Karabük Haber Postası Karabük Haber Postası

Bakan Kacır: “Akıncı 1,5 saate yakın bir zaman içerisinde İran’da düşen helikopterin lokasyonunu tespit etti”

Politika Yayın: 24.05.2024 16:33
İhlas Haber Ajansı
Bakan Kacır: “Akıncı 1,5 saate yakın bir zaman içerisinde İran’da düşen helikopterin lokasyonunu tespit etti”

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “İran Cumhurbaşkanı ve İran Dışişleri Bakanı’nın içinde bulunduğu helikopter düştü. Daha sonra komşumuz bizden helikopterin yerinin tespiti için Akıncı insansız hava aracımızı talep etti. Türkiye’nin milli insansız hava aracı Akıncı Türkiye’den kalktı, İran coğrafyasına geçti. Çok zor hava koşulları altında çok sarp bir vadide, çok sisli bir havada çok kısa bir zaman içerisinde 1,5 saate yakın bir zaman içerisinde düşen helikopterin lokasyonunu tespit etti ve İranlı makamlara bildirildi. Bu zor coğrafyada bu misyonu yapabilmesi Akıncı’nın sahip olduğu uydu bağlantısı sayesinde mümkün oldu” dedi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ve ilk Türk Astronot Alper Gezeravcı, Karadeniz Teknik Üniversitesi’nde (KTÜ) 2’nci kez düzenlenen Bilim Kültür Sanat (BKS) Haftası etkinliğine katıldı. Sabah saatlerinde havayolu ile geldiği Trabzon’da kendisinin kullandığı Togg ile KTÜ’ye gelen Bakan Kacır, minik astronot ve horon gösterisiyle karşılandı. Minik astronota yerli ve milli Togg’un oyuncağını hediye eden Bakan Kacır, daha sonra üniversite öğrencileri tarafından hazırlanan stantları inceledi. Ardından Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen konferansa katılan Bakan Kacır, üniversite öğrencilerine Türkiye’nin savunma sanayii alanındaki başarılarını anlattı. Bakan Kacır, Türkiye’nin tüm sanayileşme tarihinin adeta akıbete uğratılmış hikayeler tarihi olduğunu belirterek, “Ta ki 2000’li yıllara kadar. O yıllarda sağlam irade dedi ki bu ülkenin neye ihtiyacı varsa, Silahlı Kuvvetlerimiz terörle mücadelede neye ihtiyaç duyuyorsa biz onu kendi öz evlatlarımızın alın teriyle, akıl teriyle geliştireceğiz, üreteceğiz. 2000’li yılların başında insansız hava aracı diye bir kavram bilmiyorduk. İHA denildiğinde aklımıza İhlas Haber Ajansı’ndan başka bir şey gelmiyordu. Peçeteye selpak der gibi İHA’ya Heron diyorduk. Zannediyorduk ki bir tek İsrail’in yaptığı insansız hava araçları var. Onların markası Heron ve biz onları alarak terörle mücadele etmeye çalışıyorduk. Hiçbir zaman o mücadelenin kritik anlarında istediğimiz düzeyde insansız hava araçlarından istifade edemiyorduk. Ne zaman ki kendi evlatlarımızın, bu ülkenin kendi insan kaynağının geliştirdiği İHA’lar devreye girdi, Türkiye o zaman terörle mücadelede netice elde etti. Terörü topraklarımızdan milli SİHA’lar sayesinde kazıdık, attık. Yetmedi sınırlarımızın ötesinde kurulmaya çalışılan teröristan haritalarını da milli SİHA’larıımızı kullanan silahlı kuvvetlerimiz sayesinde şimdi yırtıyoruz. O teröristlerin arkasında kim olursa olsun, hangi ağa babalarına güveniyor olurlarsa olsunlar gözlerinin yaşlarına bakmıyoruz, bakmayacağız” dedi.

