Estetikte sahte ürün tehlikesi: Ölümle sonuçlanan vakalar oluşabiliyor
Son zamanlarda sahte ürünlerle uygulanan estetik işlemlerin tehlikesine dikkat çeken Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Emre Kıymık, "Sahte botoks sonrası geçici körlük, kaş düşmeleri, yutkunma güçlüğü tarzında bulgular gerçekleşmektedir. Sahte dolgu ürünlerinde de özellikle dudakta, burunda, gözaltlarında çok ciddi hayati tehlikelere varan, hatta ölümle sonuçlanabilen problemler oluşturabilmektedir" dedi. İnsanların ekonomik sebeplerden dolayı sahte ürünleri tercih ederek kendilerine estetik işlemler yaptırdığını, bu işlemler sonucunda ölümle sonuçlanabilecek durumların yaşanabileceğini ifade eden Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Emre Kıymık, vatandaşları uyardı. Son zamanlarda sahte ürün kullanımının çok ciddi bir halk sağlığı bir problemi oluşturduğunu ifade eden Dr. Emre Kıymık, "Sahte ürünlerle dolgu ve botoks tarzında işlemler yapılıyor. Bu tür ürünlerin içeriklerinde ne olduğunu yüzde 100 tespit edemiyoruz. Ne olduğunu bilmiyoruz. Çok sıkıntılı komplikasyonlar gelişmektedir. Sahte botoks sonrası geçici körlük, kaş düşmeleri, yutkunma güçlüğü tarzında bulgular gerçekleşmektedir. Bu durum kişinin hayatını çok ciddi anlamda olumsuz etkilemektedir. Hatta ölümle sonuçlanan vakalar oluşabilmektedir. Kullanılan botulinum toksin ürününün dozajı çok önemlidir. Sahte ürünlerin içinde bu toksinin olup olmadığını bilmiyoruz. O yüzden çok ciddi halk sağlığı tehdididir. Bu tip sahte ürünlerden kaçınmak gerekiyor" diye konuştu. "Ürünün orijinal olup olmadığını sorgulayın" Dr. Emre Kıymık şunları söyledi: "Halkımızın bu tip durumlarda uygulanacak ürünün ne olduğunu bilmeleri önemlidir. Bu ürünlerin kare kodları vardır. Kare kodları istedikleri takdirde okutabilmelidirler. Burada ürünün orijinal ürün olup olmadığını sorgulayabilirler. Bu sahte ürünleri en büyük tercih sebebi ekonomik sebepler oluyor. Sahte ürünler piyasadaki ürünlerin neredeyse 4’te 1 fiyatına satılıyor. Dolgu dediğimiz hyalüronik asit içerikli ürünlerde de oldukça sahte ürün gözlenmektedir. Güzellik merkezlerinde bu tip sahte ürünlerde uygulama yapılması çok sık olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu durum doku ölümlerine sebebiyet verebilmektedir. Özellikle dudakta, burunda, gözaltlarında çok ciddi hayati tehlikelere varan problemler oluşturabilmektedir. İnsanlar bu tip işlemleri güzellik salonlarını gerçekleştirmemelilerdir. Bu işlemleri plastik cerrahi uzmanları, dermatoloji uzmanları, Sağlık Bakanlığımızın 2008 yılına kadar vermiş olduğu medikal estetik hekim sertifikası olan hekimlerimizdir. Bu tip ürünleri yaptırmak istediğimizde bunlara çok dikkat etmeliyiz. Bu tip sahte ürünlere bağlı işlemler sonucu oluşan komplikasyonlarla çok ciddi hastalarımız gelmektedir."
Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Yıldıray Yıldırım, Karabük Birlik Medya Gündem Özel Programı'nda Esnafın güncel sorunlarını, yapılan çalışmaları ve son dönemde çıkan “siyasi destek” iddialarını değerlendirerek, “Ben bugüne kadar hiçbir esnafımıza siyasi görüşünü sormadım. Bunu diyen varsa hemen istifa ederim. Ben hizmetime bakarım, işime bakarım” dedi.
Karabük Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Yıldıray Yıldırım, Karabük Birlik Medya'da yayınlanan Gündem Özel programında İsmail Akca'nın konuğu oldu. Yıldırım, burada esnaflara yönelik yürüttükleri çalışmaları anlattı, kendisine yönelik "siyasi destek alıyor" iddialarına cevap verdi ve esnafın yaşadığı sorunları dile getirdi.
Başkan Yıldırım; "Son zamanda en büyük sıkıntımız vergisel, ekonomiye dayalı vergi denetimleri, hasılat tespiti, sigara denetimi sigara için yazılar cezalar, aynı anda Sağlık İl Müdürlüğü, Vergi, SGK ile ilgili denetimler bizi son dönemde çok zora sokuyor. Bunun haricinde ekonomi başta olmak üzere çok sıkıntımız, sorunlarımız var. Yine esnafın emekli olma şartları vat, esnaf dükkan açamadığı zaman Bağ-Kur ödüyor. Mesela biz yanımızda çalışan işçi için sigorta ödüyoruz, işe gelemiyor, hastaneden rapor alıyor, devlet parasını veriyor aynı Bağ-Kur'u biz kendimiz için ödüyoruz esnafın bu şekilde güvenceleri yok yani bizim sorunlarımızı 3-5 gün konuşsak içinden çıkamayız o şekilde sorunlarımız var.
