Nurettin Acar tarafından
17 Haziran, 2020 10:01 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Değirmenci: “Denizi geçmişken derede boğulmayalım”

Hak-İş Genel Başkan Yardımcısı ve Özçelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci, korona virüsle (Covid-19) normalleşme süreciyle birlikte salgının bitmediğini, insanların ve sendika üyelerinin dikkatli olmasını istedi. Değirmenci, korona virüs salgının etkilerinin ülkede hafifletilmesiyle uygulamaya konulan normalleşme adımlarının ardından vak'a sayılarının tekrar artış gösterdiğini belirtti. İnsanların rehavete kapılmaması gerektiğini ifade eden Değirmenci, "Normalleşme süreciyle birlikte salgının bittiği algısına kapılmak, bu konuda rehavete düşmek iyi bir sınavı vermiş olan, tabir-i caizse büyük emeklerle denizi geçen Türkiye'yi dere boğmaktır. Bu nedenle hem milletimizden hem de üyelerimizden maske, sosyal mesafe ve hijyen kurallarına her zamankinden daha fazla özen göstermelerini rica ediyorum" dedi. Ülke olarak hem sağlık sistemiyle hem de milletçe tedbirlere uyarak iyi bir sınav verilen süreci geride bıraktıklarını aktaran Değirmenci, "Normalleşme adımlarını salgın bitti diye düşünerek tedbirleri elden bırakmamız, hem kendimize hem de ülkemize yapılabilecek en büyük haksızlıktır. Virüs hala aramızda dolaşıyor. Günlerce evlere hapse olmanın, hayatı durdurmanın bu salgına tam anlamıyla çare olmayacağı göz önüne alındığında yapmamız gereken, tedbiri elden bırakmamaktır. Bu da Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ve Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca’nın açıkladığı gibi, 'maske, sosyal mesafe ve hijyen kurallarına' tam anlamıyla uymaktan geçmektedir" diye konuştu. "SALGIN SADECE SAĞLIĞIMIZI DEĞİL EKONOMİMİZİ DE VURUYOR" Salgının sadece insan sağlığını değil, ekonomisini de derinden yaraladığına dikkat çeken Değirmenci, şunları kaydetti: "Salgınla iyi bir mücadele vererek başarıya ulaştık. Azalan taleplere bağlı olarak düşen üretimlerin haricinde ekonomimizi durdurmamaya çalıştık. Fakat ortaya çıkabilecek ikinci bir dalga geri bıraktığımız aylarda olduğu gibi yine sağlığımızın yanında ekonomimizi de olumsuz etkileyecektir. Hali hazırda birçok sorunla mücadele eden ülkemizin normalleşme sürecini en hasarla atlaması büyük bir önem taşıyor. Pusuda bekleyen bu salgının ülkemizde yeniden güç kazanmaması bizim alacağımız ve uygulayacağımız tedbirlere bağlı. Başta sağlık çalışanlarımız olmak üzere devletimizin, hükumetimizin, milletimizin emeklerini tedbirsiz davranarak, sorumluluk almayarak heba etmeyelim" dedi. Tedbirlere uyulması noktasında örgütlü oldukları iş yerlerinde işverenlerle ve üyelerle sürekli iletişim içinde olduklarını da sözlerine ekleyen Değirmenci, sağlıklı bir üretim ortamının sağlanması için sendika olarak çalışmaları aralıksız sürdürdüklerini kaydetti.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
07 Ağustos, 2025 00:30 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Dünyanın en pahalı baharatının faydaları ’Safran Yetiştiriciliği ve Ekonomisi’ kitabında anlatıldı

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi işçisi Ersin Cebeci, dünyanın en kıymetli baharatı olarak bilinen safran üzerine hazırladığı "Safran Yetiştiriciliği ve Ekonomisi" isimli kitabını yayımladı.
Geçen yıl Safranbolu’da evlenen çiftlere kilosu 300 bin lirayı bulan safranı takı olarak ikram ederek gündeme gelen Cebeci, yeni kitabında bu pahalı bitkinin üretim süreçlerinden tıbbi yararlarına kadar geniş bir yelpazeye yer verdi.
Cebeci, kitabında İbn-i Sina’nın tıbbın temel kaynaklarından biri olan "El-Kanun Fi’t-Tıbb" isimli yapıtında yer alan 35 safran reçetesini de okuyucuyla buluşturdu. Bu reçetelerde safranın kanserli hücreler üzerinde toksik ve önleyici tesirleri, antidepresan özelliği, göz rahatsızlıklarına karşı olumlu tesiri ve diyette destekleyici öge olarak kullanımı üzere çok sayıda tıbbi yararı ele alınıyor.
Safran yetiştiriciliğine ilgi duyan üreticiler için de görsellerle desteklenmiş üretim basamaklarını detaylı biçimde anlatan Cebeci, kitabıyla tıpkı vakitte uygulamalı bir rehber sunmayı amaçlıyor. Türkiye ve dünyadaki pazar yapısı, fiyat siyasetleri ve üretim zorlukları da kitapta ele alınan başlıklar ortasında yer alıyor.
Kadim bilgileri günümüze taşımayı ve safranın hem tıbbi hem de ekonomik potansiyelini kamuoyuna tanıtmayı hedeflediğini belirten Cebeci, "Safrana ilgi duyan herkesin bu yapıttan faydalanabileceğine inanıyorum" dedi.
Cebeci, açıklamasının sonunda okuyucularına da "şifalı ve keyifli günler" diledi.

Bizi sosyal medyadan takip edin