“Temmuz ayında Türksat 6A’yı uzaya göndereceğiz”

Büyüyen uzay ekonomisinden pay almak istediklerini kaydeden Bakan Kacır, “Milli haberleşme uydumuzu da geliştirdik. Biliyorsunuz daha önceki Türksat haberleşme olgularını yurt dışında etmekteydik. Fakat şimdi ilk milli haberleşme uydumuz Türksat 6A’yı yerli olarak geliştirdik, ürettik. Yüzde 80’in üzerinde bir yerlilik oranıyla üretim sürecini tamamladık. Şimdi inşallah temmuz ayında Türksat 6A’yı uzaya göndereceğiz. Türkiye, haberleşme uydularını yerli olarak geliştirebilen 11 ülkeden biri olacak. Yeni nesil uydu projeleri başlatacağız. Alçak yörünge uydularını yerli olarak dönüştürmeye yönelik programlar başlatacağız. Bütün bu projelerde elde ettiğimiz birikimle bu defa Ay programında hibrit roket motor projesinde dünyanın önüne geçme fırsatı elde edeceğiz. Biz her bir projede milletimizle kazanırız, buna odaklanıyoruz. Türk milletinin bu projelerle kazanımı ne olur, Türkiye’nin hem ekonomik hem stratejik kazanımları hangi alanlarda ilerler buna odaklanıyoruz. Biliyoruz ki uzay hem stratejik hem ekonomik açıdan çok kıymetli bir alan. Küresel uzay ekonomisi 600 milyar dolar. Bunun 10-12 yıl içerisinde 1,5 trilyon dolara erişeceği öngörülüyor. Her yıl 1,5 trilyon doların uzay alanındaki işlere harcanacağı öngörülüyor. Biz hem bu büyüyen ekonomiden pay almak istiyoruz. Elde ettiğimiz kabiliyetlerle dünyayı yüksek teknoloji ihraç edebilen bir ülke olmak istiyoruz uzay alanında da. Bizim 20 yıl önce savunma ve havacılıkta ihracatımız ancak 250 milyon dolardı. Geçtiğimiz yıl bunu 22 misline çıkardık. 5,5 milyar dolar ihracat yaptık. Daha da artacak. Uzayda da benzer başarı hikayesi ortaya çıkartacağız” şeklinde konuştu.

“Akıncı 1,5 saate yakın bir zaman içerisinde İran’da düşen helikopterin lokasyonunu tespit etti”

İran’da düşen helikoptere Akıncı ile ulaşıldığını dile getiren Bakan Kacır, “Savunma sanayi gibi kritik alanlarda kullandığımız teknolojilerin tümü uzay sistemleriyle entegre çalışıyor. Bakın komşumuz İran’da bir helikopter kazası yaşandı. İran Cumhurbaşkanı ve İran Dışişleri Bakanı’nın içinde bulunduğu helikopter düştü. Daha sonra komşumuz bizden helikopterin yerinin tespiti için Akıncı insansız hava aracımızı talep etti. Türkiye’nin milli insansız hava aracı Akıncı Türkiye’den kalktı, İran coğrafyasına geçti. Çok zor hava koşulları altında, çok sarp bir vadide, çok sisli bir havada çok kısa bir zaman içerisinde, 1,5 saate yakın bir zaman içerisinde düşen helikopterin lokasyonunu tespit etti ve İranlı makamlara bildirildi. Bu zor coğrafyada bu misyonu yapabilmesi Akıncı’nın sahip olduğu uydu bağlantısı sayesinde mümkün oldu. Uydu haberleşmesi sayesinde bu zor coğrafyada Akıncı görevini icra edebildi. Elbette sahip olduğu diğer teknik kabiliyetler sayesinde. Bu misyon aslında Türkiye’nin teknoloji geliştirmeye bakış açısını da gösteriyor. Biz teknolojiyi insanlık yararına olduğu ölçüde kıymetli buluyoruz. Teknoloji insanlığa hizmet ettiği ölçüde bir değer ifade ediyor Türk milleti için. Biz yüzyıllarca dünyaya adaleti, merhameti götürmüş bir milletiz. Bütün bu milli teknoloji hamlesinde elde ettiğimiz kazanımların dünyayı yeniden adaletle ve merhametle buluşturabildiği ölçüde kıymetli olacağına inanıyoruz. Bu inançla çalışıyoruz. Biliyoruz ki Türk milleti güçlendikçe, tarihin en şerefli milleti olan Türkler kuvvetlendikçe dünyada zulümler son bulacak. Dünya yeniden merhamete, yeniden adalete kavuşacak” diye konuştu.

