Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası
14 Mayıs, 2015 14:04

Ergenekon Mahallesi 3 Nisan Çocuk Parkı Açıldı

A+ A-

Karabük Belediyesi, şehrin görselliğine katkı sağlayacak ve aynı zamanda vatandaşların, özellikle çocukların sosyal alan eksiklerini giderecek çocuk parkları açmaya devam ediyor. Karabük Belediyesi bu kapsamda Ergenekon Mahallesi 3 Nisan çocuk parkının açılışını yaptı. Yeni yapılan parkın açılışına Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Karabük Belediye Başkan Yardımcısı Fatma Danışman, MHP İl Başkanı Burhanettin Arslan, Ovacık Belediye Başkanı Mustafa Dursun, MHP Safranbolu İlçe Başkanı Muharrem Asker, MHP Milletvekili Adayları Durmuş Yalçın, Ayhan Akbaş, yanı sıra daire müdürleri, mahalle muhtarları, Belediye Meclis üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Park açılışında bir konuşma yapan Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili; “Biz 2009 senesinde göreve geldiğimiz zaman şöyle bir imaj ortada vardı propaganda sisteminin içerisinde, diyorlardı ki muhalefet Belediye Başkanı hiçbir hizmet yapamaz, çünkü kendilerine bağlı şeyleri şiar edilmişler. Yalnız kendilerinin yaptığı işleri kabullenmişler. Başkalarının yapacaklarını tahmin edememiş ve düşünememişler bile her söylemiş olduğumuz işleri de. O tarihte şunu söylüyorlardı, Rafet Vergili palavra atıyor, Rafet Vergili yıldızları gökten indiriyor gibi çok güzel bir propaganda sistemi kurmuşlardı. Bundan 1 yıl öncede şöyle bir propaganda sistemi kurdular. Baktılar ki başarılıların önünü durduramıyorlar, başarıyı kesemiyorlar Rafet Vergili 11 ay 17 gün sonra istifa edecek dediler. Etmedik buradayız. Seçim zamanı diyorlardı ki hastaneler yıkılmayacak, kapatılmayacak. Söyledikleri yine tersi oldu, hastaneler kapatıldı. Biz Karabük’te ne yaptık derseniz, kentsel dönüşüm, mezbaha, 460 konut yapımı, battı çıktı, kent meydanı, kütüphane binası, asansörler, mezarlıkları, her mezarlıklarda abdest alma ve mescit, bütün camilerde sıcak su sistemi, üst geçitler, 70 tane park, 20 tane sosyal yaşam merkezi, doğal gaz dağıtımı %95, su tesisatı %70 değişti, 650 bin ton asfalt attık. Bu çalışmaları kaldıramadılar. Yapılacak büyük projeler vardı, bunların her birini yapılmaması için ellerinden ne geliyorsa yaptılar. Bu mahalledeki fidanlık, fidanlıkla ilgili Üniversiteye imarda düzenleme yaptık, alt kısmını Belediyeye bırakacaklardı, bizde halka açacaktık burayı. Elimizde protokolde var ama birileri başarılı olduğu için onların siyasi kayıpları olacağını düşündükleri için Rektör Burhanettin beye bunları yapılmaması ile ilgili siyasetçiler sürekli baskı yaptı. Ben bunu çok iyi biliyorum. Tıp Fakülte binasını verdik, kullandırtmadılar. İstasyonla Üniversiteye kadar raylı sistem yapılacaktı ve devamını biz devam edecektik yaptırtmadılar. Ne çalışma varsa engellediler. Devlet Demir Yolları ile ilgili protokol imzaladık, yaptırtmadılar. Karabük’ün hayati ile ilgili her konuda mutlaka önümüzü kestiler. İller Bankasından kredi kullanacağız. Karabük’ün