blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
14 Ağustos, 2024 16:37 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

Genç milli wushucular, Dünya Şampiyonası için Kastamonu’da kampa girdi

Avrupa, Balkan ve dünya şampiyonalarında çeşitli dereceler elde eden genç milli wushucular, Eylül ayında düzenlenecek olan Gençler Dünya Wushu Şampiyonası için Kastamonu’da kampa girdi. Sporcular 7 sıklette de altın madalya hedefliyor.
Türkiye, Avrupa ve Balkan şampiyonluklarında elde ettikleri başarılarla Türkiye’yi gururlandıran milli wushu sporcuları Yiğit Şişman, Muhammed Efeihtiyar, Burak Tez, Furken Cebeci, Samet Caf, Mustafa Kemal Meke ve Rabia Karadaş, 22-30 Eylül tarihleri arasında Brunei’de gerçekleştirilecek 9. Dünya Gençler Wushu Şampiyonası’nda Türkiye’yi temsil edecek. Şampiyona öncesi hazırlıklarını sürdüren genç wushucular, Wushu Milli Takım Antrenörü Emrah Şahanoğlu, Kondisyoner Vural Özel ve Fizyoterapist Hakan Küçükekenci nezaretinde Kastamonu’da 1 aylık kampa girdi. Kastamonu Hasan Doğan Spor Tesisleri’nde günde iki antrenman ile Dünya Gençler Wushu Şampiyonası’na hazırlanan genç wushucular, mücadele edecekleri 7 farklı kiloda altın madalya hedefliyor. Daha önce Avrupa ve Balkan şampiyonluklarında çeşitli dereceler elde eden milli sporcular, alacakları madalyalar ile Türkiye’yi gururlandırmak istiyor.

Şahanoğlu: "Ay-yıldızlı bayrağımızı Dünya Şampiyonasında dalgalandırmayı hedefliyoruz"
Kamp süreci ile ilgili bilgi veren Wushu Milli Takım Antrenörü Emrah Şahanoğlu, "Pazartesi günü başladığımız kampımız hızlı bir şekilde devam ediyor. Sporcularımızın hepsi, kendi kilolarında şampiyon olmuş, seçilmiş sporculardır. Bu sporcularımızı Kastamonu’da kampa alarak bu süreçte form tutmalarını sağlayacağız. İnşallah bu sayede ay-yıldızlı bayrağımızı da dünya şampiyonasında dalgalandırmayı hedefliyoruz. Kampımız Kastamonu’da sürüyor. Burada imkanlarımız çok iyi, antrenman salonlarımız, fizyoterapistimiz, koondisyonerimiz var. Benimle birlikte milli takım antrenörlerimiz burada mevcut. Sistemli bir antrenman programımız bulunuyor. Sporcularımız mutlu, hepsinin de performansı gitgide artıyor. İnşallah Brunei’de ay-yıldızlı bayrağımızı zirveye taşıyacağız. Bize sağlanan imkanlardan ötürü Gençlik ve Spor İl Müdürlüğümüze teşekkür ediyorum. Sporculara değer verildiği içinde federasyon başkanımıza ve yönetimine de teşekkür ediyorum. İnşallah bu emeklerimiz zayi olmayacak" dedi.

