Karabük Postası tarafından
16 Eylül, 2022 08:17 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

Balıklarkayası Kavşak Projesinin Temeli Atıldı

Karabük’te kesintisiz trafiğin sağlanması amacıyla yapılmaya başlanan Balıklarkayası Battı Çıktı Kavşağı için temel atma töreni düzenlendi. Karabük Belediyesi tarafından başlatılan ve bittiğinde vatandaşların trafik çilesini sona erdirecek olan başlanan Balıklarkayası Safranbolu-Kastamonu Battı Çıktı Kavşağı projesinde çalışmalar hızla devam ediyor. Yaklaşık 100 milyon lira harcanacak olan proje çerçevesinde temel atma töreni düzenlendi. Karabük-Safranbolu karayolu Balıklarkayası mevkiinde düzenlenen törene Karabük Valisi Fuat Gürel, AK Parti Karabük milletvekilleri Cumhur Ünal ile Niyazi Güneş, Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, KBÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Yaşar, İl Emniyet Müdürü Kadir Yırtar, İl Jandarma Komutanı Kd. Alb. Garip Gümüş, ilçe belediye başkanları, siyasi parti temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. Tören öncesi konuşan Karabük Valisi Fuat Gürel, “Şehirlerimiz büyüyor. Araç sayısı 26 binden 70 binlere çıktı. Bir taraftan insanlarımızın refah seviyesi yükselirken bir taraftan kullandığımız imkanlar artıyor. Bu nedenle bu kadar araca sahip oluyoruz. Bunlar olunca şehirlerin altyapılarının büyütülmesi gerekiyor” dedi. Yatırımın çok güzel olduğunu belirten Gürel, Belediye Başkanı Rafet Vergili’ye ve müteahhit firmaya hızlı bir şekilde çalışmaları sürdürdüğü için teşekkür etti. Karabük’te trafiği oldukça rahatlatacak bir alt geçidin temelini attıklarını kaydeden AK Parti Karabük Milletvekili Niyazi Güneş, bu çalışmaların trafikte sıkışıklığı meydana getirdiğini, bittiğinde de vatandaşların rahata kavuşacağını söyledi. Güneş, Karabük için ellerinden gele gayreti el birliğiyle göstereceklerini, yapılması gerekli olan projelerin yanında olmaya devam edeceklerini aktardı. “100 senelik kavşak problemini çözmüş olacağız” Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, dünyadaki ve Türkiye’deki ekonomik krizden dolayı çok yüksek olduğu halde bu projeleri daha önceden hazırladıklarını anlatarak şunları söyledi: “Belediye bütçelerimizi zorlarken sağ olsun devletimiz, Çevre ve Şehircilik Bakanımız Murat Kurum, milletvekillerimiz, valimizle beraber olduğumuz bir ortamda buraya uzun vadede 30 milyon lira kredi verdi. Sonradan 30 milyona bunu yapamayacağımızı söylediğimizde 70 milyon lira daha ek kredi verdi. Şuanda buradaki alt geçidin maliyeti 100 milyon lira. Karabük’ün burada belki 100 senelik kavşak problemini çözmüş olacağız.” Vergili, projeleri çok kısa sürede tamamlayacaklarının altını çizdi. Konuşmaların ardından yapılan dua ile battı çıktının temeli atıldı. (İHA)

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
İlyas Erbay tarafından
16 Aralık, 2025 10:18 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 2dk
Yorum: 0

EMEKLİYİ ÖLMEDEN MEZARA KOYDULAR !

Anayasamıza göre, Türkiye Cumhuriyeti bir sosyal devlettir. Sosyal devlet; vatandaşların refah durumunu gözeten, halkına asgari bir yaşam düzeyi sağlamakla görevli devlet olarak tanımlanır.

Sosyal devlet, anayasamızın 2. ve 60'ıncı maddelerinde de tanımlanmıştır. Sosyal hukuk devleti güçsüzleri güçlüler karşısında koruyarak gerçek eşitliği yani, sosyal adaleti ve toplumsal dengeyi sağlamakla yükümlü devlet demektir. Ülkelerin sosyal devlet olabilmesi için bazı özelliklerinin bulunması gerekir. Sosyal devlette fırsat eşitliği ön plandadır. Ayrıca sosyal devlette halka eşit gelir dağılımı ve asgari yaşam şartları sunulur.

Peki, halka eşit gelir dağılımı ve asgari yaşam şartlarının sağlanması konusunda ne durumdayız? Ücretlere baktığımızda, eşit gelir dağılımından söz edebilir miyiz? Gelir dağılımı adaletsizliğinde dünya sıralamasında liderliğe oynuyoruz!

Çalışanlarla emekliler arasındaki ücret dengesizliği emekliler aleyhine giderek büyüyor. Emekli maaşları TÜRK-İŞ'in her ay açıkladığı açlık sınırı rakamlarının neredeyse yarısına düştü. Önümüzdeki ay 6 aylık enflasyon rakamlarına göre emekli maaşlarına yapılacak olan zam yüzde 11-12 civarında olacak. Bu durumda, en düşük emekli aylığı 19 bin liraya bile ulaşamayacak. Kasım ayı açlık sınırı rakamı 30 bin lira . Aralık ayında ve devam eden aylarda bu rakam daha da artacak. Emekli maaşlarının açlık sınırı rakamlarının yakalaması mümkün görülmüyor. Aynı durum asgari ücret alanlar için de geçerli. Bu rakamlarla kirasını bile ödeyemeyen milyonlarca insan ne yiyecek ne içecek?

blank

Böyle bir adaletsizlik, böyle bir vicdansızlık olabilir mi? Nerede kaldı sosyal devlet, nerede adalet, hakkaniyet? Emekli de bu ülkenin vatandaşı. Emekliler lütuf beklemiyor. Çalışırken ödedikleri primlerin karşılığını hakkıyla almak istiyorlar.
Sosyal Güvenlik Sistemi çökmüştür. Prim ödeme gün sayısının, ödenen primin rakamsal miktarının hiç bir önemi kalmadı. 3600 gün prim ödeyenle 9000 gün prim ödeyen arasında bir fark kalmadı. Sistem oynana oynana bu duruma geldi.
Hakkaniyet, adalet yerle yeksan oldu.
2016 yılında asgari ücretten % 66 daha fazla maaş alan bir emekli buğün asgari ücretin yüzde 24 altına düştü.
Bu tablo böyle devam ederse, emekli kuru ekmeğe bile muhtaç kalacak.
Tuzu kurular! ükeyi yöneten muhteremler! Hiç mi vicdanınız sızlamıyor.? Nasıl uyku uyuyorsunuz?

Çocuk okutan, kirada oturan emekliler var. Bu insanlar açlık sınırının yarısına düşmüş maaşlarla ayakta kalabilir mi? Yazının başlığı bazılarına abartılı gelmiş olabilir. Fakat acı gerçek budur. EMEKLİ ÖLMEDEN MEZARA KONMUŞTUR!

Tablonun ressamı gelmiş geçmiş tüm hükümetlerdir! Son 23 yılda ise, bu tablo tamamlandı, verniklendi ve çerçevelendi. Oy uğruna izlenen popülist icraatlar, istihdam yaratamayan, üretmek yerine ithal etmeyi öncelikleyen politikalar, israf ve şatafat ülkeyi bu duruma getirmiştir.

Mutlu azınlığa en kalbi duygularımla…

İlyas Erbay

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.