hakkı krediyi kullandırtmadılar. Bizde geçen sene Karabük’ün sayın büyüklerin hepsine Karabük’e hizmet veriyor diye teşekkür ediyorduk. Tüm medyalarda, Karabük’te. Karabük’ün dışında gerçekten hizmet ediyor sanıyorduk. Sonra önümüze programlar çıkıyor bakıyoruz. Devlet Demir Yollarına bunu niye yapmıyorsunuz diye sorduğumuz zaman Karabük milletvekilleri diyorlar. Kredi diyoruz, diyorlar ki ben Ak Partili Genel Başkanı Karabük’ün milletvekilini nasıl geçerimde bu parayı size verebilirim diyebiliyor. 7 Haziran Türkiye’nin kader oylaması. Bu güne kadar ben mevcut milletvekillerini Karabük’e hiç bir şey verdiğini görmedim. Bir tane çivili tahtaları Karabük’te yok. Desinler ki bizde şu çivili tahtayı çaktık veya şu çeşmeyi şuraya yaptık diye. Bir tanesini göstersinler. Karabük’ün hayati ile engelledikleri işleri haddi hesabı yok. Niye bunları söylüyorum, çünkü 7 Haziran bizim şikayet günümüz. Çoluğumuz, çocuğumuz için bunları iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Şimdi aynı şekilde propagandalara devam ediyorlar. Ne kadar oy verirseniz o kadar hizmet alırsınız diye. Biz 3 milletvekili verdik, bir daha 3 milletvekili verdik, birde 2 milletvekili verdik sonra bundan 9 ay önceki seçime Tayyip beyi %64 oy çoğunluyla cumhurbaşkanlığına oy verdik. Hangi hizmet geldi Karabük’e? Ben diyorum ki Karabük’ün kaderi değişmesi için bir tane farklı milletvekili meclise gitsin, Karabük’ün sesini duyursun, Karabük ile ilgili talepleri ortaya koysun, Karabük’ün kaderi değişecektir. Yüksekova Devlet Hastanesi 150 yataklı. Safranbolu kadar bu kentte Ak Partinin bir milletvekili yok. Devletin vergisini ödeyen yok, elektrik parası ödeyen yok, su parası ödeyen yok. Bunun üstüne siyaset yapıyorlar. Karabük’ten ne kadar oy verirseniz hükümet size bu kadar hizmet götürecek. Biz Karabük’te her zaman merkez sağ partisini destekledik. Bir dönem 3 milletvekili, bir dönem daha 3 milletvekili, son olarak 2 milletvekili. Bütün milletvekilliğini verdik, hangi hizmet geldi. Gelen hizmet Safranbolu Devlet Hastanesi 50 yatak, komedi gibi. Karabük %98,5 elektrik parasını ödeyen bir vilayet. Kaçak %1,5, Şemdinli’deki elektrik kaçağı %80, vergi borcu en az olan Karabük her zaman devletin yanında. Her zaman milletin yanında ama hizmete geldiği zaman hiçbir şey yok. Benim Karabüklülerden talebim, bu seçimlerde partizanlık yapmadan Karabük’ün geleceği için Karabük’ümüz için gelin en azından 1 milletvekilliğini Karabük’te değiştirelim. Bir milletvekili değiştirmekle Karabük’te çok şey değişecek göreceksiniz Dere evlerin, fidanlığın, Devlet Demir Yollarının problemleri bitecek o zaman. Herkesin aklı başına gelecek. Bizimde iki adayımız var. Allah korkusu olan, devlet, millet malında gözü olmayan, yalnız sizlere hizmet edecek partimiz yola çıkardı. Ben buradaki tüm partili büyüklerim, kardeşlerimden Ak Partili, Cumhuriyet Partili, Saadet Partili, Büyük Birlik Partili, eski Demokrat Partili gelin bu sefer bizi destekleyin. Karabük’ün kaderini hep beraber değiştirelim” dedi.