"İstiklal Marşımızı dünya arenasında okutacağımıza inanıyorum"
Milli takımda farklı kilolarda 7 sporcunun bulunduğunu belirten Şahanoğlu, "Bu sporcularımıza eşlik etmeleri için kampa aldığımız büyüklerde başarılı sporcularımız da bulunuyor. Şu anda kamp sporcusu olarak 12 kişiyiz ama müsabakaya 7 sporcumuzu hazırlıyoruz. Bu sporcularımızın hepsi de gerçekten iyi sporcular, inşallah eksiklikleri de tamamlandığı zaman bayrağımızı zirveye taşıyacağımıza inanıyorum. Burada en büyük avantajlarımızdan bir tanesi fizyoterapist ve kondisyonerimizin olmasıdır. Sporcularımızda yakından ilgilendikleri için arkadaşlarımıza da ayrıca teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Günlük iki antrenman yaptıklarını anlatan Şahanoğlu, "İki gün boyunca üst üste aynı günde iki antrenmanımız oluyor. İki günün ardından bir gün dinlenme günümüz oluyor. Kampımıza ayrıca büyükler kategorisinden tecrübeli sporcularımızı davet ettik ve onlarda kampımıza katılarak tecrübelerini gençlerimize aktarıyorlar. İnşallah verimli bir kamp sürecimiz olacak. Bunun sonucunda bizler, ülkemizi gururlandırarak başaracağımıza, bayrağımızı zirveye taşıyarak İstiklal Marşımızı dünya arenasında okutacağımıza inanıyorum" diye konuştu.

Şişman: "İnşallah hedefim dünya şampiyonu olmak"
Brunei’de yapılacak Dünya Şampiyonası için Kastamonu’da kampa girdiğini söyleyen 16 yaşındaki takım kaptanı Yiğit Şişman ise, "Kampımızda aradığımız bütün imkanlarımız bulunuyor. Amacımız, Dünya Şampiyonasında Allah’ın izniyle Türkiye’mizi temsil ederek zirvede yer almaya çalışacağız. Şu anda kampımızda 7 sporcumuz bulunuyor. Bu sporcularımıza eşlik eden sporcularda bulunuyor. 12 kişiyle birlikte şu anda Kastamonu’da kamp sürecimizde devam ediyor. Kampımız 1 ay 10 gün sürecek. Ben, 48 kilogramda Dünya Şampiyonasında gençlerde derece elde etmek için mücadele edeceğim inşallah. Ben, zaten Dünya Şampiyonasına katılmak istiyordum. Bunu da başardım ve Dünya Şampiyonasında da derece elde ederek Türk bayrağımızı dalgalandıracağım" şeklinde konuştu.
6 kez Türkiye şampiyonu ve Avrupa’da da ikinci olduğunu söyleyen Şişman, "İnşallah hedefim dünya şampiyonu olmak. Bu yönde kampımız çok iyi gidiyor, zorlansak ta çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Allah’ın izniyle başaracağım" ifadelerini kullandı.

Efeihtiyar: "Tek eksiğim olan Dünya şampiyonluğunu da almak istiyorum"
13 yaşında 45 kilogramda mücadele edecek olan Muhammed Efeihtiyar da, "Kastamonu’da düzenlenen kampa geldiğim için çok mutluyum. En iyi şekilde bizleri hazırlayıp en iyi yerlere getirmek için uğraşıyorlar. Brunei’de olacak Dünya Şampiyonasında en iyi şekilde milli takımımızı ve ülkemizi gururlandıracağız. Orada tek isteğim altın madalya almak ve en iyi şekilde çalışarak kendimi göstermek istiyorum" dedi.
Sakarya’dan geldiğini ve 9 yıldır wushu sporuyla uğraştığını belirten Efeihtiyar, "6 kez Türkiye şampiyonu oldum. 2 kez Balkan şampiyonu oldum. 1 kez de Avrupa şampiyonu oldum. Brunei’de olacak Dünya Şampiyonasında da Allah’ın izniyle dünya şampiyonu olmak istiyorum ve inşallah altın madalya ile ülkeme dönmek istiyorum. Bunun akabinde de tek eksiğim olan Dünya Şampiyonluğunu da almak istiyorum. Tek isteğim dünya şampiyonu olmak ve şampiyon olarak İstiklal Marşımızı okutmak istiyorum. Bunun içinde disiplinli bir şekilde çalışıyorum" diye konuştu.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Fikret Gökçe tarafından
26 Ağustos, 2025 13:36 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0

BÜYÜK TAARRUZ VE GEÇİCİ KÜRT HÜKÜMETİ (!)…

26 Ağustos 2025

26 Ağustos 2007 günü Şuhut’ta Hacıvelilerin kerpiç konağının ikinci katındaydım. O’nun tahta iskemlesine oturdum, taarruzun son hazırlıklarını yaptığı, “ Haydi Muzaffer, haritaları topla, gidiyoruz “ diyerek kalktığı masayı ellerimle okşuyordum. Sanki hepsi; O, Fevzi, İsmet ve Muzaffer Paşalar masanın çevresinde ve ayaktaydılar.

