blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
02 Temmuz, 2024 20:45 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 4dk
Yorum Sayısı: 0

Özel birey anneleri hem meslek öğreniyor hem de çocuklarıyla hoşça vakit geçiriyor

Kastamonu Üniversitesi’nde hayata geçirilen proje sayesinde özel birey anneleri, hem atölyelerde meslek öğreniyor hem de çocuklarıyla hoşça vakit geçiriyor.
Kastamonu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü Psikiyatri Hemşireliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Havva Kaçan’ın yürütücülüğünde hayata geçirilen “Güçlü Anne Güçlü Özel Birey” projesi, engelli bireylerin annelerine umut oluyor. Kastamonu’da hayata geçirilen “Güçlü Anne Güçlü Özel Birey” projesi çerçevesinde engelli çocukların anneleri, üniversite bünyesinde kurulan ve zamanla unutulmaya yüz tutmuş coğrafi işaretli iğne oyası, ahşap boyama, takı, çarşaf bağı, taş baskı gibi atölye çalışmalarına katılıyor. Proje ile annelerin hem meslek öğrenmeleri sağlanıyor hem de boş vakitlerini değerlendirerek özel birey çocuklarıyla vakit geçiriyor. Ayrıca, aldıkları eğitimler sayesinde de yaşadıkları sorunların üzerinden gelmeyi öğreniyor. Proje ile annelerin ruhsal sağlamlıkları arttırılarak çocuklarının bakımlarına katkıda bulunması amaçlanıyor. Atölye çalışmalarına katılmak istemeyen özel bireyler ise uzmanlar eşliğinde film izleme, boyama ya da resim yapma gibi çeşitli aktivitelere katılabiliyor.

Gelirlerine katkı sağlayacaklar
6 ay sürecek “Güçlü Anne Güçlü Özel Birey” projesi kapsamında engelli çocuk sahibi 30 anneye 15 farklı konuda eğitim veriliyor. Dicle Üniversitesi’nden Doç. Dr. Funda Gümüş ve İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurhan Eren’in araştırmacı olarak yer aldığı proje, TÜBİTAK tarafından destekleniyor. Proje işitme yetersizliği, görme yetersizliği, fiziksel yetersizlik, otizm spektrum bozukluğu, çoklu yetersizlik, dil ve konuşma bozukluğu, öğrenme güçlüğü ve davranış bozukluğu teşhisleri koyulan çocukların annelerini kapsıyor. Eğitimler sayesinde engelli ya da özel birey çocuğa sahip annelerin psikodrama eğitimi ile hedef kitlenin psikolojik iyi oluşları sağlanıyor. Ayrıca proje ile annelerin çocuklarıyla serbest zaman geçirmeleri amaçlanıyorken, annelerin çocuklarına şefkatli yaklaşımlar atölyesi, etkili iletişim kurma, özel çocukların davranış problemleri ile başa çıkma, sanatın ruh sağlığına yaralarına yönelik eğitimler ile ebru, taş baskı, ahşap boyama, çarşaf bağlama, takı tasarımı, seramik sanatı ve teknoloji pazarlama eğitimleri veriliyor. Özel birey annelere yönelik çeşitli etkinliklerin de düzenleneceği proje çerçevesinde özel birey anneleri, atölyelerde öğrendiklerini evlerinde uygulayarak kendilerine gelirde sağlayabilecekler.

