Ihlas Haber Ajansı tarafından
18 Ağustos, 2024 12:00 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Kırgızistan’a geziye gitti, hayalini gerçekleştiriyor

Kırgızistan’a geziye giden İlker Timur Demir, oradaki atmosferden çok etkilenerek hayalindeki projeyi memleketi Trabzon’da gerçekleştirmeye çalışıyor. Avrupa’da Macaristan’da, Türkiye’de ise Trabzon’da hayata geçecek olan proje, yemeğinden giysisine kadar Kırgızistan kültürünü yansıtacak.
Kırgızistan’dan getirdiği orijinal malzemeleri Düzköy’e bağlı Çal Mahallesi’ndeki iş yerine monte eden Demir, Kırgızistan’a gidemeyenleri ayaklarına kadar getirdiklerini belirterek, "Türkiye’de tek bir proje. Bizzat Kırgızistan’dan alınıp gelinen oradaki ismiyle ’boz üy’, bizim tabirimizle ’otağ’, bizzat orijinallerini alıp gelip burada montajını yaptık. Vatandaşlarımıza bu güzelliği göstermek ve bu atmosferi yaşamalarını sağlayacağız" dedi.

Gezi için gitti hayalindeki projeyi gerçekleştirecek
Gezi amaçlı gittiği Kırgızistan’ın atmosferinden çok etkilendiğini kaydeden Demir, "Hayalimizle başladı Kırgızistan’a gezi düzenledik. Oraya gittikten sonra oradaki atmosferden çok etkilendik. Turizmci olduğumuz için bu işi orada yapmak istedik. Bir süre sonra dedik ki; biz bunu öncelikle Trabzon’da yapalım, bu güzelliği Trabzon’a taşıyalım kendi insanımızla buluşturalım. Böyle başladı hikâyemiz. Şu anda çalışmalarımızın yüzde 80’nini tamamladık, çok az mesafe kaldı ondan sonra hizmete açarak misafirlerimizi kabul edeceğiz" diye konuştu.

Türkiye’de tek
Projenin Türkiye’de tek olduğunu dile getiren Demir, "Türkiye’de tek bir proje. Bizzat Kırgızistan’dan alınıp gelinen oradaki ismiyle ’boz üy’, bizim tabirimizle ’otağ’. Bizzat orijinallerini alıp gelip burada montajını yaptık. Vatandaşlarımıza bu güzelliği göstermek ve bu atmosferi yaşamalarını sağlayacağız. Çadırlarımız yaklaşık altı metre çapında 28 metrekarelik bir alanımız var. Toplamda 8 tane konaklama bir tane de görsel otağımız var. Görsel otağımızda yöresel kıyafetler, kalpaklarımız, tamamıyla o yöreden gelen malzemelerle döşedik. Misafirlerimiz burada fotoğraf çektirebilecek, güzel anılar yaşayacak. Oraya da gitseler bunları görecekler ama gidemeyenler, imkânı olmayanlar için bizzat ayaklarına kadar getirdik" dedi.

"Trabzon’da küçük bir Kırgızistan oluşturduk"
Trabzon’da küçük bir Kırgızistan oluşturduklarını ifade eden Demir, "Çal mağarası zaten Trabzon’un sayılı turizm merkezlerinden birisi. Konum olarak oraya yakın oluşumuzdan dolayı bize faydası olacaktır diye düşünüyorum. Yemek konseptini ilerleyen sürede tamamıyla Kırgız yemeklerine yönelik bir şeyler yapmayı düşünüyoruz. Trabzon’da küçük bir Kırgızistan oluşturduk. Dolayısıyla buraya gelenler Kırgızistan’a özgü her şeyi merak edecek, yemeğinden kıyafetine kadar her şeyine kadar. Biz de bütün bu eksiklikleri tamamlamaya çalışıyoruz. Kırgızistan’a gittiklerinde de bu konseptin birebir aynısını görecekler. Çünkü bizim orada da işlerimiz olduğu için orayı da iyi biliyoruz oradaki konseptin birebirini burada yapacağız. Konaklamanın yanında eğlencemiz de olacak, atlarımız olacak. Atlarımıza binip orman turu yapabilecekler, belli rotalar oluşturacağız bu rotalardan hangisini seçmek isterseler kendi başlarına rehber eşliğinde gidebilecekler" ifadelerini kullandı.

