Bursa’da mağarada define faciası: 3 kişi hayatını kaybetti
blank
Ihlas Haber Ajansı tarafından
18 Nisan, 2024 11:38 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Bursa’da mağarada define faciası: 3 kişi hayatını kaybetti

Bursa’nın İznik ilçesi Gürmüzlü Mahallesi’nde kaçak kazı yapan definecilerden mağarayı çökertti. Göçük altında kalan 3 defineci hayatını kaybetti.

Şahıslardan birinin cansız bedeni mağara girişinde, ikisi de mağaranın içerisinde jandarmanın arama kurtarma köpeklerince bulundu. Bursa İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Tekin Aktemur da operasyonu bizzat yerinde yönetti. Edinilen bilgiye göre, İznik ilçesi Gürmüzlü Mahallesi Karadere Mevkii’nde 3 arkadaşın bir mağarada kaçak kazı yaptığı sırada göçük sonucu kayalar devrildi. Uzun süredir mağaranın definecilerin hedefinde olduğu ve dönem dönem kazılar yapıldığı iddia edildi. İhbar üzerine bölgeye giden jandarma ve 112 ekipleri mağaranın girişinde definecilerden birinin cansız bedenine ulaştı. Bursa’da mağarada define faciası: 3 kişi hayatını kaybetti Mağaranın içerisinde 2 kişinin daha bulunduğu ihbarı üzerine Jandarma ekipleri arama kurtarma ve AFAD ekiplerini istedi. Olay yerine gelen arama Damga ve Meftun isimli kurtarma köpekleri 2 definecinin cansız bedenine ulaştı. Olayda hayatını kaybedenlerin sayısı ise 3’e çıktı. Cumhuriyet Savcılığı'nın konuyla ilgili araştırması da sürürken, definecilerin cansız bedenlerinin mağaradan çıkarılacağı ve otopsiye kaldırılacağı öğrenildi. Jandarma da olayla ilgili gözcü konumunda başka kişiler olup olmadığını detaylı şekilde soruşturuyor. Gürmüzlü Mahalle Muhtarı Zeynel Çetin, "Şahıslara akşamdan beri ulaşılamayınca olay ortaya çıkıyor. Doğum yeri bu köy olan ancak Gölcük'te oturan kişiden haber alınamamış. Daha önceden de bu işleri yaptığı tahmin edilen kişilere ulaşılamayınca bu durum tespit edildi. Jandarma ve savcılığımız olayı soruşturuyor" dedi. (İHA)
HALKI KUCAKLAMAK
blank
Mustafa AKAY tarafından
17 Aralık, 2024 14:14 tarihinde yayınlandı
A+ A-

HALKI KUCAKLAMAK

MUSTAFA AKAY

Vali Mustafa Yavuz'un ziyaretlerini ilgi ve memnuniyetle izliyoruz. Bir yöneticinin halkla sık sık bir araya gelmesi takdir edilecek bir davranış biçimidir. O nedenle Sayın Vali’yi kutluyoruz.
Ülkemizde valilik önemli bir kurumdur. Bir ilde bulunan kurumlar A'dan Z'ye Vali’nin emrindedir.
Vali, bir anlamda orkestra şefi gibidir.
Kendisine bağlı olan kurumları ne kerte uyumlu yönetirse, o denli başarılı olur.
Eskiden babacan valilerimiz vardı. Şimdilerde, onlar artık görülmez oldular.
Bir vali, halkına ve emrinde çalışanlara kaşı, hoşgörülü ve kucaklayıcı olursa başarısı artar. Valinin başarısının artması, ilin de başarılı olmasıyla sonuçlanır.
O nedenle, valinin yaptığı ziyaretler önemlidir. Bu ziyaretlerde, halk dinlenir, sorunlar birinci ağızdan öğrenilir ve çözüme odaklanılır. Esnafa, taksi duraklarına yapılan ziyaret de bu anlamda değerlidir.
Sayın Vali’nin, resmi kurum ve kuruluşlarla, sivil toplu örgütlerine yaptıkları ziyaretler de bir şeylerin gündeme gelmesinde yararlı olur. Bu ziyaretlerin diğer kesimlere de yansıması ise, çok daha iyi verim alınmasına yol açar.
Örneğin Sayın Vali, köylere gidip, köy kahvesinde köylüyle söyleşide bulunursa, o köyü motive eder. Valinin bir işçiyle oturup çay içmesi, sohbet etmesi harika sonuçlar doğurur.
Valiler, her ne kadar Cumhurbaşkanı’nın temsilcisi iseler de bir partinin elemanı olamazlar. Her siyasi partiye eşit davranmak ve yaklaşmak durumundadırlar. Çünkü valiler siyasetçi değil, devlet adamı olmak zorundadırlar. Sadece iktidar partisiyle ilişki kurup, diğer siyasi partileri yok sayar bir tutuma giren valiler, değerlerini yitirirler.
Bazı valiler protokole sıkışıp kalırlar. Dört duvar arasında oturarak, geleni dinlemekle zaman geçirirler. Oysa ilde Cumhurbaşkanı’nın temsilcisi olan Vali, halkın ayağına gitmesi gereken kişidir bize göre.
Kapanan bir köy yolunu valinin görmesi, çözümünü kolaylaştırır.
Vali, oturduğu yerden değil, gezdiği, gördüğü yerlerden soruna çare bulmalıdır.
Bazı, valililerimizin bunu yaptığını görüyoruz.
Vali, halkla iç içe bir davranış sergilerse, alt kademedekileri de harekete geçirir. Bürokrasi valiyi örnek alır. Hele hele yıllarca görev yaptıkları halde, köyü, köylüyü bilmeyen kaymakamlar ders alırlar.
Vali, şefkatli ise, emrindekiler de ona uymaya çalışırlar.
Valiler elbette demokrat olmalılar ama otoritelerini de sarsmamalıdırlar.
Karabük'ün ilk Valisi Cemal Ayman, böyle birisiydi. Sabahın altısında korumasız, araçsız Karabük Caddeleri’nde dolaşır, dururdu. Onun için bir iz bıraktı.
Zonguldak'ın efsane valilerinden Nevzat Ayaz da halk tipi valilerin örneklerinden birisiydi. Gittiği köylerde yer sofrasına, bağdaş kurarak oturur, köylüyle yemek yer, bu arada da onları dinlerdi.
Karabük'ümüze gelen valilerimizden Cemalettin Sevim de ayrım yapmaz her yeri ziyaret ederdi. Hele hele Can Direkçi'nin bu konularda hakkı yenmezdi. Son dönem valilerinden Kemal Çeber'de bu tür valilere örnek gösterilebilecek yöneticilerdendi.
Her ne kadar tanışmasak da basından izlediğimize göre, Karabük Valisi Mustafa Yavuz, iz bırakacak valilerden birisi olacak gibi geliyor bize.

Görüş Bildir

blank

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.