Karabük Postası tarafından
30 Nisan, 2023 15:22 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 6dk
Yorum Sayısı: 0

Seçimlere 14 Gün Kaldı

Türkiye, 14 Mayıs 2023 Pazar günü birlikte yapılacak Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri için sandığa gitmeye hazırlanıyor. Bu seçimde, 5 yıl boyunca görev yapacak cumhurbaşkanı ile yeni parlamento üyeleri belirlenecek. Seçimde, pusuladaki sıralamaya göre, Recep Tayyip Erdoğan, Muharrem İnce, Kemal Kılıçdaroğlu ve Sinan Oğan, cumhurbaşkanı adayı olarak yarışacak. Milletvekili Genel Seçimi’ne ise 24 siyasi parti ile Türkiye genelinde 151 bağımsız milletvekili adayı girecek. Bazı siyasi partiler, “Cumhur”, “Millet”, “Ata”, “Emek ve Özgürlük” ve “Sosyalist Güç Birliği” ittifakları adı altında 5 ayrı ittifakla seçime girme kararı aldı. Bu kapsamda, AK Parti, MHP, BBP ve Yeniden Refah Partisi, “Cumhur İttifakı” adıyla seçime katılıyor. “Millet İttifakı”nı, CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA Partisi) ile Demokrat Parti oluşturdu. Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) ile Türkiye İşçi Partisi (TİP), “Emek ve Özgürlük İttifakı” adı altına seçime giriyor. Anayasa Mahkemesinde açılan kapatılması istemli davada süreç devam eden HDP'de Yeşil Sol Parti listelerinden seçime katılıyor. Zafer Partisi ve Adalet Partisi, “Ata” ittifakı adı altında, Türkiye Komünist Partisi, Türkiye Komünist Hareketi ve Sol Parti ise “Sosyalist Güç Birliği İttifakı” adı altında seçime giriyor. TÜRKİYE GENELİ, 87 SEÇİM ÇEVRESİ Seçime giren partilerden AK Parti, BBP, Hak ve Özgürlükler Partisi, Halkın Kurtuluş Partisi, Memleket Partisi, Millet Partisi, MHP, Sol Parti, Türkiye Komünist Hareketi, Türkiye Komünist Partisi, Vatan Partisi, Yeniden Refah Partisi, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi 87 seçim çevresinin tümünde seçime katılıyor. CHP 80, İYİ Parti 78, Zafer Partisi 75, Yenilik Partisi 74, Genç Parti 72, Adalet Partisi 67, Anavatan Partisi 63, Güç Birliği Partisi 59, Türkiye İşçi Partisi 55, Milli Yol Partisi 49, Adalet Birlik Partisi ise 47 seçim çevresinde seçime giriyor. Partiler, seçime katılmadıkları çevrelerde sandık kurulu üyesi veremeyecek Oyların sayım dökümünü yapacak sandık kurullarının oluşumuyla ilgili yeni bir karar alındı. Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkındaki Kanun’un ilgili maddesi gereği, son seçimlerde kendi listesinden yasama meclislerinden birine seçilmiş en az bir üyeye sahip olan veya YSK tarafından tespit ve ilan edilen siyasi partilerden, o il ve ilçede teşkilatı bulunanlar, il ve ilçe seçim kurullarında birer temsilci bulundurma hakkına sahip. Kanuna göre, o seçim çevresinde seçime katılmayan partilerin bu kurullarda temsilci bulundurma hakları sona eriyor. YSK, konuyla ilgili yapılan başvurularda, bu madde kapsamında karar verdi. Buna göre, bazı seçim çevrelerinde seçime katılmayan partiler, bu kurullarda temsilci bulunduramayacak. YSK’nın son kararıyla, bu düzenleme yurt dışı sandık kurulları için de geçerli olacak. “Millet İttifakı”nın adı, fermuar modeli uygulanan illerde pusulada yok Millet İttifakı’nı oluşturan CHP ve İYİ Parti, “fermuar modeli” denilen uygulama kapsamında 16 ilde ortak aday çıkardı. Bu illerden Adıyaman, Hakkari, Çorum, Rize, Erzincan, Van, Batman, Bartın ve Düzce olmak üzere 9 ilde CHP listelerinden, Gümüşhane, Bitlis, Aksaray, Yozgat, Bayburt, Muş ve Çankırı olmak üzere 7 ilde ise İYİ Parti listelerinden seçime girilecek. CHP ve İYİ Parti yetkililerinin, ittifaka dahil partilerden tekinin seçime girdiği bu yerler için hazırlanacak oy pusulalarında, “parti logosu üstünde ittifak isminin yer alması” talebiyle YSK’ye yaptığı başvuru reddedildi. Buna göre, bu 16 ilde tek başına seçime giren CHP ve İYİ Parti, pusulada ittifak yazısı altında değil, kendi logo ve listeleriyle yer alacak. Aynı karar, ittifaka dahil siyasi partilerden sadece birinin seçime girdiği bölgelerde diğer ittifaklar için de geçerli olacak. 