Özçelik-İş Sendikası Genel Başkan Yardımcıları Mustafa Kılıç ve Şerafettin Koç, Samsun’da faaliyet gösteren Sampa Otomotiv’de alınteri akıtan üyelerle birlikte aylardır maaşların gecikmeli yatırılmasını ve son iki aydır da maaşların ödenmemesini protesto ederek basın açıklaması gerçekleştirdi.
Genel Başkan Yardımcıları Kılıç ve Koç, Sampa Otomotiv Amortisör bölümünün önünde toplanarak, üyelerle birlikte sloganlar eşliğinde Sampa ARGE binasının önüne yürüyüp burada basın açıklaması yaptı.
Buluşmanın açılış konuşmasını yapan Genel Başkan Yardımcısı Kılıç, fabrikada yaşanılan sorunların çözüme kavuşturulması, maaşların eksiksiz ve zamanında verilmesi ve bunun için kamuoyu oluşturulması adına Sampa Otomotiv önünde toplandıklarını ifade etti.
“İşveren yönetiminin çocuklarına verdiği 1 günlük harçlığı bizlere reva gören, bunu bize çok gören, bununla birlikte iki aydır bizi buna mahkum eden anlayışa karşı buradayız” diyen Kılıç, “Bu haklı mücadelemizi birleşe birleşe, hep beraber birlikte mücadele ederek kazanacağız” diyerek Sampa’daki bölümlerin isimlerini tek tek sayıp, üyelerimizin oradaki varlığını yüksek sesle teyit etti.
Daha sonra basın açıklamasını gerçekleştiren Şerafettin Koç ise, “Gönül isterdi ki, bugün burada güzel şeylerden bahsedelim. Gönül isterdi ki, maddi ve sosyal kazanımlarla dolu toplu iş sözleşmenizin detaylarını açıklasaydık. Gönül isterdi ki, işyerimizde iş barışı ve huzurunun zirve yaptığını, her şeyin yolunda gittiğini anlatabilseydik. Maalesef, bugün Sampa emekçisi bir çıkmazın içerisinde hapsedildi. Sampa emekçisi bugün, yokluluğa, yoksulluğa, çaresizliğe, hatta açlığın pençesine itildi. Sampa emekçisi bugün, borç batağının içerisine sürüklendi. Sampa emekçisi bugün, alınterinin karşılığını almayı beklerken, 2 aylık dönemde 5 bin lira gibi komik bir rakama mahkûm bırakıldı.” ifadelerini kullandı.
“HER ZAMANKİNDEN FAZLA BİRLİK VE BERABERLİĞE İHTİYACIMIZ VAR”
Koç basın açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Bugün her zamankinden fazla birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var. Bugün her zamankinden fazla güç birliğine, sırt sırta, omuz omuza vermeye ihtiyacımız var. Maaşla geçinmenin zor olduğu böylesi bir dönemde, işveren bir adım daha öteye geçerek, Sampa emekçisini maaşsız geçime zorluyor. İşverenin vicdanı ile cüzdanı arasında tercih yapması gerektiği bir dönemden geçiyoruz. Cüzdanının sesini dinleyenin kaybedeceği bir dönemde geçiyoruz. Biraz vicdan diyoruz. Biraz merhamet, biraz el insaf diyoruz. İşveren, 5 bin lira 2 ay geçinebilecek bir Allah’ın kulunu göstersin bize, şimdi, şuanda hemen dağıtılıp işimizin başına dönelim. Böyle bir geçim yok. Böyle bir çalışma düzeni yok. Böyle bir emek sömürüsünün eşi benzeri yok. İşverene sesleniyoruz; Gelin bu sorunu hep birlikte çözelim. Yaptım oldu anlayışıyla, ancak üretimi, verimi düşürürsünüz. Gelin, içinde bulunduğunuz ekonomik sıkıntıları, emekçinin sırtına yüklemeyin. Gelin, sizleri bugünlere taşıyan emekçinin alınteri kuramadan hakkını verin. Bu yaptığınızı, ne Allah’a ne de kuluna anlatamazsınız. Bu yaptığınızı, hiçbir mantıkla, akılla, vicdanla açıklayamazsınız. Hayat pahalılığı yetmezmiş gibi, maaşını almadan, eve ekmek götürmeden yaşamaya çalışmamız isteniyor.”
Konuşmaların ardından Kılıç ve Koç, üyelerimizle birlikte hep bir ağızdan “Direne direne kazanacağız, Açlıktan ölmeyiz, biz bu yoldan dönmeyiz, İşçi sendika omuz omuza” sloganları atarak, türküler eşliğinde halaylar çekmesiyle buluşma son buldu.