blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
13 Haziran, 2024 12:48 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Kaçak elektriğin önüne geçildikçe şebekeler güçleniyor

Dicle Elektrik, yatırımlarla desteklenerek kaçak elektrik kullanımının azaldığı bölgelerde, şebekelerin daha verimli çalıştığını duyurdu. Dicle Elektrik’ten yapılan açıklamada, bölgesinde 2013 yılında yüzde 76 olan kayıt dışı elektrik tüketimi, yatırımlar ve mücadeleler sayesinde yüzde 42’ye düşürüldü. Bu oran, dirençle karşılaşılmadığı için yatırımların önemli ölçüde tamamlandığı şehir merkezlerinde yüzde 17’lere kadar düşünce elektrik şebekeleri de daha verimli çalışmaya başladı. Bunun en bariz örneği şebekelerde ilk yıla göre yüzde 68 azalan arıza sayısı ve abone başına düşen bildirimsiz kesinti süresinin Siirt ve Batman gibi illerde ülke ortalamasının altına inmesiyle görüldü. Kesinti süresi Türkiye ortalamasının altına düştü Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Dicle Elektrik Genel Müdürü Yaşar Arvas, "Yapılan son ölçümlere göre Türkiye’de abone başına bildirimsiz kesinti süresi bin 170 dakika civarındayken bu süre, kayıp kaçak oranı il merkezinde yüzde 9.2, il genelinde ise yüzde 14.7 olan Siirt’te 610 dakikayla neredeyse ülke ortalamasının yarısına indirildi. Kayıp kaçak oranı yüzde 33.2’ye indirilen Batman il merkezinde ise bu süre bin 116 dakika ile yine Türkiye ortalamasının altına çekildi" dedi. "Özellikle şehir merkezlerinde yaptığımız iyileştirmelerle, şebeke verimliliğini artırarak kesinti sürelerini azalttık" diyen Arvas, şöyle konuştu: "Dağıtım bölgemizde gerçek anlamda bir değişim ve dönüşümü gerçekleştirmekte olduğumuzu artık görebiliyoruz. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile EPDK’nın yol haritalarında da belirtildiği gibi kayıp kaçak oranını düşürmeyi, bunu yaparken de yatırım ve ilave bakımlarla diğer dağıtım bölgeleri gibi normalleşmeyi arzuluyoruz. Bunun yanında da bölge insanımızın kayıp kaçak ile anılmadığı, ülkemizin diğer tüm bölgelerinde yaşayan insanlar gibi kaliteli ve kesintisiz enerjiyi hak ettiğini düşünüyoruz." Şehir merkezlerinde yaşanan bu olumlu gelişmelerin kırsal ve tarımsal bölgelerde de gerçekleşmesini hedeflediklerini kaydeden Arvas, "Dicle Elektrik olarak, bölge insanımızın kaliteli ve kesintisiz enerjiye erişim hakkını savunuyoruz. Bu doğrultuda, tarımsal sulama abonelerimizin ödeme konusunda yaşadığı zorlukları da anlıyoruz. Yaptığımız çalışmalarla, borçlu abonelerimize destek olmaya ve onların elektrik ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı olmaya çalışıyoruz. Önümüzdeki dönemde, kırsal ve tarımsal alanlarda da şebekelerimizi güçlendirerek, bölge genelinde elektrik kalitesini artırarak kesinti sürelerini minimum seviyeye indirmeyi hedefliyoruz. Böylece, abonelerimize daha güvenilir bir enerji hizmeti sunmayı amaçlıyoruz" diye konuştu. Öte yandan, Dicle Elektrik dağıtım bölgesinde büyük çoğunluğu Şanlıurfa ve Mardin’de bulunan yaklaşık 25 bin tarımsal sulama abonesinden sadece 6 bin 148’inin hasat döneminin ardından o yıla ait elektrik borcunu ödediği, 18 bin 655’inin ise borcunu ödemediği belirlendi. Bu abonelerin geçmiş yıllara ait toplam 30 milyar TL’nin üzerinde borcu bulunuyor. Borç stokunda ilk sırayı 17 milyar TL’ye yaklaşan miktar ile Şanlıurfa alırken, burayı 8.5 milyar TL’yi aşan borçla Mardin takip ediyor. Diyarbakır’daki tarımsal sulama abonelerinin geçmiş dönem elektrik borcu ise 3 milyar TL’nin üzerinde bulunuyor.  

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Mustafa Akgün tarafından
16 Temmuz, 2025 16:30 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

Karabük’te İmam Hatip Binası Sağlık İçin Bekleniyor

Karabük, sağlık eğitimi ve hizmetlerinde iki önemli projeyle büyük bir dönüşüm sürecinden geçiyor. Bunlardan ilki, Karabük Üniversitesi'nin sağlık fakültelerini Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi çevresinde konumlandırma hedefiyle gündeme gelen İmam Hatip Lisesi eski binalarının üniversiteye devri.

Yeni İmam Hatip Lisesi binası tamamlandı, ancak boşalan binaların üniversiteye ne zaman devredileceği konusunda henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Bu adım, hem akademik hem de sağlık hizmetlerinin entegrasyonu açısından kritik önem taşıyor.

Bu Binalar Üniversiteye Ne Zaman Devredilecek?