191 BİN 884 SANDIK KURULACAK Türkiye genelinde 973 ilçe, 1094 ilçe seçim kurulunda 191 bin 884 sandık kurulacak. Yurt içi ve yurt dışında toplam 64 milyon 113 bin 941 seçmen oy kullanacak. Yurt içinde 4 milyon 904 bin 672 seçmen ilk kez oy verecek. Cezaevinde tutuklu ve taksirli suçlardan hükümlü seçmen sayısı 53 bin 172. Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen illerden taşınan seçmenler, adresi kayıtlarını aldırdı. Seçmenler, adres kaydını nereye aldırırsa orada oy kullanacak, oylar o seçim çevresi için sayılacak. Deprem bölgesinden yaklaşık 133 bin seçmen diğer illere kayıtlarını aldırdı. Deprem bölgesindeki faaliyetlerin hangi aşamada olduğunun takibi için YSK personeli ve üyelere bölgede incelemelerini sürdürüyor. Bölgede inceleme yapan Kurul üyeleri, sandık kurulacak alanlarda problem bulunup bulunmadığı ve varsa problemlerin çözümü için gerekli çalışmaları yapıyor. YURT DIŞINDA SEÇİM 75 ülke ve 156 yerdeki yurt dışı temsilciliğinde sandık kurulları oluşturuldu. Gümrük kapılarında ve yurt dışı temsilciliklerinde 27 Nisan 2023 Perşembe günü oy verme işlemi başladı. Gümrük kapılarında oy verme 14 Mayıs 2023 Pazar günü saat 17.00’de bitecek. Yurt dışı temsilciliklerde ise oy verme işlemi, 9 Mayıs’ta sona erecek. Yurt dışı seçmen kütüğüne kayıtlı seçmenler, tatil günleri dahil 24 saat süreyle oy kullanılabilecek. Gümrüklerde ise 4 bin 671 gümrük sandık kurulu kuruldu. Yurt dışında, 3 milyon 416 bin 98 seçmen oy kullanacak. Yurt dışında ilk kez oy kullanacak seçmen sayısı ise 277 bin 646. OY VERME SAATLERİ 08.00-17.00 Tüm yurtta, oy verme saatleri 08.00-17.00 olarak uygulanacak. Oy vermenin bitiş saati geldiği halde sandık başında oylarını vermek üzere bekleyen seçmenler varsa, sandık kurulu başkanı seçmenleri saydıktan ve kimliklerini aldıktan sonra sıra ile oylarını kullanmalarına izin verecek. YSK’nın belirlediği bitiş saatinden sonra gelen seçmen oy kullanamayacak. Sandık başına gelen seçmen, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarasını taşıyan nüfus cüzdanı, resmi dairelerce verilen soğuk damgalı kimlik kartı, pasaport, evlenme cüzdanı, askerlik belgesi, sürücü belgesi, hakim ve savcılar ile yüksek yargı organı mensuplarına verilen mesleki kimlik kartı, avukat, noter ve askeri kimlik kartı gibi kimliğini tereddütsüz ortaya koyan resimli, resmi nitelikteki belgelerden birini başkana verecek ve seçmen sıra numarasını söyleyecek. Bu belgelerden birini vermeyen seçmen oy kullanamayacak. Oylar hangi hallerde geçersiz sayılacak? Seçmenler, cumhurbaşkanına ve milletvekillerine yönelik tercihte bulundukları iki ayrı oy pusulasını aynı zarfa koyarak sandığa atacak. Önce cumhurbaşkanı seçimine ait oy pusulalarının sayım ve dökümü yapılacak. Zarftan çıkan oy pusulalarında bir seçim türüne ait olanın geçersiz olması, diğerinin geçersiz sayılmasını gerektirmeyecek. “Evet” ya da “Tercih” mührü basılmayan, birden fazla ittifaka, aynı ittifakta yer almayan parti veya adaya mühür basılması halinde oylar geçersiz olacak. Oy pusulasının bütünlüğünün bozulacak şekilde yırtılması veya koparılması, pusula üzerine mühür dışında veya mühür yerine herhangi bir özel işaretin, isim, imza kaşesi veya parmak izinin basılması da kullanılan oyu geçersiz kılacak. Ayrıca, oy pusulasının belirgin bir şekilde karalanması, çizilmesi veya işaretlenmesi, zarftan işaret amacı taşıyan herhangi bir madde çıkması hallerinde de oylar geçersiz sayılacak. SEYYAR SANDIKLARDA EN FAZLA 25 KİŞİ OY VEREBİLECEK Hastalığı veya engeli sebebiyle yatağa bağımlı seçmenler için ilk kez 24 Haziran 2018’deki Cumhurbaşkanı Seçimi ve 27. Dönem Milletvekili Genel Seçimi’nde uygulanan “seyyar sandık” uygulaması, 14 Mayıs’taki seçimlerde üçüncü kez uygulamada olacak. Seyyar sandık uygulaması sadece il ve ilçe merkezlerinde yapılabilecek, bir seyyar sandıkta azami 25 seçmen oy verebilecek. 