Ihlas Haber Ajansı tarafından
15 Ekim, 2024 20:30 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

İş yerini kurşunlayarak 1 kişiyi öldüren sanıklar hakkında karar verildi

Kastamonu’da husumetli oldukları vatandaşı, iş yerini kurşunlayarak öldüren şahıslardan biri müebbet, diğer 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Olay, 14 Aralık 2023 tarihinde il merkezi İnönü Mahallesi Kömürkara Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ahmet Can G. ile eniştesi Fikret A., Mustafa Hasan Tırpan’a (39) ait iş yerinin önüne siyah bir araçla geldi. Araçtan inen Ahmet Can G., yangındaki silahla defalarca Tırpan’a ait iş yerine ateş etti. Yaşanan olay sırasında iş yerinde bulunan Mustafa Hasan Tırpan, kurşunların vücuduna isabet etmesi sebebiyle kaldırıldığı Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesinde hayatını kaybetti. Yaşanan olayın ardından Kastamonu İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alınan Ahmet Can G. ile eniştesi Fikret A. ve dayısı Ayhan H. tutuklandı.

Tutuklu sanıklar hakkında Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davada karar verildi. Karar duruşmasına sanıklar ile avukatları ve hayatını kaybeden vatandaşın yakınları katıldı. Duruşmada son sözleri sorulan sanıklar, ölümüne sebebiyet verdikleri Tırpan’ın ailesinden özür diledi.

"Böyle sonuçlanacağını bilemedim"
Olayın bu şekilde sonuçlanabileceğini tahmin edemediğini söyleyen Ahmet Can G., “Mütalaaya karşı bir diyeceğim yoktur. Ben, bu olayın böyle sonuçlanacağını bilmiyordum. Maktulün ailesinden özür diliyorum. Bu olayın böyle sonuçlanacağını bilemedim. Beraatımı ve tahliyemi talep ediyorum” dedi.

"Aileden özür diliyorum"
Tutuklu sanık Fikret A. da, “Akşam evde oturduğumuz sırada telefona mesaj geldi. Aldatıldığımı düşünerek gelen mesajı eşime gösterdim. ‘Böyle bir olay yok’ dedi. Sonra eşim evden ayrıldı. Eşimi gece boyunca aradık ama bulamadık. Olay günü de Ahmet Can G., araç ile dolaşırken bana ‘poğaça alalım’ dedi. İnönü Mahallesi’ne geldiğimizde bana ‘bir dakika dur’ dedi ve araçtan indi. Ben de beklerken minibüs geldi, minibüse yol verirken silah sesleri duydum. Sonra Ahmet Can G., koşarak araca bindi. Ne oldu diye sorduğumda ‘abi sür, ayaklarından vurdum şerefsizi’ dedi. Benim olayda bir müdahilim yoktur. Bende mağdurum. 11 aydır tutukluyum. Aileden özür diliyorum. Benim bu olayda bir suçum yoktur. Ben de bu olayda mağdur olan tarafım. Beraatımı ve tahliyemi talep ediyorum” diye konuştu.
Tutuklu sanık Ayhan H. ise, “Benim hiçbir şeyden haberim yok, olsaydı zaten ben onları oraya göndermezdim. Benim bu olayla hiçbir alakam yoktur. Aileden ben de özür diliyorum. Ben de çocuklarım mağdur olduk. Suçsuzum, beraatımı ve tahliyemi talip ediyorum” şeklinde konuştu.
Mustafa Hasan Tırpan’ın eşi A. Tırpan, iki çocuğu ile ortada kaldığını ifade ederek sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi. Sanık avukatlarını da dinleyen mahkeme heyeti, daha sonra sanıklar hakkındaki kararını açıkladı. Mahkeme heyeti sanıklardan Ahmet Can G.’ye ise “kasten öldürme” suçundan müebbet hapis cezasına çarptırdı. Fikret A.’ya ise “kasten öldürme” suçundan müebbet hapis cezası verilirken, cezası iyi hal ve tahrik indirimi uygulayarak 15 yıla düşürüldü. Ayhan H.’nin de beraatına karar verildi.

blank
Haber Merkezi tarafından
11 Nisan, 2025 13:14 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Öğlebeli İlkokulu’nda Şok Eden Saldırı!..

