Avatarı
Ihlas Haber Ajansı tarafından
17 Şubat, 2024 12:12 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Bariyerlere çarpan tır hurdaya döndü: Şoför yara almadan kurtuldu

Anadolu Otoyolu’nun Bolu geçişinde demir malzeme yüklü tır, bariyerlere çarptı. Tırın ön ve arka dingilleri koparken sürücü kazadan yara almadan kurtuldu.
Kaza, Anadolu Otoyolu’nun Bolu geçişinde Yukarı Soku mevkiinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 34 RD 0570 plakalı Mercedes marka tır, İstanbul istikametine giderken sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesiyle kontrolden çıktı. Kontrolden çıkan demir malzeme yüklü tır, bariyerlere çarptı. Bariyerlere çarpan tırın ön ve arka dingilleri koptu. Kaza nedeniyle emniyet şeridi ve sağ şerit trafiğe kapandı. Durum 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirildi. Olay yerine sağlık, polis ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Tır sürücüsü, adeta hurdaya dönen tırdan yara almadan kurtuldu.
İtfaiye ekipleri tırın akü ile bağlantısını muhtemel araç yangınının önüne geçti.
Tır ve dorsesinin yoldan kaldırılmasıyla trafik tekrar normale döndü.

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Okuyucudan Gelenler tarafından
28 Mayıs, 2025 10:24 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 1dk
Yorum Sayısı: 0

Topla Kendini Karabük

Hayat, Karabük’te başka türlü işler. Burada dört işlem, sadece tahtada değil, yürekte yapılır. Gerçeklerle çarpılırız önce. Fabrika bacalarından çıkan duman gibi yüzümüze vurur hakikat.

Her sabah demirle uyanan bu şehirde, en sert darbe paslı gerçeklerden gelir. Hayallerimizi çelik preslere yatırırlar; eğer sağlam çıkarsan, yaşamaya layıksın demektir.

Sonra ayrılıklarla bölünürüz. Baba başka vardiyada, evlat başka şehirde. Sevda başka mahallede, umut başka ranzada büyür. Karabük’te herkes biraz eksiktir; biraz kardeşsiz, biraz babasız, biraz sevgisiz… Demir gibi sağlam görünenlerin içi, sessiz bir pasla oyulmuştur aslında. İnsan bir gün kendini sorar: “Ne zaman bu kadar eksildim?”

İnsanlıktan çıkarır hayat bizi; çünkü burada bazen hayatta kalmak için duygularını eritir, vicdanını susturursun. Sobaların üzerinde kestane közlerken dahi, içten içe yanarsın. Çünkü Karabük’te büyümek, erken vedalarla olgunlaşmaktır. Kimse çocuk kalamaz bu şehirde; çünkü çocukluk bile çalışmak zorundadır.

Ve sonunda fısıldar hayat kulağına: “Topla kendini.”

Topla kendini Karabük, çünkü bu şehir senden başka kimseye benzemez. Ne Ankara gibi siyasete yaslanır, ne İstanbul gibi kalabalığa kaçar. Sen çelikle örülmüş bir sabır anıtısın. Kırılanları, bölünenleri, yok sayılanları yeniden birleştirmeyi bilirsin. Topla kendini, çünkü içinde hâlâ bir parça Safranbolu sessizliği, bir avuç Eflani göğü, bir yudum Yenice ormanı var.

Hayat dört işlemse, sen beşincisisin Karabük: Dirençtir adın.
Ve biz, seni içimizde taşıyarak yaşadık hayatı.

Bizi sosyal medyadan takip edin