421 ilçede kurulacak seyyar sandıklarda 6 bin 215 seçmenin oy kullanacak. Bu seçimde ayrıca ilk kez, kendileri için hazırlanan şablonla oy kullanacak görme engelliler için her sandığa şablon gönderilecek. SEÇİM TAKVİMİ SÜRECİ YSK’nin seçim takvimine göre, seçmen bilgi kağıtlarının dökümüne ve dağıtımına başlandı. Siyasi partilerden sandık kurulunda görev alacak olan üye listelerinin ilçe seçim kurulu başkanlığına verilmesi için süreç de başladı. YSK tarafından milletvekili kesin aday listeleri de 19 Nisan’a açıklandı. Seçim takviminin bundan sonraki süreci şöyle işleyecek: 27 Nisan: Gümrük kapıları ile yurt dışında oy verme işlemi başlayacak. 4 Mayıs: Propaganda serbestliği ve bir kısım seçim yasakları başlayacak. 7 Mayıs: Radyo ve televizyon propaganda konuşmaları başlayacak. Seçmen bilgi kağıtlarının seçmenlere dağıtımı tamamlanacak. 9 Mayıs: Yurt dışında oy verme işlemi sona erecek. 13 Mayıs: Seçim propaganda süreci saat 18.00 itibarıyla sona erecek. 14 Mayıs: Oy verme günü. Seçim yasakları saat 24.00’te sona erecek. Cumhurbaşkanı seçimi geçici sonuçları saat 23.59’a kadar ilan edilecek. Cumhurbaşkanı seçimi ikinci oylamaya kalırsa İlk oylamada geçerli oyların salt çoğunluğu sağlanmadığı takdirde 28 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanı Seçimi’nin ikinci oylamasına ilişkin seçim takvimi ise şöyle işleyecek: 15 Mayıs: İkinci oylamaya katılmaya hak kazanan adaylardan birinin herhangi bir nedenle seçime katılmaması halinde aday ikamesi için belirlenen süre saat 17.00’de sona erecek. Geçici sonuçların ilanının gecikmesi halinde aday ikamesine ilişkin seçim takvimi buna göre teselsül ettirilecek. Propaganda dönemi başlayacak. Sandık kurullarının kararları ve tutanaklarına karşı ilçe seçim kurullarına yapılacak itiraz süresi saat 17.00’de sona erecek ve ilçe seçim kurullarınca en geç saat 23.59’a kadar karara bağlanacak. 16 Mayıs: İlçe seçim kurulu kararları ile birleştirme tutanaklarına karşı il seçim kuruluna yapılacak itiraz süresi saat 17.00’de son bulacak ve yapılan itirazlar il seçim kurullarınca en geç saat 23.59’a kadar karara bağlanacak. 17 Mayıs: İl seçim kurulu kararlarına ve il birleştirme tutanaklarına karşı YSK’ye yapılacak itiraz süresi 17.00’de sona erecek. İlçe seçim kurullarınca, sandık kurulu ve diğer görevlilerin değişikliklerinin SEÇSİS’e işlenmesine başlanacak. Yurt dışı ilçe seçim kurulunca, varsa saklama ve ulaştırma kurulu, sandık kurulu ve diğer görevlilerin değişiklikleri yapılacak. 18 Mayıs: İl seçim kurulu kararlarına ve il birleştirme tutanaklarına karşı yapılan itirazlar YSK tarafından karara bağlanacak. 19 Mayıs: YSK tarafından kesin seçim sonuçları Resmi Gazete ile radyo ve televizyonda ilan edilmek üzere ilgili mercilere gönderilecek. 20 Mayıs: Gümrük kapılarında ve yurt dışında oy verme işlemi başlayacak. 24 Mayıs: Yurt dışında oy verme işlemi sona erecek. Radyo ve televizyon propaganda konuşmaları başlayacak. 27 Mayıs: Seçim propaganda dönemi saat 18.00’de sona erecek. 28 Mayıs: Oy verme günü. 29 Mayıs: Cumhurbaşkanı seçimi geçici sonuçları ilan edilecek. Sandık kurullarının kararları ve tutanaklarına karşı ilçe seçim kurullarına yapılacak itiraz süresi 17.00’de sona erecek ve yapılan itirazlar ilçe seçim kurullarınca en geç 23.59’a kadar karara bağlanacak. 30 Mayıs: İlçe seçim kurulu kararları ile birleştirme tutanaklarına karşı, il seçim kurullarına yapılacak itiraz süreci saat 17.00’de sona erecek ve en geç saat 23.59’a kadar karara bağlanacak. 31 Mayıs: İl seçim kurulu kararlarına ve il birleştirme tutanaklarına karşı, YSK’ye yapılacak itiraz süresi sona erecek. 1 Haziran: İl seçim kurulu kararlarına ve il birleştirme tutanaklarına karşı yapılan itirazlar YSK tarafından karara bağlanacak. YSK tarafından kesin seçim sonuçları Resmi Gazete ile radyo ve televizyonda ilan edilmek üzere ilgili mercilere gönderilecek. (Nurettin Acar)
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
İlyas Erbay tarafından
03 Haziran, 2025 14:57 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