Görüş Bildir

blank

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

02 Kasım, 2024 04:52
blank
İhlas Haber A.

Faciaya balık ziyafetinin neden olduğu iddiası

Faciaya balık ziyafetinin neden olduğu iddiası
A+ A-

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessesesine ait maden ocağında 14 Ekim 2022’de meydana gelen ve 43 madencinin hayatını kaybettiği maden faciasının duruşmasında tutuklu yargılanan sanık Volkay Soylu’nun talebi üzerine madencilerin kullandığı ve eğitimlerde kullanılan maskenin açılması mahkeme heyetinin huzurunda gerçekleştirildi. Müşteki avukatlarının patlamadan önceki 1 yıl içerisinde gerçekleşmiş, telsiz ve telefon konuşmalarının yer aldığı ses kayıtlarını mahkeme heyetine dinletildiği davada, sanık avukatları ise savunmalarında patlamanın hemen öncesinde işçilerin balık yemek için aceleci davrandığını ileri sürerek, patlamada maden işçilerini sorumlu tuttu
43 madencinin hayatını kaybettiği 9 madencinin de yaralandı Amasra Maden Faciasına ilişkin davanın 9. duruşması bugün Bartın Adliye binası içerisindeki koridorda özel olarak oluşturulan salonda gerçekleştirildi.
1. Ağır Ceza mahkemesi tarafından yürütülen duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, müştekiler, avukatları, faciada hayatını hayatını kaybeden madencilerin yakınları katıldı. Adliye içerisinde ve çevresinde güvenlik görevlileri tarafından geniş güvenlik tedbirleri alındı. Mahkeme heyeti soruşturma kapsamında İstanbul Teknik Üniversitesi ve Kocaeli Üniversitesinde görevli maden mühendisi, jeoloji, jeofizik, elektrik ve güvenlik uzmanlarından oluşan 7 kişilik bilirkişi heyetinin üçüncü raporunu tamamlayarak mahkemeye sunduğunu ifade ederek, bilirkişi ek raporuna karşı beyanları aldı.
Müşteki avukatları, bilirkişi heyetinden teknik incelemenin, bilimsel çalışmanın ve patlamanın yaşandığı maden ocağında keşif yapılıp yapılamayacağıyla ilgili görüşlerin yer aldığı kapsamlı rapor beklemelerine rağmen soruşturma aşamasındaki kanaatlerin devamı niteliğinde rapor hazırlandığını belirtti.

Ses kayıtları dinletildi
Merkezi Gaz İzleme İstasyonu’ndan alınan ve işletme müdürünün talimatıyla üretim için metan sensörlerinin iptal edildiği yönündeki ses kaydını dinleten müşteki avukatları, gaz izleme personelinin, iş güvenliği uzmanı Volkan Soylu’ya metan gazının yüzde 5 seviyesini geçtiği yönünde bilgi vermesine rağmen üretime devam edilmesi yönünde talimat verildiğine ilişkin ses kaydını da dinletti. Müşteki avukatları, faciadan önceki 1 yıl içerisinde patlamanın meydana geldiği maden ocağındaki telsiz konuşmaları ile çalışanlar arasındaki telefon konuşmalarının yer aldığı ses kayıtlarını mahkemeye sunulduğunu ifade ederek, işçilerin göz göre göre ölüme götürüldüğünü savundu. Yeniden bilirkişi heyeti oluşturulması talebinde bulunan müşteki avukatları, keşif yapılamaması ve ses kayıtlarının yer aldığı yeni delillerin de değerlendirilerek tutuklu sanıkların mevcut halinin devamını talep etti.
Suçlamaları kabul etmeyen sanık ve sanık avukatları, tutukluk sürelerini de göz önünde bulundurularak sanıkların tahliyesini talep ederek ev hapsi ve yurt dışına çıkış yasaklarının kaldırılmasını istedi.