Karabük merkeze bağlı Öğlebeli Mahallesi'nde bir öğrenci velisinin okul müdür yardımcısına fiziksel şiddet uygulaması "Eğitim Kenti Karabük"te can güvenliği tartışmasına yol açtı

Bir zamanlar Karabük’ün en köklü mahallelerinden biri olan Öğlebeli Mahallesi, bugünlerde sessiz bir çığlık atıyor. Bu çığlık, azalan öğrenci sayısıyla birleştirilmiş sınıflarda yankılanıyor. Yayın organlarımızda konuyu daha önce gündeme getirmiştik. Hiçbir yetkilinin umurunda olmadığı  21. Yüzyılda şehrin göbeğinde birleştirilmiş sınıf uygulaması! Tam da “Eğitim Kenti Karabük” vizyonuna uymadığı gibi  tartışmaları beraberinde getiriyor.

Özellikle azalan öğrenci sayısı nedeniyle sınıfların birleştirilmesiyle başlayan tartışmalar, şimdi çok daha ciddi ve düşündürücü bir boyuta ulaştı. Öğlebeli İlkokulu’nda yaşanan son olay, yalnızca mahalle halkını değil, tüm eğitim camiasını derinden sarstı.

“BENİM RAPORUM VAR, BANA KİMSE DOKUNAMAZ”

Geçtiğimiz günlerde okulda yaşanan olayda, bir öğrenci velisi okul müdür yardımcısına fiziksel şiddet uyguladı. Görgü tanıklarının ifadelerine göre, olay uzun süredir okulda sorun çıkartan bir veli tarafından gerçekleştirildi. Saldırganın, cezai ehliyetinin bulunmadığına dair psikolojik raporu olduğu, bu raporu ise adeta bir "dokunulmazlık belgesi" gibi kullandığı iddia ediliyor.

Saldırganın çevresine yüksek sesle, "Benim raporum var, kimse bana dokunamaz, istediğime istediğimi yaparım" şeklinde söylemlerde bulunduğu belirtilirken, bu durum okulda görev yapan öğretmen ve yöneticilerde büyük bir korku ve endişe yarattı.

Öğlebeli Mahallesi’nde uzun süredir devam eden eğitim sorunları, bölge halkının şikayetlerine rağmen çözüme kavuşamıyor. Mahalledeki öğrenci sayısının azalmasıyla birlikte uygulamaya konan birleştirilmiş sınıflar sistemi, çağdaş eğitim anlayışının gerisinde kalmakla eleştiriliyor. Bu uygulama, birçok vatandaş tarafından “21. yüzyılda şehrin göbeğinde kabul edilemez” şeklinde değerlendiriliyor.

Öğlebeli İlkokulu’nda yaşanan son şiddet olayı ise bu çığlığı çok daha tehlikeli ve acil bir boyuta taşıdı. Artık eğitim kalitesinden çok, can güvenliğinin konuşulması, vatandaşları büyük bir hayal kırıklığına uğratıyor.

"EĞİTİM KENTİ KARABÜK" VİZYONUYLA UYUŞMAYAN TABLO

Karabük’ün “Eğitim Kenti” olma vizyonu sıkça dile getirilse de Öğlebeli İlkokulu’nda yaşananlar, bu vizyonun karşılık bulmadığını gözler önüne seriyor. Okulda görev yapan öğretmenlerin motivasyonunun ciddi şekilde sarsıldığı, veliler arasında ise tedirginliğin hakim olduğu ifade ediliyor.

MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ'NE TEPKİ

Yaşanan olayların ardından Karabük İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün sessiz kalması, vatandaşların tepkisini çekti. Birçok veli ve mahalle sakini, İl Müdürlüğün duyarsız tavrını sert bir şekilde eleştirdi. "Yetkililer ne zaman harekete geçecek? Bir öğretmenin canına mı kastedilmesi gerekiyor?" sözleriyle tepkilerini dile getiren vatandaşlar, acil önlem alınması çağrısında bulundu.

Öte yandan Öğlebeli’de yaşanan bu olay, aslında Türkiye’nin dört bir yanında giderek artan eğitim sorunlarının bir yansıması. Öğretmenlerin itibarsızlaştırılması, eğitim çalışanlarının güvenlik endişesiyle görev yapması ve sistemin öğretmeni korumakta yetersiz kalması, şiddeti adeta normalleştiriyor. Eğitimdeki çöküşün sadece akademik başarılarla değil, güvenlik ve insani koşullarla da değerlendirilmesi gerektiği bir kez daha ortaya çıktı.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.