayın Cumhurbaşkanı’mızın liderliğinde ortaya konulan o bütüncül yaklaşım, tutarlı yaklaşım bizler için normalleşme istemeyenlere, doğruya ’doğru’ diyemeyenlere çok önemli bir mesajdır. Zaten AK Parti’yi diğerlerinden ayıran en önemli husus da bu” şeklinde konuştu.
Kastamonu’daki köy yangınları ile ilgili de konuşan Bakan Yumaklı, “Şu ana kadar çıkan yangınların yüzde 90’ı elektrik tesisatı kaynaklı yangınlar. Çünkü o dönemde yapılan evlerin elektrik tesisatlarında sadece televizyon belki de ufak tefek bir iki alet daha vardı. Şu anda evlerimizde çok farklı çeşitte mevcuttaki tesisatları kaldıramayacak cihazlar kullanıyoruz. Dolayısıyla elektrik tesisatı da bunları çekmediği için buna bağlı yangınlar çıkıyor. Biz, Orman Genel Müdürlüğü olarak ORKÖY kredileri kapsamında basitleştirerek örnek verecek olursam 100 liralık elektrik tesisatını kendisi yapmak isteyen ev sahibine kredi verdiğimizde bunun 20 lirasını hibe olarak vereceğiz. Geri kalan 80 lirası içinde herhangi bir şekilde faiz işletilmeden 4 yılda ve yılda bir defa ödeme şartıyla bunu geri ödemenize imkan sağlayacağız. Bunun vatandaşlarımızdan değerlendirmelerini özellikle istirham ediyorum. Çünkü herhangi bir yangında Allah göstermesin mal kayıplarının yanı sıra can kayıpları da yaşıyoruz. Bunlarda bizleri son derece üzmektedir. Bu konuya başta Kastamonu olmak üzere bu ve buna benzer yapılardaki evlerdeki sorunu bu şekilde çözmeyi planlıyoruz” ifadelerini kullandı.
Azdavay ilçesine yapılan yatırımlar hakkında bilgiler veren Bakan Yumaklı, “Azdavay ilçemize gelince; son 22 yılda ilçemize 493 milyon TL tarımsal yatırım ve destek yaptık. 1 derenin ıslah çalışmasını gerçekleştirdik. 1 milli park oluşturduk. İlçemizde 3 milyon adet orman ağaçlandırması yapıldı, 1 bal ormanı, 1 mesire yeri oluşturuldu. 645 orman köylüsü ailemize 60 milyon TL ORKÖY kredisi ve hibesi verildi. AK Parti olarak, illerimizin, ilçelerimizin imkan ve ihtiyaçları doğrultusunda gereken neyse yapıyoruz. Üreticilerimizin, çiftçilerimizin her zaman yanında olmaya devam ediyoruz. Bizler çiftçimizin refahı, milletimizin huzur ve geleceği için varız. Bütün samimiyetimizle ve kararlılığımızla milletimizin hizmetine amadeyiz” dedi.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Aylin Sarıoğlu tarafından
08 Kasım, 2025 12:49 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

8 KASIM’I UNUTMADIK!..

KARDEMİR, halkın destan yazdığı direnişiyle kapanmaktan kurtuldu, Türk sanayisinin lokomotifi oldu

Bugün, Karabük halkının, şehrin kalbi olan KARDEMİR'i kapanmaktan kurtarmak için destansı bir direniş sergilediği 8 Kasım'ın 31. yıl dönümü. 1994 yılının ekonomik kriz ortamında alınan radikal kararlar, Türkiye'nin köklü sanayi kuruluşlarından Karabük Demir Çelik Fabrikaları'nı da kapatılma tehlikesiyle burun buruna getirmişti.

Sürecin dönüm noktası, dönemin Başbakanı Tansu Çiller'in 5 Nisan 1994'teki "Ya kapatılacak ya kapatılacak" açıklaması oldu. Bu sözler, Karabük'te şok etkisi yarattı. 1989'daki 137 günlük grevle sarsıntılar yaşayan, aşırı istihdam ve yüksek maliyetlerle zarar eden fabrikanın kaderi, halkın topyekün mücadelesiyle değişti.

ŞEHİR HAYATI DURDU, HALK SOKAKLARA DÖKÜLDÜ

Çelik-İş Sendikası öncülüğünde 8 Kasım 1994'te başlatılan eylemler, kısa sürede tüm şehre yayıldı. Öğrencisi, esnafı, işçisiyle tek yürek olan Karabük halkı, "KARDEMİR bizim canımızdır" diyerek sokaklara indi. Eylemler o denli güçlüydü ki, şehirde hayat tamamen durma noktasına geldi, şehir giriş çıkışları trafikle kesildi, çocuklar okula gönderilmedi, dükkanlar kepenk indirdi.

FABRİKA 1 LİRA'YA HALKA DEVREDİLDİ

Tarihi direnişin ardından yaşanan gelişme, Karabük'ün kaderini değiştirdi. Kapanma kararından vazgeçilen KARDEMİR, sembolik bir rakam olan 1 Türk Lirası karşılığında Karabük halkına devredildi. Bu hamle, sadece bir fabrikanın değil, bir şehrin ve Türkiye sanayisinin önemli bir değerinin kurtarılması anlamına geliyordu. Direniş, bazı sendika liderleri ve gazetecilerin yargılanması gibi bedellere rağmen, amacına ulaşmış ve Türkiye çapında yankı uyandırmıştı.

KARDEMİR'DEN MİLLİ GÜCE DÖNÜŞEN YÜKSELİŞ

O gün kapatılma tehdidi altındaki KARDEMİR, bugün Türk sanayisinin vazgeçilmez bir değeri ve gurur kaynağı haline geldi. Demiryolu rayı,  ağır profil ve çelik  üretiminde Türkiye'nin tek milli markası konumundaki tesis, stratejik öneme sahip demiryolu tekeri üretimini de gerçekleştiriyor.

Savunma sanayii projelerinden yerli otomobil girişimlerine kadar birçok alanda kritik katkı sunan KARDEMİR, yatırımlarıyla kapasitesini sürekli artırıyor. Yıllık 3.5 milyon ton üretim kapasitesini aşma hedefiyle yoluna devam eden kuruluş, Türkiye'nin en büyük sanayi kuruluşları arasındaki yerini sağlamlaştırdı.

Karabük halkının "8 Kasım Ruhu" olarak hafızalara kazınan direnişi, sadece bir fabrikayı kurtarmakla kalmadı, aynı zamanda Türkiye'de toplumsal dayanışmanın ve yerli sanayiye sahip çıkma iradesinin unutulmaz bir örneğini oluşturdu. KARDEMİR, 31 yıl önce olduğu gibi bugün de bölge ve ülke ekonomisine can vermeye devam ediyor.

Bizi sosyal medyadan takip edin