blank
Ramazan Akca tarafından
09 Aralık, 2022 14:11 tarihinde yayınlandı
A+ A-

KESDER Hizmet Binası Yarın Açılıyor

Kısa adı KESDER olan Karabük Eskipazarlılar Sosyal Yardımlaşma, Dayanışma ve Kültür Derneği yeni hizmet binası açılışı 10 Aralık Cumartesi günü yapılacak. 9 Eylül 2018’deki 6. Olağan kongre ile başkanlık görevine seçilen ve derneğin kurulduğu 2005 yılından buyana misyonu haline gelen ‘Mülk Edinme’ hedefine 3 ay kadar önce ulaşan İdris Çankaya ve ekibi tarihi açılış için son hazırlıklarını yapıyor. Sosyal ve kültürel anlamda yaptığı etkinlik ve organizasyonlarla, özellikle de ihtiyaç sahibi ailelere sağladığı katkılarla adından övgüyle söz ettiren ve 2. görev döneminin ilk aylarında 17 yıllık hasreti dindiren Başkan Çankaya 10 Aralık cumartesi günü saat 14’te gerçekleştirecekleri açılış töreni için halka açık çağrıda bulundu. Geçen yıl kurdukları ve yöresel dernekler arasında ilk olma özelliği taşıyan Kadın Kolları ile son derece uyumlu bir çalışma temposu yakaladıklarını kaydeden KESDER Başkanı Çankaya, Bölgenin Sesi’ne tarihi açılış öncesi özel açıklama yaptı. Çankaya, “Biz bu yola çıktığımızda dünyada kriz vardı. Türkiye’de kriz vardı, esnaflarımızın dükkanları, iş yerleri kapalı idi. Bu süreçte çok çalıştık, yorulduk ama iç yılmadık, vaz geçmedik. Bir yıl kadar önce kurduğumuz Kadın Kolları ile gücümüze güç kattık. Songül Çay başkanımız ve arkadaşları etkinliklerimizde ve hedefe ulaşmamızda ciddi katkılar sağladı. Yeni dernek binamızın KESDER’e kazandırılmasında başta ekip arkadaşlarım ve Kadın Kollarımız olmak üzere maddi manevi destekte bulunan tün hayırseverlerimize bu vesile bir kez daha teşekkürü bir borç biliyorum” dedi. KESDER’in cumartesi saat 14’teki açılış törenine Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu (YİK) üyesi Mehmet Ali Şahin başta olmak üzere, Karabük Valisi Fuat Gürel, Milletvekilleri, il ve ilçe belediye başkanları, il protokolü, STK yöneticileri, Karabük dışında görev yapan bürokrat ve iş insanları ile dernek üyelerinin yoğun katılım göstermesi bekleniyor.

DEVENİN KİNİ BİTER BÖLÜCÜLERİN BİTMEZ
blank
Mustafa AKAY tarafından
26 Aralık, 2024 10:33 tarihinde yayınlandı
A+ A-