Avrupa’da Macaristan’da var
Bu tarz çadırın Macaristan’da olduğunu belirten Demir çok olumlu tepkiler aldıklarını kaydederek, "Bu işi yaparken ’acaba’ demedik. Olumlu tepkiler aldıktan sonra hevesimiz biraz daha arttı. Teşvik almadık, başvuru da yapmadık tamamen kendi kaynaklarımızla yapıyoruz. Avrupa’da bu şekilde Macaristan’da var. Macaristan’da her yıl kurultaylar yapılıyor orada var" dedi.
Kırgızistan’la ilgili bilgileri ders kitaplarında okuduklarını belirten Ecrin Betül Demir de "Çok güzel çok beğendim. Bu çadırlar Kırgızistan’a özgü, kıyafetler de onların yerel kıyafetleri. Okulda derslerde görüyoruz, böyle çadırları var. Göçebe oldukları için çadırlarda kalıyorlar. Onların kültürünün buraya yansıması çok güzel. Kırgızistan’a gidemeyenler buraya gelebilir" diye konuştu.

blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
07 Mart, 2025 16:52 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Karabük Üniversitesi otomotiv ve havacılık sektörlerinde kullanılmak üzere hafif ve yüksek dayanımlı magnezyum alaşımlarını geliştirdi

Karabük Üniversitesi’nde (KBÜ) TÜBİTAK takviyeli projeyle geliştirilen magnezyum alaşımlarının hem yakıt tasarruf sağlaması hem de daldaki çevresel sürdürülebilirlik maksatlarına katkı sunması bekleniyor.
KBÜ Metalurji ve Gereç Mühendisliği Kısmından Prof. Dr. Ali Güngör ve doktora öğrencisi Yousef Mustafa Salem Fhail Boom, TÜBİTAK 1002 projesi kapsamında otomotiv ve havacılık dallarında kullanılmak üzere hafif ve yüksek dayanımlı magnezyum alaşımlarını geliştirdi. Bu projeyle, hem yakıt tasarrufu sağlanması hem de sera gazı emisyonlarının azaltılması hedefleniyor.
Enerji kaynaklarının hudutlu olması nedeniyle hafif materyallere yönelik arayışların arttığını vurgulayan Prof. Dr. Ali Güngör, "Enerjiye olan talep her geçen gün artıyor. Biz de ‘Yakıt tasarrufu konusunda ne yapabiliriz?’ sorusuna tahlil arayarak hafif metaller üzerinde çalıştık" dedi. Magnezyumun bilinen en hafif metallerden biri olduğunu belirten Prof. Dr. Güngör, bu özelliğin kara ve hava taşıtlarında değerli avantajlar sağladığını söz etti. "Magnezyum, alüminyuma kıyasla yüzde 36, demire kıyasla yüzde 78 daha hafiftir. Bu da çeşitli araçlarda kıymetli yakıt tasarrufu sağlamaktır" diyen Güngör, magnezyumun dayanımının ve korozyon direncinin düşük olması ve şekillendirilebilme zorlukları nedeniyle endüstriyel kullanımının sonlu olduğuna dikkat çekerek bu dezavantajları gidermek için magnezyuma çeşitli elementler eklediklerini lisana getirdi. Güngör, magnezyum alaşımlarının otomotiv dalında direksiyon simidi, iç kapı iskeleti, koltuk iskeleti, şanzıman kutusu üzere birçok modülün üretiminde kullanıldığını söyledi. Magnezyumun araba sacı olarak kullanılması için 6000 serisi denilen alüminyum alaşımlarının akma dayanımına eşit olması gerektiğini anlatan Güngör, "Biz bu çalışmalarda düşük oranlarda alüminyum, çinko, kalsiyum ve manganez içeren magnezyum alaşımlarını döküm yoluyla ürettik. Akabinde uyguladığımız ısılı süreç ve sıcak haddeleme tekniklerini kullanarak, akma dayanımı 155 megapaskal, çekme dayanımı 240 megapaskal olan ve düzlem şekillendirilebilirlik özelliğine sahip magnezyum alaşımlarını üretmeyi başardık" diye konuştu. Elde edilen sonuçların, daha yüksek performanslı magnezyum alaşımlarının üretilebileceğini gösterdiğini belirten Prof. Dr. Güngör, bir sonraki kademede üretim süreçlerini daha da geliştirerek patent müracaatında bulunacaklarını aktardı.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.