Ihlas Haber Ajansı tarafından
03 Haziran, 2024 10:34 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

Sınav esnasında baş etmeye çalıştığınız stresle küçük bir nefes egzersizi ile kurtulabilirsiniz

2024 Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) sayılı günler kala, üniversite adaylarındaki sınav kaygısı da giderek artıyor. Özellikle her ne kadar başarılı olsalar da sınav esnasında yaşadıkları stres ve kaygı karşısında neler yapılması gerektiği konusunda öğrencilerle tüyolar paylaşan Klinik Psikolog Dr. Esra Gül Koçyiğit ayrıca son 1 hafta kala genel tavsiyelerde bulundu. Koçyiğit, sınav esnasında kolayca yapılabilecek olan egzersizi şöyle anlattı: “Sınav anında çok heyecanlanırlarsa rahat pozisyonda oturup ellerini dizlerine koyarak ağızlarını kapatsınlar. 4’e kadar sayarak burundan nefes alıp 8’e kadar sayarak nefesi tutsunlar. Ardından tekrar 8’e kadar sayıp yavaşça nefes versinler”.

2024 Yükseköğretim Kurumları Sınavı (2024-YKS); 8 Haziran’da 1.Oturum Temel Yeterlilik Testi (TYT), 9 Haziran’da 2. Oturum Alan Yeterlilik Testleri (AYT), 3. Oturum Yabancı Dil Testi (YDT) ile gerçekleşecek. Sınava sayılı günler kala öğrencilerdeki stres, kaygı ve heyecan da giderek artmakta. Başarıyı artırmak için de sınav kaygısıyla başa çıkabilmek oldukça önemli. Sınava son bir hafta kala hem üniversite adayları hem de ailelere önerilerde bulunan Altınbaş Üniversitesi Psikoloji bölümünde Dr. Öğr. Üyesi Dr. Esra Gül Koçyiğit, “Sınav kaygısı, öğrencilerin edindikleri bilgileri kullanmasının önünde engel oluşturan olumsuz bir duygudur. Bu yüzden başarıyı düşürebilmektedir” dedi. “Her gün 10 dakika kas gevşeme egzersizi yapsınlar” Sınav kaygısı belirtileri arasında; terleme, titreme, karın ve baş ağrısı, konsantrasyon bozulması, daha önce öğrendiklerini hatırlayamama olduğunun altını çizen Dr. Koçyiğit, “Bunun için yapılacak en temel şey ise egzersizlerdir. Nefes, kas gevşeme egzersizleri yapılabilir. Sınava çok az süre kala öğrenciler; her gün 10 dakika kas gevşeme egzersizi yaparak hem fiziksel hem zihinsel rahatlamayı sağlayabilirler. Nefes egzersizi de yapsınlar. Bunu çok pratik uygulanabilecek; zihin, beden, duygu, ruh bütünlüğünü oluşturan ve önemli fayda sağlayan bir çalışma olarak düşünebiliriz” açıklaması yaptı. “İlk defa yapıyorlarsa sınav anında 3 kereden fazla yapmasınlar” Sınav esnasında kontrolden çıkabilecek ya da öğrencinin kendisini daha kötü hissedebileceği duygu durumlarında sakin kalarak kendilerini rahatlatmaları için nefes egzersizi yapabileceklerini söyleyen Koçyiğit, ““Sınav anında çok heyecanlanırsa nefes egzersizi yapsınlar. Rahat pozisyonda oturup ellerini dizlerine koyarak ağızlarını kapatsınlar. 