Maske ve metan gazı tespit cihazları uygulamalı gösterildi
Tutuklu yargılanan sanıklardan olan ve İş güvenliği uzmanı Volkan Soylu’nun talebi üzerine salonda oksijenli ferdi kurtarıcı gaz maskesiyle, eğitim maskelerini gösterildi. Her iki maske açılarak arasında fark olmadığı gösteren Soylu, maske eğitimlerin de yeterli olduğunu savundu.
Soylu’nun talebi üzerine maden ocağında kullanılan vakvak olarak ifade edilen gaz ölçüm cihazı ile maden ocaklarında kullanılan metan gazı ölçüm sensörleri de mahkemeye getirildi. Metan gazı tespit anında sensörlerin verdiği alarm sesi ve titreşimi mahkemeye dinleten Soylu, olay müşteki avukatlarının soru üzerine olay gününde de 4 adet gaz ölçüm cihazı ve sensörün ilgili çalışanlara dağıtıldığı ve teslim alındığına dair kayıtların olduğunu kaydetti.
Uyarı cihazlarının mahkeme heyetine gösterilmesinin ardından ise toplanarak, adliye dışına çıkarıldı. Gazeteciler, adliyeden çıkarıldığı esnada cihazları görüntülemek istedi. Cihazların bulunduğu kutuyu taşıyan görevlinin, gazetecilerin görüntü almasını önlemek amacıyla sürekli yön değiştirmesi dikkat çekti. Cihaz Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ait bir araca konularak, kuruma götürüldü.

Ses kaydına savunma yapmadılar
Avukatların ses kayıtlarıyla ilgili sorusuna ise Soylu, "Kayıtlarda ne denildiği tam olarak anlaşılmıyor. Ayrıca sadece telefon görüşmesinin önü arkası alınmadan sadece belli bir bölümün dinletilmesiyle genelleme yapılmamalı" şeklinde konuştu.
Balık ziyafeti için aceleci davrandıklarını iddia etti
Sanık avukatları maden işçilerinin olay günü yaşananlarla ilgili verdiği ifadelerde balık ziyafeti planladıklarını ve balık yemek için erkenden ocağa girerek, hızlı ve aceleci bir şekilde işlerini yapmaya çalıştıklarını iddia etti. Maden işçilerinin ifadelerini mahkeme heyetine hatırlatmak için tek tek okuyan sanık avukatları, hayatını kaybeden maden işçilerinin güvenlik tedbirlerini ihmal etmesi nedeniyle patlamanın meydana gelmiş olabileceğini ifade etti. Duruşmaya katılan 43 madencinin yakınları ise sanık avukatlarının savunmalarına tepki gösterdi

