blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
22 Eylül, 2025 20:37 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

Sel ve heyelanlar nedeniyle 3 gündür kapalı olan Çamlıhemşin-Ayder karayolu ulaşıma açıldı

Rize’de 20 Eylül günü gece şiddetli yağışlar sonrasında oluşan heyelan ve seller sonrasında ulaşıma kapanan Çamlıhemşin-Ayder karayolu 3. gününde ulaşıma açıldı.
Rize’nin Ardeşen ve Çamlıhemşin ilçelerinde hafta sonu tesirli olan şiddetli yağmur ile birlikte meydana gelen sel ve heyelanlar hayatı olumsuz etkiledi. Rize’nin Çamlıhemşin ilçesine bağlı dünyaca ünlü turizm merkezi Ayder Yaylası’na giden yol da heyelan nedeniyle koparak dere sularına karıştı. Yaylaya olan ulaşımın kapanmasıyla otellerde konaklayan 800 turist ile birlikte çalışanlar ve yerli vatandaşlar yaylada mahsur kaldı. Bunun üzerine harekete geçen takımlar, yıkılan yolun yine yapılabilmesi için bölgeye deniz dolgusunda kullanılan x blok ve antifer bloklar getirerek yol açma çalışması başlattı. Üretimi devam eden Rize Şehir Hastanesi inşaatından taşınan bloklar dereye yerleştirilerek dolgu gereci olarak kullanıldı. Yağışın dün öğlenden sonra durması ve Fırtına Deresi’nin su düzeyinin de düşmesi ile birlikte yapılan çalışmalar sonrasında derenin bir kısmı doldurularak yol bugün öğlenden sonra ulaşıma açıldı.

"Allah devletimize milletimize zeval vermesin"
Ayder Yaylası’ndaki vatandaşların bir kısmı sabah saatlerinde askeri helikopterle tahliye edilirken, büyük kısmı de araçları ile yolu kullanarak kıyı kısmına ulaştı. Muğla ve İstanbul’dan bölgeyi gezmeye gelen ve yaylada sel ve heyelanlar nedeniyle ailesi ile birlikte mahsur kalan Hıdır Yıldız (60) 3 gündür yollarının kapalı olduğunu belirterek "Ben Tunceliliyim, bizim oralarda da dereler var lakin böylesini görmedik. Çok büyük bir afet olmuş. Sel üst bölümlerde yol falan bırakmamış, her yeri yerle bir etmiş. Takımların bu kadar ağır çalışması olmasa biz tahminen de 4-5 gün daha buradaydık. Yolu kısa müddette yapıp trafiğe açan yetkililere teşekkür ederiz" dediler.
Osman Çolak ise son yılların en büyük afetini yaşadıklarını, sıkıntı bir coğrafyada yaşadıklarını tabir ederek "Devletimiz kendisini her alanda hissettirdi, vatandaşının yanında olduğunu gösterdi. Bu koşullarda bu çalışma çok değerli. Allah devletimize milletimize zeval vermesin" sözlerini kullandı.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
İlyas Erbay tarafından
14 Ekim, 2025 11:26 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

YILLARDIR AYNI NAKARAT, YETER ARTIK, GEREĞİNİ YAPIN, ELİNİZİ TUTAN MI VAR?

Hazine ve Maliye Bakanımız;

"Önümüzdeki dönemde de vergi adaletini güçlendirmek ve az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmasını sağlamak için çalışmalara devam edilecektir”
demiş.
Bu hep söylenir, fakat bir türlü uygulan(a)maz 23 yıldır ülkeyi yöneten bir iktidar var. Şimdide bu iktidarın Maliye Bakanı aynı nakaratı tekrarlıyor?
Kabak tadı verdi artık!

Gelirde ve paylaşımda adaleti sağlayamadığımız sürece toplumsal barışın sağlanması mümkün değil.
Gelir dağılımı eşitsizliğinde Avrupa’da ilk sıradayız. Dünyadaki 130 ülke içinde ise 28. sırada yer alıyoruz. Kimin eseri bu tablo?

Zenginle fakirin aynı vergiyi verdiği bir ülkede toplumsal barıştan ve adaletten söz edilebilir mi?
Ülkemizde, gelire göre vergilendirme yerine toplumun tümünün vergilendirilmesi gibi kolay bir yol tercih edilmiş. Vergi sisteminin ağırlık merkezini oluşturan dolaylı vergiler eliyle, başta sabit gelirliler olmak üzere geliri olsun ya da olmasın toplumun tümü vergilendiriliyor. En temel ihtiyaçlar için bile gelir durumuna bakılmaksızın vergilendirme yapılması insani ve adil olmadığı gibi, gelir durumuna bakılmaksızın vergilendirme uygulaması zenginle fakirin aynı vergiyi vermesine neden oluyor.

Varlıklı bir iş adamıyla, geliri olmayan bir vatandaş markette, pazarda aynı KDV’yi ödüyor. Bu mudur adalet?
Dolaylı vergiler nedeniyle vergi yükü dar ve sabit gelirlinin sırtında.

Meslek gruplarının geçen yıl beyan ettikleri şu aylık brüt, ortalama gelirlere bakın. Yazık hepsi de sürünüyor!

  • Aktör, aktris 157 bin 265 TL
  • Müzisyen, ses sanatçısı ve sunucular 136 bin 900 TL
  • Eczacılar 66 bin 236 TL
  • Doktorlar 61 bin 31 TL
  • Kuyumcular 42 bin 360 TL
  • Avukatlar 33 bin 641 TL
  • Taksiciler 12 bin 961 TL
  • Bakkal ve marketler 10 bin 149 TL
  • Emlakçılar 5 bin 226 TL
  • Berberler 3 bin 633 TL

Sordunuz mu bunlara, açlık sınırının 30 bin liralara dayandığı bir ülkede bu gelirlerle nasıl yaşıyorsunuz diye?
Çoğunun günlük kazançları bile bu rakamların çok üzerindedir.
Özel muayenehanesi olan bir profesörün hasta başına aldığı rakamdan haberiniz var mı?
Günde kaç hasta muayene ediyor, biliyor musunuz?

Şu, ikide bir milyarlarca vergi borcunu affettiğiniz müteahhitler konusuna da girip
Okuyucularımın sinirini zıplatmak istemiyorum.

Hadi dediğinizi yapın. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alında alkışlayalım sizi !

İlyas Erbay

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.