Türkiye Muharip Gaziler Derneği Genel Başkan yardımcısıydım. Genel Başkanımız (E) P. Alb. Feridun Çelenk ve P. Alb. Aziz AKAL’la birlikte benim arabayla gitmiştik Şuhut’a. Gece saat 12.00’de başladığımız zorlu yürüyüş sonunda sabaha karşı 04.00’e doğru zirveye, O’nun Büyük Taarruzu başlattığı noktaya gelmiştik.

Akşehir’deki Batı Cephesi Karargahı’nda ordu komutanlarıyla birlikte son toplantısını yaptıktan, taarruz gününü kararlaştırdıktan sonra yanındakilerle gündüz ağaçlıklar altında gizlenerek geceleri sessiz ve gizlilik içinde 24 Ağustos 2022’de Şuhut’a ulaştılar. 25 Ağustos gece yarısı Kocatepe’ye doğru evden ayrılırken, “ALLAH TÜRK MİLLETİNİ VE ORDUSUNU KORUYACAKTIR. RABBİM YUNANLILARIN KAZANDIĞINI GÖSTERME BANA. ONLAR KAZANACAKSA GÖK KUBBE BAŞIMA YIKILSIN. ANAM DUA ET BİZE, DUA ET BİZE ANAM “ diyerek Yüce Tanrı’ya yakarıyordu.

Öte yandan 1922 yılı yaz aylarına girerken psikolojik harp tekniklerine de başvuran düşman, adam ayartarak! hain bulmaya çalışıyor, çeşitli vaad ve çıkarlar sunarak yandaş ve yataklık yapacak kişiler arıyordu. Mustafa Sabriler, İskilipli Atıf Hocalar, Ali Kemaller. Kürt Teali Cemiyeti, İngiliz Muhipler Cemiyeti gibi kuruluşlar ile Yunan uçakları da boş durmuyor, cephelerimizin ve yerleşim birimlerinin üzerinde uçarak önceden hazırlanmış bildiriler atıyor, bunlarla halkın umut ve direncini kırmaya çalışıyor, isyana teşvik ediyorlardı. İngilizlerin teşviki, Yunanın desteğiyle kurulan “GEÇİCİ KÜRT HÜKÜMETİ “ adına hazırlanan bu bildiriler camilerde bile dağıtılıyordu.

