Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası
07 Haziran, 2023 10:59

BARÜ’deki etkinliğin gündemi geleceğin enerjisi ‘hidrojen’ oldu

A+ A-
Bartın Üniversitesi (BARÜ) ile Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi (TESPAM) iş birliğinde gerçekleştirilen 2. Hidrojen Forumunda 8 farklı üniversiteden bilim insanları ve sektörden temsilcilerin katılımıyla geleceğin enerjisi ‘hidrojen’ konuşuldu. Çevrim içi olarak gerçekleştirilen etkinlikte enerji alanında yaptıkları bilimsel çalışmalarla öne çıkmış bilim insanları farklı bakış açılarıyla hidrojen konusuna değindi. Ulaşımdan sanayiye, yenilenebilir enerji entegrasyonundan yeşil kimyaya kadar birçok alanda hidrojenin kullanıldığına dikkat çekilen 2. Hidrojen Forumunda 6 oturumda Türkiye’nin yarınlarına yön verecek stratejiler üzerinden değerlendirmelerde bulunuldu. “Türkiye’yi enerji üssü yapabilecek bir potansiyele sahip” Forumun açılış oturumunda konuşan Bartın Üniversitesi (BARÜ) Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, ekonomik ve sosyal çerçevede ele aldığı hidrojen konusunun fosil temelli yakıtlar için değerli bir alternatif olduğunu söyledi. Rektör Uzun, “Geleceğin enerji senaryoları arasında önemli bir yere sahip olan bu konuda, hızlı harekete geçmemiz ve var olan potansiyelimizle süreci iyi değerlendirmemiz durumunda Türkiye’nin enerji üssü ve enerji ihraç eden bir ülke olması hiç de uzak olmayan bir hedef olarak önümüzde duruyor” dedi. “Hidrojenin ana aktör olduğu bu dönüşüme hızlıca adapte oluyoruz” Hidrojen alanında her geçen gün yeni gelişmelerin yaşanmaya devam ettiğinin de altını çizen Rektör Uzun, “Sanayi Devrimleriyle birlikte ortaya konulan dinamiklere uygun adımlar atamadık. Ama şimdi inancımız tam. Hidrojenin ana aktör olduğu bu dönüşüme hızlıca adapte oluyoruz. Türkiye’nin enerji merkezi olması için önemli kaynaklardan biri olan hidrojene ilişkin olarak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızca açıklanan ‘Türkiye Vizyonu’ bu alandaki yürüyüşümüzde bizleri motive etti. Hidrojende 2035 ile 2053 vizyonlarının yanı sıra 2053 yılında net sıfır emisyon hedefi, 2030 yılına kadar olan emisyon azaltma hedefimizin iki katına çıkarılması, yapılan yatırımlar bu dönüşüme olan desteğin birer göstergesidir” diye konuştu. “Yeni stratejilerle ülkemizin geleceğine katkı sağlamayı hedefliyoruz” Hidrojeni geleceğin temiz ve yüksek verimli enerji kaynağı olarak tanımlayan Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi (TESPAM) Başkanı Oğuzhan Akyener de merkez bünyesinde yapılan çalışmalardan bahsetti. Akyener, “Sadece Türkiye perspektifinde değil, dünya perspektifinde de hidrojenle alakalı çok daha tutarlı politikalar ortaya koymak durumundayız. Bu dahilde hem farkındalık oluşturabilmek hem de bu alanda çalışanları çok yönlü analiz edecekleri bir modele yönlendirebilmek ve ilgilileri bu alana sevk edebilmek için çaba gösteriyoruz. Bu gibi etkinliklerde çok değerli katılımcılarla birlikte hidrojeni bütün yönleriyle ele alıyoruz. Hidrojenin üretimi, uygulaması, ekonomisi gibi konuları kapsayacak şekilde yapılan değerlendirmeler oldukça önemli. Örneğin bu işin ekonomisinde