Biz ekstra özel bir seçim çalışması içerisinde değiliz ben kendimde esnafım esnafın derdini biliyorum, esnafın karşılaştığı sorunları ben kendim yaşıyorum ben şahsen sürekli sahada ve esnafın içersinde biriyim, esnaflarımızla sürekli irtibat halinde olan onların sorunlarını en üst düzey ilgililere iletmek için uğraşan biriyim. Gerçekten bu konuda mütevazi olamayacağım Karabük Esnaf Odası Türkiye'nin en başarılı Odalarından biridir diye düşünüyorum. Bu anlamda ekstra biz seçim çalışması içersinde değiliz, geçim çalışması içersindeyiz. Gerçekten esnaflarımız ekonomik olarak zor günlerden geçiyor çok taleplerimiz var yapılandırma, Esnaf Kefalet Kredilerinde yapılandırma, elektrik faturalarımız, büyüklerle olan mücadelemiz hepsini üst üste koyduğumuzda çok sorunlarımız var. Biz bu dönemde esnafa gidip çalışmalarımızdan da cesaret alarak onlardan da özür dileyerek onlara gezip, yerinde motive etmek istiyoruz yani onların dertlerini paylaşıyoruz. izlenimler, yaklaşımlar güzel olumsuz bir tepki ile karşılaşmıyoruz, memnun olduklarını belirtiyorlar bu da bizi memnun ediyor" dedi.
"TİCARET BAKANINA SORUNLARI İLETTİK"
Ticaret Bakanı ile ilgili yaptıkları görüşme ile ilgili de bilgi veren Yıldırım; "Vergi Dairesi ve denetimleriyle ilgili taleplerimizi ilettik, esnaflarımızı9n hesaplarına konulan blokelerin koyulmaması gerektiğin, veya bunlara bir sınır, limit getirilmesini ilettik, yine borçlarla ilgili esnaflarımızda çok büyük bir beklenti var yapılandırma talebimizi ilettik, esnaf kefalet borçları için yapılandırma talep ettik, zincir mağazaların bakkal ruhsatıyla işletilmesine izin verilmememsi gerektiğini, metrekare zorunluluğu getirilmesini ilettik, Esnaf Kefaletten kredi çekerken bazen KOSGEB'den kredi kullandığımız için, sigortalı olduğumuz için bunların kaldırılmasının gerektiğiyle ilgili bilgilendirme yaptık, basit usul kira oranlarının günün şartlarına göre güncellenmesini istedik, emlakcı ve galerici esnaflarımızın haricinde internet ilanı verilememesi gerektiğini ilettik, tüketici yasalarının bazılarının bizim de lehimize olacak şekilde yeniden düzenlenmesini talep ettik, esnaflarımız için komisyonsuz pos cihatları yapılmalı dedik, esnaflarımıza promosyon anlaşmasını ilettik ve esnaflarımızı ilgilendiren bir çok konuda sorunlarımızı ilettik" diye konuştu.
"BEN HİZMETİME BAKARIM, İŞİME BAKARIM"
Gerçekleştirdiği esnaf ziyaretlerinde çekilen bir fotoğraf üzerinden yapılan siyasi destek alıyor şeklinde çıkan haberlere de değinen Yıldırım; "Ben bunu bir algı operasyonu değil de yanlış anlaşılma olarak değerlendiriyorum. Biz yaptığımız geziler kapsamında Tüccarlar iş merkezindeki esnaflarımızla bir araya geldik orada esnaflarımızdan yangın ruhsatı ile ilgili yangınlardan kaynaklı tüm işyerlerine yansıyan bir maliyetin olduğunu, Belediye başkanımızla görüşmek istediklerini, Belediye Başkanımızın da çok yoğun olduğunu falan ilettiler bu konuları konuşurken, iş merkezinin güvenlikçisi de Belediye başkanımız karşıda Sakatlar Derneğini ziyarette dedi, arkadaşlar da bana Başkanı çağırabilir miyiz dediler ben de telefon ettim hatta onun da programı varmış, pek zamanım yok ama bir beş dakika uğrayayım en azından bir selam vereyim. Yani bu tamamen tesadüf bir karşılaşma oldu oradaki esnaflara bu ruhsatla ilgili yardımcı olunmasını söyledik zaten bunun için çağırmıştık. Bu olay yanlış anlaşılmadan kaynaklı siyaset arkasında algısı oluştu. Ben hiç bir esnafımıza bugüne kadar siyasi görüşünü sormadım, sen nereye oy veriyorsun demedim, diyen varsa ben hemen istifa ederim. Hiç bir esnafımıza nerelisin demedim, ben herkese eşit şartlarda en iyi hizmeti verme gayreti içinde oldum ve buna da ay7nı şekilde devam edeceğim. Siyasetin tabi ki esnaflarımıza çok faydası oluyor, ben Bakanımızdan randevu aldım, tabi ki siyasi gücümle aldım, Cumhurbaşkanımıza dosya verdim siyasi gücümüzle verdim, Maliye burada bir saate yakın bir sunum yaptım siyasi gücümle yaptım yani bazı yerlere siyasi gücümle daha rahat ulaşabiliyorum. Esnaflarımıza bu anlamda daha faydalı olduğumu düşüyorum bunlar siyasi anlamda iyi ama ben bunun haricinde MHP'yi de ziyaret ettik, MHP'yi de ziyaret ettik onlar da bize geldiler biz hepsiyle iç içeyiz. benim Yönetim Kurulu Üyelerimin içinde bile her görüşü, siyaseti savunan, her bölgeye hitap eden yönetici yapımız var. Bazıları bunu ısrarla kaşımak istiyor ama benim yanımda çalıştırdığım iki arkadaşımız Eskipazarlı, ben nerelisin deyip işe almadım kimseyi, kimse benim akrabam değil. ben bunu asla gütmedim gütmemde. Ben hizmetime bakarım, işime bakarım" şeklinde konuştu.