“Uluslararası uzay limanını inşallah inşa edeceğiz”

Uluslararası uzay limanının inşa edileceğini söyleyen Bakan Kacır, “Bir uluslararası iş birliğiyle Türkiye bir uzay limanının önümüzdeki yıllar paydaşı olacak. Böylelikle uzaya bağımsız erişebilen bir ülke olacağız. Bir yandan hibrit roket motor teknolojisinde halihazırda dünyada ilk 4 ülke arasındayız. İnşallah Ay programını gerçekleştirdiğimizde bu teknolojiye uzayda tarihçe kazandıran ilk ülke olacağız. Bu kazanım Türkiye’nin yörüngeler arası uyku transferleri gibi zorlu uzay misyonlarını icra edebilecek uzay araçları geliştirilmesini mümkün kılacak. Böylelikle uzay ekonomisinden o alanda da pay elde etme imkanına sahip olacağız” ifadelerini kullandı.

Alper Gezeravcı: “Ülkenin savunma sanayi artık kabuğuna sığmaz bir noktaya geldi”

Etkinliğe katılan ilk Türk Astronot Alper Gezeravcı ise deneyimlerini anlattı. Üniversite öğrencilerinin yoğun ilgi gösterdiği Gezeravcı, yaptığı konuşmada Türkiye Milli Uzay Programı’nı anlattı. Gezeravcı, “2026-2028 aralığında kendi ülkemizde yapmış olduğumuz bir roketi kendi itiş sistemimizle Ay’a ulaştırmayı planlıyoruz. Halihazırda yapmış olduğumuz hazırlık süreçlerinden oraya erişebilecek bir roketimiz ve bu alanda buna etki sağlayacak sistemimizle ilgili çalışmaların büyük bir kısmı tamamlanmış vaziyette. Bizim niyetimiz dünyanın atmosferinden emniyetli bir şekilde çıkarmış olduğumuz roketin kendi ve dünya etrafında dönen Ay’da spesifik bir noktaya sert iniş yapması, çarptırılması. Buradan çıkan tecrübeyle hemen ardından üzerindeki bilimsel ünite ile Ay üzerine yumuşak iniş yaparak halihazırda Ay’da planlanan bilimsel çalışmaların platformunda hak sahibi olmak. Bir diğer hedefimiz uzaya erişim ve uzay limanı programı. Bizim insanlı uzay misyonumuz da dahil bugüne kadar göndermiş olduğumuz uyduları bu alanda faaliyet gösteren platformların olduğu ülkelerden şu ana kadar gönderdik. Ülkemiz savunma alanında halihazırda resmi ünite olan 100 kilometreyi aşan roketleri yapabiliyor. Ülkenin savunma sanayi artık kabuğuna sığmaz bir noktaya geldi. Artık kendi ihtiyacımızı görebilecek, uzay alanında çalışma yapmak isteyen başka ülkelerin de ihtiyaçlarını karşılayabilecek şekilde bugün yapmış olduğumuz yatırımların karşılığını alacak farklı uzay platformları ve uzay istasyonları kurmak niyetindeyiz. Bu alanda ülkemiz de zaten belli adımları attı. Ülkemiz tarafından uygun görüldüğünde bununla ilgili detaylar paylaşılıyor olacak” dedi.


Mesajınızı gönderin

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İTEKLEDİĞİN İÇİN SUÇLUSUN !

Manşet Yayın: 04.07.2024 15:25
İTEKLEDİĞİN İÇİN SUÇLUSUN !

Sn. bakan söylemese haberimiz olmayacaktı. Muhalefet, nihayet kedi olalı bir fare tutmuş. Hükümeti iteklemiş, EYT o yüzden geçmiş.
Aşağıdaki sözler Hazine ve Maliye Bakanı Sn. Şimşek’e ait.
“Geçen sene seçimden önce muhalefetin popülist iteklemesiyle EYT geçti. Geçen sene EYT’nin yıllık maliyeti finansman maliyetiyle birlikte 724 milyar TL oldu”

“Popülist itekleme” siyaset yeni bir terim daha kazandı. Demek ki, öyle kuru kuru iteklemeyle olmuyor. İtekleme popülist olursa sonuç alınıyor.