“30 özel birey annesi ile çalışıyoruz”
Proje yürütücüsü Kastamonu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü Psikiyatri Hemşireliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Havva Kaçan, projenin önemine değinerek, “TÜBİTAK 4008 tarafından desteklenen, özel bireyler ve aileleri için yapmış olduğumuz ‘Güçlü Anne Güçlü Özel Birey’ projesi için atölyelerimizi kurduk. Projemiz 6 Ağustos tarihine kadar devam edecek. Şu anda ahşap boyama ve takı atölyesi var. Atölyelerimize annelerimiz çok özverili bir şekilde katılıyorlar. Ortaya güzel ürünler çıkartıyorlar, ahşap boyama tepsisi, takı tasarımı yapıyorlar. Ayrıca atölyelerde çalışmalar yaparken dinlenme fırsatı buluyorlar. Bunlar özel birey annelerinin ruhlarına iyi geliyor. Mutlu oluyorlar, bizlerle işbirliği içerisinde oluyorlar. Diğer anneler ile paylaşım içerisinde oluyorlar. Bunlar da bizleri mutlu ediyor. Projemizin amacı özel bireye sahip olan anneyi ruhsal anlamda rahatlatmak. Onların bakım yüklerini bir nebze olsa azaltabilmek. Proje şu anda çok iyi gidiyor, katılım çok iyi. 30 özel birey annesi ile çalışıyoruz. Annelerimiz bazı işlerini akşamları yapıyor ve üniversitemizde ki atölyelere katılım gösteriyorlar” dedi.

“Annelerimizin bu ürettiklerine yönelik e-pazarlama atölyelerimizde olacak”
Özel birey annelerinin atölyelerde öğrendikleri ürünleri pazarlayabilmek için e-pazarlama atölyelerinin de kurulacağını söyleyen Kaçan, “Annelerimiz proje bittikten sonra da evlerinde devam edecekler. Tasarımlarını evlerinde yapacaklar. Bu yaptıkları takı tasarımlarında taş baskı, iplik bağlama, iğne oyası gibi el emeği ürünlerimiz olacak. Bunların evlerde sürekliliğini sağlamak hedeflerimizden bir tanesi. Annelerimiz bu ürettiklerini, satabilmeleri için e-pazarlama bilgisayar atölyelerimiz olacak. Bunlarla web tasarımı üzerinden annelerimiz bu ürünlerinin tanıtımını yapabilecekler. İsterlerse buradan kazanç elde edebilecekler. Amacımız sadece ruhsal anlamda annelerimizi rahatlatmak değil, aynı zamanda annelerimizin kendi farkındalığını arttırabilmek. Ürettikleriyle, kendi yapabilecekleri becerilerinin farkına sağlamak temel amacımız” diye konuştu.

“Atölye çalışmalarına katılırken çok mutlu oluyorum”
Özel birey Merve Kırışoğlu’nun annesi Semra Kırışoğlu ise projeden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Bu proje bizim için gerçekten güzel oldu. Hiç tereddüt etmeden kabul ettik. Bizim için bulunmaz bir velinimet oldu. Ben lise mezunuyum, üniversitenin kapısından ilk kez girecek olmanın heyecanıyla bu duyguyla atölye çalışmalarına geldik. Çok heyecanlıyım. Dersler de alıyoruz. Atölye çalışması yaparken çocuklarımızla da ilgileniyorlar. Bizler de elimizden geldiği kadarıyla hocalarımızın gösterdiklerini yapmaya gayret ediyoruz. Çok mutlu oluyorum. Üniversitede olmak daha güzel bir duygu” diye konuştu.

“Kastamonu Üniversitesi, bizlere bir kez daha engelsiz bir üniversite olduklarını kanıtladı”
Özel Bireyler ve Aileleri Danışma Derneği Başkanı Huriye Boyraz ise, “’Güçlü Anne Güçlü Özel Birey’ projesiyle yaz döneminde, okullarımızın kapanmasıyla birlikte annelerimiz ve özel bireylerimiz, atölye çalışmalarına katılıyorlar. Güçlü anne, her zaman güçlü özel birey demektir. Annelerimiz evlerinden alınarak özel bireylerle birlikte ahşap atölyesine geldiler. Çok heyecanlandık. Annelerimizin bazıları akşamdan işlerini bitirdi. Çünkü bütün gün üniversitedeki atölye çalışmalarına destek olalım istediler. Onlar çok heyecanlı, mutlular, bizler de heyecanlı ve çok mutluyuz. Yetenekli olan çocuklarımız, annelerimizin yanında atölye çalışmalarına katılıyorlar. Katılmak istemeyen özel bireylerimiz de özel öğretmenlerimiz eşliğinde başka bir çalışma alanında resim yapıp film gibi etkinlikler yapıyorlar” şeklinde konuştu.