Karabük, sağlık alanında hem eğitim hem de hizmet altyapısını güçlendirecek iki önemli projeyle Türkiye genelinde dikkat çeken bir dönüşüm sürecinden geçiyor. Karabük Üniversitesi ile Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ni aynı çatı altında birleştirecek sağlık kampüsü vizyonu ve hastaneye yapılacak 150 yataklı ek bina çalışmaları, şehrin sağlıkta bölgesel üs olma hedefini güçlendiriyor.

İmam Hatip Lisesi Yeni Binasına Kavuştu

Sağlık eğitiminin merkezileştirilmesi amacıyla gündeme gelen İmam Hatip Lisesi binasının Karabük Üniversitesi’ne devri süreci, bölge kamuoyunun ve akademi dünyasının yakından takip ettiği bir başlık olmaya devam ediyor. Yeni İmam Hatip Lisesi binasının tamamlanmasıyla öğrencilerin taşınması bekleniyor, ancak boşalacak binanın üniversiteye ne zaman devredileceği konusunda hâlâ resmi bir açıklama yapılmış değil.

Bina, Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin yakınında yer alıyor. Bu konum, başta Tıp Fakültesi olmak üzere Sağlık Bilimleri Fakültesi ve Sağlık Hizmetleri MYO için stratejik bir avantaj sunuyor. Hem teorik eğitim hem de klinik uygulamalar arasında entegrasyonu sağlayacak bu yapı, Karabük Üniversitesi’nin sağlık alanındaki akademik kapasitesini artıracak.

Karabük Üniversitesi, bu bölgeyi bir “sağlık eğitim üssü” haline getirme hedefiyle hareket ediyor. Ancak bu vizyonun hayata geçebilmesi, İmam Hatip Lisesi binasının hızla üniversiteye devredilmesiyle mümkün olacak. Aksi takdirde, üniversitenin sağlıkla ilgili bölümleri dağınık yapıda kalacak, eğitim-uygulama bütünlüğü zedelenecek ve bölgesel sağlık hizmeti hedefi sekteye uğrayacak.

Kamuoyunda bu gelişme yalnızca akademik bir ihtiyaç değil, aynı zamanda şehirdeki sağlık sisteminin verimli işlemesi açısından bir zorunluluk olarak görülüyor. Üniversiteye devredilecek her metrekare, geleceğin sağlık çalışanlarının eğitimine ve halkın daha kaliteli sağlık hizmeti almasına katkı sağlayacak.

150 Yataklı Ek Hastane Binası Sevinçle Karşılandı

Bu stratejik gelişmelere bir yenisi daha eklendi. Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne yapılması planlanan 150 yatak kapasiteli ek bina için zemin etüt çalışmaları başladı. Sağlık Bakanlığı’nın yürüttüğü proje kapsamında, eski Karabükspor antrenman sahası olarak bilinen Yaşar Kaptan Çebi alanında sondaj makineleri çalışmaya başladı.

Projenin geçmişi 2012 yılına kadar uzanıyor. O dönem 300 yataklı hastanenin ihtiyaca cevap veremediği belirtilmiş ve 150 yataklık ek yatırım programı açıklanmıştı. Ancak çeşitli nedenlerle proje yıllarca ertelendi, hatta zaman zaman iptal edildiği yönünde iddialar gündeme geldi. Alanın mülkiyeti, orman vasfı, Karabükspor’un açtığı dava ve heyelan riski taşıdığına dair raporlar nedeniyle süreç sık sık çıkmaza girdi.

Bugün gelinen noktada, Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen kapsamlı görüşmeler ve teknik değerlendirmeler neticesinde sorunların aşıldığı bildirildi. Yetkililer, zeminle ilgili şüphelerin teknik olarak çözülebileceğini ve fore kazık gibi gelişmiş yöntemlerle inşaatın güvenle sürdürülebileceğini ifade etti.

Zemin etütlerinin ardından topoğrafik ölçüm ve işaretleme işlemleriyle temel atma aşamasına geçilecek. Karabük, bu yatırımla yalnızca eğitimde değil, sağlık hizmetinde de kapasitesini artıracak. Ek bina tamamlandığında; yoğun bakım, ameliyathane, dahili ve cerrahi servislerin yükü hafifleyecek, hasta kabul ve tedavi süreleri kısalacak.

Karabük Sağlıkta Bölgesel Üs Olmaya Hazırlanıyor

Bu iki büyük hamle - üniversite-hastane kompleksinin oluşturulması ve 150 yataklı ek hastane yatırımı- Karabük’ün sağlık altyapısını sadece yerel değil, bölgesel bir güç haline getirecek nitelikte. Üniversitenin sağlık fakültelerini hastane çevresine entegre etmesiyle öğrenciler hem kaliteli eğitim alacak hem de doğrudan uygulama fırsatları elde edecek. Ek hastane yatırımı ise şehirdeki artan hasta yoğunluğuna çözüm sunacak.

Karabük kamuoyunun, öğrenci ailelerinin ve akademik çevrelerin çağrısı net: Üniversitenin önü kesilmesin, sağlık eğitimi ve hizmeti el ele büyüsün.

Sağlık Bakanlığı ve ilgili yerel kurumların iş birliğiyle bu projelerin hızla tamamlanması, Karabük’ün Türkiye’nin sağlık haritasında daha görünür bir yere sahip olmasına zemin hazırlayacak.

Bizi sosyal medyadan takip edin