AT KİMDİR, İT KİMDİR, İZ BELLİ DEĞİL, MASKELER TAKILMIŞ YÜZ BELLİ DEĞIL..!

Hiç bir dönemde at izi it izine bu kadar karışmamıştı!

Bak, ülkücü, milliyetçi kimliği taşıdığını iddia eden değerli kardeşim. Sende bak, kendini Atatürk milliyetçisi, Kemalist, Cumhuriyetçi, Sosyal Demokrat… olarak tanımlayan sevgili kardeşim; siz menfaatlerinizin peşinde koşarken, yada gaflet uykunuzda iken birileri harıl harıl çalışıyor. Kimliğin yok ediliyor! Milli değerlerin, ahlakın örseleniyor. Demografik yapın bile değiştirildi. Eğitim sistemin, tarımın, üretimin ne halde görmüyor musun? Dünyanın en bereketli topraklarında açlık ve yoksulluk çekiyorsun! Gelir dağılımı eşitsizliğinde Avrupa'da birinci, dünyada ilk sıralardasın. Paran pula döndü. En büyük bank notunla bir çorba bile içemiyorsun. Dilinden başladılar farkında bile değilsin! Şimdi sırada ne var? Biliyor musun? Hiç zannetmiyorum. Çünkü derin uykudasın! Yada kişisel menfaatlerin ülke menfaatlerinin önüne geçmiş.

Bu aziz millet bunları da gördü. Kimleri mi?
Siyasetin Bukalamunlarını, Siyasetin Yüzkaralarını, Omurgasız Siyasetçileri, Kapıya Bağlananları, Kraldan çok Kralcıları..
Yazıklar olsun! Çocuklarınızın, torunlarınızın yüzüne nasıl bakıyorsunuz?

Bir milleti meydana getiren en önemli değerler şöyle sıralanıyor; Dil birliği, Kültür birliği,Tarih birliği, Vatan birliği, Ahlak birliği, Örf ve adet birliği, Din birliği. Görüldüğü gibi ilk sırada dil birliği yer alıyor. İngiltere'de ilkokul 1. sınıftan, üniversite son sınıfa kadar okuyan çocukların ders kitapları 72 bin kelime ile yazılıyor. Bu rakam Japonya'da 42 bin, İtalya'da 30 küsür bin kelime. Bu rakam; Atatürk'ün ifadesiyle, "Çağdaş medeniyet seviyesine yükselmek" zorunda olan Türkiye'de 7 bin ile 10 bin kelime arasında değişiyor. 10 bin olduğunu kabul edelim. Bizim çocuklarımız bu 10 bin kelimenin yüzde 10'uyla düşünüp konuşuyorlar. Bu bir sokak Türkçesi. Yani; gittim, geldim, baktım, gördüm, acıktım, güldüm, ağladım, kızdım kelimeleriyle konuşuyorlar. Üniversite son sınıfa gelen bir öğrenci de bu kelimelerle konuşuyor. Ne acıdır ki, üniversite son sınıfa gelen çocuklarımız bizden önceki neslin edebiyatını okuyamıyor. Neden? Dilleri zenginleşmediği için de ondan. Anne babaların ve eğitim sistemimizin en büyük vazifesi; çocuklarımıza zengin bir Türkçeyi öğretmekten geçiyor. Hangi ana baba ile, hangi eğitim sistemiyle yapacaksın bunu?
Orta okul, lise çağındaki gençlerin konuşmalarına hiç şahit oldunuz mu? Kızlar bile ağza alınmayacak küfürleri uluorta sarfediyorlar. Ahlak ülkenin en büyük sorunu olmuş.