“Annelerimizin mutlu olduğunu görmek beni ayrıcalıklı yaptı”
Halk Eğitimi Merkezi Usta Öğreticisi Aynur Palabıyık da, “Özel birey annelerimizin bu tür etkinliklere ihtiyaçlarının olduğunu bugün daha çok fark ettim. Özel birey annelerimizle bugün etkinlik yapmak benim için mutluluk verici oldu. Hem terapi açısından hem de onların mutlu olduğunu görmek beni de ayrıcalıklı yaptı. Ahşaptan olan tepsilerimizi boyadık. Kendileri tepsileri boyayıp güzel desenlerle süslediler. Bu yaptıkları tepsileri de evlerinde kullanacaklardır. Çarşaf bağı atölyemiz de var. Bu etkinlikler devam etmelidir. Annelerimizin özel olduklarını burada bir kez daha gördük. Onların bu özel ilgiye gerçekten ihtiyaçları var” ifadelerini kullandı.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
11 Haziran, 2025 00:37 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Vali Arslan’dan Kızılay için ilginç benzetme

Bartın Valisi Dr. Nurtaç Arslan, Kızılay’ın kuruluş yıl dönümünü nedeniyle yayımladığı kutlama bildirisinde, Kzılay’ı, çaresizliğin üzerine doğan bir sabah güneşine benzetti.
Vali Nırtaç Arslan, Türk Kızılay’ın 157. kuruluş yıl dönümü nedeniyle yayımladığı iletide, Türk Kızılay’ının Türk milletinin yardımseverlik ve dayanışma hislerinin kurumsal bir temsili olduğunu söz etti. Arslan iletisinde, "1868 yılında ’Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti’ ismiyle kurulan Türk Kızılay’ı, yalnızca bir yardım kuruluşu değil, tıpkı vakitte milletimizin sıkıntı zamanlardaki teminatı, umutların sönmeye yüz tuttuğu anda yanan bir ışıktır. Çalışanların emeğiyle, gönüllülerin vicdanıyla ve halkımızın takviyesiyle büyüyen Türk Kızılay’ı afetlerde birinci alana inen, kan bağışında hayat kurtaran, yetimlere yuva olan, fakirlere aş olan bir hayır kervanıdır. Kızılay’ın kırmızı hilali, sadece bir amblem değil, adeta çaresizliğin üstüne doğan bir sabah güneşidir" sözlerine yer verdi.

"Türk Kızılay’ı gurur kaynağımızdır"
Kızılay’ın, yaşanan afetlerde beşere ve canlıya yardım eli olduğunu da hatırlatan Vali Arslan, "Depremlerde, yangınlarda, sel felaketlerinde, salgın hastalıklarda, her türlü zorlukta halkımızın yanında olan ve sırf ülkemizde değil, dünyanın dört bir yanında mazlumlara el uzatan Türk Kızılay’ı, gönüllülük ruhuyla hareket eden binlerce çalışanı ile gurur kaynağımızdır.
Bugün, Kızılay’ın yalnızca geçmişine değil, geleceğine de sahip çıkma günüdür. Daima birlikte el vererek, bu uygunluk zincirine yeni halkalar eklemek; dayanışmayı, yardımlaşmayı ve insanlığı yüceltmek hepimizin ortak sorumluluğudur. Bu his ve fikirlerle, Türk Kızılay’ının 157. kuruluş yıl dönümünü en içten dileklerimle kutluyor; insanlığa umut olan Kızılay neferleri ile takviyesini esirgemeyen tüm kişi, kurum ve kuruluşlara gönülden teşekkür ediyor, sevgi ve hürmetlerimi sunuyorum" tabirlerini kullandı.

Bizi sosyal medyadan takip edin