blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
05 Mayıs, 2025 12:45 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Karabük’te parklar modernize ediliyor

Karabük Belediyesi, kent genelinde başlattığı bakım ve modernizasyon çalışmalarıyla parkları daha estetik, sağlıklı ve fonksiyonel hale getiriyor.
Karabük Belediyesi, kentteki parkların hem görsel hem de fonksiyonel olarak yenilenmesi emeliyle geniş kapsamlı bir çalışma başlattı. Çocuk oyun alanları, spor alanları, yürüyüş yolları ve yeşil alanları içeren çalışmalarla parklar çağdaş bir görünüme kavuşturuluyor.
Parklarda bulunan oyun kümeleri ve spor aletleri denetimden geçirilerek gerekli bakım ve tamirler yapılıyor. Ziyan görmüş ya da eskiyen donanımlar yenileriyle değiştiriliyor. Ayrıyeten oturma alanları ve yürüyüş yolları temizlenerek daha kullanışlı hale getiriliyor. Yeşil alanlarda ise çim biçme, budama, toprak düzgünleştirme ve çiçeklendirme çalışmaları sürdürülüyor.
Çalışmaları yerinde inceleyen Karabük Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya, "Karabük’ün yalnızca altyapısını değil, üstyapısını ve toplumsal ömür alanlarını da güçlendirmek istiyoruz. Parklarımız; çocuklarımız, gençlerimiz ve ailelerimiz için nefes alınan, dinlenilen, sosyalleşilen yerlerdir. Bu alanların daha inançlı, bakımlı ve işlevsel hale gelmesi için kent genelinde parklarımızda bakım ve modernizasyon çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Her mahallede pak, nizamlı, estetik ve kullanışlı parklar oluşturarak hemşehrilerimize daha yüksek ömür kalitesi sunmayı hedefliyoruz." dedi.
Karabük Belediyesi, yürüttüğü çalışmalarla vatandaşlara daha sağlıklı, inançlı ve estetik toplumsal alanlar sunmayı amaçlıyor.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
İsmail AKCA tarafından
27 Mayıs, 2025 15:11 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

AYNADA KENDİNİ GÖRÜNCE..!

CHP aynı CHP..!

Evet, Yine yanılmadım, CHP aynı CHP derken…
Partinin merkez ilçe başkanı Ali Yavuz’un bir açıklamasına dair kaleme aldığım eleştiriye gelen cevabı okurken ne mi hissettim..?
Şaşırmadım desem yalan olur..!
Cahilane yapılan bir açıklamaya nasıl bir cevap verebilir.
Görünen o ki; Karabük’te siyaset eleştirisi serbest… ama hedefiniz sadece hükümetse..! Eğer sözler muhalefete dokunuyorsa adınız “yandaş” olur, üzerine bir tutam “vatan-millet edebiyatı serpiştirilir.
Aaaa bir bakmışsınız adınız hain olmuş…
Ne kadar hoş değil mi?
Siyaset kurumu hala eleştiri ile yüzleşme hastalığını atamazken içerikle değil, doğrudan saldırgan bir üslupla harekete geçiyor.
Yazdığınız cevapta; ne bir açıklama var, ne bir düzeltme, ne de bir açılım… Sadece itham, ima ve hamaset yüklü cümleler! var.
Gazeteci soru sorar ve cevap arar. Siz gazeteciye yanıt vermiyor; nutuk çekiyorsunuz. Yazıda “biz hizmete değil, yapılan yere itiraz ettik” diyorsunuz ama bir gazetecinin bunu sormasına bile tahammül edemiyorsunuz. Çünkü tahammül yoksunusunuz.
Asıl mesele şu: Karabük halkı, sizin her cümleye “Biz halktan yanayız” diye başlamanıza değil, gerçekten taş üstüne taş koyduğunuzda yanınızda olur. Ama siz; yapılan yatırımı “şov”, yazılan yazıyı “ikbal çabası”, destek veren şirketi “peşkeş ortağı”, Şehitler Parkı’nı da “hafıza silme çabası” olarak tanımlarsanız… Kamuoyu bugüne kadar almadığı gibi bugünden sonra da dikkate almayacak, saçma sapan açıklamalarınız bir kulaktan girip diğerinden çıkacaktır.
Halk sizin her eleştiriye gösterdiğiniz alerjik tepkileri not ediyor. Bugün gazetecilere cevap yetiştirenler, yarın kendi içindeki çürümüşlüğe göz yumanlar olarak anılacak. Biz yazmaya devam edeceğiz. Siz de dilerseniz her yazıya bir cevap yetiştirin, sorun değil. Çünkü bu şehirde hâlâ hakikatin izini süren gazeteciler var ve olmaya da devam edecek.
Bilin ki bu şehirde biz bu kalemi ne eğecek, ne bükecek ne de susuz bırakacağız. Hakikat, bazen sevimsizdir. Ama biz, yanlışın karşısında susarak dilsiz şeytan olmamayı bir ahlaki sorumluluk bildik.
Ve “dilsiz şeytan” tanımı, zannediyorum ki size yabancı değildir.
Zira herkesin gözleri önünde bir hanımefendiye yöneltilen hakaretlere karşı gösterdiğiniz sessizlik, artık sadece utanç verici bir detay değil; tarihe geçmiş bir kayıttır. Öyle ki, sağır sultan bile duydu o sessizliğinizi.
Ve siz… Tüm bu yaşananlara rağmen, hâlâ o koltukta oturmaya devam ediyorsunuz.
Benim için o görüntüleri yeniden yayınlamak zul olurken, sizin için susmak sıradan bir refleks haline gelmiş. İşte bu yüzden, “dilsiz şeytan” ifadesi bugün en çok sizin durduğunuz yeri tarif ediyor.
Ama şunu bilin Sayın Yavuz:
Hangi partiden olursa olsun; bu şehir ve bu şehir insanı için kim taş üstüne taş koyuyorsa, onun destekçisi olmaya devam edeceğim.
Siz ve sizin gibilerin gölgesine rağmen.
Son söz mü?
Eleştiriden korkan siyasetçi, aynaya bakmaktan da korkar.
Biz sadece aynayı tuttuk.
Sen o koltuğun ne ciddiyetini kaldırabiliyorsun ne de ağırlığını..
Saygıyla..!

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.