4’e kadar sayarak burundan nefes alıp 8’e kadar sayarak nefesini tutsunlar. Ardından 8’e kadar sayıp yavaşça nefes versinler. Bunu ilk defa yapıyorlarsa 3 kereden fazla yapmamalarını tavsiye ederim. Çünkü çok fazla nefes egzersizi yapmak baş dönmesine neden olabilir. Bu yüzden sınav başlamadan bunu 3 kez yapmaları faydalı.” “Fiziksel yaralanmaya neden olabilecek etkinliklerden uzak dursunlar” Fiziksel aktivitelerin önemine değinen Dr. Koçyiğit, “Bedeni çok fazla yormayıp zorlamadan günlük kısa yürüyüşler yapılabilir. Yüzme olabilir. Ama fiziksel yaralanmaya neden olabilecek etkinliklerden uzak dursunlar. Yaptıkları minik egzersizler, uyku kalitelerini artıracaktır. Böylece endorfin hormonu salgılanmasıyla öğrenci daha iyi bir duygu durumuna bürünecek” dedi. “Olumsuz düşüncelerin yerini olumlu cümlelerle doldursunlar” Dr. Koçyiğit ayrıca olumsuz düşüncelerin yoğunlaştığı bu zaman dilimi için de “Bu dönemde genellikle olumsuz düşünceler zihne geliyor. ‘Yapamayacağım, başaramayacağım, sınav çok zor olacak, herkes benden daha iyi yapacak’ gibi ‘Yapamam’ yerine ‘elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışacağım’, ‘hiç heyecanlanmamalıyım’ demek yerine ‘biraz heyecanlanabilirim’ desinler. Yani alternatif cümle oluşturup o olumsuz düşüncelere odaklanmazlarsa sınav kaygısıyla baş edebilirler” önerisinde bulundu. “Son bir hafta sınav saatine göre uyanın” Kaygıya sebep olan şeylerden bir tanesi de aslında uyku kalitesinin yeterli olmaması olduğuna işaret eden Dr. Koçyiğit, “Öğrencilerin özellikle son bir hafta uykularına çok dikkat etmeleri gerekiyor. Böylece sınav kaygısıyla daha iyi baş edebilirler. Aynı saatte kalkıp aynı saatte uyumak, düzenli bir uyku ritmini yakalamak önemli. Özellikle şunu çok tavsiye ediyorum; son bir hafta sınav günü kaçta kalkacaklarsa ona göre uyansınlar. Yiyeceklere de dikkat etsinler. Şeker ve karbonhidrattan biraz uzak dursunlar. Olumsuz sonuca neden olmaması için daha önce hiç denemedikleri yiyecekleri sınav günü yemesinler” şeklinde konuştu. “Aileler çocuklarını kıyaslamasın” Sınavın sadece öğrencileri değil, aileleri de etkilediğini belirten Dr. Koçyiğit son olarak ailelere şu önerilerde bulundu: “Kaygıyı ailelerin de kontrol etmesi gerekir. Kontrolde zorlanıyorlarsa mutlaka uzman desteği alınmalıdır. Ebeveynlerin sözlerine dikkat etmesi gerekir. Çok sakinmiş gibi ifadelerde bulunabilir, ancak beden diliyle çocuklarına kaygılarını yansıtabilirler. Bu konuda dikkatli olmalılar. Çocuklarına şartsız kabulü sunabilirler. Yani başarılı olsa da olmasa onu her zaman sevdiklerini, değerinden hiçbir şey kaybetmeyeceğini çocuklarıyla paylaşmalılar. Diğer çocuklarla kıyaslama yapmamak da oldukça önemli.” (İHA)
blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
08 Nisan, 2025 00:45 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Geleceğin bilim insanlarının projeleri, Samsun’da yarışıyor