Popülist; Halkçı, Çoğunlukçu, Toplumcu anlamına geliyor.
Çoğunluğun beklentilerini karşılamak ve onların desteğini almak amacıyla hareket eden kişilere popülist deniyor. Bu kelime Latince kökenli olan populus sözcüğünden türetilmiş. Populus halk anlamına gelirken, popülist sözcüğü de halkçı demek.

Muhalefetin iteklemelerine bu ne hassasiyet. Seçimin iteklemesiyle olmasın!
Hadi EYT yi muhalefetin popülist iteklemesi ile çıkardığınızı kabul edelim. Daha popülisti var.
* Kur Korumalı Mevduat Hesabını kimin iteklemesi ile çıkardınız? KKM nin maliyeti ne kadar?
* Çıktık diye sevindiğimiz “Gri Listeye” kim iteklemişti?

Hükümet dediğin iteklemelere dirençli olur arkadaş. Öyle, her iteklemede sallananıp, pes edecekseniz vay halimize!

Bu arada, muhalefetin bunu öğrenmesi hiç iyi olmadı! Şimdi büyük bir özgüvenle başka iteklemelere hazırlanacaklar.
Muhalefete naçizane önerim; itekleyin ama kuru kuruya olmasın, dikkat edin popülist olsun. Her iteklemeden sonuç alınamıyor. Popülist olursa, sonuç garanti. Vallahi bu benim tezim değil. Koskoca bakan öyle söylüyor.

HİSSETMEYEN VAR MI ACABA ?

“Vatandaş ekonomik programın faydalarını hissetmeye başladı. Gelişmekte olan ülkeler arasında en yüksek asgari ücret bizde”
“Asya’daki ülkelere, Endonezya, Filipinler, Tayland’a bakın, bir de Latin Amerika, Brezilya, Şili, Kolombiya, Avrupa’da Bulgaristan, Macaristan ile karşılaştırın. Polonya hariç gelişmekte olan ülkeler arasında en yüksek asgari ücret bizde. Türkiye’de asgari ücret düşük değildir.”
Bu sözler de Sn. Bakan ait.
Soruyu emeklilere ve asgari ücretliler sormak lazım. Ekonomik programın faydalarını hissetmişler mi acaba?
Ben de bir emekliyim. Kendi adıma cevap verecek olursam.
Hiç bu kadar hissetmemiştim! Her an her saniye; markettte, pazarda, kasapta, yaptığım her alışverişte iliklerime kadar hissediyorum! Aldığım haz her geçen gün daha da artıyor! Hissetmeyen yoktur herhalde!

“Gelişmekte olan ülkeler arasında en yüksek asgari ücret bizde!”
DİSK-AR in araştırmasına göre Türkiye Avrupa ülkeleri arasında asgari ücrette sondan 6. sırada
Koskoca Türkiye Cumhuriyetininin Bulgaristan, Arnavutluk, Hırvatistan, Karadağ gibi Avrupa’nın en fakir 4 ülkesiyle mukayese edilmesi çok acı. Demek ki, gelişmekte olan ülkelerle kategorisinde bu ülkelerle aynı sınıftaymışız. Bunu da öğrenmiş olduk.
Bizdeki asgari ücret; bu 4 ülkeden biraz yüksek olabilir.
Asgari ücreti Euro bazında sadece rakam olarak karşılaştırmak ne derece doğru?
Ben şuna bakarım; bu ülkelerde asgari ücretle geçinmek zorunda olanlar; eti, peyniri, sütü, yumurtayı, meyveyi, sebzeyi kaç Euro ya alıyorlar? Biz kaç Euro ya alıyoruz? Onlarda da enflasyon bizdeki gibi yüksek mi? Onlar da da TUİK var mı? Enflasyonu bizdeki gibi; hassas(!), hakkaniyetli(!), doğru(!) ve net(!) olarak ölçüyor mu?

Yatalım kalkalım dua edelim.
İyi ki TÜİK imiz var! Maaşlarımız hiç hak geçirmeden(!), kılı kırk yararak hesaplanıyor!
Yine TÜİK sayesinde maaşlarımız netleşti,
Ne mutlu bize, hissiyatımız daha da arttı!

İlyas Erbay