maliyetleri doğru hesap edemezseniz doğru neticeler elde edemezsiniz. Öte yandan TENMAK ve TÜBİTAK gibi ülkemizin kurumları araştırma-geliştirme ve hatta üretim çalışmalarını ciddi anlamda destekliyor. Türkiye bu alana eğiliyor. Bize de düşen elimizden geldiğince farkındalık oluşturup, fikir, proje ve yeni stratejilerle ülkemize katkı sağlamak” şeklinde konuştu. “Hidrojen dünyanın en önemli gündemleri arasında yer alıyor” Türkiye Enerji, Nükleer ve Maden Araştırma Kurumu (TENMAK) Başkan Yardımcısı, TESPAM Teknoloji Başkanı Prof. Dr. Uğur Çevik, hidrojen konusunda dünyadaki eğilimlere değindi. Çevik, Türkiye’nin hidrojen alanında ortaya koyduğu politikalardan da bahsederek “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızca sunulan ‘Hidrojen Yol Haritası’ ile birlikte artık Türkiye’nin 2035 ve 2050 hedefleri ortaya konmuş durumda. Hidrojenin yeşil, mavi, gri, kahverengi, turkuaz gibi türleri olsa da dünyada en çok konuşulan yeşil hidrojen olmuştur. Özellikle karbon salınımının minimuma indirilmesi ya da karbon yakalama tekniklerini kullanarak karbonun azaltılması da yine dünyanın gündemleri arasında yer alıyor. Burada asıl hedef birçok alanda kullanılan hidrojenin karbonsuz olarak üretilmesi olmuştur. Son zamanlarda yaşanan gelişmelerle de bağlantılı olarak tüm dünyada ülkelerin enerji arzıyla ilgili yaşadığı sorunlara baktığımızda hidrojen alanının değeri daha da ortaya çıkıyor” ifadelerini kullandı. Önemli konuklar, farklı bakış açılarıyla değerlendirmelerde bulundu Gün boyu devam eden 2. Hidrojen Forumunun ilk oturumu BARÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Zahmakıran moderatörlüğünde gerçekleştirildi. “Üretim Teknikleri” başlığıyla gerçekleştirilen bu oturumda TESPAM Başkanı Oğuzhan Akyener, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gülcan ve İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Midilli tarafından bilgiler verildi. TESPAM Teknik Araştırmalar Koordinatörü Murat Noyan’ın yönetimindeki “Depolama Teknikleri – Yakıt Pilleri” adlı oturumda Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Feyyaz Durap, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hilal Kıvrak ve Bursa Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ferdi Fellah sunumlarını yaptı. Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selahattin Çelik ve BARÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abid Ustaoğlu’nun konuşmacı olarak yer aldığı “Kullanım Alanları – Hidrojenli Taşıtlar” başlıklı oturumun başkanlığını ise BARÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Rakap’ın yaptı. 2. Hidrojen Forumunda “Maliyetler – Ticari Perspektif” adlı oturum, TESPAM Başkan Yardımcısı Ali Murat Becerikli’nin moderatörlüğünde Thyssen Krup’tan Sinan Şen ve TESPAM’dan Diplomasi ve Politika Uzmanı Fatma Cengiz’in sunumlarıyla tamamlanırken; “Finans, Ekonomi ve Hukuki Hususlar” başlıklı oturumda ise TESPAM’dan Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi öğretim elemanı Dr. Öğr. Üyesi İlkay Güler söz aldı. Gün boyu devam eden ve yoğun ilginin gösterildiği etkinlik, karşılıklı soru ve cevapların alınmasının ardından son buldu. (İHA)