DEVENİN KİNİ BİTER BÖLÜCÜLERİN BİTMEZ

MUSTAFA AKAY

Türkiye'mizde, Cumhuriyet ve Atatürk Düşmanlığı 1923 yılından bu yana kesintisiz sürüyor. Günümüzde Atatürk'e direk düşmanlık yapanlar olduğu gibi, arkadan dolanarak yapanlar da bulunuyor.
Arkadan dolananlar, direk Atatürk'e laf atamayınca, umarı Cumhuriyet'e ve İnönü'ye gönderme yaparak düşmanlıklarını sergiliyorlar.
Kimler Atatürk ve Cumhuriyet Düşmanı’dır baktığımızda karımıza ilginç durumlar çıkıyor.
Kısaca, özetlemek gerekirse, Atatürk ve Cumhuriyet'e bölücüler ve yobazlar düşman diyebiliriz. Peki, bunların ağababaları kimlerdir?
Bunu sormaya bile gerek yok. Sevr'i kabul ettiremeyenler, Lozan'ı kabul etmeyenler kimlerse onlar. Yani, o günün ve bugünün emperyalistleri.
ABD ve İngiltere.
Bu iki güç, Kurtuluş Savaşımız’da yenik düşmemiz için her türlü naneyi yemiş, Türkiye Tam Bağımsız ve Çağdaş bir ülke olunca da içten içe kemirmeye çalışmış iki ülke bu modern eşkıyalar.
Elbette o zamanlarda bunların destekledikleri iş birlikçiler vardır. Din kisvesi altında, mücadeleyi bölmek, zayıflatmak amacıyla, maddi-manevi beslenen iş birlikçiler zaman zaman isyanlar da çıkaran vatan hainleridir bunlar.
Kurtuluş Savaşı yıllarında milletin içine atılan tehlikeli tohumlar ne yazık ki, tamamen eritilemedi. Şimdi, onların uzantıları görev başındalar. Türkiye Cumhuriyeti’ni kötülemek için her türlü ortamda zehir saçmayı sürdürüyorlar.
Ne hikmetse, yobazlar ve bölücüler, Atatürk'ü, Cumhuriyeti kötüleyince, tatmin oluyorlar.
Sağcısı, solcusu, gericisi, bölücüsü Cumhuriyet’e saldırdıkça, koca çınar daha da gürbüzleşiyor, güçleniyor. Yapılan bu saldırılar sinek vızıltısı gibi geliyor insanlara.
Gericiler düşman dedik Cumhuriyet’e. Evet, Şeyh Saitler, Seyit Rızalar, İskilipli Atıf’lar ve yüzlercesi. Onların saçtıkları zehirler, Cumhuriyet'in özgür ortamında bugünlere kadar geldi. Şimdi, yeni yeni tarikatlar, cemiyetler, siyasi partiler ortaya çıktı. Şimdi onlar kinlerini kusup duruyorlar.
Cumhuriyet’e düşman olanlar arasında bir de bölücüler var. Cumhuriyet’in her türlü nimetinden yararlanıp, bir yerlere gelmiş nankörler var. Bunlar da bir türlü ulus devleti, üniter yapıyı kabullenemediler.
Sanki oligarşik bir yönetim varmış gibi, devenin kininden çok daha fazla bir kinle saldırıp duruyorlar. Bitmiyor kinleri nedense. Osmanlı gibi mutlak monarşi yönetiminden halk yönetimine geçen Cumhuriyet'i benimseyemediler. Sanki teokratik bir düzeni daha çok isterlermiş gibi.
Şimdi, bu aralar Bahçeliyle demlenen DEM'in milletvekili artist Sırrı Süleyman Yücel Cumhuriyet’e laf çakmış aklınca.
Güya, Cumhuriyet gelince Allah'ı yok saymış, kendisini çok kutsamış gibi zırvalarda bulunmuş.
Bu artist bozuntusu, Türkiye Cumhuriyeti'nin kendisine ve kendisi gibi satılıklara sağladığı demokratik ortamın verdiği özgürlükle, okudular, sinemacı oldular, milletvekili oldular, belediye başkanı oldular. Hatta ve hatta bu soytarı gibi TBMM Başkan Vekili oldular. Nedense doymuyorlar. İsteklerinin ne olduğunu biliyoruz. İstekleri federatif bir yapıdır. O da olmayacak duaya amin demekten öte gitmeyecektir.
Cumhuriyet, demokrasi ilkesinin en yaygın ve akıllı uygulamasını sağlayan bir yönetim biçimi olarak, halkını kucaklıyor, tümünü kapsıyor. Düşünce özgürlüğünün en iyi uygulandığı bir yönetim biçimi olarak 100 yıl önce kabul edilmesi bir devrimdir. İlenicidir, insan haklarına saygılıdır, egemenliği milletin kendisine vermiştir. Yönetimi halk ve temsilcileri vasıtasıyla sağlar. Bu rejimde yönetimler seçimle gelir seçimle giderler. Hak, hukuk, adalet kavramlarının en iyi işlediği bir yönetim biçimidir.
Şimdi, artist Sırrı Süleyman Yücel, bunları eleştiriyor. Bunu da ilericilik adına yapıyor sözüm ona.
Atatürkçüler, uyanın, Cumhuriyetçiler silkelenin.
Sizler uyursanız, bu güzelim yönetim ayağımızın altından bir ipek hali gibi kayıverir.

Görüş Bildir

blank

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.