Ihlas Haber Ajansı tarafından
05 Mart, 2024 00:12 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Gençler tarlaya girmiyor

Son yıllarda şehirlerde yaşamayı tercih eden yeni nesil dededen babadan kalan tarla işleri ile ilgilenmezken, tarlalarda çalışanların büyük çoğunluğunu 40 yaş üstündeki kadınlar oluşturuyor.
Doğu Karadeniz Bölgesi’nde havaların sıcak gitmesi ile birlikte tarlalarda mesai bu yıl erken başladı. Yöre halkı güzel havayı da fırsat bilerek köyüne bahçesine giderken, tarla ve bahçelerde ise çalışanların büyük çoğunluğunu 40 yaşın üstündeki kadınlar oluşturuyor.

"Bizden sonra bu bahçelere kimsenin geleceğini zannetmiyorum"
Evinin sebze, meyve, mısır ve patates ihtiyacı için tarla yaptığını belirten Trabzonlu Fatma Sofuoğlu, kendilerinden sonra gençlerin bahçe ve tarlaları sahipsiz bırakacağını ve girmeyeceğini söyledi. Sofuoğlu "Gençler okuyor, okuduktan sonra iş sahibi olunca da artık köylere gelmiyorlar. Eskiden birlik beraberlik vardı, büyüklerimiz ile 8-10 kişi tarlalarda çalışıyorduk. Şimdi ise çocuklar şehirlerden köylere gelmek istemiyorlar. Biz de atalarımızın yadigarını sürdürmek için burada çalışıyoruz. Bizden sonra bu bahçelere kimsenin geleceğini zannetmiyorum, bu topraklar öylece kalacak" ifadelerini kullandı.
Yaza hazırlık yaptıklarını belirten Emine Sofuoğlu ise "Çocuklar tarla ayakkabılarını giyip bahçeye girmeye tiksiniyorlar. Onları eve alıştırdık, şehre alıştırdık. Bu yüzden gelmiyorlar. Bir de çocuklar köy koşullarına alışkın değil" şeklinde konuştu.

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Ziraat Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Cemil Pehlevan, yeni neslin bahçeye inmemesinin sadece Karadeniz Bölgesi’nin değil ülkemizin her yerinde önemli bir sorun oluşturduğuna dikkat çekerek “Herkes şehirde yaşamak istiyor dolayısıyla tarımsal alanlar olumsuz etkileniyor” dedi.
Son yıllarda yeni neslin bahçeye inmemesine çözüm olarak uzman eleman tedarik firmaları kurulmasını öneren Pehlevan, “Bu büyük bir sorun. Sadece kendi bölgemiz için değil, Türkiye’nin diğer bölgeleri için çok büyük bir sorun. Bu soruna zaman geçirmeden çözüm bulunması gerekiyor. Bizim önerimiz, uzman eleman tedarik firmaları kurulsun. Budama, ayıklama, toplamada maliyetler çok yüksek. Alanlarımız çok küçük şehirdeki bir kişi köyüne gidip fındığını ilaçlayıp, toplayıp, geri döndüğünde maliyet yükseliyor. Tedarik firmalarıyla birlikte bu işi çözebiliriz” dedi.

"Ülkemizin 350 milyon nüfusu besleyecek kapasitesi var"
Herkesin şehirde yaşama tercini tarımsal alanları olumsuz etkilediğine dikkat çeken Pehlevan, “Herkes şehirde yaşamak istiyor dolayısıyla tarımsal alanlar olumsuz etkileniyor. Hayatımızda hava gıda ve su olmazsa olmazımızdır. Bizim bunun bir şekilde çözümünü ortaya koymamız gerekiyor. Ülkemiz şu an dört mevsimi bir anda yaşayan o kadar zengin bir ülke ki, biz bir şekilde bunu harekete geçirmemiz gerekiyor. Türkiye toprakları şu anda 350 milyonu besleyecek kapasitesi var. Ama baktığınız zaman ekonomik kaygılardan kaynaklı üretim alanları terk ediliyor. Ya da lüks yaşamak için ya da şehirde yaşamak için müthiş bir göç var. Bunu bir şekilde durdurmamız gerekiyor. Köyde yaşayanları devlet teşvik etmeli teşviklerini artırmalı ve teşvik yöntemimizi değiştirmemiz gerekiyor” diye konuştu.

blank
Aylin Sarıoğlu tarafından
11 Nisan, 2025 13:37 tarihinde yayınlandı
A+ A-
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Karabük’te Dahil Diğer Kentlerdeki Tuvaletlerin Temizlik Sorunları Neden Sona Ermiyor?