Samsun’da düzenlenen "19. TÜBİTAK Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Yarışı Samsun Bölge Sergisi"nde, 20 bin 726 öğrenci ve danışman öğretmenin katkılarıyla hazırlanan projelerden dereceye girenler görücüye çıktı.
"Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Müsabakası Samsun Bölge Sergisi", Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Yaşar Doğu Spor Bilimleri Fakültesi Prof. Dr. Mehmet Yalçın Taşmektepligil Spor Salonu’nda açıldı. 20 bin 726 öğrenci ve danışman öğretmenin katkılarıyla hazırlanan projelerden biyoloji, coğrafya, bedeller eğitimi, fizik, kimya, matematik, tarih, teknolojik tasarım, Türkçe ve yazılım alanlarındaki çalışmalardan dereceye giren çalışmalar stantlarla sergilendi.

Prof. Dr. Kurnaz: "Bu yarışmanın kaybedeni yoktur"
Amaçlarının gençleri bilime yönlendirmek olduğuna dikkat çeken OMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Çetin Kurnaz, "Başvuruların 11 bin 145’i devlet, 2 bin 773’ü ise özel okullardan yapılmıştır. Projelerde vazife alan öğrenci sayısı ise tam 20 bin 726’dır. 11 bin 406 kız ve 9 bin 320 erkek öğrencimiz, ferdî ya da grup halinde hazırladıkları projelerle bu serüvene katkı sunmuştur. Bugün burada, titiz bir ön kıymetlendirme sürecinden muvaffakiyetle geçerek 10 farklı alandan seçilmiş 100 projenin sahibi öğrenci ve onları büyük bir özveriyle yönlendiren danışman öğretmenlerimizle birlikteyiz. Bugün burada sergilenen projeler, sadece bir yarış eseri değil; merakın, emeğin ve bilime duyulan ilginin somut birer yansımasıdır. Şunu gönül rahatlığıyla söz edebilirim ki bu müsabakanın kaybedeni yoktur. Sizler bugün burada olmakla esasen kazandınız. Sizler, düşünerek, araştırarak ve üreterek çoktan değerli bir muvaffakiyete imza attınız. Her bir projeniz, geleceğe tutulan bir ışıktır. İnanıyorum ki bu başlangıç, ilerleyen yıllarda daha büyük başarılara ve çok daha etkileyici çalışmalara yer hazırlayacaktır. Hepinizi gönülden kutluyor, muvaffakiyetlerinizin daim olmasını diliyor; hepinizi hürmet ve sevgiyle selamlıyorum" dedi.

Prof. Dr. Topçu: "Projenin amacı, 21. yüzyıl maharetlerine sahip bireylerin yetişmesini sağlamak"
OMÜ Mühendislik Fakültesi Dekanı ve TÜBİTAK Proje Yarışları Samsun Bölge Koordinatörü Prof. Dr. Yıldıray Topcu ise "Yarışmanın 19. yılında, bölgemizde 10 farklı alanda; biyoloji 352, coğrafya 132, kıymetler eğitimi 372, fizik 138, kimya 99, matematik 291, tarih 121, teknolojik tasarım 409, Türkçe 210, yazılım 126 olmak üzere toplam 2 bin 250; Türkiye genelinde ise 13 bin 918 proje başvurusu yapılmıştır. Bu projeler 9 bin 320 erkek ve 11.406 kız öğrenci olmak üzere toplam 20 bin 726 öğrencimizin ve danışman öğretmenlerinin emeğiyle hazırlanmıştır. Samsun bölgesi, proje müracaat sayıları açısından 12 bölge ortasında 2. sırada yer almıştır. Bölgemizi oluşturan vilayetlerden Ordu bin 34 proje müracaatıyla Türkiye genelinde 3., Samsun ise 737 proje müracaatıyla Türkiye genelinde 5. vilayet olmuştur. Projelerin ön inceleme ve ön kıymetlendirme kademelerinde 29 farklı üniversiteden, 118 öğretim üyesi misyon almıştır. Her bir proje kendi alanındaki üç heyet üyesi tarafından değerlendirilmiştir. TÜBİTAK’ın düzenlemiş olduğu bu proje yarışlarının temel gayesi, gençlerimizi düşünmeye, müşahede yapmaya, merak etmeye, merak ettiklerini araştırmaya teşvik ederek gelecekte karşılaşacakları sorunlara tahliller üretebilen, 21. yüzyıl hünerlerine sahip bireylerin yetişmesini sağlamaktır. Yarış sonunda verilen mükafatlar, bu sürecin emeli değil, gençlerimizi bilimsel çalışma yapmaya motive eden bir araçtır. En kıymetli ödül, öğrenci ve danışman öğretmenlerimizin proje sürecindeki kazanımlarıdır" diye konuştu.
Proje kapsamında çalışmaları sergilenen öğrenciler, ziyaretçilere projeleri hakkında bilgi verirken, müsabakanın kendileri ve iştirakçiler açısından hem eğitici hem de eğlenceli bir aktiviteye dönüştüğüne dikkat çektiler.
29 farklı üniversiteden, 118 öğretim üyesinin vazife alarak sergilenmeye uygun gördüğü projeleri belirlediği stant, 10 Nisan’a kadar ziyaret edilebilecek. Stant açılışına Vilayet Ulusal Eğitim Müdürü Dr. Murat Ağar da katıldı.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.