Ara karar verildi
MAra kararını açıklayan mahkeme heyeti, "muhtemel kastla öldürme" suçundan yargılanan sanıklar dönemin TTK Amasra Müessese Müdürü Cihat Özdemir, İşletme Müdürü Selçuk Ekmekci, iş güvenliği ve eğitim başmühendisi Volkan Soylu, başmühendis Mehmet Tural’ın tutukluluk halinin devamına, "bilinçli taksirle öldürme" suçundan yargılanan ve önceki duruşmada tahliyelerine karar verilen kartiyelerden sorumlu maden mühendisleri Levent Aydın ve İbrahim Hakan Mengeş ile emniyet mühendisi Şahan Kahraman’ın ev hapsi ve yurt dışına çıkış yasağı tedbir kararının devamına karar verdi.
Ailelerden tepki
Patlamada hayatını kaybeden madencilerin yakınları mahkeme sonunda ve adliye çıkışında ise sanıklara ve sanık avukatlarına tepki gösterdi. Madenci yakınları 2 yıldır mahkemenin devam ettiğini belirterek, olayın sorumlularının cezalandırılmasını istedi.
Müşteki avukatlarından basın açıklaması
Müşteki avukatları ise adliye çıkışında, faciada hayatını kaybeden madencilerin isimlerinin yer aldığı afişi açarak, basın açıklaması yaptı. Avukat Melike Polat, ses kayıtlarında, benzer olaylarda maden ocağındaki devre kesicilerin çalışmadığını, elektriklerin kesilmediğini, çalışmanın durdurulmadığı, işçilerin tahliye edilmediği gibi konuların net bir şekilde ortaya çıktığını ifade etti. Polat, sanık Volkan Soylu’nun talebi üzerine maske kullanımının gösterilmesi ile ocakta kullanılan gaz ölçüm ve uyarı sistemlerin gösterilmesini şov olarak niteledi. Avukat Polat, madencilerin balık yaptığı yönündeki iddialarla ilgili ise suçun hayatını kaybeden madencilerin üzerine atılmak istendiğini ifade etti.
Dava dosyasının, esas hakkında mütalaa hazırlanmak üzere savcılığa gönderilmesini de kararlaştıran heyet, duruşmayı 13 Aralık’a erteledi.
TTK Amasra Müessesesine ait maden ocağında 14 Ekim 2022’de meydana gelen maden faciasında 43 işçi hayatını kaybederken 9 madenci de yaralanmıştı. Amasra Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında aralarında TTK Amasra Müessese Müdürü Cihat Özdemir’in de bulunduğu 24 şüpheli gözaltına alınmıştı. Zanlılardan Özdemir, Müessese Müdür Yardımcısı Salih Atmaca, İşletme Müdürü Selçuk Ekmekci, iş güvenliği ve eğitim başmühendisi Volkan Soylu ve başmühendis Mehmet Tural ile kartiyelerden sorumlu maden mühendisleri Levent Aydın ve İbrahim Hakan Mengeş ile emniyet mühendisi Şahan Kahraman "bilinçli taksirle birden fazla insanın ölümüne ve yaralanmasına neden olmak" suçundan tutuklanmış, 4 kişiye adli kontrol hükümleri uygulanmış, zanlılardan 3’ü çıkarıldıkları hakimlikçe, 9’u savcılık sorgularının ardından salıverilmişti. Bu şüpheliler arasında yer alan bir kişi hakkında ise soruşturma sürecinde takipsizlik kararı verilmişti. Hazırlanan savculuk iddianamesinde ise tutuklu sanıklar Özdemir, Ekmekci, Soylu ve Tural hakkında 42 kez "muhtemel kastla öldürme" suçundan toplam 840 yıldan 1050’şer yıla kadar, 4 kez "muhtemel kastla yaralama" suçundan da 4 yıl 16 aydan 12’şer yıla kadar hapis cezası talep edilmiş, 4 sanık hakkında iki suçtan toplam 844 yıl 16 aydan 1062’şer yıla kadar hapis cezası talebinde bulunulmuştu.
İddianamede diğer 19 sanığın ise "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 2 yıl 8 aydan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis cezası talep edilmişti.

blankNöbetçi Eczaneler

Gülşen Eczanesi
Gülşen Eczanesi
Adres

Candaroğlu Mahallesi, Hastane Caddesi, No:7 Karabük-Eflani

Telefon

(370) 461-2331

Eskipazar Eczanesi
Eskipazar Eczanesi
Adres

Merkez Mahallesi, Cami Caddesi, No:16 Eskipazar / Karabük

Telefon

(370) 818-3737

Doğa Eczanesi
Doğa Eczanesi
Adres

100. Yıl Mahallesi, Karabük Kastamonu Yolu Üstü Sokak No:59/D Merkez / Karabük

Telefon

(370) 502-0052

Ömür Eczanesi
Ömür Eczanesi
Adres

Bayır Mahalle Kemal Günes Caddesi No:167/A Karabük

Telefon

(370) 424-5714

Cemal Mızrak Eczanesi
Cemal Mızrak Eczanesi
Adres

Esentepe Mahallesi, Esendere Sokak No:14/1 Safranbolu-Karabük

Telefon

(370) 725-2547

Yeni Zümrüt Eczanesi
Yeni Zümrüt Eczanesi
Adres

İsmetpaşa Mahallesi, Doruk Sokak, No:8/B Yenice / Karabük

Telefon

(370) 766-4500