Günümüzde toplu alanlarda, özellikle de okullar, alışveriş merkezleri, restoranlar ve sokaklardaki tuvaletlerin temizliği sıkça tartışılan bir konu haline geldi.

Yaşadığımız yüzyıl, hem pandemi atlatan hem de hijyen malzemelerinin bolca tedarik edildiği bir döneme rastlıyor. Peki, Karabük'te dahil, 81 ildeki halka açık tuvaletlerin temizlik sorunları neden son bulmuyor?

Aslında insanların bu alanlardaki tuvaletleri neden kirli bıraktığı, hem hijyen hem de sosyal davranışlar açısından önemli bir mesele olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle seyahatlerde, belirli benzin istasyonları ve konaklama tesisleri bu nedenle tercih ediliyor. Yolculukların ise kişisel tuvalet alışkanlıklarının ve temizlik sorunlarının yanıtını aramada önemli bir unsur olduğunu belirten uzmanlar; tuvaleti bilerek kirli bırakanların sayısının (bu kişi evde çok temiz olsa da) yolculuklarda kirli bırakmada büyük bir artış gösterdiğini dile getiriyor.

Karabük'te toplu kullanıma açık tuvaletleri kullanan çoğu kişinin, kişisel temizlikten uzak, bu alanları keyfine göre kullanıma geçtiğini ortaya çıkarıyor. Bu durumun başlıca nedenleri arasında, bireysel sorumluluk hissinin azalması, anonimlik hissi ve sosyal normların eksikliği yer aldığı bildiriliyor. İnsanlar, kalabalık bir ortamda kendilerini diğerlerinden ayrı hissettiklerinde, başkalarının temizliği sağlamakla sorumlu olduğunu düşünerek daha dikkatsiz davranıyor.

Ayrıca, toplu alanlarda temizlik malzemelerinin yetersizliği de büyük bir sorun teşkil ediyor. Kağıt havlu, sabun ve tuvalet kağıdının düzenli olarak yenilenmemesi, kullanıcıların temizlik konusunda özensiz davranmasına yol açıyor. Bunun yanı sıra, tuvaletlerin fiziksel koşulları da büyük önem taşıyor. Kötü tasarlanmış veya bakımı düzenli yapılmayan tuvaletler, kullanıcıların daha az dikkatli olmasına sebep olduğu belirtiliyor.

Bu sorunlara karşı çözüm üretmek, hem işletmecilere hem de kullanıcılara düşüyor. İşletmeler, temizlik standartlarını artırarak, kullanıcıların memnuniyetini sağlamak için düzenli temizlik yapmalı ve gerekli malzemeleri sürekli olarak tedarik etmeli. Ayrıca, tuvaletlerin kullanımına yönelik bilinçlendirme kampanyaları düzenlenerek, insanların toplu alanlarda daha duyarlı olmalarını sağlayabilir.

Kullanıcılar ise, toplu tuvaletleri kullanırken bireysel sorumluluklarını hatırlamalı ve mümkün olduğunca temiz bırakmaya özen göstermeli. Unutulmamalıdır ki, herkesin ortak kullandığı alanlar, kolektif bir sorumluluk gerektirir.

Turizmin gözbebeği Karabük'te toplu kullanılan tuvaletlerdeki temizlik sorunları, bireysel ve toplumsal sorumluluklarla aşılabilir. Hem işletmelerin hem de kullanıcıların bu konuda üzerine düşeni yapması, daha hijyenik ve sağlıklı bir ortamların oluşmasına katkı sağlaması bekleniyor.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.