Görüş Bildir

blank

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

02 Kasım, 2024 20:52
blank
İhlas Haber A.

Trabzon’da çöp eylemi

A+ A-

Trabzon’un Araklı ilçesindeki katı atık tesisinde toplanan çöpler nedeniyle çıkan koku mahalle sakinleri tarafından protesto edildi. Çöp tesisinin bulunduğu bölgede toplanan mahalle sakinlerine destek olan AK Partili Araklı Belediye Başkanı Hüseyin Avni Coşkun Çebi de çöp konusuna sitem etti. Maskesiz durmanın imkansız olduğunu belirten Başkan Çebi, “Burada 1 saat kalan insanın kimyası bozulur. Bu kabul edilebilir bir koku değil” dedi.
Trabzon ve Rize İlleri Yerel Yönetimleri Katı Atık Tesisleri Yapma ve İşletme Birliği (TRABRİKAB) öncülüğünde bir süre önce faaliyete başlayan ve EVRA Katı Atık Yönetimi Ticaret ve Limited Şirketi tarafından işletilen Trabzon’un Araklı ilçesinde Taşönü Katı Atık Entegre ve Bertaraf Tesisi’ne tepkiler sürüyor.

Araklı Belediye Başkanı Çebi de eyleme destek verdi
Çıkan kötü koku nedeniyle zor anlar yaşayan mahalle sakinleri ellerine aldıklarını pankartlarla tesisi protesto etti. AK Partili Araklı Belediye Başkanı Hüseyin Avni Coşkun Çebi’nin de destek verdiği protestoda mahalle sakinleri koku nedeniyle maske taktıklarını ve evlerinde pencere açamadıklarını söyledi.
Çöp eyleminde mahalle sakinlerinin yanında olan Belediye Başkanı Çebi, toplanan mahalle sakinlerinin sayısını az bulduğunu, bu şekilde ses duyurulmayacağını söyledi. Böyle bir koku ile yaşamaya mecbur bırakıldıklarından dolayı mahalle sakinlerinden özür dileyen Çebi, “Bir kere bunun adını eylem olarak koymak doğru değil. Bir talep olarak bir dert anlatma, bir hasbihal olarak koysak daha iyi olur. Şuan üzgünüm. Burada sıkıntı var. Burada olması gerekenden az insan var. Bu nedenle bu şekilde tepki koyulmaz. Bu şekilde ses duyurulmaz. Araklı’daki 52 bin nüfusun çığlığı duyulmalıydı. Taşönü halkından ve Araklı halkından özür diliyoruz. Böyle bir koku ile yaşamaya mecbur bıraktığımızdan dolayı özür diliyoruz. Geldiğimden beri bu konuyla dertlerden kişilerden bir tanesiyim. Bizimde yapacaklarımız bir yere kadar. Hiçbir yasal sonuç alınamamış. Belediye olarak yapılması gereken yasal şeylerin hepsi yapılmış. Kalan kısım bunu siyasi büyüklerimize iyi anlatmak. Ben isterim siyasi büyüklerimiz gelsinler bu kokuyu alsınlar. Burada maskesiz durmak imkansız. Burada 1 saat kalan insanın kimyası bozulur. Bu kabul edilebilir bir koku değil” şeklinde konuştu.

“24 saat burada yaşayan insanların halini düşünemiyorum”
“Bıçak kemiğe dayanmıştır” diyen Çebi, “Müteahhit firma ile bu sabah görüştüm. Yapılan çalışmaların olumlu gittiğini, 3 firmayla görüşüldüğünü kısa bir zaman istediklerini, özellikle bir firmanın anlaşma konusunda çok yakın olduğunu söylediler. O nedenle tekrar sesleniyoruz. Evra Yönetim Kurulu üyeleri bu konunun tahammül edilecek tarafı kalmamıştır. Bıçak kemiğe dayanmıştır. İnsanların kimyası bozulmuştur. İnsanlar sağlıklı düşünme kabiliyetini kaybetmiştir. Bu konu sabah akşam gündemimizden çıkmasın. 27 Kasım’da katı atık birliğinden ikinci bir toplantı var. İnşallah oradan müjdeli bir haber bekliyoruz. Ben buraya geleli 15 dakika oldu kimyam değişti. Sinir sistemin allak bullak olmaya başladı. 24 saat burada yaşayan insanların halini düşünemiyorum. Yetkililer gelsinler burada 2 gün yaşasınlar. Kimyalarının ne hale geldiklerini görecekler. Buradaki halkı daha iyi anlarlar. Bu ilk ses duyurma eylemimiz olacak. İnşallah bundan sonra siyasilerle daha sık görüşeceğiz” ifadelerini kullandı.

“Kokudan midemiz bulanıyor”
Mahalle sakinlerinden Semra Özbek ise, gidecek hiçbir yerlerinin olmadığını belirterek, “Manzaram çöp tesisi. Camlarımız açamıyorum. Gidecek hiçbir yerimiz yok. Bu çöp tesisini burada istemiyoruz. Burası yapılırken söylenen proje bu değildi. Yurtdışı ile emsal olacağını söylenmişti. Bu mu emsal proje. O kadar yatırım yapmışsalar ellerini ceplerine atsınlar bu tesise ne gerekiyorsa onu yapsınlar. Kapanmayacağının bizde farkındayız. Ne sinekten, ne böcekten durabiliyoruz. Kapımızın önünde oturmak mümkün değil. Çocuklarımızı dışarıya çıkartamıyoruz” ifadelerini kullandı.
Yöre sakinlerinden Kamile Eroğlu, “Kokudan midemiz bulanıyor. Yazın pencerelerimizi açamıyoruz. Fındık toplarken mide bulantısı ile eve geliyoruz. Bir an önce çözüm istiyoruz. Bu eylemimiz sürecek” diye konuştu.

blankNöbetçi Eczaneler

Gülşen Eczanesi
Gülşen Eczanesi
Adres

Candaroğlu Mahallesi, Hastane Caddesi, No:7 Karabük-Eflani

Telefon

(370) 461-2331

Şifa Eczanesi
Şifa Eczanesi
Adres

Merkez Mahallesi İnönü Caddesi Sen Is Hanı No:1 Eskipazar / Karabük

Telefon

(370) 818-3500

Üniversite Eczanesi
Üniversite Eczanesi
Adres

Üniversite Mahallesi, Efsa Nur Sokak B-Blok No:1-A-B Merkez / Karabük

Telefon

(370) 433-2726

Asuman Eczanesi
Asuman Eczanesi
Adres

Fevzi Fırat Caddesi, No:51/A Merkez / Karabük

Telefon

(370) 413-1373

Gökçe Eczanesi
Gökçe Eczanesi
Adres

İnönü Caddesi No:2 Yenice / Karabük

Telefon

(370) 766-4455