Konfiçyus'a sormuşlar. "Bir ülkeyi yönetmeye çağrılsaydınız, yapacağınız ilk iş ne olurdu? Büyük düşünür şöyle yanıtlamış. "Hiç şüphesiz dili gözden geçirmekle işe başlardım. Dil düzensiz olursa, sözler düşünceyi iyi anlatamaz. Düşünce iyi anlatılmazsa, yapılması gereken işler doğru yapılmaz. Görevler gereği gibi yapılmazsa, adetler ve kültür bozulur. Adetler ve kültür bozulursa, adalet yanlış yola sapar. Adalet yoldan çıkarsa, şaşkınlık içine düşen halk ne yapacağını, İşin nereye varacağını bilemez. İşte bunun için hiçbir şey dil kadar önemli değildir." Oktay Sinanoğlu, "Türkçe giderse Türkiye gider" diyor ve ekliyor; "Önümüzde iki yol var. Ya uyanıp dilimizi koruyacağız. Yada iki nesil sonra, Türkiye diye bir ülke, Türkçe diye bir dil kalmayacağını kabul edeceğiz. Seçim sizin" Bizim dilimiz muhteşem bir dildir. Ne mutlu bu dille konuşan canlara, ne mutlu bu dille sevişen gönüllere, ne mutlu bu dille düşünen beyinlere…

Vatanına, Cumhuriyetine, Kimliğine, Diline, Bayrağına, Toprağına, Milli değerlerine Sahip çıkmaz, seyirci kalır, gaflet uykusundan uyanmazsan, senin kişisel menfaatlerin ülke menfaatlerinin önüne geçerse, yakındır yok oluşun.
Milliyetçilik sözkonusu olduğunda mangalda kül bırakmayanlar neredesiniz? Bu mu sizin milliyetçiliğiniz? Pabucumun milliyetçileri, Tatlı su milliyetçileri, Menfaat milliyetçileri, Sahte Atatürkçüler, Sahte Cumhuriyetçiler, Sahte Demokratlar, Sahte Kemalistler…
Şehitlerimizin kemiklerini sızlatanlar…
Yazıklar olsun size !

1982 Anayasasında ifadesini bulan Atatürk'ün anladığı ve benimsediği Türk milliyetçiliği, bölücü ve dağıtıcı olmayıp, hatta ırk, mezhep ve sınıf farklılıklarını bile milli birlik ve beraberlik duygusu içinde eriten, bütün vatandaşları kaynaştıran ve bütünleştiren bir milliyetçilik anlayışıdır.
1982 Anayasasında Atatürk milliyetçiliği 2. Madde gerekçesine göre;
"Türkiye Cumhuriyeti her şeyden önce Atatürk Milliyetçiliğine bağlı, yani bütün fertlerinin kaderde, kıvançta ve tasada ortak, bölünmez bir bütün halinde, diğer bir deyişle, milli dayanışma ve adalet anlayışı içerisinde yaşayan bir toplumdur.

Planlı bir şekilde, kurnazca, ustaca, sabırla, yavaş yavaş zehirlendik, özümüzden, değerlerimizden koparıldık. Bunun tek bir panzehiri var! O da Atatürk Milliyetçiliğidir.

Günümüz siyaseti artık ideolojik temelli değil. Hangi siyasi oluşumun, hangi ideolojiye sahip olduğunu söylemek çok zor.
İdeolojik temeller üzerine siyaset yapan partiler maalesef geçmişte kaldı.
Şimdi, geçerli tek bir şey var. O'da menfaat!

İlkeli ve dürüst siyasetçilerin, bireysel menfaatlerini değil, ülke menfaatlerini gözeten yönetimlerin iş başına gelmesi özlemiyle…

Derdi, davası, sevdası Vatan, Bayrak ve Millet olan herkese selam olsun. Vatan, millet uğruna can veren aziz şehitlerimize rahmet olsun, dua ve saygı ile…

İlyas Erbay

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.