Çin sarımsağına, Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünde eline aldığı Taşköprü sarımsağı ile savaş açan 22. Dönem CHP Kastamonu Milletvekili Mehmet Yıldırım, 2 yıldır akciğer kanserine karşı verdiği mücadele sırasında CHP Milletvekili ve Kastamonu Belediye Başkan adayı Hasan Baltacı ve CHP İl Başkanlığı yönetiminin kendisini telefonla dahi arayarak ’geçmiş olsun’ dileğinde bulunmadığını söyledi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kastamonu Milletvekili olarak 22’nci Yasama Dönemi’nde görev alan ve görev süresi boyunca Taşköprü Sarımsağı ve Kastamonu’nun yöresel ürünlerini Türkiye gündemine taşıyarak üreticiye destek sağlamak amacıyla seferber olan Mehmet Yıldırım, 2 yıldır kanser hastalığı ile mücadele ediyor. Kastamonu’daki evinde tedavisi devam eden Yıldırım, İHA muhabirine konuştu. 44 yıllık siyaset hayatı boyunca Kastamonu’nun gelişmesi için mücadele verdiğini ve siyasi hayatının bu amaç doğrultusunda şekillendiğini söyleyen Yıldırım, Kastamonu ve Türkiye’de yaşanan siyasi gelişmelerle ilgili de değerlendirmelerde bulundu. Milletvekilliği görevi sırasında Çin sarımsağına savaş açan ve memleketinin dünyaca ünlü Taşköprü sarımsağını eline alarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne çıkması ile yıllarca gündemde kalan Yıldırım, 2 yıldır gördüğü kanser tedavisi sırasında ise tam 40 yıl hizmet verdiği partisi tarafından yalnız bırakıldığını ifade etti.
“Seçim zamanı ile geçim zamanını birbirine karıştırmadık”
Siyaset hayatı boyunca öğretmeninin verdiği görevleri yerine getirmeye çalıştığını belirten Yıldırım, “Ben milletvekili adayı olduğumda öğretmenim, Taşköprü’de, ‘öğrencim geliyor, öğrencim. Elime sarımsağı, sırtına kendirin bağını bağlayıp meclise göndereceğim. Eğer onların hakkını hukukunu, üreticinin hakkını hukukunu korumazsa ona öğretmenlik hakkımı helal etmem demişti. Ben de o görevi mecliste yerine getirdim. 1983 yılından itibaren aktif siyasete girdim ve 2002’ye kadar 40 yıllık emek var. SODEP’in il başkanlığı görevini üstlendiğim zaman 80 darbesi olmuştu ve kimse siyasi görüşünü açıklayamıyordu. Ben cımbızla eski Cumhuriyet Halk Partisi üyelerini toplayarak harekete geçtim. Mücadele ettik. Dönemin belediye başkanı Ali Köse ile karşı karşıya mücadele ettik, birbirimizi hiç kırmadık, saygısızlık etmedik. O seçimi kazandı, benim de projem olan toplu konut projesi ile Kuzeykent’i beraber yaptık. Seçim zamanı ile geçim zamanını birbirine karıştırmadık. Şimdi aynı partinin milletvekilleri birbirini yiyor. Bırakın aynı bölgenin milletvekillerini, aynı partiden milletvekilleri birbiriyle çekişiyor” dedi.
“İktidarı paylaştık”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Taşköprü sarımsağı için verdiği destekten dolayı teşekkür eden Yıldırım, “Ben milletvekili olduğumda 5’inci oturumda elimde kürsüye sarımsakla çıktım. O gün o sarımsaktaki mücadele farklıydı. Ben Sayın Cumhurbaşkanına teşekkür ediyorum. O da bana destek verdi. Hemşehrimiz dönemin bakanlarından Murat Başesgioğlu, o günün diğer milletvekilleri de destek verdiler. Beraber çalıştık. İktidarı paylaştık. Ben dile getirdim, Murat Başesgioğlu, Cumhurbaşkanı onay verdi” diye konuştu.
“Ben bu hastalığa yakalanalı bir gün geçmiş olsun dileğini duymadım”
2 yıl boyunca kanser tedavisi görmesine rağmen CHP Milletvekili Hasan Baltacı ve CHP Kastamonu İl Başkanlığı yöneticilerinin kendisini telefonla dahi aramadıklarını belirten Yıldırım, “Ben kimseye dargın değilim. Hasan Bey ile karşılaştığımızda selam veriyorum, lakin bunların kafasında başka şeyler var, evimin 100 metre uzağında oturuyor. Ben bu hastalığa yakalanalı bir gün ’geçmiş olsun’ dediğini duymadım. Benim bir kırgınlığım yok ama üzüldün” şeklinde konuştu.