İŞTE BU BİLDİRİLERDEN BİRİ :
“Necip Kürt Milletine. Ey Kürtler inayeti bari ruhaniyet peygamberi ile asırlardan beri esaret altında inleyen Kürt Milletinin mukaddemei istihlası ve müstakil Kürt Devletinin esası olan Kürt Hükümeti Muvakkatası’nın teşkilini bütün vatandaşlara tebliğ ile kesbi şeref eyleriz.
Vatandaşlar, bütün Kürdistan dahilinde hareketi milliyenin inkişafı ile hükümetimizin teşkili kat’isi hakkında yapılacak muazzam teşebbüsün zaman icrası pek yakındır. Ancak bu teşebbüs bütün vatandaşların ayrı ayrı mahzarı muaveneti olmadıkça tahakkuk edemez. Her Kürt vatanı için bu emri azimde büyük ve küçük birer vazife ile mükelleftir. Bunu ihmal edecek olanları tarih tel’in edecektir. Maazallah bu fırsatı kaçıracak olursak yarınki neslin huzurunda müerrim ve müttehim mevkiinde kalacağız. Çünkü bu azim fırsat bir daha ele geçmez. Vatandaşlar, sizin şimdilik yapacağınız hizmet basit fakat mühim ve muazzamdır.
Siz Mustafa Kemal’e karşı harbeden Yunan ordusuna muhasım bir vaziyet almaktan ve Mustafa Kemal lehine olarak harbe iştirakten tamamı ile içtinap etmelisiniz. Çünkü Mustafa Kemal ile harbeden Kürtlere karşı hiçbir husumetleri yoktur ve olamaz. Bilakis Huruç Ali Elsultan’a cür’et eden Mustafa Kemal, Halifeyi Müslimin hazretleri tarafından Kürtlere bahşolunan muhtariyet ve istikbali gasp etmektedir. Bundan sarfınazar, Mustafa Kemal’in istiklal ve daha doğrusu engizisyon mahkemelerinin idam ettiği Kürtlerin miktarı binleri çoktan tecavüz eylemiştir. Vatandaşlar, halife asisi Mustafa Kemal’i imha ve Kürt Hükümetinin teşkilini tesbit etmek üzere cümleniz bulunduğumuz yerlerde isyankar ihtilaller tertip ediniz, ta ki ağırlığı günden güne çoğalan bu esaret gömleğini yırtıp atalım. Çünkü esir olmak, mazlum olmak kadar ve belki daha büyük bir cinayettir ki cezası idamdır. Vatandaş, yakında resmen ilan olunacak Kürt Hükümeti sancağı altında kucaklaşmak ümidiyle cümlenizden ve cümlemizden himmet ve gayret bekliyoruz.”
Geçici Kürt Hükümeti.

110 yıl önce kurdurdukları sözde Geçici Kürt Hükümeti’yle birlikte Yunan’ın başaramadığı bu alçak projeyi, sonraki yıllarda başta İngiltere ve ABD olmak üzere dost bildiğimiz ülkeler sürdürüyor ve bugün yüzyıllardır birlikte yaşadığımız Kürt vatandaşlarımızı ayrıştırma ve yurdumuzu bölünme noktasına getiriyorlar.

Şimdi de “ BARIŞ “ adı altında asıl amaçları olan Türkiye’yi parçalamak ve yeniden 600 yıllık imparatorluğu paramparça ettikleri günlere dönmek istiyorlar. Ne diyor ABD Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom BARRACK ? “TÜRKİYE İÇİN EN İYİ SİSTEM OSMANLI MİLLET SİSTEMİDİR “. Ne buyurdunuz Sayın Büyükelçi ? Büyük ATATÜRK’ün önderliğinde kanla, canla kurulan bu devlet, 110 yıl önceki başkanınız Wilson’un istediği gibi, Kürdistan, Ermenistan ve Lazistan gibi parçalara mı ayrılsın ? BÜYÜK TAARRUZ’UN GURUR VE COŞKUSUNU YAŞADIĞIMIZ BU ONURLU GÜNLERDE “ NAH (!) YAPARSINIZ…”

Buna en güzel yanıt, 1990’lı yıllarda MHP Ankara İl Başkanı iken tanıdığım, daha sonra TBMM Başkanı olan Sayın Ömer İZGİ’den geldi. “ BARIŞ DİYORLAR. BEN KİMSEYE DÜŞMAN DEĞİLİM, NEYLE BARIŞACAĞIM. ELİNE SİLAH ALANLAR, ÜLKEYE KAST EDENLER AFFEDİLİP HAYATIMIZA GİREMEZ.” derken “ Barışın Mimarı (Bebek Katili) Sayın ÖCALAN’dır diyenlere ve O’nu serbest bırakmayı düşünenlere gönderme yapıyordu.

Büyük Taarruz’un yıldönümünü kutluyor ve Başta ATATÜRK olmak üzere silah arkadaşlarını, tüm şehit ve gazilerimizi rahmet ve saygıyla anıyorum.

Fikret GÖKÇE

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.