Berkay Doğan tarafından
30 Haziran, 2025 15:30 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Çebi, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı ziyaret etti

Karabük Ağız ve Diş Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Ahmet Taylan Çebi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni ziyaret ederek Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile bir araya geldi.
Ziyaretin ardından açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Ahmet Taylan Çebi, KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar’ı yeni Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ziyaret etmenin kendisi için büyük bir onur olduğunu ifade etti.
Doç. Dr. Çebi, “Bu külliye yalnızca bir bina değil; Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesinin, egemenlik kararlılığının ve Türk milletine bağlılığının somutlaşmış halidir. Her bir taşı, 1974 ruhunu, Dr. Fazıl Küçük’ü, Rauf Denktaş’ı ve nice isimsiz kahramanın azmini yansıtmaktadır” diyerek külliyenin simgesel önemine dikkat çekti.

“KIBRIS TÜRKÜ’NÜN KADERİ, ANADOLU’NUN KADERİYLE BİRDİR”
Doç. Dr. Çebi, Türkiye Yüzyılı vizyonunun bir parçası olarak KKTC ile olan kardeşlik bağlarının daha da kuvvetlenmesi gerektiğini vurguladı. “Bizler, aynı bayrağa sevdalı, aynı milletin ayrılmaz parçalarıyız” sözleriyle Türkiye-KKTC dayanışmasının altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın milli ve kararlı duruşunu da öven Çebi, Tatar’ın liderliğini “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin geleceğine yön veren en kıymetli pusula” olarak nitelendirdi.

“YENİ KÜLLİYE, BAĞIMSIZLIK İRADESİNİN SEMBOLÜDÜR”
Yeni külliyenin sadece bir diplomatik merkez değil, aynı zamanda milli şuurun, bağımsızlık iradesinin ve Türk milletinin adadaki kalıcılığının bir sembolü olduğunu belirten Doç. Dr. Çebi, bu yapının anlamına işaret etti.
Açıklamasında, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a ve KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar’a da teşekkür eden Doç. Dr. Ahmet Taylan Çebi, “Yeni külliyenin, KKTC’ye ve Türk milletine hayırlı olmasını diliyor; bu anlamlı esere öncülük eden liderlerimize şükranlarımı sunuyorum” dedi.
Ziyareti vesilesiyle Kıbrıs Türk halkına sevgi, saygı ve muhabbetlerini ileten Doç. Dr. Çebi, Türkiye ile KKTC arasındaki kardeşlik bağlarının daima güçlenerek süreceğine olan inancını dile getirdi.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
28 Temmuz, 2025 15:10 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0

Karabük’teki orman yangınında 120. saate giriliyor

Karabük'te 6 gün önce başlayan orman yangınında 120. saate girilirken ekiplerin sahadaki yoğun mücadelesi sürüyor.

Dün akşam saatlerinde rüzgarın etkisiyle Ovacık ilçesine bağlı Bicikler Köyü yakınlarındaki ormanlık alanda alevler yeniden yükseldi. Yangın, ekiplerin uzun uğraşları sonucu yerleşim yerine ulaşmadan kontrol altına alındı. Bölgede soğutma çalışmaları aralıksız sürdürülüyor. Zorlu arazide görev yapan ekipler, canla başla mücadele ederken hijyen ihtiyaçlarını da görev yaptıkları arazözlerden sağlıyor. Günlerdir yangınla mücadele eden ekipler, kıyafetlerini defalarca yıkayıp yeniden giyerek çalışmalarına devam ediyor.
Yangın bölgesindeki çalışmalar, Orman Genel Müdürlüğü ve çeşitli kurumlardan gelen destek ekiplerinin koordinasyonuyla yürütülüyor.
Yangından etkilenen bölgeler arasında Safranbolu ilçesine bağlı Çavuşlar Mahallesi ile Ovacık ilçesine bağlı Boyalı, Dudaş, Güneysaz, Şamlar, Kışla, Belen, Taşoğlu, Beydini ve Çukur köyleri yer alıyor. Ayrıca Karabük Merkez'e bağlı Kamış, Davutlar, Üçbaş, Ortaca, Mehterler, Tandır, Çukurca, Cumayanı, Cemal Ovası ve Yukarı Kızılcaören köyleri de yangından zarar gördü.
Adana Karaisalı Orman İşletme Müdürlüğü personelinden Mustafa Şahin, "Biz Adana Karaisalı'dan geldik. Arazi zor bir arazi. Yangın büyük. Allah herkesin yardımcısı olsun" dedi. Adana'dan farklı noktalar için ekiplerin Karabük'e geldiğini belirten Şahin, daha önce bu tür arazilerle karşılaşmadıklarını ifade etti.
6 gündür Karabük'te bulunan Çankırı Orman İşletme Müdürlüğü ekiplerinden Samet Özkan, "Ovacık tarafındaydık biz üç gündür. Dün akşam işte buraya geldik. Soğutma çalışmalarımızı yaptık. Şükür şu duman gözükmüyor. Üst baş önemli değil. Yeter ki ormanlarımız yanmasın" diye konuştu.
Yangınlarla mücadelenin kendilerinin görevi olduğunu aktaran Özkan, şunları söyledi:
"Yani vicdanen de bunu yapmamız gerekiyor. Zaten görevimiz burası. Mecburuz yani bunu yapmaya. Yeşil vatanı korumaya mecburuz. İlk geldiğimizde ekibimle beraber 50 saat falan uyuyamadık. 2-3 saat uykunun arkasına tekrardan başladık. Yoğun bir mücadele verdik abi. Bayağı verdik. Hani bütün arkadaşlarım, bütün ekipler orman teşkilatı, gönüllüler falan bayağı bir mücadelemizi verdik."
Günlerdir yangınlarla mücadele ettiklerini dile getiren Gürhan Ercan, "Biz elimizden geleni yapıyoruz. Ekiplere yardımcı oluyoruz. Bizim bir maddi veya can kaybımız yok. Ormanlarımız çok feci şekilde yandı. Sinsi bir düşmanla karşı karşıyayız. Biz bunu 3-4 defa söndürdük. Hafif bir rüzgarda tekrar uyanıyor bir yerden. Ondan sonra bizim emeklerimiz hep böyle heba oldu" şeklinde konuştu.

Bizi sosyal medyadan takip edin