"Şu an parti bütünlüğü var mı, bence yok"
CHP’nin Afyon’daki genel kurulu sırasında CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, CHP Kastamonu eski il başkanı Hikmet Erbilgin ile Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal arasında yaşanan ve Türkiye gündemine oturan tartışmayı da değerlendiren Yıldırım, “Misafir olarak gelmiş olan milletvekili ve il başkanına o şekilde davranılması bardağı taşıran son damladır. Ama aralarında ne yaşandı bilmiyorum. İncelemeyi bile kayda almam. Ama doğru değil. Beni incitti. Orada, ‘çıkın dışarı, hırsızlar dışarı ’demek Kastamonuluları kovalamaktır, beni, Hasan Beye oy veren herkesi kovalamaktır. Ama doğru bulmam, orada sizin ne işiniz var? Davet edilmediğiniz yeri karıştırmaya ne hakkınız var. Sen önce kendi evinin önünü süpür. Sen partiyi burada darmadağın etmişsin! Şu an parti bütünlüğü var mı, bence yok, ben bilmiyorum” ifadelerini kullandı.
“Diyelim ki muhalefetin adayı kazandı, belediye işçisinin maaşını ödeyemez”
CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı’nın Kastamonu Belediye Başkan adayı olması ile ilgili de konuşan Yıldırım, “Hasan Bey belediye başkan adayı oldu, hayırlı olsun. Yerel seçimlerde bir adayın niteliği, niceliği, mensup olduğu siyasi parti, siyasi partinin Türkiye içerisindeki konumu ve durumu, göz önüne alınmalı. Şimdi AK Parti 2028 yılına kadar iktidar mı? Farz edelim, belediye başkanlığını muhalefetin adayı kazandı, belediye işçisinin maaşını ödeyemez. Şu an İller Bankasından gelen payla bin 350 belediye işçisinin maaşını ödeyemez. Emlak Vergileri ile altyapı gibi çalışmalar yapılamaz. Bunun için bizim Ankara’nın desteğine ihtiyacımız var, kaynağa ihtiyacımız var” dedi.
“Deniz Baykal’dan sonra marjinaller, CHP’ye sığınma evi olarak daldılar”
CHP’de marjinal kesimlerin yönetimi ele geçirdiğini ifade eden Yıldırım, “Deniz Baykal’dan sonra marjinaller, Cumhuriyet Halk Partisi’ne sığınma evi olarak daldılar ve CHP’ye doldular. Bunlar yönetimleri, Ankara’da, İzmir’de, İstanbul’da, hatta Kastamonu’da ele geçirdiler. Kendilerinden başkalarına yaşam hakkı vermiyorlar” diye konuştu.
“Hasan Baltacı burada EMEP’in il başkanıydı”
CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı’nın daha önce EMEP Kastamonu il başkanı olarak görev yaptığını kaydeden Yıldırım, “Hasan Baltacı burada Anayasa Mahkemesi tarafından teröre yardım ve yataklık tan kapatılan EMEP’in il başkanıydı, onu biliyorum. Ben milletvekili oldum. Hasan Baltacı ve Hasan Akkün’ün kızı o dönemde beni ziyarete geldi. Sayınız ne kadar dedim, ‘400 civarında’ dediler. Benim adaylığımda oy verdiniz mi dedim, ‘vermeyiz’ dediler, vermediklerini itiraf ettiler” diye belirtti.
“Bunlar bir üçgen kurmuşlar, üçgenin içine kimseyi koymuyorlar”
CHP’de Kastamonu Belediye Başkan adaylığı için farklı alternatiflerin olmasına rağmen değerlendirilmediğini kaydeden Yıldırım, “Ben Kastamonu Belediye Başkanlığı adaylığı için Ender Karahasan’la konuştum, aday olmasını tavsiye ettim. Burada bir alternatif olsun dediğim de Ender Karahasan, CHP il başkanı, Hasan Baltacı ve Hikmet Erbilgin ile görüştü. Geçit vermediler. Bunlar bir üçgen kurmuşlar, üçgenin içine kimseyi koymuyorlar. Bunlar hem parti için hem de ülke için iyi şeyler değil” şeklinde konuştu.
Siyasette pek çok hayalini gerçekleştirdiğini, ancak ikisini gerçekleştiremediğini kaydeden Yıldırım, “Siyasi hayatım boyunca iki şeyi başaramadım. Bunlardan birincisi Özel Uğurlu Hastanesi’nin yeniden hizmete girmesiydi. Diğeri de kapatılan Taşköprü Sigara Kağıdı Fabrikası’nın(SEKA) yeniden hizmete girmesiydi. Amacım kamulaştırmak ve geri almak suretiyle hastane ile fabrikayı faaliyete geçirerek bin kişiye istihdam sağlamaktı” dedi.